www.FaniDunya.Net |HUZURUN, DOSTLUGUN, KARDEŞLİGİN EN GENİŞ PAYLAŞIMIN TARAFSIZ, KALİTELİ, DEVAMLI HİZMETİN ADRESİ

FANİDUNYA NET GENEL => FETVALAR, , HUTBELER, VAAZLAR => Cuma Hutbeleri - Vaazları => Konuyu başlatan: fanidunya - Ekim 16, 2019, 06:10:53 ÖÖ

Başlık: DİNDARLIK
Gönderen: fanidunya - Ekim 16, 2019, 06:10:53 ÖÖ
DİNDARLIK

“Kim güzel niyet ve davranış sahibi ‎olarak kendini Allah’a teslim ederse Rabbinin ‎katında onun mükâfatı vardır. Öylelerine korku ‎yoktur, onlar üzülmeyecekler de.”‎[1] ‎ ‎

Kıymetli Müminler!‎

Her Müslüman birey, kendi dindarlığını bizzat inşa ‎etme, dindarca kararlarını kendi aklının, kalbinin, ‎vicdanının sesine kulak vererek Kur’an’ın ruhuna ‎uygun biçimde oluşturma, tutum ve davranışlarını ‎ona göre belirleme sorumluluğunu taşımaktadır. ‎Çünkü Kur’an ve Sünnet eksenli bir hayat, ‎Müslüman için en temel önceliğe sahiptir. Zira ‎mümin için her ikisi, hayat düsturlarını içeren birer ‎kılavuz olmaları yanında, ebedî mutluluğun da ‎rehberleridirler. Müslüman, Kur’an ve Sünnet’e ‎uygun bir hayat sürdüğünde hem inançlarıyla ‎uyumlu bir hayat süreceğini, hem de her iki ‎hayatında mutlu olacağını bilir.

Kardeşlerim!‎

Dinimizi anlamaya çalışırken, hayatımıza aktarırken ‎gerekli olan en önemli husus, ihlâs ve samimiyettir. ‎Yani niyetlerimizin ve davranışlarımızın Allah’ın ‎rızasına uygun; riyadan, gösterişten, samimiyetsiz ‎amaçlardan ve her türlü istismardan uzak olmasıdır. ‎Dindarlık olarak tanımladığımız bu vasıf, ‎günümüzde maalesef en çok istismar edilen ‎kavramlardan biridir. ‎

Dindarlık; yaratıcıya, kendimize, bütün insanlara ‎ve bütün evrene karşı dürüst, içten, adil, ahlaklı ‎ve samimi olmaktır. Mütevazı olmaktır. Başkasını ‎hakir görmemektir. Yaratıcıya saygılı, yaratıklara ‎şefkatli ve merhametli olmaktır. Husumet ve ‎kibirden uzak durmaktır. ‎

Ancak, modernitenin de etkisiyle bugün, sanal, ‎görsel, şekilci ve gösterişçi bir din anlayışının ‎güçlendiğine ve bilgiye dayalı ahlâk eksenli ‎dindarlıktan giderek uzaklaşıldığına şahit ‎olmaktayız. Bundan kaçınmak ve dindarlığımızı ‎güzelleştirmek için; gerekli bilgi donanımına sahip ‎olmaya, dinimizin değerlerini anlamaya ve ‎vicdanlarımızın hassasiyetlerini geliştirmeye, bugün ‎oldukça ihtiyacımız var.‎

Rabbimiz Kur’an’ı Kerim’de, Hz. Peygamber’in ‎hayatında sergilediği örnekliğe işaret ederek; ‎‎“Andolsun ki, Allah’ın Resulünde sizin için; ‎Allah’a ve ahiret gününe kavuşmayı uman ve ‎Allah’ı çok zikreden kimseler için güzel bir örnek ‎vardır.”‎[2]‎, “Sen en yüce ahlâk üzeresin.”‎[3] ‎buyurmak suretiyle dindarlığı hayatında en güzel ‎şekilde tatbik eden insan olarak bizlere Hz. ‎Peygamberi takdim etmektedir. ‎

O, ailesine karşı çok iyi davranan, arkadaşlarını her ‎zaman kendisine tercih eden, ihtiyaç sahiplerini ‎gözeten, çevresindekilerin kalplerini asla kırmayan, ‎kötü ve kaba konuşmayan, hasta-yoksul ve ‎düşkünleri her zaman kollayan bir Peygamber ‎olmuş ve Kur’an’ın mesajlarını önce kendi ‎hayatında tatbik etmiştir. Onun hayatında ne sözü ‎eylemlerini, ne de eylemleri sözlerini asla ‎yalanlamamıştır.‎

Bu yüzden, Kur’an ve Sünnet’in öngördüğü ibadet ‎ve güzel ahlâkı hayatına hâkim kılan, sorumlu ‎olduğu ibadetleri zaafiyetten ve ihmalkârlıktan uzak ‎bir şekilde samimiyetle yerine getirebilen ‎Müslümanın, olması gereken dindarlığı sergilediği ‎söylenebilir. Ancak aksi durumda bu kişi, ‎peygamberinin örneklik boyutunu ihmal etmiş ‎olmaktadır.‎

Muhterem Kardeşlerim!‎

Günümüzde; bazen, kendini dindar olarak takdim ‎eden art niyetli kimselerin hatalarından; bazen de ‎insanların yaptıkları hataları dine veya Allah’a ‎tasdik ettirme gayretiyle Kur’an ayetlerini yanlış ‎yorumlamalarından dolayı İslam’a, Müslümanlara ‎ve dinî değerlere büyük haksızlık yapıldığını ‎görmekteyiz. ‎

Bu nedenle biz Müslümanlar, Hakk’ı ve hakikati ‎şahıslara göre değil, şahısları Hakk’a ve hakikate ‎göre tanımlamalı; şahıslara bakarak dindarlığı ya da ‎dini anlamaya çalışmaktan şiddetle kaçınmalıyız. ‎Şekilci ve gösterişçi bir anlayışın dindarlık olarak ‎nitelendirilmeyeceğinin idrakinde olmalıyız. ‎Kur’an ve Sünnet’le bağımızı muhafaza ederek ‎dindarlığımızı güçlendirmeye çalışmalıyız. ‎Dindarlığımızı diri tutmak için bütün iş ve ‎davranışlarda Rabbimizi razı etmeyi tek gaye olarak ‎kabul etmeliyiz.‎

--------------------------------------------------------------------------------------

(1] Bakara, 2/112.

[2] Ahzâb, 33/21.

[3] Kalem, 68/4.