Gönderen Konu: GENÇLİK VE DAVA BİLİNCİ  (Okunma sayısı 320 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

fanidunya

  • Ziyaretçi
GENÇLİK VE DAVA BİLİNCİ
« : Mayıs 24, 2019, 08:36:45 ÖS »
GENÇLİK VE DAVA BİLİNCİ

Günün sorunları ve soruları, gençlik? Çok boyutlu. Geleceğe yürüyen insan akını. Bugünün insanının yol yürüyüşü ve hayat algısı. Belki de bugün için intibakı ve algısında zorlanılan bir yeni dönem.

Şaşkınlık kuşaklar arasındaki değişimde, sorunlar karşısında nasıl bir tutum alınacak, ne gibi çözüm öneriler var. Sorunlar çok katmanlı.

Gerçekte çocuklar elimizin altında kayıp gidiyor mu? Ya da biz onları anlamada güçlük mü çekiyoruz? Aramızda dil ve anlayış farkı ne? Çocuklarımızla arkadaş gibi olduğumuz sanısı gerçekte ne kadar? Aradaki uçurumlar sadece psikolojik mi?

Bu önemli sorunların sorularını kendimize de soruyoruz.

Dünyanın değişen ve uçurumlar oluşturan elbette birçok neden bulunuyor. Bu nedenler karşısında çözümler neler olabilir, olmalıdır? Bunları sorarken bile bir çözümsüzlük olduğu gerçeğiyle yüzleşiyoruz.

Çocuklarımızın gelecek kaygısı daha çok ekonomik ve refah ile ilgili. İyi bir eğitim, iyi bir meslek, parlak bir gelecek. Bunlar öncelikli hedef ya da idealler. İyi bir eğitim ve refah öncelik. Çocuklarımızın ruh dünyaları nesneler ve tutkular üzere oluşuyor böylesi bir durumda. Kız ya da erkek, fark etmiyor. Onların geleceklerinde yaşayacakları başlıca endişe bu. Yani, günümüz modern hayatının karşısındaki ekonomik durumu.

Kültürümüzde insan olgusu merkezde. İnsan bir güzellikler ve iyilikler toplamı. Hayır ile şer, iyi ile kötü, güzel ile çirkin arasındaki tercihte konumu nasıl olacak? Bizde kimi deyimler veya kavramlar hayatın ana özünü oluşturur. İnsan bir hasene-i cariye, yani güzellikler hizmetçisi, hizmeti gibi algılanabilir. Güzellik ve iyilik nedir sorusu ister istemez akla gelir? İyilik ve güzelliklerin hizmetçisi olma duygu veya düşüncesi insanı bambaşka bir alana götürür.

Bir çocuk iyilik ve güzellik ekseninde bir terbiyeden geçince bambaşka bir insan tipi oluşur. Hayatın bütününün bunların üzerine oluşu, insan kişilik ve karakterini oluşturur.

Hayır nedir, şer nedir? Bu, çocuğun geleceğindeki ekonomik durumuyla ilgili bir kurgu ve düşünüş bir sorun. Ekonomik geleceği belirleyen de insanın kendisi. Öyle de bunun da kimi sınırlarının olması gerekmez mi? Helâl ile haram arasındaki bir tercih. Günümüzün baskın hayatı kapital üzerine kurgulu. Bunun biraz daha esnek olanı liberalizm. Dolayısıyla nereden bakarsak bakalım yabancı kavramlar ile düşünüyoruz, yatıp kalkıyoruz. Kendi öz kavramlarımız ile değil. Bir Müslüman’ın önceliği kendi değerleridir. Hayır, şer, iyi, kötü, güzel, çirkin, günah, sevap gibi bir kavramlar çoğaltılabilir. Olumlu ve olumsuz kavramlar toplamı yön belirler. Bunlar arasındaki tercihte güzellikler ve iyilikler hizmetçisi, yaşayıcısı gibi önemli bir durum çıkar karşımıza.

İyilikler toplamında iyi ya da kötü düzlemi nasıl belirlenecek ölçü nedir? Günümüzde öncelenen kavramlardan biri vicdandır. Vicdanlar neye göre oluşur ya da şekillenir? Yukarıda sıraladığımız olumlu ya da olumsuz kavramlar ölçeğinde bir belirleniş. Bu, Batı’dan gelen kavramlar ile oluşuyorsa sorunlar yumağı zaten belirmiş oluyor.

Tüketim ruhlu bir hayat anlayışı zaten bir sorun. Bu kavram başlı başına irdelenmeye ve üzerinde durulmaya muhtaç. Tüketim ile birlikte birçok sorun gündeme gelir.

Kavramların oluşları bir milletin ruhunu temsil eder. Bunlar da mutlaka dini öz taşırlar. Hıristiyan kültürünün kimi kavramları birçok tutuma kapı aralıyor. Alkol bir sorun ama buna öncülük eden de kilise. Çünkü şaraba ekmek banılması, şarabın kan yerine konulup kutsanması ister istemez alkolü meşru kılıyor. Buradan bile yola çıkar isek Hıristiyani bir kültürde bu sorun olarak hayatın içinde yer alıyor. Bu hayata alışanlar veya kabullenenler giderek o hayatın özü içinde yer alırlar. Onlara alkol haramdır, zararlıdır demenin ne bir anlamı ne de bir mantığı olur. Burada vicdan da çaresiz kalır, çünkü bu hayat böyledir.

fanidunya

  • Ziyaretçi
Ynt: GENÇLİK VE DAVA BİLİNCİ 1 VE 2
« Yanıtla #1 : Mayıs 24, 2019, 08:44:11 ÖS »
GENÇLİK VE DAVA BİLİNCİ  1

Yakınmalar elbette ki insani bir durum. Sorunlar olunca sorular da gündeme geliyor ister istemez. O zaman da arayışlar ve çözüm yolları gerekiyor.

Gençliğin dilini kavrama, onlarla birlikte sorunları giderme ya da paylaşma bir adım. Endişe duymak da. Ancak bunlar yetmiyor doğal olarak. İnsanların alışkanlıkları var. Bir de bağlı bulunulan medeniyetin, kültür ve dinin gerekleri ister istemez etkili oluyor. Olmalıdır. Bunlar göz ardı edilemez.

Gençlerin hayat algısı, dünya görüşleri giderek ve hızla değişiyor. Küresel kuşatmanın etkisi çok fazla. Artık tepkiler ileri boyuta varıyor. Büyükler bu sorunlar karşısında çaresiz ve çözümsüz kalınca tepkili oluyorlar. Üstelik daha da geriliyorlar. Bu, aradaki uçurumların büyümesine neden oluyor.

Buluştuğumuz, konuştuğumuz kimselerin bu anlamda yoğun sorularının muhatabıyız. Gençlerle de konuşuyor ve anlamaya çalışıyoruz.

Günümüz hayatına ayak uydurmaya çalışan ailelerin bile artık bir yere kadar tahammülü olabiliyor. Tepkileri de çok sert oluyor.

Bugünün kuşağının dışında kalanların öyle ya da öyle bir dava ve düşünce bilinci var. Gençler de ise tam tersi. En önemli sorun da dava bilinci ve duyarlığı.

Müslüman’ız, Müslüman olma bilinci elbette ki önceliğimiz. Sorun insan ve insanın konumu. Günümüz insanının medeniyeti, kültür ve dini ile olan bağlarının kalıcılığı veya durumu.

Bir milletin varlığı bunlarla oluşur ve kalıcı olur. Bir milletin geleceği için bu olgular olmazsa olmazları.

Gençliğin en önemli sorunlarından biri dava bilinçlerinin olmayışı. Bu hemen her kesim için geçerli diyebiliriz. Ne yazık ki slogan toplumu olundu. Seküler bir topluma dönüşme hemen her kesim için geçerli. Üstelik bu da genel anlamda savrulmalara neden oluyor.

Siyasal kurgulu gençliklerin de sorunu sınırlı. Evrensel bir İslâm düşüncesinden çok, sisteme ya da genel kanıya uygun bir anlayışın oluşması. İnsanların manevi eğitimlerinin olmayışı bunların başında geliyor.

Genel anlamdaki gözlemlerimiz boşlukta savruluyor olunması. Tutkular da artık çıkar odaklı ve merkezli. Birey bulunduğu ortam ve çevrede çıkarları için ne devşiriyor ona bakılıyor. Bütüne değil teke dönük bir bakış ve hayat anlayışı.

Sosyal medya insanın üzerine karmaşa boca ediyor. Niteliksizlik ve sıradanlık ağdırıyor. Yabancı kültürlerin ve hayatların bütünü insan hayatına dâhil oluyor. Zamanla da tepki verilenler bile kanıksanıyor giderek benzeşiyor.

Konuşmalar, üsluplar, yaklaşımlar değişiyor. Aile büyüklerinin tepkileri de bu andan itibaren oluşuyor. Kendileri sosyal medyadan kaçarken, çocuklar ve gençler o dünyanın içinde

Her toplumun kendine özgü ruhu var. Bu, yadsınamaz.

Çarlık dönemi Rus edebiyatının eserlerini okurken Rus insanın özellikle zenginden yoksuluna kadar alkol bağımlılığı, vazgeçemezliği bir hayat anlayışı. İnsani ilişkiler de bu düzlemde. İki büyük Rus roman yazarı olan Dostoyevski ile Tolstoy’un romanlarında bu hayat çok belirgin. Bugün için de bu çok farklı değil.

Müslümanların hayatı ise onlardan çok farklı. Bu iki büyük romancı bunun farkında. Müslümanlar ile olan buluşmalarında farklıkları görüyorlar.

Tabii sorunlarımız bugün ile ilgili. Bugün artık karmaşık bir durum var. İnsanlık açısından genel olarak böyle.

Romanlarda insanları çok daha rahat tanıyabiliyoruz. Her milletin yazarı kendi insanının ruhunu veriyor. Sosyal medya üzerinde insanı tanıma yerine kaotik bir durum söz konusu oluyor. İnsan, burada öyle kolay kolay anlaşılamıyor ve tanınamıyor.


GENÇLİK VE DAVA BİLİNCİ  2

Gençliğin ilgi dünyası nedir, hangi alanlara yönlendirilebilir, ne gibi durumlar onların ilgilenmesine neden olabilir?

Aile içi yaşama tarzı, alışkanlıkları başlangıç için önemlidir elbette. Bunlar bir yere kadar etkili olabiliyor. Ne ki, aile ortamında etkiyi azaltan nesneler var. Bunlar iletim araçları ve diji dünyası. Bununla mücadelede güç yetmiyor. Çocuk sonuçta sokağa çıkıyor, okula gidiyor, arkadaş çevresi var. Özenmeler onu bir yerlere doğru sürüklüyor.

Başlangıç için çözüm olabilecek durumlar eve dergi, kitapların girmesi. Anne ve babaların ellerinde kitaplar olunca çocuklar bundan etkileniyorlar. Benzer durum okullar için de geçerli. Bir öğretmen elinde bir kitap ile sınıfa girerse bu da etkili olur. Masasının üzerinde mutlaka bir kitap olmalı. Bu, öğrencinin dikkatini çeker. Öğretmenimiz ne okuyor gibi. Bilinç edinmiş olan çocuklar da ders kitapları haricinde ellerinde bir roman, bir öykü, bir şiir kitabı olursa bu da dikkat çeker, merak uyandırır.

Çocukların ruh dünyası zengin olan öğrenci grupları, dernekleri de etkili olabilir. Orada çok yönlü faaliyetler ilgi uyandırır, daire içine alır. Kitap okumaları, spor faaliyetleri, eğlenceler gibi.

Davranış biçimleri de etkili olur. Ahlâklı, güzel konuşmalar, şiir gibi ifadeler.

Gençleri daha çok birinci sınıf yazarlara yönlendirmek, onların eserlerini okutmak. Bilinç oluşturmak zorunlu. Bunun için Sezai Karakoç’un eserleri önemli. Diriliş Nesli’ninAmentüsü’nden başlayarak okumalar yaptırmak.

Gençliğin ruhunu kavrayacak olan eserlere yönlendirmede yarar var. Sıradan eserler gençleri sınırlar. Ufuklarını daraltır, geleceğe bakışını engeller.

Gençliğin en önemli sorunu bir davalarının, dünya görüşlerinin olmayışı. Siyasal partilerin sloganlarının etkileri bir yere kadardır. Bir süre sonra bu etki kaybolur. Siyasa adamlarının davranışları, yaşama biçimleri örnek olmaz her zaman. Çünkü orada pragmatizm, çıkar ve gündelik tutumlar vardır. Dava bilincinin olmadığı bir siyasal faaliyet bir zaman sonra etkisini yitirir. Türkiye’deki siyasal oluşlara bu gözle bakılırsa anlaşılır.

Nefret ve öfke dili insanlar üzerinde olumsuz etkiler bırakır. Birbirine düşman eder. Onların birbirine yakınlaştıracak dil, davranış ve tutumlar daha etkili olur. Arkadaşlıklar kurma, yakınlaşma bir adım atmayı sağlar. En uç olanlarla dostluk kurma bir kazanımdır. Sevgi ve merhamet dili, dostluklar oluşturur.

Hediyeleşmek, insanların bugün için önemsediği günler ile ilgili tebrikler. Bunlar bugünün dilidir sonuçta. Kaçınılmaz bir durumdur.

Kimi zaman yakınlaşmalardan karşılıklı etkilenmeler olabilir, belki riskleri de vardır. Hayat zaten risklerle yüklü, gelecek ve içinde bulunulan durum da aynıdır. Riskleri göze almadan bir yere varılamaz. Riskin panzehiri risktir, göze almadır.

Gençlere, çocuklara Müslüman olma duygusu mutlaka verilmeli. Bir milletin kültür bilinci, medeniyet ve düşünce yoğunluğu nasıl kazandırılabilir. Örneğin bir İstanbul sevgisi için Yahya Kemal’in Aziz İstanbul kitabı iyi bir örnek. Bu tür eserler okutulmalı. Medeniyet bilinci için.

Şiir, öykü, roman gibi duygu, bakış ve ufuk kazandıracak eserlere yönlendirme en önemli bir çözüm. Okullardan itibaren şiir, öykü ve romanlara yönlendirme. Bu arada düşünce eserlerini de okutma.

Öğrenciler arasında fazla kalabalık olmayan okuma grupları oluşturma, okumaya alıştırma. Gençleri birinci sınıf yazarlara yönlendirme. Hem İslâm klasikleri, islâmî bilinci yazarların eserleri, hem de dünya klasiklerini okutma. Mutlaka edebiyat dergilerine yönlendirme. Şiir ve öykü yazdırmaya yöneltme. Günlük tutmalarını öğretmek. Mutlaka bir defterleri olmalı, içlerinden geçenleri günü gününe yazmalarını alışkanlık hâline getirmelerini sağlama.

 


* BENZER KONULAR

Temiz Murdar- Pis Gönderen: melek
[Bugün, 09:13:36 ÖÖ]


En Kıymetli Sermaye Sıhhat ve Boş Vakit Gönderen: melek
[Bugün, 09:09:23 ÖÖ]


O’nun Rızası İçin Gönderen: melek
[Bugün, 08:56:10 ÖÖ]


O Ümmetine Çok Düşkünkü Gönderen: melek
[Bugün, 08:47:49 ÖÖ]


Allah’ın Yardımı Gönderen: melek
[Bugün, 08:43:58 ÖÖ]


Öğüt Mümine Fayda Verir Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:26:21 ÖÖ]


Çanakkale’den Gazze’ye Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:13:51 ÖÖ]


İyi Düzen İyi İnsan Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:05:12 ÖÖ]


Kur’ân-ı Kerîm Okumanın Fazileti Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:52:58 ÖÖ]


Bizi Aldatan Bizden Değildir Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:44:39 ÖÖ]


En Büyük Gücümüz Birlik ve Beraberlik Gönderen: türkiyem
[Dün, 09:23:32 ÖÖ]


Nikâhın Önemi Gönderen: türkiyem
[Dün, 09:18:26 ÖÖ]


Kur'ân-ı Kerim'de Nikâh Kavramı Gönderen: türkiyem
[Dün, 09:12:39 ÖÖ]


Hadis-i Şeriflerde Nikâh Gönderen: türkiyem
[Dün, 08:54:54 ÖÖ]


Nikah Gönderen: türkiyem
[Dün, 08:42:21 ÖÖ]


Bilginin Hayata Taşınması - Ahlak Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:55:39 ÖÖ]


Yolumuz İslam Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:51:31 ÖÖ]


Ramazan Ayında Ruhumuzu Özgürleştirmek 2 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:43:10 ÖÖ]


Ramazân Ayının Kur’ân-ı Kerîmle Münâsebeti Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:32:57 ÖÖ]


Allah Cömertliği Sever Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:25:55 ÖÖ]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41