Gönderen Konu: Âhiret Nedir  (Okunma sayısı 728 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

anadolu

  • Ziyaretçi
Âhiret Nedir
« : Nisan 25, 2017, 03:03:09 ÖS »
Âhiret Nedir?

İnsan, Yüce Allah’ın her şeyi hizmetine ver¬diği en de¬ğerli varlıktır. Öyleyse insan yalnızca yaşayıp, eğlenip so¬nunda da yok olmak için ya¬ratılmamıştır. Kur’ân-ı Kerim’de “İnsan kendi¬sinin başıboş, bırakılacağını mı sanıyor?” (Kı¬yamet Sûresi: 36) buyuruluyor. Bu da insanın bir amaç için yaratıldığını gösteriyor.

Yine Kur’ân-ı Kerimin belirttiğine göre, “Kim zerre ağır¬lığınca bir iyilik yapmışsa, onun karşılığını görecek. Kim de zerre ağırlı¬ğınca kötülük yapmışsa cezasını görecektir.” (Zilzâl Sûresi: 7-8) Bu da, insanın dünyada iken her yaptı¬ğının hesabını göreceğini kanıt¬lıyor.

İslam’a göre, bu dünya bir imtihan salo¬nudur. İyi ve kötü insanların birbirinden ayrıl¬ması için bu dünyada sı¬navdan geçiriliyorlar. Dünya hayatından sonra apayrı ve sonsuz bir hayat başlayacak. İşte Âhiret, bu sonsuz haya¬tın adıdır.

Her insan, doğar, büyür, iyi veya kötü bir hayat yaşar ve sonunda ölür. Dünyamız da tıp¬kı bir insan gibi ölümlü¬dür. Bir gün gelecek dünyanın ömrü son bulacak, bütün evren bir anda yok olacaktır. Biz buna Kıyamet diyoruz. Daha sonra Yüce Allah, sonsuz kudretiyle yeni bir âlem kuracak. Bu yeni âlemde insanlar dünyadayken yaptıkları¬nın hesabını verip, iyi¬lik ve kötülüklerinin karşılığını göre¬cekler. Âhirete iman, öldükten sonra dirileceğimize, dünya¬dayken yaptıklarımızdan sorguya çekile¬ceğimize ve so¬nunda ceza veya mükâfat göre¬ceğimize inanmaktır.

Her insan eceli gelince ölür. Ölüm insanın yok olup gitmesi demek değildir. Yalnızca ru¬hun bedenden ayrılması ve sonsuz bir âleme göçmesidir.

İnsanın ölümüyle bedenden ayrılan ruh, Âhiret âlemi¬nin başlangıcı olan kabir hayatını yaşar. Kabirde Münker ve Nekir adında iki melek insana birtakım önemli sorular so¬rarlar. Bu soruların başlıcaları: “Rabbin kim? Dinin ne? Peygamberin Kim? Kitabın ne?”dir. Dünyadayken iman edip iyi işler yapanlar bu sorulara doğru cevaplar verirler. İmânı tam olmayanlar ise, bu sorulara doğru cevap vere¬mezler. Sevgili Peygamberimiz, kabirde insan¬ların bu farklı durumunu şöyle belirtmektedir: “Mezar, her insan için -dünyadaki durumuna göre- ya Cennet bahçelerinden bir bahçe veya Cehennem çukurlarından bir çukurdur.” Bun¬dan anlaşılıyor ki, her insan durumuna uygun olarak kabir hayatını yaşayacaktır.

Kıyametin kopma zamanı gelince İsrafil ad¬lı melek Sûr adı verilen bir âlete üfleyecek. Böylece bütün evren altüst olup, bütün canlılar ölecek. İsrafil’in ikinci kez Sûr’a üfleme¬siyle yepyeni bir dünya kurulacak ve bütün ölüler dirilecek. Mahşer adı verilen büyük bir mey¬danda toplanacaklar. İnsanların dünyada yaptıkları her şey bir sayfa içerisinde kendilerine verilecek. Büyük bir mahkeme kurulacak. İn¬sanlar yargılanacak. Ömrünü ne yolda tüketti¬ği, bildiğiyle neler yaptığı, malını nasıl ka¬zanıp nereye harcadığı, vücu¬dunu hangi yol¬larda yıprattığı sorulacak. Bu mahkemede, hiçbir şeyi inkâr etmek mümkün değil. Çünkü, insanın eli, ayağı, gözü, kulağı, hatta günah iş¬lediği yerler dile gelecek, yaptıklarına tanıklık edecekler. Birbirleri hakkında insanla¬rın tanık¬lığına da baş vurulacak. Arkasından insan¬ların yaptıkları iyi ve kötü işler, nasıl olduğu¬nu kesin olarak bi¬lemediğimiz bir terazide tar¬tılacak. İyilikleri ağır gelenler Cenneti, kötü¬lükleri ağır gelenler ise Cehennemi hakede¬cek. Bu teraziye Mizan adı verilir.

Bundan sonra, Cehennemin üzerinde, nasıl olduğunu Allah’tan başka kimsenin tam olarak bilemediği bir köprü kurulacak. İnsanlar iyilik¬lerine göre farklı biçimlerde Sırat denilen bu köprüden geçecekler. Bazıları şimşek hızıyla geçip Cennete girecekler. Kötü insanlar, Sıratı geçemeye¬cek ve Cehenneme düşecekler.

Kıyamet Günü Yaşanacak Pişmanlık

İman etmeyen insanlar, olaylar istedikleri gibi gitmediğinde büyük
pişmanlıklar
yaşayabilmektedirler. Bunlar bazen telafi edilebilen bazen de
unutulabilen geçici
pişmanlıklar olabilmektedir. Ancak iman etmeyen insanların sonsuza
kadar yaşayacakları
en büyük pişmanlık, kıyamet günü Rabbimiz'in huzuruna çıktıklarında
olacaktır.

Kıyamet günü, tüm insanların gerçeği açıkça görecekleri gündür. Dünyada
iken kıyamet
gününe ve o gün tüm amellerinden sorguya çekileceğine inanmış bir
insan, din ahlakının
gereklerini de yerine getirmişse o zorlu günde artık güvenlikte
olacağının bilincindedir.

Kıyamet günü iman etmeyen bir insan ise, karşılaşacağına inanmadığı ya
da hayatı
boyunca düşünmekten kaçtığı ahiret gerçeği ile karşı karşıya
kalacaktır. Dünyada iman
etmemenin getirdiği sonuçları kesin bir gözle görecek, geri dönüşü
isteyecek ancak bu
isteği kabul görmeyecektir. Hayatı boyunca nefsine göre hareket ettiği
ve Allah'ın rızasını
gözetmediği için sonsuz azap ile karşılaşacak, bundan büyük bir
pişmanlık duyacaktır.
Çünkü o gün, ayette belirtildiği gibi görüş keskinleşecektir ve tüm
gerçekler ortaya
çıkacaktır. (Kaf Suresi, 22)

İnsanlar karşılaştıkları kıyamet gününün korkusundan değer verdikleri
Her şeyi bir anda
unutacaklar, dünyada sahip olunan malların, çocukların, eşlerin, bir
temeli olmadan
savunulan fikirlerin ve ideolojilerin ne derece anlamsız ve yararsız
olduğunu, sadece Allah
için yapılan işlerin bir değeri olduğunu tam olarak anlayacaklardır.
İman etmeyenlerin
sonsuz hayata hazırlık olarak hiçbir şey yapmamaları büyük bir
pişmanlığa dönüşecek ve
dünyada yanlış yola sapmış olarak geçirdikleri her dakikanın an an
pişmanlığını
duyacaklardır. Bu pişmanlıklarını kıyamet günü hem sözleriyle hem de
hal ve tutumlarıyla
dile getireceklerdir.

İman Etmeyenlerin Pişmanlık Dolu Sözleri

Kıyamet günü insanların sahip oldukları tek kıymetli şey, Allah'ın
rızasını ara¤¤¤¤¤
yaptıkları salih amellerdir. Ama inkarcılar sonsuz hayatlarını
kurtaracak olan bu kıymetli
hazineye sahip değillerdir. Yaşamları boyunca Allah'a hesap günü
sunabilecekleri, ortaya
koyabilecekleri bir iyilik ve güzellik yapmamışlardır. İman etmemiş
olmalarından dolayı
kendilerince iyi ve doğru yaptıklarını sandıkları şeyler de boşa
gitmiştir. Allah bu gerçeği
Kuran'da şöyle haber verir:

"De ki: "Davranış (ameller) bakımından en çok hüsrana uğrayacak
olanları size haber
vereyim mi?" "Onların, dünya hayatındaki bütün çabaları boşa gitmişken,
kendilerini
gerçekte güzel iş yapmakta sanıyorlar." İşte onlar, Rablerinin
ayetlerini ve O'na kavuşmayı
inkar edenlerdir. Artık onların yapıp-ettikleri boşa çıkmıştır, kıyamet
gününde onlar için
bir tartı tutmayacağız." (Kehf Suresi, 103-105)

Tüm hayatlarını Allah'ın bildirdiği din ahlakından yüz çevirmiş olarak
geçiren bu kimseler,
kıyamet günü büyük bir azapla karşı karşıya olduklarını anlarlar.
Kendilerini azaptan
kurtarması ve affetmesi için var güçleriyle Allah'a yalvarırlar.
Pişmanlıkla bir daha dünyaya
döndürülmeyi, salih amellerde bulunmayı ve kaybettiklerini telafi
etmeyi isterler. Ancak
ayette bildirildiği üzere bu istekleri kabul edilmeyecektir. Çünkü
onlara, Allah'ın bir Kuran
ayetinde bildirdiği gibi "öğüt alacak olanın öğüt alabileceği kadar bir
süre" (Fatır Suresi,37)
verilmiş, cennet ve cehennem hayatı hatırlatılmış ama onlar bile bile
bu gerçekten yüz
çevirmişlerdir. İman etmeyenler o gün hayatları boyunca yaptıkları
hataların farkına
varacaklar ve ölüm anı geldiğinde pişmanlıklarını "keşke" dolu sözlerle
dile getireceklerdir.
İman etmeyenlerin kıyamet günü söyleyecekleri bu sözlerden bazıları
Kuran'da şu şekilde
bildirilmiştir:

Rabbimiz, bu kimselerin içerisinde bulundukları bu pişmanlığı "sarsıcı
üzüntü" olarak
tanımlamış ve iman etmeyenler bundan ne zaman kurtulmak isteyecek
olurlarsa, bir kez
daha azaba döndürüleceklerini bir ayette şöyle bildirmiştir:

İman Etmeyenlerin Pişmanlık Dolu Sözleri
Geri Dönmeyi İsteyeceklerdir:

"Ateşin üstünde durdurulduklarında onları bir görsen; derler ki: "Keşke
geri çevrilseydik de
Rabbimiz'in ayetlerini yalanlamasaydık ve müminlerden olsaydık."(Enam
Suresi, 27)

Ölümle Her şeyin Bitmiş Olmasını Dileyeceklerdir:

"Keşke o (ölüm her şeyi) kesip bitirseydi." (Hakka Suresi, 27)

İman Etmeyenleri Dost Edinmemiş Olmayı İsteyeceklerdir:

"... vah yazıklar bana, ne olurdu da filanı dost edinmeseydim. Çünkü o,
gerçekten bana
geldikten sonra beni zikirden (Kuranr17;dan) saptırmış oldu." Şeytan da
insanı yapayalnız ve
yardımsız bırakandır." (Furkan Suresi, 27-29)

Yaptıklarının Hesabını Öğrenmek İstemeyeceklerdir:

" Kitabı sol eline verilen ise; o da, der ki: "Bana keşke kitabım
verilmeseydi. Hesabımı hiç
bilmeseydim." (Hakka Suresi, 25-26)

Allah'a Ortak Koşmamış Olmayı İsteyeceklerdir:

"(Derken) Onun ürünleri (afetlerle) kuşatılıverdi. Artık o, uğrunda
harcadıklarına karşı
avuçlarını (esefle) ovuşturuyordu. O (bağın) çardakları yıkılmış
durumdaydı, kendisi de
şöyle diyordu: "Keşke Rabbime hiç kimseyi ortak koşmasaydım." (Kehf
Suresi, 42)

Allah'a ve Elçiye İtaat Etmiş Olmayı Dilemeleri:

"Yüzlerinin ateşte evrilip çevrileceği gün, derler ki: "Eyvahlar bize,
keşke Allah'a itaat
etseydik ve Resûl'e itaat etseydik." (Ahzab Suresi, 66)

Müminlerle Birlikte Olmuş Olmayı İstemeleri

" Eğer size Allah'tan bir fazl isabet ederse, o zaman da, sanki onunla
aranızda hiçbir
yakınlık yokmuş gibi kuşkusuz şöyle der; "Keşke onlarla birlikte
olsaydım, böylece ben de
büyük 'kurtuluş ve mutluluğa' erseydim." (Nisa Suresi, 73)

Dünya Hayatında Ahiret İçin Çalışmış Olmayı İstemeleri:

"Der ki: "Keşke hayatım için, (önceden bir şeyler) takdim
edebilseydim." (Fecr Suresi, 24)

"Ne zaman oradan, sarsıcı üzüntüden çıkmak isterlerse, oraya geri
çevrilirler ve (onlara

"Yakıcı azabı tadın" (denir)." (Hac Suresi, 22)

Dünya Ehlinin Kabirdekilere Hediyesi

Ehl-i Sünnet itikâdında olan kimse, hayatta olan mü'minlerin dualarından ve verdikleri sadakalardan kabirdeki Müslümanların faydalandıklarını hak bilmelidir. Buna inanmayan itikatta bid'ate düşmüş olur.

Resûlullâh Efendimiz (s.a.v.);
"Kimin ana ve babası Müslüman olarak ölürse onlar için duâ etsin, Allâhü Teâlâ'nın bağışlamasını istesin." buyurmuşlardır.

Îsâ aleyhisselâm yanından geçtiği bir kabirden ölüye azâb edildiğini duydu. Birkaç gün sonra aynı kabrin yanından geçerken ölüye Allâh'ın rahmeti ile muamele ettiğini işitti ve kabir sahibine sordu. Kabirdeki;
"Dünyadaki oğlum beni unutmadı ve benim için sadaka verdi de azabım rahmete döndürüldü" dedi.

Resûlullâh Efendimiz (s.a.v.) buyurdular:
"Sizlere ne oluyor ki sâlih bir amel işlediğinizde, ana babanızı hatırlamıyorsunuz? Halbuki bu iyi amelinize verilecek sevâbınızdan bir şey eksilmeden onlara da bir pay verilir."
"İnsanların en hayırlısı haccederek, sadaka vererek, köle azad ederek veya Allâh için nezrederek (adayarak) ana babasına iyilik edendir."

Resûlullâh Efendimiz (s.a.v.): "Ölülerinize hediye veriniz" buyurdular.
Ashâb-ı Kirâm: "Neyi hediye edelim?" dediler Hz. Peygamber aleyhisselâm:
"(Ölülere) hediye, duâ ve sadakadır" buyurdular.

Kim farz olduğu halde haccetmeden ölürse veya ödemesi icab eden borcu ödemeden ölürse, evladı onun için hacceder ve borcunu öder.

Bir kimse bir amel işleyip sevâbını ahbabına bağışlarsa Cenâb-ı Hak o kimseye on katından yediyüz katına kadar sevap ihsân eder. Bağışlanan kimseye de sevap eksilmeden ulaşır.

İnsana, dost ve sevenlerini toprağın altında unutmak yakışmaz.

 


* BENZER KONULAR

Arkadaşlık ve Dostluk Gönderen: webtasarim
[Dün, 08:34:41 ÖS]


Komşuluk İlişkileri Gönderen: webtasarim
[Dün, 08:24:14 ÖS]


İslam'da Kanaat Gönderen: webtasarim
[Dün, 07:00:27 ÖS]


Geleceğimizin Teminatı Çocuklarımız Gönderen: webtasarim
[Dün, 06:51:54 ÖS]


Kul ve Kamu Hakları Gönderen: webtasarim
[Dün, 06:43:40 ÖS]


İman ve Hayat Gönderen: webtasarim
[Dün, 06:32:41 ÖS]


Güzel Ahlak Kurallarında Nezaket Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:24:01 ÖS]


İnsanın İmtihanı Helal Gıda İledir Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:31:58 ÖÖ]


Kur’an-ı Kerim ve Şehidlik Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:24:17 ÖÖ]


Ümmet Bilinci ve Camilerimiz Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:20:29 ÖÖ]


Yahudiler ve Yahudilik 26 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:08:47 ÖÖ]


Kur’an-ı Kerim’i Oku’maya Devam Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:57:35 ÖÖ]


Düşünerek Konuşan İnsanların En Akıllısıdır Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:46:17 ÖÖ]


2024 - Umut Mürare - The_Piano Tones Of Emotions_320_Kbps Gönderen: fanidunya NET
[Ekim 30, 2024, 03:04:54 ÖS]


Umut Mürare - Kırık Kalpler 2024 - 320 kbps - FANİDUNYA NET'TE İLK Gönderen: fanidunya NET
[Ekim 30, 2024, 11:41:38 ÖÖ]


Ağzımızdan Çıkanı Kulağımız Duyuyor mu Gönderen: fanidunya NET
[Ekim 30, 2024, 08:17:08 ÖÖ]


Âhiret Zarurîdir 3 Gönderen: fanidunya NET
[Ekim 30, 2024, 08:08:09 ÖÖ]


Müslümanların Bütünlüğü Farzdır Gönderen: fanidunya NET
[Ekim 30, 2024, 07:56:24 ÖÖ]


Hastalıklarımıza Çare Gönderen: fanidunya NET
[Ekim 30, 2024, 07:46:00 ÖÖ]


Çalışıp Helâl Kazanmak İbadet Olur Gönderen: fanidunya NET
[Ekim 30, 2024, 07:32:22 ÖÖ]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49