Gönderen Konu: Biraz Sessizlik Hepimize İyi Gelebilir  (Okunma sayısı 74 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı KOYLU

  • *****
  • İleti: 2122
Biraz Sessizlik Hepimize İyi Gelebilir
« : Kasım 30, 2021, 05:17:00 ÖS »
Biraz Sessizlik Hepimize İyi Gelebilir

Bir insan bir insanla nasıl anlaşır? Derdimizi sadece kelimelerle mi anlatırız? Ses denilen şey olmasaydı nasıl konuşurduk birbirimizle? Seslerinde anlamı yok mudur? Bir tonuyla sinirli olduğumuzu, diğer bir tonuyla ne kadar mutlu olduğumuzu ifade edebiliyorsak seslerin de anlamı vardır diyebiliriz.

Peki, ya iletişim kurmanın tek yolu konuşmak mıdır? Yazı da bir aracıdır elbet. Ya susmak? Susmak da bir iletişim yolu değil midir? Susuşlarla anlaşamaz mıyız?

Susmak dinlemektir bir yana. Karşımızdakinin sözlerini, sesini, mimiklerini, hareketlerini dinlemektir. Sadece kelimelerle konuşmuyoruz işte. Derdini anlatmak istesin yeter ki insan ne çok iletişim yolu buluyor. O halde sessizlik iletişim kurmanın başka bir yoludur da diyebiliriz.

Kimse dinlemeseydi birbirini nasıl anlaşırdı insanlar? Düşünsenize herkesin hiç susmadan konuştuğunu. Ne büyük bir gürültü olurdu dünyada. Dinlenilmeyen insan duyulabilmek için daha çok yükseltirdi sesini. Bağrışlar arasında ne konuştuğumuzun ne anlamı olurdu ki? Ne büyük kaos!

Hani insanlar konuşarak anlaşırdı? İşte koskocaman bir yanlış. Yüzyıllardır insanların konuşarak anlaştığı yanlışını öğrettiler bize. Bunu yaparken bile ters düşüyordu söylemleri ve eylemleri. Zira öğrenmek de dinlenilmektir bir bakıma. Eğer dinlemeseydi insanlar nasıl öğretirdi öğretici? Birbirimizi anlamak, birbirimizden öğrenebilmek için dinlememiz gerekiyor. O halde konuşmaktan önce dinlemeyi öğrenmek gerek.

Öyle olmaz mı zaten? Bir bebek konuşabilmek için önce çevresini dinler. O ilk heceler çevremizdekilerden duyup taklit ettiklerimizden ibaret değil midir? Bu durumda ne duyuyorsa bebek onu taklit eder diyebiliriz. Halbuki insanlar bir bebeğin ilk ne duyacağından, neyi dinleyeceğinden çok ne diyeceğine odaklanıyor.

Konuşmaya ne çok anlam yüklüyoruz? Mesela sahneye çıkıp, mikrofonu tutan o ele hayran oluyoruz. Mikrofondan çıkan o ses mi cezbediyor acaba bizi? Yoksa o elin sahibinin mikrofonu tutuyor olması mı? Biz dinlemeseydik mikrofonu tutuyor olmasının ne kıymeti olabilirdi ki? Yazmak da konuşmanın bir başka yoludur. Okumasaydık eğer yazarın yazdığının ne kıymeti olurdu? Okunmamış bir eser yazarın kendi kendine konuşmasından başka ne olabilir ki?

Bu kadar çok muhtaçken birbirimize, birbirimizden memnun değiliz. Ne çok çelişiyoruz kendimizle… Duvarlar, setler örüyoruz aramıza. Kendi küçük dünyamızda mutlu olacağımızı sanıyoruz. Anlatacaklarımız biriktikçe birikiyor. Dinlenilmemenin acısıyla ilk fırsatta bağrışlarımız yükseliyor. Kimse kimseyi dinlemek istemiyor. Ama herkes anlatmanın derdinde. Bağrışlar korosu!

İyice yalnızlaştığımız, birbirimizden ayrı düştüğümüz şu günlerde ne çok anlatacak şeyimiz birikti farkında mısınız? Konuşmak daha çok konuşmak istiyoruz. Belki de sosyal medya denilen mecraya her şeyimizi rahatlıkla yazabilmemizin bir başka nedeni de budur. Anlatmaya ve dinlenilmeye o kadar çok ihtiyacımız var ki… Bu şekilde anlatabildiğimizi ve dinlenildiğimizi düşünüyoruz. Her beğeni daha çok dinleyici bizim için. Peki ya gerçek bir dinleyiciye sahip olmak gibi tatmin ediyor mu beğenilmek de?

Birilerinin bizi dinlemesine, birilerinin de bizim tarafımızdan dinlenilmeye ne çok ihtiyacı var. Bir dost meclisinde, bir bardak çay eşliğinde buluşsak ve biraz susup birbirimizi dinlesek sarabilirdik tüm yaralarımızı. Biraz sessizlik hepimize iyi gelebilir…

 


* BENZER KONULAR

Dinimizin Bizden İstediği Hayat Gönderen: melek
[Bugün, 09:02:39 ÖÖ]


Hidâyetten Sonra Kalblerin Kayması Gönderen: melek
[Bugün, 08:54:05 ÖÖ]


Kalbin Temizliği Gönderen: melek
[Bugün, 08:45:49 ÖÖ]


Peygamberimizin Kadınlara Karşı Muamelesi Gönderen: melek
[Bugün, 08:36:03 ÖÖ]


Allah Rasülü’ne Muhabbetimiz Gönderen: melek
[Bugün, 08:33:38 ÖÖ]


Kendimize ve Ailemize Sahip Çıkalım Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:12:49 ÖÖ]


Müslümanlar Kazanımlarını Ne Zaman Kaybederler Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:05:29 ÖÖ]


Savrulsak Da Beraberiz Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:57:41 ÖÖ]


Egemenlik Kimde Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:50:29 ÖÖ]


Yolumuzun Esası Zaruri Olan İle Yetinmektir Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:40:57 ÖÖ]


Vakit İnsanın Sahip Olduğu En Değerli Varlığıdır Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:32:35 ÖÖ]


Engin Titiz - Single Eserleri Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 09:55:37 ÖS]


Hakan Bayraktar - Albümdışı Ve Single Eserler Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 09:46:16 ÖS]


Salih Kul Olmanın Yolu Kur’ân ve Sünnet’tir Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:42:10 ÖÖ]


Ahd ve Ahdin Gereği Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:37:16 ÖÖ]


İman Amel ve Salih Amel Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:29:54 ÖÖ]


Peygamberimizin Ticari Muamelelerle İlgili Tavsiyeleri Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:20:53 ÖÖ]


Sağlık ve Afiyet Nimeti Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:04:27 ÖÖ]


Saadet Asrı Adanmış Hayatlar Gönderen: türkiyem
[Nisan 23, 2024, 08:10:20 ÖÖ]


İhsan ve Tefekkür Gönderen: türkiyem
[Nisan 23, 2024, 08:03:23 ÖÖ]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41