Gönderen Konu: Aile Problemleri Nasıl Çözümlenmeli  (Okunma sayısı 79 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı anadolu

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 631
    • www.fanidunya.net
Aile Problemleri Nasıl Çözümlenmeli
« : Kasım 08, 2022, 03:10:10 ÖS »
Aile Problemleri Nasıl Çözümlenmeli

İnsanlık, Batı Medeniyetinin ürünü olan "maneviyatı dışlama, insanı dünyevileştirme" düşüncesi sayesinde büyük bunalımlar yaşamaktadır. Çünkü Batı Medeniyeti insanın fıtri özelliklerinden birisi olan hatta en önemlisi olan maneviyatı yok saymış ve maneviyat adına ne varsa hepsini hayattan dışlamıştır. Bu nedenledir ki Batı toplumları ekonomik refah düzeyleri ileri olmasına karşın en problemli toplumlar olmuşlardır. Yine en buhranlı toplumların adresi Batı toplumları olmuştur .

 Manevî bağları en güçlü toplumlar arasındayken Türk toplumu, bir asrı aşkın Batılılaşma çabaları neticesinde hayat tarzı olarak Batıcı bir toplum haline gelivermiştir. Batıcı toplum olma hevesiyle Türk toplumu, artık kendisini tarihe altın harflerle yazan, dünyaya adalet taşıyan bir toplum olmaktan uzaklaşmış Batı taklitçiliğinin en bariz bir şekilde yaşandığı bir toplum haline gelivermiştir. Artık manevî değerlerden hızla uzaklaşılmış hayatın eksenine Batı Medeniyeti oturtulmuştur. Batı Medeniyeti bizden bir çok şeyi almasına karşın bize sadece ve sadece problemli bir hayat ve buhran toplumu bırakmıştır. Bugün gazetelerin ikinci ve üçüncü sayfaları Batılılaşan bir toplumun fotoğrafı olarak karşımızda durmaktadır. Çocuğunu doğrayan annelerden kızını, hanımını pazarlayan insanlara değin bir sürü haberler süslemektedir (!) gazetelerin bu sayfalarını. Kısaca toplumumuz bir buhran toplumu haline gelmiştir.

 Toplumdaki bu buhran ve çöküntü aile yapımıza da yansımış bu sebepten dolayı son yıllarda boşanma sayısında ciddi bir artış gözükmektedir. Bugün problemli olmayan kaç aile vardır? Maalesef bu soruya az aile vardır şeklinde cevap vermek zorunda kalıyoruz.

Toplumumuzda aile problemleri o kadar artmıştır ki bu problemler Televizyon programlarına malzeme oluşturacak bir yeküne ulaşmıştır . Hatta toplumumuzda Aile Bakanlığı oluşturulmasını talep edenlerin sayısı da hızla artmaktadır. Toplumumuzun halini böyle resmettikten sonra şimdi de ailevi problemler nasıl oluşmakta ve bu problemler nasıl çözülmeli sorusuna cevap arayalım .

 Ailevî problemlerin ortaya çıkış sebepleri şunlardır:

1) Manevî sebepler: Ailenin harcı maneviyattır. Maneviyattan kastımız manevi değerler olan aşk, sevgi, hoşgörü ve tahammül etme gibi davranış çeşitleridir. Ailenin harcı olan bu değerler kesinlikle korunmalı zarar görmesine mahal verilmemelidir. Şu çok iyi bilinmelidir ki aileyi var eden bu değerler olduğu gibi aileyi yıpratacak ve hatta ailenin yok olmasına da yine bu değerlerin kaybı yol açacaktır.

2 ) Ailenin öneminin kavranamaması: Eşler birbirlerine karşı davranışlarında son derece dikkatli olmalıdırlar. Dışarıdaki herhangi birini kaybetmek onunla irtibatı kesmek belki olabilir bu insanı o kadar etkilemez. Mesela yıllarca arkadaşlık yaptığınız kimseyle ayrılığa düşebilirsiniz yine çok sevdiğiniz iş yerinizle anlaşamayabilir ve o ortamdan ayrılabilirsiniz ama aile böyle değildir. Çünkü siz ailenizi kurarken belli bir müddet için bu aileyi oluşturmadınız siz bu ailevi beraberliği, ömür boyu sürdürmek için oluşturdunuz. Bu sebeple dışarıya gösterdiğiniz önemin daha fazlasını ailenize karşı göstermek sizin en önemli görevinizdir. Şunu hiçbir zaman unutmayın ki aileniz her şeyden önemlidir ve hiç bir şeye aileye feda edilemez .

3) Diyalog eksikliği: Diyalog kişiler arasındaki en kuvvetli bağdır. Aile için de bu geçerlidir.

Eşler kesinlikle diyalog içinde olmalı ve diyaloglarının kesintiye uğramasına veya ortadan kalkmasına müsaade etmemelidirler. Diyaloğu ortadan kaldıracak veya sekteye uğratacak durumlardan sakınılmalıdır .

4) Ekonomik sebepler: Günümüz maddiyat dönemi olduğu için insanlar ekonomiye daha fazla önem vermek zorunda kalmışlardır. Çünkü ekonomi günümüzde maalesef hayatın temelini oluşturur hale gelmiştir. Ekonomik yönden zayıf olan insanlar ister istemez bir buhran yaşamaktadırlar. Bu buhran aileleri de olumsuz etkilemekte hatta ailevi problemlerin altında yatan önemli nedenlerden birini teşkil etmektedir .

5) Dış etkenler: Karı koca arasındaki problemler bazen dış sebepli olabilmektedir. Genellikle gelin kaynana problemi olarak da bilinmektedir. Karı/koca arasında bir problem olmamasına rağmen bu tip dış etkenler karı  koca arasında çatışmalara yol açmaktadır.
6) Yasak ilişkiler: Aileyi en çok tehdit eden unsurlardan belki de birincisi eşlerin yasak ilişkilerde bulunmasıdır. Bu doğal olarak eşler arasındaki manevi bağların kopmasına neden olmakta ve çok ciddi ailevî bir problem olarak karşımıza çıkmaktadır. Bir şeyin de altını çizmekte fayda görüyorum eşler birbirlerine karşı cazibelerini kesinlikle kaybetmemeli ve birbirlerini böyle yanlış hareketlere itmemeleri gerekmektedir .

 Özetlemek gerekirse tüm bu saydığımız sebeplerin temelinde dini yaşantıdan uzaklaşma gerçeği karşımıza çıkmaktadır. Bunun en büyük sebebi de yazımızın başında açıklamaya çalıştığımız Batı medeniyetinin ta kendisidir. Bu tezi taraflı bir tez olarak görüyorsanız Batıda yapılmış sosyolojik ailevî verilere bakmanız yeterli olacaktır. Bu tezi sadece biz değil bilimsel haysiyet taşıyan Batılı bilim adamları da savunmaktadır .

Problemleri bu şekilde ortaya koyduktan sonra şimdi de bu problemleri çözme aşamalarını ortaya koymaya çalışalım 1) Karı / kocanın problemi kendi aralarında çözmesi: Bu ailevi problemlerin çözümünde en ideal çözümdür. Eşler tarafından problem ortaya konur ve kendileri ortaya konan problemi analiz ederek çözüme ulaşırlar. Burada önemli olan problemin net bir şekilde ortaya konmasıdır. Diğer bir önemli nokta da eşlerin çözüme yardımcı olmasıdır. Birbirlerine karşı anlayış göstermeleri de eşlere problemi çözmede yardımcı olacaktır. Bir de eşlerin problemi kendi aralarında çözmeleri veya çözmeye çalışmaları problemin çözümünü kolaylaştıracak ve büyümesini engelleyecektir.

2) Problemin anne / babalara taşınması: Şayet problem eşler arasında çözüme kavuşamadıysa problemin çözümü için anne babalara gidilir. Problemin onlar tarafından halli istenir. Bu aşamada artık taraflardan biri fedakarlıkta bulunmalıdır ki problem daha fazla büyümesin. Bu aşamada ailelere de büyük görevler düşmekte bir tarafgirlik içine girip benim kızım haklı veya benim oğlum haklı gibi yanlış tutumlara girip de problemin bir parçası haline gelmemeleri gerekmektedir. Problem bu aşamada mutlak çözüme kavuşturulmaya çalışılmalıdır.

3) Tarafların seçtikleri hakemler devresi: Probleme hala bir çözüm bulunamadıysa taraflar kendi akrabalarından olgun kişileri temsilci seçerler ve onların verecekleri kararlara tarafların uyması beklenir. Burada bir şeye özellikle dikkat çekmek istiyorum, tarafların amacı kesinlikle çözüm olmalı ve bunun için uğraş vermeleri gerekmektedir. Seçilen hakemler de adaletten ayrılmamalı ve onların da amacı tarafları birleştirmek olmalıdır.

4) İki tarafın da kabul ettiği bir saygın kişiye başvurma: Bu problemin çözümünde son uğraş aşamasıdır. Eşlerin otoritesini kabul ettikleri bir saygın kişiye problemin çözümü için başvururlar ve bu saygın kişinin kararına saygı gösterip uymaları gerekmektedir.

Bütün bunlara rağmen her hangi bir çözüme ulaşılamazsa artık sabır ve dua ile beklenilmelidir . Her şey Yüce Mevla'nın elindedir ve artık zaman tevekkül zamanıdır. Şuna da çok dikkat edilmelidir.

 Dünya bir imtihan dünyasıdır. İnsanlar çeşitli vesilelerle imtihan olmaktadır. Kimileri sakatlıkla, kimileri fakirlikle, kimileri zenginlikle v.b. İşte bu ailevî sıkıntı da bir imtihan olabilir ve insana düşen görev bu imtihandan anlının akıyla çıkmasıdır.

 Çözüm için bütün yollar kapanmışsa ve umut da yoksa aileyi devam ettirmenin bir manası kalmamış demektir. Birilerinin acı çekmesiyle bir aile yürüyemez. Öyleyse yapılacak iş evliliğe son vermek olacaktır. Yalnız unutulmamalıdır ki "Rabbimizin en sevmediği helal boşanmadır." ve % 1 düzelebilir umut varsa da ailenin devamı sağlanmalıdır.

 Yüzlerin güldüğü, kalplerin sevinç dolduğu ve hanelerin dışına sevinç parıltılarının yayıldığı ailelerin artması dileğiyle …

RADYO DİNLEME LİNKİMİZ
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

 


* BENZER KONULAR

Dinimizin Bizden İstediği Hayat Gönderen: melek
[Bugün, 09:02:39 ÖÖ]


Hidâyetten Sonra Kalblerin Kayması Gönderen: melek
[Bugün, 08:54:05 ÖÖ]


Kalbin Temizliği Gönderen: melek
[Bugün, 08:45:49 ÖÖ]


Peygamberimizin Kadınlara Karşı Muamelesi Gönderen: melek
[Bugün, 08:36:03 ÖÖ]


Allah Rasülü’ne Muhabbetimiz Gönderen: melek
[Bugün, 08:33:38 ÖÖ]


Kendimize ve Ailemize Sahip Çıkalım Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:12:49 ÖÖ]


Müslümanlar Kazanımlarını Ne Zaman Kaybederler Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:05:29 ÖÖ]


Savrulsak Da Beraberiz Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:57:41 ÖÖ]


Egemenlik Kimde Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:50:29 ÖÖ]


Yolumuzun Esası Zaruri Olan İle Yetinmektir Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:40:57 ÖÖ]


Vakit İnsanın Sahip Olduğu En Değerli Varlığıdır Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:32:35 ÖÖ]


Engin Titiz - Single Eserleri Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 09:55:37 ÖS]


Hakan Bayraktar - Albümdışı Ve Single Eserler Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 09:46:16 ÖS]


Salih Kul Olmanın Yolu Kur’ân ve Sünnet’tir Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:42:10 ÖÖ]


Ahd ve Ahdin Gereği Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:37:16 ÖÖ]


İman Amel ve Salih Amel Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:29:54 ÖÖ]


Peygamberimizin Ticari Muamelelerle İlgili Tavsiyeleri Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:20:53 ÖÖ]


Sağlık ve Afiyet Nimeti Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:04:27 ÖÖ]


Saadet Asrı Adanmış Hayatlar Gönderen: türkiyem
[Nisan 23, 2024, 08:10:20 ÖÖ]


İhsan ve Tefekkür Gönderen: türkiyem
[Nisan 23, 2024, 08:03:23 ÖÖ]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41