Gönderen Konu: Münafıklarla Başa Çıkma  (Okunma sayısı 278 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı gurbetciyim

  • Global Moderator
  • *****
  • İleti: 2114
Münafıklarla Başa Çıkma
« : Aralık 07, 2019, 07:41:57 ÖÖ »
Münafıklarla imtihan

Müslümanlar, tarih boyunca münafıklar/samimiyetsizler/nifak ehli/ikiyüzlüler ile hep imtihan olmuşlardır. Müslüman olduklarını söylediklerinden dolayı çoğu kişinin münafıkça tutum ve tavırlarını anlamakta güçlük çektiği, hatta anlayamadığı, anlayanların da hukuken Müslüman muamelesi yapmak zorunda kaldığı için münafıklarla başa çıkmak son derece zordur. Gerçekten de nifak ve münafıklar, Müslüman toplumların en büyük imtihanıdır. İslam toplumunda münafıkların varlığı, Müslümanlar için sosyolojik anlamda bir kötülük problemi konusudur.

Başmünafık Abdullah İbn Übeyy b. Selül’ün öncülüğünü yaptığı Medine İslam toplumundaki nifak hareketlerinden Hz. Ebubekir’in hilafeti zamanındaki irtidat hareketlerine; Hz. Osman’ın hilafeti zamanındaki fitne ve nifak hareketlerinden daha sonraki nifak olaylarına kadar İslam dünyasında birçok nifak hareketi olayına tanıklık etmek mümkündür.

Münafıkların temel özellikleri

Münafıklar, dışı ile içi bir olmayan, ortamına göre hareket eden, kolayına, çıkarına uygun davranan, kendi menfaatini her şeyin merkezine alarak yaşayan kişilerdir. Münafıklar, İslam’ın hâkim olduğu toplumsal atmosferde Müslüman olmadığı hâlde Müslüman olarak görünerek Müslümanların yararlandığı imkânlardan yararlanmayı amaçlarlar.

Münafıkların işi nifaktır, münafıklıktır; yani samimiyetsizlik, ikiyüzlülük, tutarsızlık, yalancılık, çok yemin etme, sözünde durmama, ahde vefasızlık, emanete ihanet etmektir. (Münafikun, 63/1-3.)

Münafıklar, kendilerini topluma kabul ettirmek adına dış görünüşe önem verirler, gösteriş yaparlar. Söylemleri ve bedensel görüntüleri insanları etkiler. Fakat bu dış görünüşe önem vermeleri, aslında onları ele verir. Zor zamanlarda aşırı tepki vererek nasıl da göründükleri gibi olmadıklarını gösterirler. (Münafikun, 63/4.) Kendilerini akıllı zannederler, ama aslında hiç de öyle değildirler, olanları, olması gerekeni kavramaktan uzaktırlar. (Münafıkun, 63/3.)

Münafıklar, olmadık zamanlarda alınan genel kararlara itirazda bulunur veya aykırı hareket eder; fitne, fesat ve tefrika çıkarmayı hedeflerler. Müslümanları sevmezler ve toplumda meydana gelen kargaşa ve zafiyetlerden yararlanmanın hesabını yaparlar (Münafikun, 63/5, 8).

Münafıklar; gerçekte amelsiz, gayretsiz, kötü işler peşinde olan, ama menfaatleri gereği toplumda görülecek yerde kendilerini iyi göstermeye çalışan samimiyetsiz, gösterişçi, fasık kimselerdir. (Münafikun, 63/6.)

Münafıklar, toplumun iyiliğine değil, kendi iyiliklerine, kendi menfaatlerine çalışır, ihtiyaç sahiplerine yarım etmeye, sadaka vermeye, cömert davranmaya yanaşmazlar, olumlu da bakmazlar. (Münafikun, 63/7.)

Münafık ikiyüzlü gösterişçiler, konuştuğu zaman yalan söyler, söz verdiğinde tutmaz ve emanete hıyanet ederler. (Buhari, Müslim.) Onların bu üç özelliği, kolaycılıkları, bencillikleri, çıkarcılıkları, fırsatçılıkları, göstericilikleri ile doğrudan ilişkili, hatta bunları içine alan özelliklerdir.

Münafıklar, tutarsız, çelişkili kişiliklere sahiptirler. Tereddüt içinde olup kararsızdırlar. (Nisa, 4/143.)

Münafıklarla başa çıkmanın yolu

Münafıklarla mücadelenin, onlara galip gelmenin, onlarla başa çıkmanın en önemli yolu, ihlas, bilinç ve gayret toplumu kurmaktır. İhlas toplumunda, bireylerinin ve gruplarının samimi ve çalışkan olduğu toplumda, münafıkların yaptıkları etkili olmaz.

İhlas ve gayret toplumunda Müslümanlar, söz ve eylemlerinde samimi ve tutarlıdırlar; istikamet üzeredirler, kararlıdırlar. Bir böyle, bir öyle davranmazlar. Çıkarcı kişiler çelişkili ve tutarsız olurlar, bir böyle, bir öyle davranırlar; istikamet üzere değildirler, kararsızdırlar.

İhlaslı, bilinçli, uyanık ve çalışkan toplumda münafıklar, ikiyüzlü ve riyakâr kimseler ne yaparlarsa yapsınlar, boşunadır; zira samimi, şuurlu ve gayretli insanlar, onlara aldanmaz, onların yollarını engellemelerine müsaade etmez ve onlara gerekli tavrı göstermesini bilirler.

İslam toplumunda Abdullah İbn Übeyy ve diğer münafıkların çeşitli zamanlarda ortaya koydukları münafıkça tutum ve eylemler, vahyin rehberliğinde Peygamber Efendimiz (s.a.s.) ve ashabın bilinçli tutum ve hamleleriyle etkisizleştirilmiştir; fakat Peygamberimizin vefatından sonra zaman zaman kendini gösteren Abdullah İbn Übeyy ile bağlantılı olan ya da olmayan nifak hareketleri, Müslümanların birbiriyle ihtilafa düşmelerinde, birbirlerine karşı çatışma çıkarmaları ve savaş açmalarında etkili olmuştur. Bu bağlamda İfk hadisesi, Cemel Vakası, Sıffin Savaşı, Kerbela Olayı vs., nifak denildiğinde yıkıcı ve yakıcı etkileri nifak hareketleriyle ilişkili ilk akla gelen olaylardandır.

Bu olaylar ve Müslümanların durumu düşünüldüğünde, nifak hareketleriyle, ancak bilinçli olunduğunda, cahiliye adetlerine ve ahlakına dönülmediğinde, bencillik yapılmadığında başa çıkmanın mümkün olduğu anlaşılabilir.

Müslümanların en önemli görevlerinden biri, içlerindeki nifak ehlini, nifaka yatkın olanları mümkün olduğunca tanımaktır. Tanımak, münafıklarla baş etmenin en temel kalkış noktasıdır. Onları tanımak da, yukarıda ifade edilen özelliklerini bilmekle mümkündür. Onların yalancılıkları, sözlerinde durmayışları, emanete ihanet etmeleri, kolay zamanların insanları olmaları, zor zamanlarda hep kendi çıkarlarını düşünmeleri, kamuyu, toplum genelini, insanlığı değil, kendilerini düşünmeleri, zor zamanlarda kaytarmaları, kenara çekilmeleri, çeşitli bahanelerle kaçmaları gibi özellikler, zaten adına ne derseniz deyin, ister münafık deyin, isterseniz başka bir şey sonuçta onlara karşı güvenmemenizi ve her daim tedbirli olmanızı gerektirir.

Kur’an-ı Kerim’de birçok ayet, onların söz konusu özelliklerini zikretmiş ve Hz. Muhammed (s.a.s.) de bize münafıklara karşı nasıl davranılması gerektiğini göstermiştir. Kur’an ve Hz. Peygamber’in sünnetine dikkatli bakışla, münafıkların bilhassa fırsatçılık, kolaycılık, egosantrizm, enaniyet, çıkarcılık, ihanet, yalan, iki veya çok kişiliklilik/kimliklilik, imaj, gösteri, düşmanla işbirliği, korkaklık, çifte standart, kararsızlık, güce tapma, fitne ve fesat gibi olumsuz özellikleri (Bakara, 2/8-20, 27, 204, 206; Âl-i İmran, 3/154, 156, 166-168; Nisa, 4/60-146; Maide, 5/41, 50-53; Hacc, 22/11; Nur, 24/64; Münafikûn, 63/1-8; Tevbe, 9/1-129 vd.) ile öne çıkan kimseler olduklarını görmek mümkündür.

Bu özelliklere sahip insanlar, her toplum için olduğu gibi Müslümanlar için de oldukça tehlikeli ve zararlıdırlar. Bu özellikleri iyi bilmek ve bu özelliklere sahip kişileri iyi tanımak, münafıklarla mücadelenin ve baş etmenin en hayati yoludur. Münafıkları tanıdıktan sonra onlara karşı gerekli tedbirleri almak kolaydır.

Müslümanlara karşı hesap içinde olanlarla baş etmek

Gerçekte inanmadığı hâlde inanmış gibi yapan veya imani şahsiyeti oturmamış olup da Müslümanlara karşı ikili oynayan/davranan, hesap içinde olan, Müslümanların yüzüne karşı bir türlü, arkasından başka bir türlü olan kimse veya gruplar, adına ne denirse densin münafıkça davrananlardır. Müslümanlara İslam kardeşlik hukukuyla yaklaşmak yerine kendini sürekli olarak ayrıştıran ve kendi dışındaki Müslümanları öteki gören, güç ve iktidar uğruna Müslümanlara ihanet eden ve bunu yaparken de İslam düşmanlarıyla işbirliği yapan, Müslümanlara savaş açan, darbe yapan, Müslümanlara karşı paralel duran, İslam’a karşı İslam üreten kişi, hareket, grup veya yapılar, münafıkların işini yapan, yani nifak içinde olanlardır.

Bu tür insanlara veya yapılara karşı dikkatli olmak; onlara değer vermemek, itibar etmemek, mesafeli olmak, onları dost edinmemek, onların dış görünüşlerine aldanmamak, onların verdiği bilgi ve haberlere ihtiyatla yaklaşmak, onları mutlaka araştırmak, tehlikeyi daha baştan uzaklaştırmak veya önlemek demektir.

 


* BENZER KONULAR

Birbirimizin Hem Cenneti Hem de Cehennemi Olabiliriz Gönderen: türkiyem
[Bugün, 07:48:55 ÖÖ]


Kulluk Şuuru Nasıl Oluşur Gönderen: türkiyem
[Bugün, 07:44:55 ÖÖ]


Şeytanın Büyücülüğü Gönderen: türkiyem
[Bugün, 07:41:01 ÖÖ]


Birliğe Çağrı Gönderen: türkiyem
[Bugün, 07:35:09 ÖÖ]


Ahirete İmanın Mü’mine Kazandırdıkları Gönderen: türkiyem
[Bugün, 07:29:15 ÖÖ]


Sen Değerlisin Gönderen: türkiyem
[Bugün, 07:19:59 ÖÖ]


Evlilik İnsanı Mükemmelliğe Ulaştıran Hızlı Yollardan Birisidir Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:58:11 ÖÖ]


Müslümanım Diyen Ey Hanımlar Kızlar Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:51:18 ÖÖ]


Birçok Kadın Kocasını Birçok Rrkekte Karısını Cennetlik Etmiştir Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:45:05 ÖÖ]


Hesap Günü İyice Yaklaştı Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:33:16 ÖÖ]


Kırık Kalple Yapılan Dualar Makbuldür Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:20:47 ÖÖ]


Ertuğrul Erkişi - Safahat`tan Şarkılar 320 kbps Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 09:41:49 ÖS]


İslâm Kadına En Büyük Değeri Vermiş Şerefli Yaşamasını Sağlamış Gönderen: anadolu
[Dün, 08:16:41 ÖÖ]


Çocukla İletişim Kurarken Ona Saygı Duymak Değer Vermek Gerekir Gönderen: anadolu
[Dün, 08:08:13 ÖÖ]


Mümin Bir Erkek, Mümin Kadına Kızıp Darılmasın. Gönderen: anadolu
[Dün, 08:03:19 ÖÖ]


Çocukların Namaz Eğitimi Gönderen: anadolu
[Dün, 07:57:19 ÖÖ]


Namazını Sapasağlam Koruyanalr Gönderen: anadolu
[Dün, 07:50:26 ÖÖ]


Bu Din Sadece Camilerin Dini Değil Hayatın Dinidir Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:38:19 ÖÖ]


İslam Gariplerin Dinidir Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:29:34 ÖÖ]


Komşunuzu İhmal Etmeyin Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:21:38 ÖÖ]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41