Gönderen Konu: Model Ailenin Gerekliliği  (Okunma sayısı 80 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

fanidunya

  • Ziyaretçi
Model Ailenin Gerekliliği
« : Temmuz 28, 2021, 08:34:31 ÖÖ »
Model Ailenin Gerekliliği

Bir Müslüman bireyin hayat yolculuğu yürüyüşündeki temel azığı olarak  zaten sahip olduğu imanı, ihlası, heyecanı ve salih(kardeş)lerle birlikteliği, …  onu motive edici, amellerinde sürekliliği sağlayıcı bir etkiye sahiptir. Bunun yanında Müslüman kimliğinin gereği olarak sahip olunan davetçi kişilik, ilave hasletleri de yaşamayı gerektirir.

Davetçi, yaşadığı ortamdan başlayarak ulaşabildiği her yerde tüm insanların Tevhidi imanla şereflenerek Adalet ve Özgürlüğün yaşandığı bir toplumun inşasına gayret göstermekle yükümlüdür.  Aynı coğrafyayı yaşayan insanlardan ayrışarak ayrı bir toplum oluşturma ameliyesidir, bu. Bu toplum, bir boyutuyla takva toplumudur ve aynı hassasiyeti paylaşmayan insanlardan farklı bir ufka sahiptir. Zira bu toplumun kendine has bir istikameti (sırat-ı müstakim) vardır ve onlar diğer insanlardan ayrı birer ümmettir.

Aile ümmetin ve cemaatin hem bir minyatürü, hem de temel bir bileşenidir. İslâm’ın her alanda helal ve haram sınırı ile çizdiği hudutlar, aile için de geçerlidir; ailenin de helal ve haramlarla çizilmiş bir temeli vardır.  Bu temel -genel anlamda- sorumluluklar temeli üzerine kurulmuştur. Ailede ahengin yakalanması ve sürdürülmesi bu sorumlulukların ifasıyla alakalıdır. Bu başlıkta birkaç örnek sıralamak mümkün. Ne var ki bunları ayrı ayrı bablarda sınıflandırarak birbirinden izole etmek doğru bir yaklaşım olmayacaktır. Böyle bir ayrıklaştırma çabası bir boyutuyla modern insanın düşünme melekeleri açısından konunun anlaşılırlığını sağlar. Ancak bu metot yani meseleyi atomize ederek algılama, konunun bütünlüğünü ve sistemin ahengini parçalanan başlık sayısı ve başlık sayısına yapılan referans adedi ile sınırlandıracaktır. Kısaca Sultan Ahmet Camiini temel, direk, cam ve kubbeler ile ifade etmek gibi olacaktır. Bu tasnifleme doğrudur ama Sultan Ahmet Camiini “Sultan Ahmet Camii” yapan bunların o camide birbiriyle ve bunların yanında burada sayılması ihmal edilmiş (mesela üzerinde bulunduğu tepe veya denize olan durumu gibi) özellikleri ile birlikte oluşan mimari ve tarihi kompozisyondur.

Şu halde ailede kadın hakları, çocuk hakları, …  şeklinde listelenmiş bir değerlendirme yerine; Allah’ın halifeliği ve kulluk misyonuyla dünya imtihanını başarma azminde takdir-i ilahi olarak bir araya gelmiş Müslümanların birbirlerine karşı sorumluluk ve saygı zemininde ilişkileri kendi ahengini oluşturacaktır. Allah Resulünün ümmetine vedasında altının çizilmesini gerektiğini hissettiği bir durumdur bu denge.

Ailenin her bireyi İslâm ümmetinin minyatür bir modelinde aldıkları rollerin gereğinin farkında olarak bu davaya hizmette güçleri miktarında say-ü gayret edeceklerdir. Bu bilinç “yaptığım zerre miktarı şey bile olsa her hayrın bir karşılığı vardır, bozduğum her dengenin, bırakın doğrudan benim tarafımdan üretilmesini, benim duyarsızlığım nedeniyle bilmem kaçıncı dereceden etkiyle dolaylı oluşan fesadın, bozgunun bedeli de bana aittir” bilincidir. Bu sorumluluk bilinciyle aile, bu cihetten İslâm davasının, özgürlük ve adalet mücadelesinin mütemmim bir fırkasıdır. Bu birlik hizmetin çoğalması ve davetin halka halka yayılması için kendi rolünün farkındadır.

Şahitlik ettiğimiz İslâmî eksenli olmayan toplumsal yaşam, sunduğu değerlerle insanlığa dünyada huzur getirmiyor.  Adaletsizlik, ekonomik problemler, geleceğe dair ümitsizlik, hırsızlık, gasp vb. her türlü güvenlik problemleri, kaybolan çocukluk, gençlik meseleleri arasında yalnızlaşan, sığınacak liman arayan insanlık kurtuluşuna çabalamaktadır. Her gün yeni ideolojilerle bunalımlarına derman aramaktadırlar. Tarihin sayfaları onlarca “izm” ve yüzlerce felsefî akımla doludur. Zulmün hat safhaya çıktığı memleketler hariç, insanlar sistemlerine bunun için isyan etmekte, kurtuluş reçeteleri aramaktadırlar.

Sorumluluğunun farkında olan Müslüman, tüm insanlığı kurtaracak yegane limanın İslâm’ın nuru olduğunu bütün benliğiyle bilir. “KURTULUŞ İSLÂM’DADIR”.  İnsanı Kurtuluşa “selam yurduna, selamete ermeye, esenliğe” çağırmak İslâm olmak demektir.

 Şu halde insanlara cahiliye hayatının sürüklediği karanlıklardan İslâm toplumunun aydınlığına davet eden insanların,  sadece teorik bir aidiyet duygusunun ötesinde el ile tutulur, gözle görülür, yaşanır bir toplumsal formata da çağrı yaptıklarının bilincinde olmaları gerekir. Yani “Biz sizi İslâm’ın nuruna çağırıyoruz” cümlesinin “Yaşam tarzımızın sizden farkı yok” cümlesiyle değersizleşeceğini bilmek gerekir.

Müslüman aile; kendini kendisine sunulan şeylere göre değil, Müslüman aile olmanın bilincinde, kendisinin bu dünyada zaman geçiren bir nesne değil, zamanı gelince aldığı emaneti teslim edecek, ciddi sorumlulukları olduğunun farkında olarak kendine mensuplarına bu bilinçle şekil vermelidir.

Bir gayr-i müslim aile yapısı ile bir Müslüman’ın aile yapısı arasında derin bir uçurum vardır.  Bu uçurum çevrelerindeki her  şeyde mevcuttur. Yenilen içilende de, tutulan ellerde de, oturulan evlerde de, söylenilen sözlerde de. Bu farklılık kendiliğinden vardır.

Bir Müslüman, aile ile ilgili sorularının temeline -yaşamının her alanında olduğu gibi-, “hayatıma dahil etmek istediğim bu şey beni mutlu eder mi? Bu mutluluğu sağlarken harama düşürmez, değil mi?” sorusunu kendine daha genel sormalı ve “Aile hayatımıza dahil olmak üzere olan bu şey Müslüman kimliğinden ve İslâm kültüründen mi doğdu? Kimliğimi temsil etme kapasitesi var mı? Varsa bu beni hemen şimdi ya da uzak gelecekte hangi dünyanın insanı yapar? Bu şey beni nasıl terbiye edecek?” diyebilmelidir.

Bu niyet ile sorulan sorunun aksine dair izdüşümleri Allah Resulünün hayatında ve Müslüman davet önderlerinin yaşamında görecektir.

Zamanını namaz vakitlerinin belirlediği, temizliğin, selamın hakim olduğu,  terbiye ve tertibin kendiliğinden fenomen olduğu,  haremlik, selamlık adabına riayet edildiği, ilişkileri saygı ve sevginin beslediği, ahlâk ve erdemin öne çıktığı, israfın değil infakın olduğu, eşyaların hakimiyetinde olan bir ev değil, kapısından ancak ihtiyaç olan şeylerin girebildiği bir eve sahip ailedeki bu sadelik bir imkan meselesi değil bir bilinç meselesidir.

Müslüman kimliğin en görünür hali ailedir. Bu ailenin rol ve değeri tüketici hedonist aymazlığa kurban verilmemelidir.  Esenlik davetçilerinin selam limanı fırtınalı ummanlar için sükunet  ufkudur. İnsanlık bu ufuktan mahrum edilmemelidir.

Ailede; sadelikten, zaman planlamasına, ilişkilerden, yemek adabına kadar her alanda Allah Resulünün yaşam modeli esas alınarak ona benzemeye çalışmanın öne çıkarılmasıyla oluşacak şekillenme mümkündür. Yaşanabilir. Davet ve hizmet sorumluğunda olan herkesin kendini şekillendirmesi için gereklidir. Velhasıl zorunludur...

 


* BENZER KONULAR

Cemal Kuru - Ağlayu Ağlayu 320 kbps + Flac Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:09:34 ÖÖ]


Kendimize Gelelim! Özümüze Dönelim sabır ve Şükrü Hayatımıza Yerleştirelim Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:02:09 ÖÖ]


İman İbadet ve Güzel ahlaka Önem Vermeli Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:53:44 ÖÖ]


Zekât İslam’ın 5 Şartından Biridir Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:42:49 ÖÖ]


Sosyal Medya Kirliliğine Dikkat Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:32:05 ÖÖ]


Ben Duygusundan Sıyrılmak Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:21:59 ÖÖ]


Allah'tan Korkan İnsan İffetsiz - Ahlaksız – Olamaz Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:15:54 ÖÖ]


Abdest Gusül ve Teyemmümün Faydaları Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:03:14 ÖÖ]


Kutlu Bir Dava Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 11:41:38 ÖS]


Huzurun Kaynağı Olan Evliliği Geciktirmek Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 11:36:37 ÖS]


Şükür Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 11:22:20 ÖS]


Allahü Teâlâya Hakîkî Kul Olmak Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 11:16:26 ÖS]


Mümin İmansız Ölmekten Çok Korkmalıdır Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 11:09:10 ÖS]


Şükür imtihanı Gönderen: KOYLU
[Nisan 17, 2024, 06:20:00 ÖS]


Namaz Yoksa Her Şey Eksik Gönderen: KOYLU
[Nisan 17, 2024, 06:15:19 ÖS]


Hadîs-i Şerîflerle – Namaz İbadeti Gönderen: KOYLU
[Nisan 17, 2024, 06:10:57 ÖS]


Nefis Cihadı Nasıl Kazanılır Gönderen: KOYLU
[Nisan 17, 2024, 06:04:37 ÖS]


İşte Bu Cennete Giden Yol Gönderen: KOYLU
[Nisan 17, 2024, 05:53:35 ÖS]


Asr’ı Saadette Yaşamak Demek Gönderen: fanidunya NET
[Nisan 17, 2024, 05:33:19 ÖS]


Diri ve Ölü Arasındaki Fark - Zikir Gönderen: fanidunya NET
[Nisan 17, 2024, 05:24:49 ÖS]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41