Gönderen Konu: En Güzel Kıssas (Okunma sayısı 142 defa)

anadolu · « : Ağustos 25, 2022, 01:29:57 ÖS »

En Güzel Kıssas

“Biz bu Kur’an’ı sana vahyetmekle (başka konular yanında) en güzel kıssayı da anlatıyoruz.
Gerçek şu ki sen daha önce bunları bilmiyordun.”

(Yusuf, 12/3.)

Kur’an-ı Kerim’in önemli bir bölümü, peygamberlerin kavimleriyle olan mücadelelerini aktaran kıssalardan oluşur. Hz. Âdem’den Hz. Nuh’a, Hz. İbrahim’den Hz. Musa’ya kadar birçok peygamberden az veya çok bahsedilmekte, onların mücadelelerinin farklı kesitlerine yer verilmektedir. Hz. Yusuf kıssası da bunlardan biridir. Diğer peygamberlerin kıssalarına oranla daha ayrıntılı olarak aktarılması, bu kıssayı diğerlerinden ayırmaktadır. Kur’an kıssalarının hedeflerinden birinin insanları irşad etmek, onların ibret almalarını sağlamak olduğu düşünüldüğünde Hz. Yusuf kıssasının müstakil bir surede ve ayrıntılı bir şekilde ele alınmasının da ayrı bir önemi olduğu düşünülebilir.

Hz. Yusuf’un, on bir yıldız ile güneşin ve ayın kendisine secde ettiklerini gördüğü rüyasını babası Hz. Yakub’a anlatmasıyla başlayan kıssa (Yusuf, 12/4.), Hz. Yakub’un insanın düşmanı olan şeytana uyarak kendisine tuzak kuracakları endişesiyle gördüğü bu rüyayı kardeşlerine anlatmaması (Yusuf, 12/5.) yönünde oğlu Yusuf’a yaptığı telkinleriyle devam etmektedir. Kıssanın bundan sonra devam eden kesitlerinde ise Hz. Yusuf ve kardeşlerinin yaşadıkları olayların, almak isteyenler için ibretlerle dolu olduğu beyanından anlaşılacağı (Yusuf, 12/7.) üzere günümüze de ışık tutacak pek çok önemli mesajı ihtiva etmektedir.

İlk olarak Hz. Yusuf ve kardeşi Bünyamin’i (Zemahşeri, el-Keşşaf, 2/446.) babalarının daha fazla sevdiği düşüncesinden hareketle (Yusuf, 12/8.) diğer kardeşlerinin, Yusuf’tan (a.s.) kurtulmak için onu öldürmek dâhil (Yusuf, 12/9.) farklı çareler aradıkları haber verilmektedir. Bu gerçek, kardeş dahi olsa insanlar arasında meydana gelebilecek olan haset duygusunu ve bu duygunun nelere yol açabileceğini göstermesi açısından verdiği mesaj itibarıyla dikkat çekicidir.

Kardeşlerin kurdukları planı hayata geçirmek üzere babalarına gelerek “Niçin Yusuf hakkında bize güvenmiyorsun?” (Yusuf, 12/11.) şeklinde psikolojik bir yaklaşımla babalarını etkilemeye ve Hz. Yusuf’un iyiliğini düşündüklerini söyleyerek asıl niyetlerini gizlemeye çalışmaları da (Nesefi, Medariku’t-Tenzil, 2/98.) dikkat çeken hususlardandır. Aynı şekilde, kardeşleri Yusuf’tan (a.s.) kurtulmak için onu kuyuya attıkları hâlde kendisini kurdun yediğini belirterek yalan söylemelerine karşılık, oğlunun ölüm haberini alan Hz. Yakub’un gösterdiği sabır ve metanet (Yusuf, 12/16-18.), aile içerisinde cereyan edebilecek olayları ve bu olaylara yaklaşım tarzını göstermesi yönüyle oldukça önemlidir.

Atıldığı kuyudan Yüce Allah’ın yardımıyla kurtulan Hz. Yusuf’un, hizmetinde bulunduğu kadının gayriahlaki teklifini “Bunu yapmaktan Allah’a sığınırım.” (Yusuf, 12/23.) diyerek reddetmesi ve “Rabbim! Zindan bana bunların benden istediklerinden daha iyidir.” (Yusuf, 12/33.) şeklindeki niyazıyla Allah’ın yardım ve nusretine sığınması, dünyanın geçici heves ve menfaatleri karşısında takınılması gereken Müslümanca tavrın en güzel örneklerinden biri olarak karşımızda durmaktadır.

Yüce Allah’ın, Hz. Yusuf’a öğrettiği rüyaları yorumlama kabiliyeti neticesinde, ona karşı göstermiş olduğu teslimiyetin sonucu olarak zindandan kurtulan ve kendisine atılan iftiradan aklanan Yusuf (a.s.) (Yusuf, 12/50-51.), nefsini temize çıkarmadığını ve bu kurtuluşun da Yüce Allah’ın lütfuyla olduğu gerçeğini de itiraf etmektedir. (Yusuf, 12/53.) Bu hakikat ise Kur’an’da ayrıca vurgulandığı üzere bize ulaşacak bir menfaat veya başarının, mülkün asıl sahibi olan Yüce Allah’tan geldiğini (Nisa, 4/79.) unutmamamız gerektiğine yönelik bir mesaj olarak ayrıca önemlidir.

Allah’ın rahmet ve yardımının iyi kullarla beraber olduğu (Araf, 7/56; Yusuf, 12/22.) hakikati bağlamında, başına gelen türlü zorluklara karşın sabır ve teslimiyeti neticesinde bu sıkıntılardan Yüce Allah’ın yardımıyla kurtulan ve yönetimde söz sahibi olan Hz. Yusuf’un, onlardan intikam alma imkânı olduğu hâlde başına gelen bütün bu sıkıntılara sebep olan kardeşlerine yardım etmesi (Yusuf, 12/58-62.) ve nihayetinde onları affetmesi (Yusuf, 12/92.), bizlere karşı yapılan hataları affedebilmenin ve hoşgörünün güzel bir erdem olduğunun canlı bir örneğidir.

Nihayetinde, annesi, babası ve kardeşlerine kavuşan Hz. Yusuf’un anne ve babasını kendi tahtına oturtması (Yusuf, 12/100.), varlık sebebimiz olan anne ve babamıza gösterilmesi gereken hürmete bir işaret (Sabuni, Safvetü’t-Tefasir, 2/64.) olarak değerlendirilebilir. Anne babası ve kardeşlerinin, önünde eğildiklerinin belirtmesi suretiyle Hz. Yusuf’un daha önce gördüğü, on bir yıldız ile güneşin ve ayın kendisine secde ettikleri şeklindeki rüyasının gerçekleşmesiyle son bulan bu kıssa baştan sona her safhasında ibret alınması gereken birçok mesajı ihtiva etmektedir.

Diğer taraftan, ayette bildirildiği üzere okuma yazma bilmeyen, herhangi bir yerden okuyup öğrenmediği dolayısıyla daha önce bilmediği bu kıssayı (Yusuf, 12/3.), Hz. Peygamber’in (s.a.s.) bu kadar ayrıntılı bir şekilde anlatması onun bu bilgileri vahiy yoluyla aldığı, kendisinin hak peygamber olduğu, Kur’an’ın da Allah kelamı olan mucize bir kitap olduğu gerçeğinin de ifadesidir aynı zamanda. (Kur’an Yolu Tefsiri, c. 3 s. 213.)

Netice itibarıyla kıssaların Kur’an’da anlatılmasının asıl amacı elbette ki tarihî malumat vermek değildir. Bu kıssaların bize bakan yönü, aynı hatalara düşmemek üzere yaşananlardan ders çıkarmaktır. Bu bağlamda, en güzel kıssa olarak nitelenen Hz. Yusuf kıssası da sabırdan şükre, iffetten tevazuya, tedbirli olmaktan tevekkül ve teslimiyete, haset gibi kötü duygulardan uzak durmaktan inanan ve sabreden kullarını Yüce Allah’ın yardımsız bırakmayacağına kadar pek çok mesajı bünyesinde barındırmaktadır. Verdiği mesajlar, Kur’an’ın ilk muhataplarından bugünkü muhatapları olan bizler ve kıyamete kadar gelecek olan diğer muhatapları için de geçerli olacaktır. Zira zaman geçse de insanların sahip olduğu hırs, tamah, haset gibi duygular insanlarla birlikte var olmaya devam etmektedir.

Dolayısıyla günümüzde aile içerisinde yaşanan pek çok benzer soruna nasıl bir yaklaşım tarzı geliştirebileceğimizin de ipuçlarını bulmaktayız bu kıssada. Kur’an’ın buyurduğu üzere elbette ki ibret almak isteyenlere...

RADYO DİNEME LİNKİMİZ.
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

FANİ DUNYA RADYO FORUM

FANİDUNYA FM MOBİL (Yenilendi)

FANİDUNYA FM

Gönderen Konu: En Güzel Kıssas (Okunma sayısı 142 defa)

anadolu

En Güzel Kıssas

BENZER KONULAR