* FANİ DUNYA FORUM HABERLER

Gönderen Konu: Çocuk ve Dayak  (Okunma sayısı 4764 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı türkiyem

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 2305
Çocuk ve Dayak
« : Mayıs 16, 2024, 10:54:26 ÖÖ »


Çocuk ve Dayak

Çocuklarımıza bu hayatta öğretmek istediğimiz şeylerden biri öfke dürtülerimizi nasıl kontrol etmemiz gerektiği olmalıdır. Öfkesini kontrol edemeyen ebeveyn elbette bunu çocuğuna da öğretemez. Çocuk bunu güçlüler, zayıflara vurabilir veya istediği gibi davranabilir şeklinde algılayacaktır.

Bu zincir genelde baba, anneyi döver; anne çocuğu, çocuk ise kardeşini döverek yani taklit ederek ilerler. Çocuk problemlerin kaba kuvvetle çözülebileceğini düşünür. Bazı ebeveynler ise ben çocuğumu seviyorum arada sırada vurmalarım onu etkilemez şeklinde bir savunma mekanizması geliştirerek kendilerini haklı çıkarırlar. Hele hele bu vurmalara seni bırakır giderim; annen olmam; baş belası çocuk gibi sözlerde eklenince çocuğun özgüveni tükenir gider.

Yapılan araştırmalar dayak atılan çocuğun zekâ düzeyinin normalden düşük ilerlediğini göstermiştir. Çok katı olmak çocuğun kalbini kırar, saldırgan veya çekingen yapar.

Çocuğu dövmek ahlakını bozar, onu yalana sevk eder. Allah korkusunun dışındaki bütün korku vasıtaları insan için zararlıdır. Çocuk anne, babayı onlardan korktuğu için güçlü olana kadar mecburen dinler; oysa onları sever ve kalplerini kırmaktan korkarsa ömrünün her döneminde onları sayar ve önemser.

Peygamberimiz (s.a.s) çocuklara hoşgörülü yaklaşmış, ilgi göstermiş, şakalaşmış, onlarla oyun oynamıştır. Onları taklit yoluyla eğitmiştir. İbn-i Abbas’ın ona bakarak abdest almasını buna örnek verebiliriz. Bizlerde yavrularımızdan bıkmamalı ve şikâyetçi olmamalıyız. Hiç iletişim kurmadan, sevgisini-saygısını kazanmadan, onlarla oynamadan ve hatta onlarla birlikte ağlamadan, kendilerince olan dertlerini dinlemeden nasıl bu büyük emaneteİslam’ı anlatabiliriz. Döverek mi Müslüman yetiştireceğiz.

Sabır ne güzel haslet! Sanki bizler hatasız mıyız? Ya bizi de hatalarımızdan dolayı sürekli küçümseyip, dövselerdi, adam yerine koymasalardı? Düşünün ve kendinizi onların yerine koyun. Empati yapınca ne kadar onur kırıcı oldu değil mi?

“Şefkatli olmayana merhamet edilmez.” (Buhârî, Edeb/18)

Tedip, edep verme demektir. Dünyevi ve uhrevi konularda kişinin ümit ve korku arasında (beyne’r-racâ ve’l-havf) tutulması gerekir. Dikkat edelim Kur’an, Allah’ın rahmeti ile ümit verirken, adalet ve cezasıyla; gadab ve celaliyle de korkutur. Peygamber (s.a.s):

“Henüz tıfıl olan çocuklarınızı dövmeyin!” (Deylemî) buyurmuştur. Tıfıl kelimesi doğumla, temyiz (buluğ) arasındaki çocuklar için kullanılmaktadır. Temyiz yaşına gelip de namaz kılmama gibi konularda cezai yaptırımlar varsa da bunlar birçok şarta bağlanmıştır.

Sabretmek, örnek olmak, doğru anlatmak, yüze vurmamak, darp şeklinde iz bırakacak şekilde vurmamak, üçten fazla vurmamak gibi birçok sınırlandırmalar getirilmiştir. Unutmayalım ki Allah Resulü (s.a.s) bu yöntemi kullanmamıştır ve şöyle buyurmuştur:

“Herkese derecesine göre davranın.” (Ebû Dâvûd, Edeb/22) Yine başka bir hadiste:

“Akılları nisbetinde ikabda bulunun.” (Suyutî, Câmiu’s-Sağîr, 4/299)

Çocuk tedibinde kendi aklımıza göre değil, onların aklına uygun düşecek cezalandırmalar yapılabilir. Sahabeden Hz. Peygambere (s.a.s) yakınlığı ile bilinen Hz. Enes on yıl kendisine hizmet ettiğini, işlerin her defasında O’nun arzuladığı şekilde olmadığını, buna rağmen bir defacık ne vurduğunu, ne ayıpladığını ne de ”Onu niye yapmadın?” diye hesaba çekmediğini, kazara hanımlarından biri “Keşke şöyle yapsaydın” şeklinde müdahale edecek olsa:

”Bırakın çocuğu! O, Allah’ın murad ettiğinden başka bir şey yapmamıştır.”dediğini nakletmiştir.

İslam âlimleri dayaktan çok rıfkla/yumuşak huylulukla muameleden yana olmuşlardır. Din güzel ahlaktır. En vahşi hayvanlar bile terbiye ile ehlileştiriliyor. “Terbiyede lisan-ı hâl, lisan-ı kâlden entaktır/üstündür” denmiştir. Yani insanın hal ve hareketi, sözünden daha etkilidir. Her müslüman ilahi emirlere uyarak kabalık ve sertlikten uzaklaşmalı, iyilik ve merhametle muameleyi prensip edinmelidir. Allah Rasûlü (s.a.s):

“Bir kimse yumuşak davranmaktan mahrum ise hayrın tamamından mahrumdur.” buyurmuştur. (Müslim, Birr/75)

Yine konumuzla ilgili olarak ‘hilm’ kelimesine değinmek istiyorum. Hilm; yumuşak huyluluk, ağır başlılık, sabır ve temkinli olmak demektir. İntikam alma kudretine sahipken, tahammül etmek, öfke ateşini söndürmek, kızmamak heyecana kapılmamak anlamlarına gelir. Bir âyet-i kerimede:

“Şüphesiz ki ALLAH çok iyi bilendir, hilm sahibidir” (Hacc, 59) buyurulmuştur. Yine:

“(Ey Peygamber!) Sen Allah’tan bir rahmet ve lütuf olarak onlara yumuşak davrandın. Eğer kaba ve katı yürekli olsaydın, onlar, etrafından muhakkak dağılıp gitmişlerdi bile. Artık onları bağışla, günahlarının affını iste…”buyurulmuştur. (Âl-i İmrân, 159)

Ayet ve hadislerin ışığında bir düşünelim. Allah, Rasûlü’ne bile yumuşaklığı öğütlerken; bin bir kusuru olan bizlerin, elimizin altındakilere nasıl davranmamız gerektiğini tekrar tekrar düşünmemiz gerekmez mi?

Evet; gönül sürurumuz Zülcenâheyn ne güzel ifade etmiş:

Bütün varımı alsalar

Taş üstüne koymasalar,

Gece gündüz ağlatsalar,

Ben yine İllallah derim.

Âlem dolsa fitne fesat,

Kötü ahlakı söküp at.

Nefis, düşman gelse kat kat,

Ben yine İllallah derim.

Çocuklarımıza sinirlendiğimiz zaman, sabır ve namaz ile Allah’a dua etmeliyiz. Sakinleşmek için Kelime-i Tevhid’in sırrına sarılabiliriz.

Hasbünallâh ve ni‘mel vekîldiyerek desteği yine Mevlâ’dan beklemeliyiz.

Allah, Ümmet-i Muhammed’e İslam ahlakı ile ahlaklanmayı nasip eylesin.

Amin.

İNTERNET RADYOMUZ. 24 SAAT YAYINDADIR.

RADYO  FANİDUNYA FM
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

TÜM OKUYCULARIMIZI PAYLAŞIMA DAVET EDİYORUZ, DAVETLİSİNİZ.

 


* BENZER KONULAR

Kalplerin Fısıltısı 320 kbps - NETTE İLK Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:08:38 ÖS]


Uğur Işılak - Aklıma düşünce - 320 kbps - NETTE İLK Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:51:39 ÖS]


Adım Adım O’nun İzinde Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 06:20:40 ÖS]


Hangi Kadından Allah Razıdır Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 06:14:45 ÖS]


Rahmet Kapısında Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 06:08:27 ÖS]


O’na Yakınlık İçin Salâvat Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:59:14 ÖS]


Gül Gibi Geçinmek Varken Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:49:28 ÖS]


PCLOUD'DAN NASIL İNDİRME YAPABİLİRİM? Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 04:23:21 ÖS]


Bir Beden Gibi Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 03:42:27 ÖS]


Özgürlük ve Mahremiyet Arasında Değerlerimiz Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:55:49 ÖÖ]


Acılar Karşısında Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:49:49 ÖÖ]


Denge - Uyum - Ahlak Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:40:14 ÖÖ]


İnsanın Yaratılış Kodları ve Amacı Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:29:20 ÖÖ]


Kim İçin Yapıyoruz Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:19:06 ÖÖ]


Şüphe Eve kalbi Sıkan Şeyi Yapmamalı Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:10:43 ÖÖ]


Gülniyaz Musiki Topluluğu İlahiler 320 kbps - NETTE İLK Gönderen: fanidunya NET
[Haziran 29, 2025, 01:36:39 ÖS]


Fırat Türkmen - Muhammed Ahmet Feciroğlu - Geceden Gündüze 320 kbps NETTE İLK Gönderen: fanidunya NET
[Haziran 29, 2025, 01:17:35 ÖS]


Nisa Kumru Şiirleri 320 kbps - NETTE İLK Gönderen: fanidunya NET
[Haziran 29, 2025, 01:05:33 ÖS]


Umut Mürare Estrümental albümleri Yeni - 320 kbps - NETTE İLK FANİDUYA NETTE Gönderen: fanidunya NET
[Haziran 29, 2025, 12:51:10 ÖS]


Ferda Boz Güneri - Kısa Sohbetler 320 kbps - NETTE İLK FANİDUNYA NETTE Gönderen: fanidunya NET
[Haziran 29, 2025, 11:53:33 ÖÖ]