Gönderen Konu: Hazreti Hatice (Okunma sayısı 1655 defa)

fanidunya · « : Ekim 05, 2014, 10:52:30 ÖÖ »

HZ. HATİCE

BİR KADIN SAHABE BİR KADIN
SUSMAYI KONUŞMAK KADAR İYİ BECEREBİLEN KADIN; HZ. HATİCE
Sabır ve cesaret kavramlarının açılımını bir başka açıdan yapmaya çalışarak Hz. Hatice’nin dünyasına girelim istedik.
SABIR: Sadece zorluklara tahammül etmek değildir. Sabır; gücümüz yettiği halde zulüm etmemek, zalim olmamaktır.
CESARET: Korktuğu halde bile yerinde sabırla durmaya devam etmek sırtını dönüp kaçmayı bir an bile aklına getirmemektir.
Neden önemli bu iki kavram diye soracak olursak cevabı Hz. Hatice’nin hayatındaki iki duruş vardır.
SABIR VE CESARET
Hz Hatice sabrı da cesareti de yaşamıştır. Sadece yaşamıştır.
Hz Hatice sabrın ve cesaretin nasıl pratikte yaşandığını tüm hayatı boyunca hemcinslerine de evlatlarına da yaşayarak göstermiştir.
Hz Hatice’yi ailesinden başlayarak tanımaya çalışırsak sabrı ve cesareti daha net bir şekilde anlarız. Hz Hatice’nin şahsında konuşmak kadar susmanın da nasıl olması gerektiğini öğreniriz
Hz Hatice’nin babası Hüveylid
ız kardeşleri Hale Esma Hind ve Rukıyye
Kız kardeşler kıymetleri olmadıklarında daha iyi anlaşılan hayat terzileri
Navfel, Avvam, Hizam erkek kardeşleri
Erkek kardeşler Arap kültüründe kadının hayata açılan köprüsü
Biz kadınlar erkek kardeşlerimizin elimizin altında olmalarından nasıl da mutlu oluruz.
Hz Hatice’ye erkek kardeşleri ve yeğenleri Arap kültüründe ticaret yaparken yardımcı olan cancağızlarıydı.
Ona Hüveylid kızı Hatice derlerdi.
Gençliğinde Fil Vakasına şahit olmuş. Genç kızken Fil olayında babası Hüveylid ailesini Hz Hatice’nin gözetiminde Mekke eteklerine göndermiştir..
Kendisi Hz. Abdulmuttalib ile Ebrehe’ye gereken cevabı verirken Hüveylid ailesine yakışanı yapmış oğullarıyla Mekke’de kalmış.
Hz. Hatice Haşim oğullarına hep amcaoğulları diye hitap edecektir.
Fil olaylarında bunu çok iyi kavramıştır.
Hüveylid hep Abdulmuttalib’in yanı başındadır.
Belki de o yüzdendir Hz Hatice’nin en zor günlerinde Hz Muhammed’in yanında oluşu.
Hz Hatice Fil yıllarında ailesini toparlamayı göz kulak olmayı, kol kanat germeyi öğreniyordu.
İlahi kader Hz. Muhammed’i Rab sıfatıyla terbiye ettiği gibi Hz. Hatice’yi de yoldaş, yandaş, eş olarak hazırlıyordu. Gelecek yıllarda Hüveylid konağındaki misafirleri için stajını daha 15–16 yıllarında Mekke’nin dışındaki yaylalarda yapıyordu.
Ve ilk evlilik Ebu Hale bin Zürare; ahlakıyla ve tacirliğiyle sevilen bir Mekke’li.
Hale ve Hind iki oğlu mutlu bir yuva ta ki Rabbin belirlediği vakte kadar ve Ebu Hale bin Zürerre’nin vefatı ve iki çocukla dul kalan Hüveylid kızı Hatice’nin huzurlu evliliği ilahi emir ölümle sonlandı.
Bir süre evliliği düşünmedi. İşleriyle ve çocuklarıyla ilgilendi. Hüveylid kızı çocuklarının süt dönemlerinde dahi eğitimleriyle bizzat ilgilendi. Becerisi ve tecrübesiyle bunu en iyi şekilde hallediyordu.
Güzeldi, ahlaklıydı, zengindi bir kadında olması gerekenlerin tümü mevcuttu onun şahsında
Mekke erkeklerinin hayran ve talip olduğu bir kadındı.
Her ne kadar düşünmese de yaşadığı tecrübelerle ikinci evliliğinin içinde buldu kendini
Neydi o tecrübeler derseniz oğlunu hasta olduğu bir gece yeğenlerine ve kardeşlerine ulaşamayınca yanında hizmetçisiyle birlikte Mekke sokaklarından geçerek doktora ulaşma çabası sırasında yaşadıkları bir kadın olarak yetti ona
Mekke sarhoşlarının sataşmasının yanında sarhoşları koruyan Mekke polislerinin tavrı Hz.Hatice yaşadığı bu olayla ikinci evliliğin kapısını aralamak zorunda olduğu gerçeğiyle tekrar yüz yüze geldi.
İkinci evlilik soylu bir Mekkeli olan Atikle olur.
İşte Hüveylid kızı bize bu evliliğinde öğretir konuşmak kadar susmanın da bir sanat olduğunu.
İkinci evliliğinden Hind adlı bir kızı olur.
Evlilik ilk başlarda yolunda gider.
Zaman içerisinde ise eşi Atik eğlenceye ve içkiye yönelir.
Bu yöneliş ayrılmanın ilk duraklarından biridir artık.
Hüveylid kızı Hatice Mekke halkını hayretler içinde bıraktı.
Ne bir telaş, ne bir gürültü, patırtı. Sadece üç çocuğunu alarak Hüveylid kızı baba evine döndü.
Bu olacak şey değildi.
Nasıl olurdu.
Hüveylid kızı bu evliliğini sonlandırırken susmayı konuşmaya tercih etti.
Hüveylid kızından Hz. Hatice peygamber eşi olacaktı.
İşte bu susmalar sadece konuşulması gerektiği yerde konuşmayı öğretmek içindi.
İnsanlığa bir örnekti Hz. Hatice.
Değişmeyeceği, düzelmeyeceği belli olan eşini boş yere değiştirmeye düzeltmeye uğraşmak yerine daha ahlaklı bir hayatı tercih etti.
Ve Hüveylid kızı Hz. Hatice tekrar baba konağında.
Ve baba konağında üç çocuklu bir anne Hz. Hatice.
Hiç kimse sormadı neden diye.
Çünkü ablaları onların gözbebeğiydi.
Ve Hüveylid kızı artık kararlıydı. İşlerin başına geçti. Yeğenlerinin yardımı ile tekrar canlandırdı işleri.
Kervanlar Şam, Yemen'e, Bağdat'a gidiyordu. Hüveylid kızı Hatice ticaret yapıyor. Uzun süre bu işe devam etti. Yalnız ters giden bir şeyler vardı. Kar ve zarar arası gidip geliyordu.
Güven duyabileceği gözü arkada kalmadan işlerine vekillik yapacak birine ihtiyacı vardı.
Hüveylid kızı Hatice; Esma ve Hale adındaki kız kardeşleri ile hep dertleşir hep paylaşırlardı hayat yüklerini.
Esma Ebu Talip'le çalışırdı.
Hz. Muhammed’de Ebu Talip'in yanında hem ona yardım eder hem de geçimini sağlardı. Tek başına da bir kaç kervana vekillik yapmıştı.
İş tecrübesi ve ahlakı ile zaten Mekke de dikkat çeken bir gençti Muhammed-ül Emin
Esma Hatun kardeşi Hz. Hatice’ye Muhammed(s.a.v) ile çalışmasını tavsiye etti. Kardeşler birbirine her zaman destektir. Kız kardeşler ise daha bir başkadır.
İşte bu başkalık Hüveylid kızının kaderine yeni bir hayat taşıdı.
Hz. Muhammed'in çizgisi ile Hz. Hatice'nin çizgisi kervan vekilliği ile birbirine paralel hale geldi.
Ve paralel çizgiler "Ol" emri ile kesişir. Tarih buna şahit olacaktır.
Ve Hz. Muhammed(s.a.v) kervan vekili olarak başlar çalışmaya. (şimdiki bir bakıma ihracat müdürü)
Hz. Muhammed’in Hz. Hatice ile ilk işleri Cürüş kentinedir. Mekke istikametinde Yemen kenti yönündedir Cürüş.
Ve panayırlar ticaret merkezi alış veriş merkezidir o günün insanları için.
Tihame şehri ise (6 günlük mesafede) Mekke'ye yakın bir şehir panayırların merkezi
Habeşe şehrinde ise geleneksel Recep ayı ticaret günleri
Tüm bu ticaret alanlarında Hz. Muhammed kervan vekilliği yapar. Hz. Hatice’ye
Yaptığı işlerle Hz. Muhammed Mekke halkına insanları aldatmadan da kar edebileceğini öğretir.
Ve Hz. Hatice şaşkındır.
Hem kervanların büyük karlarla dönüşünden hem de Hz. Muhammed(s.a.v) ile ilgili gelen haberlerden.
İki yıllık bir çalışma süresinden sonra Hz. Hatice Hz.Muhammed’e evlilik teklif eder.
Ve amcaların ve akraba büyüklerinin olduğu bir törenle nikâh kılınır.
Bu sırada Hz. Hatice kırk yaşlarındadır.
Hz. Hatice Hind (12) , Hale (10) ,Hind ( çocuklarıyla Hüveylide konağında yaşamaktadır.
Hz. Muhammed'de burada yaşamaya başlar.
Ve Hz. Hatice tüm işlerini Hz. Muhammed’e devreder. Artık o sadece çocukların ve Hüveylid konağının işleri ile ilgilenir.
Bu Hz. Hatice için çok önemlidir. Çok uzun zamandan beri ilk defa dinlenme fırsatı bulur
Eşi omuzlarındaki yükü taşımaya başlamıştır. Bir kadın için büyük bir lükstür bu yeni hayat.
Ve bu yeni hayata yeni çocuklar eklenir zaman içinde.
Kasım ve Zeynep bir sene arayla doğarlar.
Kasım'ın daha küçükken ölmesi; Mekke halkı her zaman yaptığı gibi Muhammed’e dil uzatırlar. Oğlunun ölmesi ile onu rencide ederler. Erkek çocuğu olmayışını ağızlarına dolarlar.
Ve Zeyd konakta bir evlatlık olarak kalmaya başlar. Birde bu arada amca Ali Ebu Tâlib’in oğlu Ali Hüveylid konağına alınır.
Artık konak cıvıl cıvıl'dır.
Çocuklara Hz. Safiye’nin oğlu (Peygamberimizin halası) Zübeyr bin Avvam'da katılır. (Hz. Hatice'nin kardeşi Avvem bin Hüveylid Ficar savaşlarında ölmüştür. Hz. Safiyye ile Avvam bin Hüveylid evlidir.)
Konak halkı çocukları; Zeyd, Zübeyr, Ali, Hale, Hind, Hind (kız), Zeynep, Rukiyye, Ümmü Gülsüm, Fatıma
Hz. Hatice artık tamamen evindedir. İşleri, eşi idare etmektedir.
Hz. Hatice artık sadece ev ve çocuklarıyla haşir neşir olur.
Çalışmak evin ve çocuklarının rızkı için koşuşturmak zorunda değildir..
Onun eşi vardır artık hem de sevdiği gönül verdiği bir eş
Hz. Muhammed Hz. Hatice için bir nimettir.
Hz. Hatice ile parası için evlenen bir servet avcısı değildir.(Bunu söyleyen densizler zamanımızda mevcuttur ki Allah ıslah eylesin)
Hz. Muhammed'in seyahatleri sırasında hatta evde olduğu dönemlerde ev içinde sükûnet ve huzur hâkimdir.
Hind, Hale, Hind Hz. Muhammed’le tekrar baba sıcaklığını yaşamaya başlamışlardır. Ve bu 3 çocuk Muhammed'i çok severler. Ve İslam tarihinde hilye-i şerif geleneği bu üç çocuk vesilesi ile gelişir.
Ve bu arada Hz. Muhammed(s.a.v)’in Hira dağındaki inzivaları başlamıştır.
Hz. Hatice bu inzivalara hiçbir zaman engel olmamış hep desteklemiş.
Hatta gelen ilk ilham ve vahiylerde Resullullah'ı teskin eden olmuştur. Vahiy ve ilhamları yaşayan Hz. Muhammed (s.a.v)'i Varaka bin Nevfele görüştürmüş.
Gelen seslerin ve selamların Cebrail(a.s)’a olduğu gerçeğini Hz. Hatice Hz. Muhammedi teskin etmek amacıyla şu şekilde göstermiştir.
Hz Hatice Hz Muhammed’e o sana gelen her ne ise geldiğinde bana haber ver tembihinde bulunur.
Hz Muhammed bu tembihi dinler ve Hz Hatice'yi haberdar eder.
Ve Hz Hatice Muhammed'in yanına yaklaşır. Çeşitli hallerde ona yakın bulunur. Örtüsünü atıp Hz Muhammed'e iyice yaklaşınca Hz Muhammed Hz Hatice'ye şimdi gitti der.
Ve Hz Hatice işte der bu Allah'ın vahiyle görevli meleği Varakanın hep söz eylediği namusu ekber
Bu Hz Hatice'nin bir anlamda Hz Muhammed'e teskin ve destek için yaptığı bir yol göstermedir.
Bizlere ise Hz Hatice’nin bir eş olarak zekâsını ve rahatlatıcılığını öğretir.
Bir eşe destek vermenin boyutlarını anlatır.
Ve bu zaman dilimi içinde Zeyneb’in evliliği gerçekleşir.
Hale oğlu Ebu'l bin Rebi As ile Zeynep evlenir.
Hz Zeyneb'in evliliği Hz Hatice'nin bir kız anası olarak hayatımızda olması gerekenleri öğretir.
Ve Zeyneb teyze oğluyla nikahlanır..
Amca Ebu Leheb ve eşi Ümmi Cemil
Nasıl sorusuyla dikilirler Hz Hatice'nin karşısına
Nasıl olur amcaoğulları dururken teyze kızına nikâh ve tarihi bir cevap
"Haklı olabilirsiniz biz bir aile içinde konuşalım ne yapılabilir. Hem Muhammed’de yok gelsin biz sizi haberdar edelim"
Bir siyaset bir taktik dehası Hz Hatice bir süreliğine kızlarını Ebu Leheb ve Ümmi Cemil'den uzak tutmayı başarır.
Bu arada Müddesir Suresi ve akrabaların uyarılması
Hz Muhammed'in yaptığı davetler amcanın Ebu Leheb oluşunu başlatır.
Ve tekrar bir ziyaret bu sefer açık ve net Rukiyye ve Ümmü Gülsüm'e taliplerdir Ümmi Cemil ve Ebu Leheb
Hz Hatice “Yaşları küçük” der.Cevap: “Bekleriz”
Bu cevap karşısında Hz Hatice’nin sosyal zekâsı devreye girer ve nişanda karar kılınır.
Hz Muhammed taraftar değildir bu evliliklere.
Hz Hatice’nin zamana yayılmış cevabı herkesi memnun ettiği gibi davetin ilk yıllarında birde bu yüzden taraflarını karşı karşıya gelmesini engeller.
Hatice vahiy ve davetin ilk yıllarda bir denge unsurudur.
Rabbinin Hz Muhammed’e hediyesidir.
Ve davetin ilk yıllarında Hz Hatice Hz Muhammed’in üzerindeki geçim yükünü de hafifletiyor. Hint ve Hale devrindedir.
Babaları değildir belki Muhammed ama en az hatta daha fazla babalık yapmıştır.
Şimdi sıra onlardadır. Babaya evlatlık yapma zamanıdır. Evlatlar işe asılırlar.
Hz Muhammed davetin ilk yıllarında Mekke’de daha çok vakit geçirir.
Hz Hatice yine sahnede
İlk Namaz Bir Kadın Ve Bir Çocuk
Hz Hatice ve Hz Ali
Ve bu ilkler olurken Ebu Leheb bir amcadan çok bir düşman sanki. Eşi Ümmi Cemil onun yaveri.
İlk iman edenler Hz Hatice, Ebu Bekir, Zeyd, AbdurRahman Bin Affan, Zübeyir bin Avm, Osman Bin Affan.
İlk iman eden kadınlar Halalar ve hala kızları Hz Abbas’ın eşi (yenge) Lübabe.
Ve bu ilk iman edenler öğretmenlik yapan Hz Hatice ve Hz Muhammed’in evi bir mektep.
En yakınlar en uzak, en uzaklar en yakın imanın cilvesi iman paydasında birleşebilenlere ne mutlu.
Hz. Hatice’nin karşısında Ümmi Cemil (Ebu Leheb hanımı) Ebu Süfyan’ın kız kardeşi Hint(Ebu Süfyan’ın hanımı) bir başka anlamda gelin –görümce bir olurlar. Kadın meclislerinde Hz Hatice’ye sataşırlar laf kondururlar.
Hz. Hatice her zaman ki tahireliği ile “Susmayı konuşmak kadar becermenin ne kadar önemli olduğunu öğreten “İslam kadını şahsiyeti” Bize örnek
Ümmü Cemil ve Hint nişan zamanından nikâh zamanına kadar Hz Muhammed (s.a.v)’e kızları üzerinden saldırma cüretinde bulunan kadınlar ve Utbe ve Uteybe’nin kızları boşaması
Hz Hatice’nin edebi misafirlerini ayırt etmeksizin kabul edişi
Aslında misafirlerin Hz Muhammed (s.a.v)’e kızları üzerinden zarar verme çabası boşunadır.
Rabbi Hz. Muhammed (s.a.v) kızlarına Utbe ve Uteybe’den daha kıymetlileri nasip eder.
Aslında nişanın atılması ya da nikâhın sonlandırılması tüm ev halkını rahatlatmıştır.
Ev halkı durumdan memnundu. Yalnız ağabey Hint’i durdurmak mümkün değildi.
Gidip Leheb ailesine haddini bildirecekti.
Onu baba Hz. Muhammed durdurdu. Nasıl mı?
“Evladım… Rabbim benim çocuklarımı yalnızca cennet ehli olanlarla evlendirmeme müsaade etti. Allah düşmanı olanlar benim evlatlarımla evlenmeye layık değildir.”
İşte ağabey Hindi elinden Utbe ve Uteybe’yi kurtaran kelimeler
Zaten Utbe ve Uteybe cezalarını buldular da.
Hz. Hatice nişanı bozan taraf olmamak için zamana yaymıştı nikâhı. İşte kadın inceliği siyaseti.
Ve diğer evlat Zeynep Hale oğlu As ile evlidir.
As sever eşi Zeyneb’i .
Henüz Müslüman değil.
Onun üzerinde de aileye zarar vermek ister Mekke müşrikleri “boşa eşini”
Ebu As kulak tıkar tüm baskılara Ebu As memnundur zira eşinden
Bedir savaşı sonrası Hz Zeyneb annesinin düğün hediyesi olan gerdanlıkla eşini esirlikten kurtarmak ister. Anne yadigârı gerdanlık karşılığında eşinin hürriyetini istiyor.
İşte bir kadın Hz Zeyneb Hz Hatice’nin eğitiminden çıkmış.
Bir hanım eşinin kıymetini bilen ve kişiye kıymet veren bir peygamber kızı.
Bir babanın ”bu gerdanlığı Zeyneb’e geri gönderseniz Ebul As’ı da serbest bıraksanız ricası” kırar mı ashap hiç peygamberini.
İşte şimdiki zamanın insanlarının anlamadığı şey İMAN ALLAHA VE PEYGAMBERİNE İMAN
Ashab peygamberini ve peygamber ailesini sever ne vardır bunda anlaşılmayacak. Ama anlamaz şimdiki zamanın insanı derki “peygamber damadını kayırmış” Allahım affet bilmiyorlar.
Ebul As Zeyneb’i her zaman ailesine ve Mekke müşriklerine karşı korur.
Boşamaz hiçbir zaman eşini
Tüm ahir zaman evliliklerinin öğreneceği çok şey var bu misalde.
Atmıyorlar, yıkmıyorlar, çizmiyorlar aileyi sarıp sarmalıyorlar.
Hz Muhammed’i erkek evladı yok diye ağzına dolayan Mekke müşrikleri doymuyor kötülüğe her fırsatta saldırıyor.
Hz Muhammed’e kızları eşleri üzerinden bile saldırıyorlar.
Sizce o zaman ile bu zamanda değişen ne
Başka bir bakış açısıyla. Mekke müşrikleri mi ahir zaman insanları mı daha insaflı?
Cevap:?
(cevap verirken Hz. Muhammed’ e eşleri üzerinden dil uzatanları unutmayın lütfen)
Rukiyye Hz Osman ile evleniyor.
Yeni bir imtihan Hz. Hatice için
Hz. Rukiyye zayıf ve narin bir kız
Rukiyye eşi ile birlikte Mekke müşriklerinin zulümlerinden Habeşistan’a hicret ediyor.
Anne Hatice memnun kızının Mekke şartlarında Habeşistan’a hicret etmesinden; Ama.
İşte o ama; ana yüreğini darmadağın ediyor.
Hicret demek bir başka açıdan gurbet demek anne için,
Ahir zaman anneleri ve kızları siz hangi gurbettesiniz.
Semt değişiklilerine bile anne ve gelin adayları olur diyemiyor bazen; alın size bir Rukiyye örneği. Taaaa Habeşistan’a gidiyor. Tek bir sebep var.
Dinini daha iyi yaşamak için.
Ve anne Hz. Hatice tekrar susuyor. SUSMAK.
Ve gemi yolculuğuyla Habeşistan’a gidiliyor. Bir de gemide Zübeyir Bin Avm var.
Ev halkından iki kişi gemide. İki özlem iki can yürekler de
Hz. Hatice kime susuyor? Neden?
El-cevap İSLAM – İMAN -AMEL
Müslümanların boykot yılları
Hz. Hatice; tüm iman edenlerin annesi,
Malıyla, mülküyle imanlarına sahip çıkıyorlar.
Tek dertleri Rablerine imanlı bir ömür teslim etmek.
Boykot 3 yıl.
Boykotun bitmesinden bir süre sonra eş, kadın, anne Rabbine ruhunu teslim ediyor.
Bir kadında olması gereken bütün vasıfları haklarıyla taşımanın verdiği iç huzuruyla.
Rabbine teslim ediyor ruhunu
Hz. Hatice’yi anlayanlara, anlamaya çalışanlara
En önemlisi Hz. Hatice’yi yaşamaya çalışanlara selam olsun
Not: Boykot yıllarından sonra Ebu Talipte vefat eder

Münevver Bitigen

FANİ DUNYA RADYO FORUM

FANİDUNYA FM MOBİL (Yenilendi)

FANİDUNYA FM

Gönderen Konu: Hazreti Hatice (Okunma sayısı 1655 defa)

fanidunya

Hazreti Hatice

BENZER KONULAR