Gönderen Konu: Bereketli Hilal’in Merkezi Kudüs  (Okunma sayısı 92 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı türkiyem

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 1960
Bereketli Hilal’in Merkezi Kudüs
« : Aralık 30, 2022, 03:24:59 ÖS »
Bereketli Hilal’in Merkezi Kudüs

Zeytin ağaçlarının bir dantel gibi süslediği tepecikler. Beyaza çalan taş tümseklerin ağaçlarla raksı. Güneşin gökyüzünden hicret etmek isteyen hüzmeleri. Üzerine yemin edilen incirler ve bereketli üzüm bağları. Gökyüzü maviliğinin yeryüzüne göçtüğü ufuklar. Dış cephesi renge mahkûm edilmemiş sevimli taş evlerin başka âlemlere açılan panjurları. Daracık sokaklarda dengine az rastlanır duvar süslemeleri. Bulutların gölgelediği kadim sokaklar. Bir masalın içinde dolaşıyormuş gibi köşe başlarında anlatıcısını bekleyen hikâyeler. Sur içinde kaybolan yolların hep el-Aksa’ya çıkma coşkusu. Yılları biriktirerek gelen dükkânlardan yükselen nağmeler. Çocukların gülücüklerine eklenen falafel kokuları. Baharatçıların şehre saçtığı bir tutam tılsım. Mescid-i Aksa’nın avlusunu mesken tutmuş kardeşlik cümbüşü. Bir mabede güvercinlerin ancak bu kadar yaraşması. Uyruğunu öğrenen esnafın alt edilemez cömertliği. Seslerden sıyrılmış bakışların her şeyi anlatan lisanları. Hanelerden yayılan ve kolundan tuttuğunu sofraya çeken misafirperverlik... Kudüs’te olağan manzaralardan sadece birkaçı. Kim kurdu bu şehri bu topraklara? Mayasına ne kattı ki göreni meftun ediyor? Yakup’tan alınan bir göz, Yusuf’tan soyulan bir gömlek mi? Nedir Kudüs? Kenan ili neresi?

Kudüs; fatihi Davud, mimarı Süleyman, imamı Zekeriya, muştusu Yahya, beşiği İsa ve miracı Hz. Muhammed (s.a.s.) olan nebiler yurdu ve peygamberler diyarı. Altı bin yıla dayanan geçmişiyle, İbrahimî dinlerin ve şehirlerin incisi. Nice medeniyetlerin binlerce yıllık mazisinin şekillendiği “Bereketli Hilal”in merkezi. Filistin topraklarında tarih mütemadiyen yazılmaya devam ederken peygamberlerin, kralların ve sultanların rüyalarına misafir olmuş, dualarını süsleyen şehir. Acının, kederin ve imanın şehri. Sokaklarından kanın, tarihinden savaşın eksik olmadığı coğrafya. Şairin ifadesiyle; gökyüzünde kurulduğundan mı kutsaldır yoksa kutsal olduğu için mi gökyüzünde kurulmuştur bilinmez ama asırlardır bu kutsallığın bedelini ödeyen bir mukaddes belde. Toprağının altından başka üstünden başka hayatların aktığı yer Kudüs. Ayakların varsa da yolculuğu bitmeyen Kudüs. Göz görmeden gönlün sevdasına düştüğü şehir...

Selahaddin’den gelen selamlar yankılanır sokaklarında. Ve ancak rahleden kalkan kılıç adalet dağıtabilir orada. Herkese adalet sancağın altında nasip olur esenlik. Fetihten yıllar evvel hazırdır minber Kudüs için. Bir Nureddin Zengî ufku, bir Selahattin cesareti son verir Kudüs’ün esaretine. Aklı fikri Kudüs diye çınlayan ve zemini İslam ruhuyla döşeyen nice isimler eklidir sayfalarında. Fetihler kadar fatihler yurdudur Kudüs. Hz. Davut, Hz.Ömer ve Selahaddin Eyyübi ilk üç fatihidir. Sonrasında bir yarış başlar Kudüs için. Kimi taşına kimi aşına el atar. Ecdat, Haremeyn toprağı gibi sayar vergiden muaf tutar. Sultan Süleyman’dan Haseki Sultan’a ve Abdülhamit Han’a kadar sürer Kudüs’ün ihya yarışı. Sadece taşlar, duvarlar, mimari ve sanat değil ilim de müsabakaya dâhildir.

Medreseler, hankahlar, tekkeler imar edilir. Kemerler kubbeler birbirine eklenir bu yarışta. Her hatıra kıymetli her iz kadim olunca hürmet makamları ile dolar taşar Kudüs. Üç yüz elli ders halkasına şahit olunca İmam Gazali “İlim zayıflamış Kudüs’te” diye not düşer tarihe.

Gökyüzü kapısının basamağıdır Kudüs. İnsanı okur Kudüs. İnsanı okutur. Taşları ve kuşları el ele verir ve bir tedrisat başlatır Beytü’l-Makdis’te. Candır, kandır ve yardır Kudüs. Metafizik âleme yapılan yolculukların durağıdır. Soruların cevaplara kavuştuğu, sultanların kralların uğruna savaştığı yerdir. Kudüs, insanı gelip geçen zamanlarda gezdiren sonra da bu günün avucuna bırakan bir rüzgârdır. Ve tüm kapılar yüzüne kapansa da gökyüzü kapılarının ardına kadar açıktır Kudüs’te. Başka hangi şehir böylesine özlenir, hasretle yâd edilir? Fıtrat ve ruh şehri. Anlam diyarı. Bir kez değerse adımlar Kudüs’e bütün hikâyeler rengine boyanır. Artık hiçbir şey eskisi gibi olmaz.

Kudüs birliğin adresi beraberliğin teminatıdır. Tek başınalık insana ait olmayandır zaten.

Çünkü çağlar boyu bencilliğin söyleyeceği tek bir sözü olmamıştır. Nihayetinde insani bütün katmanlar Kudüs’te dengeye kavuşur. Biriciktir ve birleştirir Kudüs. Ruhun başkentidir ve birlik mayası çalar zihinlere. Makamlardan soyunanın harcına cesaret katar. Bu öyle bir ilmektir ki her gelen dokuyamaz ancak herkes Kudüs’le dokunabilir.

Kıssalara, anlatılara hatta ezgilere konu olur Kenanlılar. İbrahim’in (a.s.), İsa’nın (a.s.) peşi sıradır yollar orada. Nebevî davetlerin güzergâhıdır. Peygamber yönünden bereketin hâkim olduğu Kudüs, vahye karargâhlık eden müstesna beldelerdendir.

Şehir ve insan tarih olur Kudüs’te. Bir Peygamber kademi ile imana dönüşür belde.

Bütün soruların cevabı insanda başlar ve insan başlatır ya bütün cevapları. Vahiy medeniyetinde peygamberler şehri olan Kudüs’ten başlar cevaplar. Nebilerin izinde. Musa (a.s.), İbrahim (a.s.) ve İsa (a.s.) geçerken sokaklardan adımları bugüne ulaşır. Bir daha ve bir daha dönüp arkasına bakarken İsa (a.s.), çoktan ardına düşmüştür inananlar.

Krallar yıksa da gönüller yeniden yapar Kudüs’ü. Kimsenin olmadığı kadar herkesindir Kudüs. Hiçbir şeye sığmadığı kadar her şeydir. Ve gök kubbenin altında bir Kudüs esintisi çağlar boyu dolanır durur doğuda ve batıda.

Bereketin ve hicretin şehri. Zeytindağı elinden tutar insanın ve duraksız yolculuklara çıkarır. Ve her şeyi sayıp dökmez önüne. Bir bulmaca giriftliğinde hepsi bağlıdır Kudüs’te birbirine. Her şeyin her şey ile alakasına denk gelirsin Nebi Davut’ta. Ömer mahallesinde Selahaddin Caddesi ve Kanuni çeşmelerinde. Sur içinde taşlar selam verir ecdattan ve mezarlar bekçiliğini yapar geleneğin. Sonra bir okul sırasına oturursun karşına dikiliverir kitabe. Tuğra der konuşur, Aksa der anlatır. Gözünün değdiği yerlerde nişaneler bulursun atadan dededen. Âdeta bir gelin gibi süslenmiş emsalsiz tezyinatı ile Sahra Kubbesi’ne esir olursun. Bu tutsaklığın bitmemesi içindir duaların. Seyrine doyulmaz bir başyapıt. Sahra kayasını kapladığı gibi kaplar içini. Mescid-i Aksa, Kudüs’ün tam kalbinde. İnsanın kalbini hedefe koymuş muntazam bir eser. Bir mabet, bir tarih ve bir diriliş makamı. İçi başka âlemlere seyahate çıkarırken dışıyla ihtişamını sergiliyor âleme. İç tezyinatı kalbi, dış tezyinatı aklı temsil eder gibi. Sıradanlığa karşı çıkıp sekizgen yapısıyla cennetin sekiz kapısını anlatır. Sıra dışı ve benzersiz süslemeleriyle cennetin eşsizliğini resmeder.

Kudüs demek en çok el-Aksa demektir. En iyi temaşa yeri, en güzel tefekkür mekânı ve en has uhuvvet makamıdır el-Aksa. Mescid-i Aksa’yı Kudüs’ten çıkarınca geriye hiç ama hiçbir şey kalmaz. Ya da bu kutlu mabede değmeden başlarsa gözler güne ışığını kaybetmiş gibi olur görüntüler. Aksa’dan başlamayan her sefer eksik, el-Akasa’ya değmeyen her kadem yarım kalır. O yüzden Mescid-i Aksa, Kudüs’ün kalbini temsil eder. Coşku ve sekinetin insicamına şahitlik olur Kudüs.

Bunca güzelliğinin yanında hep gözyaşına tanıktır sokakları. Filistin topraklarında hikâyenin konusu gözyaşıdır. Ağıtlar ve feryatlar nesiller boyu gökyüzünde mukimdir.

Kudüs, biraz neşe ve coşkunun yanında bolca hüzün ve keder, en çok da şehadet yurdudur. Bugünün sayfaları dünden yazılır bu coğrafyalarda. Kaderdir ya coğrafya. Hep ayrılık ve vuslat arası mekik dokur Kudüs coğrafyası. Toplumların tarihini krallar veya politikacılardan çok kültürler, gelenekler ve sosyal bağlar oluşturur. Savaşları kumandanlar kazansa da şehirleri dinler kurar. Doğu’da söylenenin Batı’da karşılığıdır Kudüs. Hac için, vaat için yola düşer dinlerden çeşitli kimseler. Ancak Doğu’nun incisi ve bütün zamanların cazibe merkezi Kudüs, sadece İslam’ın öz evladıdır. Geriye dönüp baktığımızda yaşanan güzel günler hep İslam’ın merhameti ve birlikte yaşama ahlakının sonucudur. İslam sancağının Filistin’de gökyüzünden indirilmesiyle zulüm, kan ve gözyaşı başköşeye yerleşir. Her canlı için kıyımlar ve yıkımlar başlar Kudüs’te. Tarihi biraz da buralar da birikir. Zenginliklerinden en yüksek payı almak için işkenceler reva görülür mukaddes beldeye. Bereketli Hilal’in merkezi olan bu mukaddes şehir, yine de kucaklar eteğine gelen herkesi.

RADYO  FANİDUNYA FM.
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

 


* BENZER KONULAR

Cemal Kuru - Ağlayu Ağlayu 320 kbps + Flac Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:09:34 ÖÖ]


Kendimize Gelelim! Özümüze Dönelim sabır ve Şükrü Hayatımıza Yerleştirelim Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:02:09 ÖÖ]


İman İbadet ve Güzel ahlaka Önem Vermeli Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:53:44 ÖÖ]


Zekât İslam’ın 5 Şartından Biridir Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:42:49 ÖÖ]


Sosyal Medya Kirliliğine Dikkat Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:32:05 ÖÖ]


Ben Duygusundan Sıyrılmak Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:21:59 ÖÖ]


Allah'tan Korkan İnsan İffetsiz - Ahlaksız – Olamaz Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:15:54 ÖÖ]


Abdest Gusül ve Teyemmümün Faydaları Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:03:14 ÖÖ]


Kutlu Bir Dava Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 11:41:38 ÖS]


Huzurun Kaynağı Olan Evliliği Geciktirmek Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 11:36:37 ÖS]


Şükür Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 11:22:20 ÖS]


Allahü Teâlâya Hakîkî Kul Olmak Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 11:16:26 ÖS]


Mümin İmansız Ölmekten Çok Korkmalıdır Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 11:09:10 ÖS]


Şükür imtihanı Gönderen: KOYLU
[Nisan 17, 2024, 06:20:00 ÖS]


Namaz Yoksa Her Şey Eksik Gönderen: KOYLU
[Nisan 17, 2024, 06:15:19 ÖS]


Hadîs-i Şerîflerle – Namaz İbadeti Gönderen: KOYLU
[Nisan 17, 2024, 06:10:57 ÖS]


Nefis Cihadı Nasıl Kazanılır Gönderen: KOYLU
[Nisan 17, 2024, 06:04:37 ÖS]


İşte Bu Cennete Giden Yol Gönderen: KOYLU
[Nisan 17, 2024, 05:53:35 ÖS]


Asr’ı Saadette Yaşamak Demek Gönderen: fanidunya NET
[Nisan 17, 2024, 05:33:19 ÖS]


Diri ve Ölü Arasındaki Fark - Zikir Gönderen: fanidunya NET
[Nisan 17, 2024, 05:24:49 ÖS]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41