Gönderen Konu: Sabır Aydınlıktır  (Okunma sayısı 211 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı gurbetciyim

  • Global Moderator
  • *****
  • İleti: 2114
Sabır Aydınlıktır
« : Mayıs 26, 2020, 09:46:27 ÖS »
Sabır Aydınlıktır

Yazının baslığındaki güzel ifade, Rasûlüllah (s.a.s.)’in mübarek sözlerin den birinin meâlidir.1 Az sözle birçok manayı ifade edebilme özelliği verilmiş bulunan Peygamber Efendimiz,2 bu iki kelimelik mübarek sözleriyle de adeta binlerce hakikati ifade edivermistir.

"Sabır bir ışıktır” veya “Sabır bir aydınlıktır” seklinde meallendirebileceğimiz sözkonusu hadis-i şerif, halkımızın dilinde “Sabrın sonu selamettir” ifadesiyle atasözü haline gelmiştir, insanların yasadığı binlerce tecrübe, Rasûlüllah (s.a.s.)’in bu mübarek sözünün, ne büyük bir gerçeği ifade ettiğini göstermeye yeter.

İslam’da “.... övülen ve tavsiye edilen sabır, iman ve salih amelle hak ve hayır yolunda sabırdır ki bu, şecaat, sadakat, mertlik şiarıdır. Yoksa her kötülüğe katlanmak, her zillete boyun eğmek, pislikler içine düşüp de her ne pahasına olursa olsun ondan çıkmağa, kurtulmağa çalışmamak, çabalamamak, ilişik etmemek, batılda, fenalıkta ne olursa olsun saplanıp kalmak ve şerre rıza demek olan atalet, zillet ve mesmenet ile çöküşten ibaret bulunan duygusuzluk değildir." 3 İslam’da övülen ve tavsiye edilen sabır, bir dinamizm, bir hareket, bir direnç ve bir kurtuluş kaynağıdır. En çetin imtihanlardan basarıyla çıkmayı sağlayacak bir anahtardır. Çünkü:

Basa gelen musibetlerin, felaketlerin sıkıntılarından, bunalımlarından ancak sabırla çıkılabilir.

Günahların, masiyetlerin karanlığına sabırla düşülmez.

Nefse ağır gelen taatların meşakkatlerine sabırla katlanılır ve aydınlığa kavuşulur.

Ciddi bir iste başarıya ulaşabilmek ve güzel sonuçlar elde edebilmek ancak sabırla mümkün olur.

İnsan bazen basına gelen musibetlerden öyle bunalır, öyle daralır ki içinde bulunduğu bu durumdan asla kurtulamayacağını zanneder. Halbuki basma gelen musibetlere karsı tahammül edebilen karamsarlığa kapılmayan, bütün bunların, nihayet birer imtihan olduğunu düşünerek Yüce Yaratıcının takdirine teslimiyet gösterip sabredebilen kimseler, acıların, ümitsizliğin, sıkıntıların karanlıklarından kurtularak aydınlığa çıkarlar. Tabi burada imanın büyük bir rolü vardır. Çünkü iman edenler, baslarına gelen musibetlerin birer imtihan olduğunu, bunlara sabrederek Cenab-ı Hakk’ın müjdelediği mükafatlara nail olacaklarını bilirler. Çünkü Yüce Allah’ın, mealen:

“Andolsun sizleri biraz korku, biraz açlık, biraz da mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltmekle imtihan edeceğiz. Sabredenleri müjdele buyurduğunu bilirler. Bundan dolayı hakiki mü’minlerin, baslarına gelen musibetlerin sebep olduğu acıların ve sıkıntıların karanlıklarından kurtulmaları daha kolaydır.

İnsanın basına gelen musibetlerin ve felaketlerin vereceği acı ve sıkıntılardan daha beteri, günahların ve masiyetlerin zulmetidir. Allah etmesin, insan, nefsinin kötü arzularına yenilir de günahların içine düşer, masiyetlere dalarsa kendisi farkında olmasa bile korkunç bir karanlığın içine yuvarlanmış olur. Bu korkunç karanlığa düşmemek için sabır gerekir. Bütün çekiciliklerine rağmen haramların cazibesine kapılmamak, sürükleyeceği çirkin ve kötü sonuçları düşünerek geçici birtakım zevklere boyun eğmemek ancak sabırla mümkün olur.

İlim adamlarının benzetmesiyle günahlar, zehirli tatlılar gibidir. insan onların göz alıcılığına dayanamaz ve sabredemeyerek tadarsa manen zehirlenmiş olur. Halbuki sabredenler, bütün çekiciliklerine rağmen o zehirli tatlılardan yemezler. Çünkü onlar bilirler ki cehennem şehvetlerle perdelenmiş,5 günahların cazibesinin arkasına saklanmıştır. Masiyetlerin karanlığına düşmemek için nasıl sabır gerekiyorsa, oraya düşmüş olanların kurtulması için de sabır gerekir. Çünkü kişinin içine düştüğü veya alıştığı masiyetten kurtulabilmesi kolay değildir. Bu, ciddi bir tevbe gerektirir. Tevbe ise yanlış gidişe dur deyip hakkın aydınlığına dönüş yapmak demektir. Bu da sebat, azim, tahammül ve irade ister yani sabır ister.

Allah’a hakiki manada kulluk da sabırla olur. Güzel güzel ameller yapabilmek, taatlar işlerken karşılaşılacak meşakkat ve külfetlere severek katlanabilmek, Allah yolunda mücahede edebilmek, iyiliği emir, kötülüğü nehyde yer alabilmek hep sabır ister.

Sabreden başarır. Hedeflenen güzel sonuçlara sabırla ulaşılır. Sabredenler kolay kolay kaybetmezler. Bu yüzden zafer de sabırla elde edilir.6 Sabredenler yaptıklarının karşılığına daima en güzel bir şekilde nail olurlar.7 Çeşitli buluşlar yaparak insanlığa hizmet edenler, bu buluşlarını uzun süren sabırlı çalışmalar sonucunda ortaya koymuşlardır. Nice güzel eserlerin ve buluşların arkasında hep sabır vardır, işte böyle mükemmel sabır örnekleriyle bir çok karanlıklar aydınlatılabilir, insanlığa ışık saçılır.

Sabır büyük bir hazinedir ve sabrı Allah isteyene verir. Peygamber Efendimiz mealen şöyle buyurmuştur:

"... Bir kimse sabretmek isterse Allah ona sabır verir. Hiçbir kimseye sabırdan daha hayırlı ve daha kapsamlı bir ihsanda bulunulmamıştır.”8

Sunu hiçbir zaman unutmamalıdır: Sabredenlere mükafatları hesapsız bir şekilde ödenir9 ve Allah sabredenlerle beraberdir.10

---------------------------------------------------------------------------------

1 -  Müslim, Taharet 1 (Hadis No: 223]; Tirmizi, Deavat 86 (Hadis No: 3517]; Nesai, Zekat 1; Ibn. Mace, Taharet 5 (Hadis No: 280) ; Ahmed b. Hanbel, 5/342,343.

2 - Buhari, Cihad 122; Ta’bir 22, l’ti- sam 1; Müslim, Mesacit 5-8 [Hadis No: 523; Tirmizi, Siyer 5 (Hadis No: 1553] ; Nesai, Cihad 1.

3 - Elmalı’lı Muhammed Hamdi Yazır, Hak Dini Kur’an Dili, Eser Neşriyat, İstanbul 1979, 9/6082.

4 - Bakara Sûresi (2): 155.

5 - Buhari, Rikak 28; Ahmed b. Hanbel, 2/333, 373; Müslim, Cennet 1 (Hadis No: 2822)

6 -  Ahmed b. Hanbel, 1/307.

7 - Nahl Sûresi (16) : 96.

8 -  Buhari, Rikak 20, Zekat 50; Müslim, Zekat 124 [Hadis No: 1053); Ebu Davud, Zekât 28 (Hadis No: 1644); Nesai Zekât 85; Tirmizi, Birr ve’s-Sıla 77 (Hadis No: 2024); Darimi, Zekât 17.

9  -Zümer Sûresi (39): 10.

10 -  Bakara Sûresi (2): 153, 249; En- fal Sûresi  8 - 46,66.

 


* BENZER KONULAR

Birbirimizin Hem Cenneti Hem de Cehennemi Olabiliriz Gönderen: türkiyem
[Bugün, 07:48:55 ÖÖ]


Kulluk Şuuru Nasıl Oluşur Gönderen: türkiyem
[Bugün, 07:44:55 ÖÖ]


Şeytanın Büyücülüğü Gönderen: türkiyem
[Bugün, 07:41:01 ÖÖ]


Birliğe Çağrı Gönderen: türkiyem
[Bugün, 07:35:09 ÖÖ]


Ahirete İmanın Mü’mine Kazandırdıkları Gönderen: türkiyem
[Bugün, 07:29:15 ÖÖ]


Sen Değerlisin Gönderen: türkiyem
[Bugün, 07:19:59 ÖÖ]


Evlilik İnsanı Mükemmelliğe Ulaştıran Hızlı Yollardan Birisidir Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:58:11 ÖÖ]


Müslümanım Diyen Ey Hanımlar Kızlar Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:51:18 ÖÖ]


Birçok Kadın Kocasını Birçok Rrkekte Karısını Cennetlik Etmiştir Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:45:05 ÖÖ]


Hesap Günü İyice Yaklaştı Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:33:16 ÖÖ]


Kırık Kalple Yapılan Dualar Makbuldür Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:20:47 ÖÖ]


Ertuğrul Erkişi - Safahat`tan Şarkılar 320 kbps Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 09:41:49 ÖS]


İslâm Kadına En Büyük Değeri Vermiş Şerefli Yaşamasını Sağlamış Gönderen: anadolu
[Dün, 08:16:41 ÖÖ]


Çocukla İletişim Kurarken Ona Saygı Duymak Değer Vermek Gerekir Gönderen: anadolu
[Dün, 08:08:13 ÖÖ]


Mümin Bir Erkek, Mümin Kadına Kızıp Darılmasın. Gönderen: anadolu
[Dün, 08:03:19 ÖÖ]


Çocukların Namaz Eğitimi Gönderen: anadolu
[Dün, 07:57:19 ÖÖ]


Namazını Sapasağlam Koruyanalr Gönderen: anadolu
[Dün, 07:50:26 ÖÖ]


Bu Din Sadece Camilerin Dini Değil Hayatın Dinidir Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:38:19 ÖÖ]


İslam Gariplerin Dinidir Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:29:34 ÖÖ]


Komşunuzu İhmal Etmeyin Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:21:38 ÖÖ]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41