Gönderen Konu: !!!!!! Kul Hakkı Açısından Gıybet  (Okunma sayısı 1578 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

fanidunya

  • Ziyaretçi
!!!!!! Kul Hakkı Açısından Gıybet
« : Kasım 30, 2014, 01:41:41 ÖÖ »
KUL HAKKI AÇISINDAN GIYBET

Gıybet: Başkalarının arkasından onların hoşlanmayacağı şeyleri konuşmak; insanların zaaf, kusur, yanlış ve kabahatlerini anlatmak, yaymaktır. Eğer anlatılanlar doğru ise gıybet adını alır, yalan ise iftiradır.

Gıybet, yani dedikodu; zalimane bir cinayet, büyük bir günah, toplum hayatını zehirleyen bir hıyanettir. Gıybet, İslam âlimlerince, “Aciz ve korkak insanların başkalarına karşı kullandıkları alçak bir silah” olarak gösterilmiştir. Gıybet, düşmanlık duygusunu, hem cinslerine, yani bir arada yaşamak zorunda olduğu insanlara karşı kullanan kıskanç, tembel ve inatkâr insanların işidir.

Onun için mü’min akıl, kalp, vicdan, insanlık, fıtrat ve dinin kabul etmediği bu alçak silaha, canavarlığa tevessül etmez.

Hadiste de anlatıldığı gibi bu kadar çirkin ve pis bir adet olan gıybetten mutlaka bütün mü’minler uzak durmalıdırlar. Çünkü gıybet, gerek Allah katında günah olması bakımından gerekse mü’minler arası ilişkilere zarar vermesi açısından çok çirkin bir davranıştır.

Kurulmak istenen huzur ve güven ortamını bekleyen tehlikelerden biri toplumu oluşturan fertlerin birbirlerini çekiştirip gıybet etmeleridir. Zira gıybet, kişiler arasındaki güveni ortadan kaldırır. Birbirine güvenmeyen fertlerin meydana getirdiği toplumda da asla huzur ve mutluluk olmaz. Hucurat Sûresinin, mü’minler arası ilişkileri düzenleyen âyetlerinden biri olan ve “Ey iman edenler” diye doğrudan Müslümanlara hitab eden bu âyette gıybet, “Ölmüş olan kardeşinin etini yemek” diye takdim edilmiştir.”  ( Hucurat, 49/ 12)

Hz. Peygambere “Gıybet nedir?” diye sorulmuş, o da, “Kardeşini hoşlanmayacağı bir şeyle zikretmendir.

Çünkü bu insanları kötülüklerden ve kötülerden koruma sayılmıştır.  “Kim üzerinden hayâ örtüsünü atarsa, artık onun gıybeti olmaz.” gıybet etmenin hem dünyevî hem de uhrevî zararları söz konusudur. Dünyada fertler arası ilişkilerin bozulmasına ve toplumun huzursuzluğuna sebep olur. Hatta daha büyük olaylara sebebiyet verebilir. Çünkü insanlarda gurur denen bir sıfat olduğu için kendisini çekiştiren kimseden intikam yoluna gidebilir. Bunun sonunun nereye varacağı ise meçhuldür. Ahirette de zararları vardır. Zira gıybet insanın dünyada yapmış olduğu güzel amellerin boşa gitmesine sebep olabileceği gibi azap çekmesine de sebep olabilir.

İbnü Ümmi Abd (Abdullah b. Mes’ud) (r) anlatır:

“Kimin yanında bir mü’minin gıybeti yapılırda ona yardım ederse (gıybeti önlerse), Allah o kimseyi dünyada ve ahirette hayırla mükafatlandırır, Kimin de yanında bir mü’minin gıybeti yapılır da ona (gıybeti yapılan kişiye) yardım etmezse (kötülüğü, gıybeti önlemezse, kardeşini savunmazsa), bu hareketinden dolayı Allah o kimseye dünya ve ahirette şer (kötülük) cezası verir. Hiç kimse bir mü’mini gıybet etmekten daha kötü bir lokma (ölü eti) yutmuş olmaz. Eğer mü’minin arkasından bildiği bir gerçeği söylerse, o mü’minin gıybetini yapmış olur. Eğer bilmeyerekten söylerse, mü’mine bühtan (iftira) etmiş olur.” (Ahmed, Müsned, 3/351)

İslam âlimleri, bir zarar doğurma ihtimali yoksa sözle veya fiili olarak gıybet edene engel olunması, bu mümkün olmazsa En’am Sûresinin 68. âyetinin hükmü uyarınca gıybet edilen meclisin terk edilmesi, bu da mümkün değilse gıybete karşı bir hoşnutsuzluk duygusu içinde başka şeylerle uğraşılması gerektiğini belirtmişlerdir.

Gıybetin yapılması gibi dinlenmesi de haramdır.

“Şayet söylediğin kardeşinde varsa gıybet, yoksa iftira etmiş olursun.” buyurmuştur. (Ebu Davud,  “Edeb”, 35)

Zikredilen hadisten de anlaşıldığı gibi gıybet, bir kimsenin, mü’min kardeşini hoşuna gitmeyecek şekilde arkadan çekiştirilmesi demektir. Buna göre bir kimse “Ben doğruyu konuşuyorum, onda olanları söylüyorum.” derse gıybet etmiş olur. Bugün bazı insanlar bahsettikleri kimsede söyledikleri şey varsa gıybet olmadığına inanmaktadırlar. Bu yanlış bir inançtır. Çünkü söyledikleri şey varsa gıybet, yoksa iftira olur.

Gıybeti üç kısımda incelemek gerekir:

1-   Gıybet edip de: “Ben gıybet etmiyorum, onda olanı söylüyorum” diyerek, yaptığı işi meşru göstermeye çalışmak. Bu, kesin olan haramı, helal saymak olduğu için küfürdür.

2-   Gıybet edenin gıybetinin, gıybet edilene ulaşmasıdır. Bu tür gıybet günahtır, helalleşmedikçe tövbesi kabul olmaz. Çünkü eziyet etmiş, kul hakkı meydana gelmiştir.

3-   Gıybet, gıybet edilene ulaşmazsa, gıybet sahibi hem kendisi, hem de gıybetini ettiği kimse hakkında tövbe ve istiğfarda bulunmalıdır.

Hassas ve önemli olan bu mevzu, İslam kaynaklarında çok teferruatlı olarak işlenmiştir. Şu hususların gıybet sayılmayacağı belirtilmiştir:

1-   Kendisine yapılan haksızlığı gidermek için ehline ve vazifeli şahıslara anlatmak,

2-   Herhangi bir iş için ortaklık kurmak, evlenmek isteyenlerin sormaları halinde, sırf meşveretin hakkını vermek için his ve duyguları karıştırmadan gerekli bilgileri vermek, muhtemel zaaf ve zararlara dikkat çekmek.

3-   Tahkir ve teşhir için değil de, sırf tarif için, insanları kör, topal, kısa gibi bilinen sıfatlarıyla anmak.

4-   Yaptığı kötülüklerden sıkılmayıp alenen işleyen ve onlarla iftihar edenler hakkında yapılan uyarıcı konuşmalar, tariflerde gıybet sayılmaz.

5-   Müftüden fetva sormak için bir insandan bahsetmek gıybet sayılmaz.

6-Bir fâsıkın kötülüğünden İnsanları korumak ve sakındırmak için, ondan bahsetmek, onun durumunu anlatmak gıybete girmez.

Geçen ay  ,Değerler Eğitimi için gittiğimiz bir ilçemizde İmam – Hatip Lisesinin öğretmenler odasının kapısında “Gıybetsiz Hava Sahası” yazıyordu. Çok hoşumuza gitti. Öyle ya, nesillerimizi eğitmekle meşgul olan insanların dedikoduya, boş şeylere ayıracak vakti olmazdı. Hz. Ali’nin  ifadesiyle ; “ hizmet ehlinin, gayretli insanların bırakın kötülük işlemeyi, kötülüğü düşünmeye bile vakti vakti olamaz.”

       Rasul-i Ekrem Efendimiz şöyle buyurmuştur: “Miraca çıkarıldığımda bakırdan tırnaklarla yüzlerini ve göğüslerini tırmalayan bir topluluğun yanından geçtim. Ey Cebrail ! Bunlar Kimlerdir? Diye sordum. Bunlar, gıybet etmek suretiyle insanların etlerini yiyenler ve onların şeref ve namuslarıyla oynayanlardır. Cevabını verdi.” ( Ebu Davud, “Edep”, 35 )

Sonuç olarak:  Başkalarının rezaleti bizim faziletimiz olamaz. Biz başkalarının rezaletini yaymakla uğraşmak yerine kendi faziletlerimizi artırmaya çalışmalıyız. Başkasını çiğneyerek uzun boylu gözükme içine düşmemeliyiz. Gıybet, manevi bir yamyamlıktır. İbni Abbas’ın ifadesiyle; “ köpekleşen, saldırganlaşan insanın azığıdır.”

Gıybet etmediğimiz gibi, yapılanları da önlemeli, gıybetçilerden uzak durulmalı, Müslümanların hukukunu korumalıyız. Tevbe etmeli ve yaptıklarımız varsa helalleşmeliyiz. Ayrıca gıybeti edilenin affı için dua etmeli ve onun namına sadaka verilmelidir. Başka türlü gıybetsiz hava sahası oluşturulamaz. Hz. Ömer ne güzel söylemiş: “ insanların dedikodularından sakının, çünkü bir hastalıktır. Allah’ı çokça anın, çünkü o şifadır.” ( Kurtubi, El –Camuli Ahkamkil – Ku’an 16/220)

Halil Atalay.


 


* BENZER KONULAR

Saadet Asrı Adanmış Hayatlar Gönderen: türkiyem
[Bugün, 08:10:20 ÖÖ]


İhsan ve Tefekkür Gönderen: türkiyem
[Bugün, 08:03:23 ÖÖ]


Takva ve Muttaki Gönderen: türkiyem
[Bugün, 07:58:21 ÖÖ]


Tam bir teslimiyet Gönderen: türkiyem
[Bugün, 07:53:57 ÖÖ]


İman ve Mü’min Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:43:37 ÖÖ]


Evlilikte Amaç Ne Olmalı Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:12:39 ÖÖ]


En Şiddetli Düşman Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:02:48 ÖÖ]


Komşu Komşunun Külüne Muhtaç Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:53:30 ÖÖ]


Yaratılış Gâyemiz İbâdettir Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:45:12 ÖÖ]


Rıfat Kaynak - Single Eserleri 320 + Flac Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:32:12 ÖS]


Diyetisyen Gözüyle Hamileliğe Hazır Mısınız Gönderen: anadolu
[Dün, 06:18:47 ÖS]


Peygamber’le Birlikte Yaşamak İçin Gönderen: anadolu
[Dün, 06:10:25 ÖS]


Yetimin Duyguları Gönderen: anadolu
[Dün, 05:46:08 ÖS]


Ölüm Var Ölümden Ölüme Fark Var Gönderen: anadolu
[Dün, 05:41:21 ÖS]


Nefis Mücadelesi Gönderen: anadolu
[Dün, 05:36:00 ÖS]


Alkolsüz Bir Hayat Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:03:57 ÖÖ]


Ümmetimin Zayıf mü’minleri Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:48:51 ÖÖ]


Yüksek Tansiyonda Psikolojik Faktörler Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:27:08 ÖÖ]


Uyku Bozuklukları Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:20:53 ÖÖ]


Bu Dünya Bir İmtihân Yeridir Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:06:47 ÖÖ]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41