Gönderen Konu: İman Nifak ve Tekfir  (Okunma sayısı 174 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

fanidunya

  • Ziyaretçi
İman Nifak ve Tekfir
« : Kasım 30, 2020, 08:40:48 ÖÖ »
İman Nifak ve Tekfir

Bu yazımızda güncelliğini hâlâ korumakla birlikte gereğinden fazla abartılan ve zaman zaman da amacından saptırılarak kullanılan iman tartışmaları ve tekfir meselesi üzerine birkaç kelam etmek istiyoruz:

1. İman kalp ile tasdik ve dil ile ikrar ile tamam olur. Nesefî akaidinde koyulmuş olan en temel kaide budur. Fakat tam bir ayrıntıyı atlamamak gerekiyor. Biz sadece kendi kalbimizi bilebiliriz. Oysa bir başkasını kalbi ile değil dil ile söylediklerine ve davranışlarına göre değerlendirebiliriz. Örneğin bir kimse, kalbinde iman olduğu halde dil ile bunu ifade etmiyor ve davranış ile de bunun gereğini yapmıyor ise; biz bu kişinin imanına şahitlikten mesul değiliz. Böyle bir kimse ahrette; imanını izhar etmediği için hesap verecektir. Diğer taraftan kalbinde iman olmadığı halde dili ile Müslüman olduğunu söyleyen veya davranış ile İslam dininin gereklerini yerine getiren kimseye; bizim sen Müslüman değilsin deme hakkımız yoktur. Zira böyle bir davranış suiistimale açık olduğundan Efendimiz SAV tarafından, münafıkların dışlanması yasaklanmıştır.

2. Kalbinde zerre kadar iman olan kişi günahkâr da olsa eninde sonunda cennete gidecek ve şefaate nail olacaktır. Fakat buradaki zerre; kalbimiz temiz , biz de az çok Müslümanız , Müslüman doğduk , anne babamız şöyle iyi adamdı gibi sözlerle ifade edilen anlamda değildir. Nesefî akaidi dikkate alındığında (ki en temel ve sade metin olması anlamında onu tercih ediyoruz) iman bir bütündür. İman konularına dâhil olan şeylerden herhangi birini inkar etmek; kişiyi iman dairesine çıkarmaktadır. Buna göre iman konularına; amentü esasları yani imanın altı şartı, İslam dinini ve Kur an-ı Kerim i tüm emir ve yasakları ile kabul etmek, Peygamber Efendimizin ve tüm peygamberlerin peygamberliğini kabul etmek, farzı farz haramı haram helali helal kabul etmek, Allah ın emir ve yasaklarından razı olmak, haramları ve farzları küçümsememek gibi konular dâhildir. Bu durumda; iman şartlarından birini kabul etmemek, farzları inkâr etmek, haramlara helal, helalleri haram demek, işlediği günahın veya terk ettiği farzın basit bir şey olduğunu savunmak, (haşa) ben Müslüman değilim başka bir mezhep veya dinim demek gibi söz ve davranışlar; kişinin kalbinde iman olmasında engeldir.  İmana aykırı bu işleri açıktan yapan kişiler mümin olarak kabul edilemez. Fakat diğer taraftan söz ve davranışla imanın bu konularını kabul ettiğini söylediği halde bazı hataları olan kişi de asla tekfir edilemez. Ama namaz kılmamak, cihadı terk etmek, Müslümanlara düşmanlık etmek ve yalan söylemek gibi bazı büyük günahlar; kişiyi iman dairesi dışına çıkarmasa da münafıklık alameti olarak kabul edilmiştir.

3. Ehli kıble tekfir edilemez. Yani şeklen veya sözlü olarak yukarda sayılan imanı gösteren halleri taşıyan kişiye; gayri müslim muamelesi yapılamaz. Münafık ya da bidat ehli de olsa iman konularına dair hükümleri kabul eden herhangi bir kimse, Allah ve Resulü tarafından Müslümanlara tanınan tüm haklara sahiptir. Mümin kimselere karşı savaşılmaz (te dip ve hadler hariç), bunlar gayri Müslimlere teslim edilemez, Müslümanlara karşı gayri müslimlerle ittifak kurulamaz, Müslümanların malları ganimet alınamaz, kendileri ve aileleri de esir edilemezler.

4.Kalbinde iman olanlara karşı kin tutmak ve beddua etmek gibi düşmanca davranışlar da helal değildir. Mümin, Allah ın dostudur ve Allah Teâlâ, dostunu savunur/kıskanır/kollar. Bu yüzden mümine yardım edene Mevlâ da yardım eder. Mümine düşman olana Allah savaş ilan eder. Müminin ayıbını örteninin kıyamet günü günahları gizlenir ve silinir. Müminin ayıplarını araştıranı Allah Teâlâ rezil eder. Kalbinde iman olan kimseye edilen beddua da iyi dua da sahibine geri döner. Bu yüzden bize zararı dokunuyor ya da bazı davranışlarını sevmiyoruz diye insanlara düşmanca davranışta bulunurken dikkat etmemiz gerekiyor. Zira kalbinde iman bulunan kişilere karşı yapılmış her hareket; bizim hem dünyada hem de ahirette aleyhimize olacaktır.

5. Bizler, kirâmen kâtibin değiliz yani kimin iyi kimin kötü olduğunu araştırmak gibi bir görevimiz yoktur. Ümmetin bazı kritik işleri de ehil kimselere alimlere ve idarecilere verilmiştir. Bunun haricinde müminlere düşen kimin mümin olup olmadığına karara vermek değil; tebliğ ve nasihattir. Gerçek anlamda kimin mümin olup kimin olmadığına mahşer günü karar verilecektir. Şeklen Müslümanlık şartlarını taşıyan kişilerin cenazesine katılmak ve haklarında iyi yani mümin olduklarına dair şahitlik yapmak müminin vazifesi ve hakkıdır.

 


* BENZER KONULAR

Sadaka ve Dua Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:31:32 ÖÖ]


Bütün Yıl Oruç Tutmuş Sayılmak Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:25:27 ÖÖ]


Nikah ve Evlenmek Gönderen: melek
[Dün, 10:49:27 ÖS]


Boşanma Gönderen: melek
[Dün, 10:44:34 ÖS]


Kaç Nefes Kaldı Ömürden Geriye Gönderen: melek
[Dün, 10:28:51 ÖS]


İslam'da Adalet Gönderen: melek
[Dün, 10:18:14 ÖS]


Sahip Çıkmak Gönderen: melek
[Dün, 10:07:38 ÖS]


Günahlardan Sakınmak Salih Amel İşlemek Gönderen: melek
[Dün, 09:52:02 ÖS]


Hüseyin Arı - Single Eserleri Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:52:30 ÖÖ]


Ne İdik Ne Olduk Gönderen: türkiyem
[Dün, 08:23:51 ÖÖ]


Sen-Ben Yok Biz Var Gönderen: türkiyem
[Dün, 08:20:52 ÖÖ]


Gerçek Fatih Kendini Fethedendir Gönderen: türkiyem
[Dün, 08:17:25 ÖÖ]


Hep Umut Taşımalı İmanlı Yürekler Gönderen: türkiyem
[Dün, 08:10:25 ÖÖ]


Allah'ın Affı Sonsuzdur Gönderen: türkiyem
[Dün, 08:05:29 ÖÖ]


Hayatı Kul Olarak Yaşamak Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:33:19 ÖÖ]


Ölüm Gününüz Doğum Gününüz Olsun Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:15:40 ÖÖ]


Allah’tan Korkmak Her Şeyin Yerine Geçer Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:05:55 ÖÖ]


Şevvâl Ayında Oruç Tutmanın Önemi Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:55:33 ÖÖ]


Ramazan Sonrası Yapmamız Gerekenler Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:46:43 ÖÖ]


Çevre ve İnsan Gönderen: anadolu
[Nisan 14, 2024, 08:24:54 ÖÖ]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41