Sonumuz Ne Olacak Deme
Evvel, Ahir, Zahir ve Batın olan Allah’ın işine karışma.
Sen ve ben, bu günde yaşamakta olduğumuz saat ve saniyede Rabbimiz için, insanlığın selameti için, tabiatın devamı için ne yapmamız gerekiyorsa onu yapalım.
1200 yıl önce yaşayan değerli İslam alimlerinden günümüze kadar kitabı gelebilenlerden anlıyoruz ki, onlar da kendi dönemlerinde gördükleri kötü gidişata bakarak “Kıyamet yaklaştı; bütün alametler görüldü” demişler.
Umutla olayları izleyen ve kendine düşen görevleri yerine getiren değerli alimlerimiz ise iyimserliklerini korumuşlar ve “Allah var keder yok” deyip başarıdan başarıya koşmuşlar.
Eserlerinde sorunların sayımını yapmak yerine, sorun çözen yollar göstermişler.
Onlara da Sevgili Peygamberimizin mübarek dilinden alınan “Müceddid” adı verilmiş.
Bir vaazda, konferansta, seminerde, sohbette Kur’an-i Kerim için:
“Şüphesiz o zikri (Kur’ân'ı) biz indirdik ve elbette onun koruyucusu da biziz.” (Hıcr Süresi, Ayet 15/9) diyeceksin.
İslam dininin koruyucusunun Allah cellecelalüh olduğunu söyleyeceksin,
Bu ayetin ardından:
“Ağızlarıyla Allah'ın nurunu söndürmek isterler. Kâfirler hoşlanmasalar da, Allah nurunu tamamlamaktan başka bir şey istemiyor.
O, hidayet ve hak din ile bütün dinlere üstün gelmesi için Rasülünü gönderendir. Müşrikler hoşlanmasalar da.” (Tevbe Süresi, Ayet 9/32-33, Saff Süresi, Ayet 61/8)
Ayetlerini okuyacaksın sonra bu ülkede nefsimizin hevası, şeytanımızın vesvesesi ve Batı kanalizasyonundan akıtılan pisliklerin damlasını derya gibi göstererek onlara çanak tutacaksın.
Belediye temizlikçisi, sokaklardaki pislikleri kapalı faraşlarla alıp kapalı çöp bidonlarına dökerek tertemiz hale getiriyor.
Çöpçü öyle yapmasa da “Bu pisliği buraya kim attıııı, çıksın ortayaaaa, diyerek bağırsa sokak temizlenmez biiiir.
Pis olan yere diğer adamlar da pisliklerini dökerler ikiiii.
Bazı yağ döksen yalanacak kadar temiz ve güzel bir yerde, elinizde yediğiniz çerezin kabuğunu oraya atamazsınız ama pis bir sokakta iseniz, hiç düşünmeden kabukları atarak gidersiniz.
İnsanların içini ve dışını temizlemek için indirildi Kur’an-i Kerimimiz:
“Nitekim size, sizin aranızdan, âyetlerimizi okuyacak, sizi (şirkten, günahtan) arıtacak, size kitap ve hikmeti öğretecek ve size bilmediklerinizi öğretecek bir rasül gönderdik.” (Bakara Süresi, Ayet 2/151)
Biz, insanlar arasında günahları değil, günahların şifası olan ayetleri yaygınlaştıralım.
Rabbimiz, bize iki türlü kriter, kanun verdi.
1- İslam’ın kriterleri
2- Tabiat kanunları.
Havamızı kendi ellerimizle kirlettiğimizde o Rahman ve Rahim olan Rabbimiz, rahmet/yağmurundan önce bir rüzgar gönderiyor, havayı temizledikten sonra rahmetiyle de yeryüzünün kirlerini temizleyiveriyor.
Yağmurlar yağdıkça, çaylar, ırmaklar, nehirler aktıkça temizlik pisliğe galip gelecektir.
Dünyanın her tarafında çocuklar, İslam fıtratı üzerine tertemiz doğdukça, insan kirletme merkezleri başarılı olamayacaktır.
Rabbimiz buyurur:
“Hani emniyette kılmak için size uyku vermişti. Sizi onunla tertemiz yapmak, şeytanın pisliğini (vesveseyi) sizden gidermek, kalplerinizi (Allah'a) bağlamak ve onunla ayaklarınızı sabit kılmak için üzerinize gökten su indirmişti.” (Enfal Süresi, Ayet 8/11)
İnkarcı ağızlardan çıkan cılız vızıltılara hoparlör olmamaya,
Günahkar kucakların pis kokularını gıybet rüzgarıyla çoğaltmamaya,
İsyan çukurlarının adresini yaymamaya,
Göletler üzerinde dolaşan pisliklerin fotoğraflarını çekmemeye dikkat edeceğiz.
Görevliler, bataklıklardaki sivri sinekleri sessizce yok ediyorlar.
Başarı, sinek öldürmek de değil.
Başarı, çevreyi kirletmemek ve zararlı sineklerin, üremesine zemin hazırlamamak olduğu gibi, bu dünyaya tertemiz İslam fıtratı üzerine doğan her çocuğun bozulmasını engelleyecek tabii gıdalar ve ilahi mesajlarla onu büyütmektir.
Sonumuz, Allah’ın bildiği şekilde olacak ve herkes yaptığının karşılığını görecek.
Mahmut Toptaş.
FANİ DUNYA RADYO FORUM
