Gönderen Konu: İki Yüzlülük Bulaşıcı mı (Okunma sayısı 258 defa)

webtasarim · « : Temmuz 31, 2025, 11:38:43 ÖÖ »

İki Yüzlülük Bulaşıcı mı

En sevdiği ajandayı görmüştü arkadaşında. “Ne kadar güzelmiş…” diye mırıldandı gülümseyerek. “Sana da getirmemi ister misin ” diye sordu arkadaşı. “Olur, çok sevinirim!” Üç yıl geçti sonra bir üç yıl daha. Ama ajanda gelmedi arkadaşı da. Birisi inandı ötekine, öteki öylesine bir vaatte bulundu.

Seni kardeşim gibi seviyorum, dedi. Ne yapsam ödeyemem hakkını… Hakkım helal olsun dedi diğeri de. Sen de benim için öylesin. Gün geldi bir ihanete uğradı kardeş sayılan, kardeşimsin diyen tarafından. Biri inandı diğerinin samimiyetine öteki iftira attı iyi niyete.

Bütün bunlar ve daha nicelerini gördükçe, eyvah diyorum, ikiyüzlülük sakın bulaşıcı olmasın! Öyleyse işimiz iş. Bir gün kendimizi böyle bir hâl içinde buluverirsek! Bir taraftan iyi davranıp sevecen görünürken öte yandan kuyular kazarsak! Canım derken yüzüne arkasından çıyan dersek!

Överken görünen yerlerde, gizlide yerersek! Kimse şüphelenmez değil mi böyle bir durumda. “Yok canım, o yapmış olamaz o onu çok sever, hep anlatır ya, hem ne kadar da iyi bir insan, mümkün değil” derler kesin. Böyle düşününce mantıklı geliyor. Şeytan bizi anlık bir zaafımızdan yakalasa bu tuzağa düşebiliriz.

Herkese karşı sonsuz sevecen ve hizmetkâr görünüp arkalarından her türlü kuyuyu kazabiliriz. Bu oldukça kolaydır. Fakat kalp bu işten rahatsız olur. Bir süre sonra kalbi öldürürüz. İşte ondan sonra bu iş tereyağından kıl çeker gibi yapılır. Harap bir kalp ile ruhu öldürerek. En sevgiliye ihanet etmektir oysa bu. Bize kalbi bahşeden Rahman’a en büyük saygısızlık. Onu da inkâr ederek işin içinden çıkıvermek… Felaket!

Ölümle açılan kapıyı reddetmek aklın fıttırma noktasıdır. Bu ilk başta büyük bir rahatlama getiriyormuş gibi görünse de (reddetmekle sorumluluklardan kurtulunmuş olsa da) uzun süreçte huzursuzluğa dönüşmesi kaçınılmazdır. Allah’ı anmayan bir kalp ne yapılırsa yapılsın bir türlü mutlu olamaz. Kalp “Allah” dediği vakitse kedere zerre yer kalmaz. Her şeyi aşkla şevkle yapan bir insan ile istemeye istemeye zorla yapan insan bir olur mu Peki ya insanlara sahteliklerle kendini sevdiren ve fakat aslında onların kötülüğünü arzulayan bir insan esasında mutlu olur mu Bu iki soru arasında çok fark var gibi görünse de aslında apaynıdır. İki insan da esasında yalnızca kendisini kandırmakta, kendi ruhuna ve kalbine ihanet etmekte ve bu suretle kendisine eza vermektedir de haberi yoktur.

İyi niyet kalbi rahatlatır, akla salahiyet verir. Huzur iyi niyetin olduğu yerde barınır. İnkâr içinde olan insanı ele alırsak durmadan uğraştığı bir topluluk vardır “Müslümanlar”. Bu adam Allah’ı reddetmek isterken durmadan Müslümanlara hakaret etmekten başka bir şey yapmaz aslında. Hakaret ettikçe içi genişler hâlbuki bu şeytanın bir aldatmacasıdır o nedenle de kısa sürer tıpkı sigara içildikten kısa süre sonra daha yüklü bir sıkıntının çökmesi gibi. İnananların birbirileri ile uğraşanları da böyledir.

İNTERNET RADYOMUZ FANİDUNYA FM 24 SAAT YAYINDADIR.

Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

FANİ DÜNYA FM

FANİ DUNYA FORUM HABERLER

Gönderen Konu: İki Yüzlülük Bulaşıcı mı (Okunma sayısı 258 defa)

webtasarim

İki Yüzlülük Bulaşıcı mı

BENZER KONULAR