* FANİ DUNYA FORUM HABERLER

Gönderen Konu: GÜNAHLAR GÖNLÜ KARARTIRSA  (Okunma sayısı 1238 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

fanidunya

  • Ziyaretçi
GÜNAHLAR GÖNLÜ KARARTIRSA
« : Ocak 20, 2015, 09:50:17 ÖS »
GÜNAHLAR GÖNLÜ KARARTIRSA!

Günahlar; Nice günahlarımızı güzel amel zanneden bizler ömrümüzü boş işlerle tüketiyoruz. Bir kulun aldanmış olduğunun en büyük alameti..

Mesnevi-i Şerif’te nakledildiğine göre bir kimse Şuayb a.s.’a şöyle dedi: “Allah Tealâ bende pek çok günah ve kusur gördüğü halde beni hiç azarlamıyor.” Hak Tealâ, Şuayb a.s.’ın gönlüne şöyle hitap etti: “Ey ben bu kadar günah işledim de Allah beni azarlamıyor diyen kimse! Allah seni muaheze edip duruyor ama sen farkında değilsin. Kalbinde günahlar üst üste yığılmış, gönül gözün kör olmuş. Dumanın kara tencere üzerinde izi görünmediği gibi senin de kararan kalbin Allah’ın kınamasını duymuyor. Allah seni çok ikaz edip günahlarını haber verdi ama sen bu yüzden anlamadın.”

Hazreti Mevlâna k.s. sonraki beytinde şöyle buyuruyor:

❝ Demirci zenci olursa, ocağın dumanı yüzünde iz bırakmaz. Sen zenci gibi olmuşsun da, günahlarının dumanı yüzünün karasında görünmediği için ikaz edilmediğini zannediyorsun. Eğer ak yüzlü olsaydın, elinin karalarını yüzüne sürdüğün zaman çoktan siyah izler belli olurdu. Ey günahlarından yüzü kararmış adam! Sen bundan dolayı anlamıyorsun. Eğer yüzünü Hakk’a çevirseydin, günah yerine itaatle Allah’a bağlansaydın günahlarının kirini seçebilirdin. O zaman pişmanlık ile tövbe kapısını çalardın. Oysa artık tövbe edemez hale geldin. Gönül aynanı temiz tutmaya çalışsaydın, bir günah işlediğin zaman derhal gönlünde bir gam duyardın. Zira günahkâr olmayan kulun işlediği günah, gönlüne gam getirir. Niye ben bu günahı işledim, diye vicdan azabı duyar. Bu vicdan azabı ile Hak Tealâ’dan utanır ve tövbekâr olur.❝

Allah Rasulü s.a.v. buyurmuştur ki: “İnsanın kalbinde ne kadar günah bulunursa bulunsun, onda vicdan denilen nurani bir cevher vardır. O cevher insanı hayırlı işlerde sevince, kötü işlerde hüzne götürür.”

Bir kimse kötü bir iş yaptığında gam duymuyorsa o kimse Allah’tan uzaklaşmıştır. Ümmet-i Muhammed ’in bu asırda görülen hali de budur. Vicdanlar susmuş, tövbeler samimi değil. Tövbeden sonra tekrar günah işleniyorsa, o tövbe yalancı tövbesidir.

Nice günahlarımızı güzel amel zanneden bizler ömrümüzü boş işlerle tüketiyoruz. Bir kulun aldanmış olduğunun en büyük alameti ömür sermayesini faydasız işlere ve hevasına harcamasıdır.

İnsanoğlunun Allah’tan uzaklaştığının alameti günahlarını ve yaptığı kötü işleri iyi görmesidir. Bu, kendi kendini aldatmaktan başka bir şey değildir. Bundan kurtulmanın çaresi de tasavvufî hayata girmektir. Günahları tövbe, zikir ve kamil insanlarla yakınlık kaldırır. Mürşid-i kamiller Allah’ın izniyle insanı terbiye ederler.

Mürşid-i kamil olan bu zatlar insanların azgın nefslerini tövbeye yönlendirir. Onlar mum gibi bir ışıkla kendisine gelen talibe önce lamba verir. Sonra yıldız, sonra da ay bahşeder. Nihayet Allah’ın izni ve ihsanı ile güneşe kavuşturur.

Efendimiz s.a.v. buyurmuştur ki: “Eğer günahlar gönül tasını karartırsa, o pas arta arta iman cevherini eksiltir.” Bunun ilacının ne olduğu sorulduğunda: “Onun ilacı ve cilası Allah’ın zikridir.” buyurmuştur. Kalbin pasını silen zikir, fikir ve nimetlere şükürdür. Fikir, bâtıl düşünceleri atıp Hakk’ın ayetlerini, Rasulullah s.a.v.’in hadislerini ve Allah dostlarının sözlerini anlayarak ilim tahsiline çalışmaktır.

Medine-i Münevvere’de iken sohbetinde bulunduğum Molla Burhaneddin bu konuyla ilgili olarak şöyle buyurmuştu: “İlimden, amelden, zikirden gaye nefsi dizginlemektir. Alim de olsan, abid de olsan nefsini dizginlemediğin müddetçe gayeye ulaşamazsın. Büyük zatlar nefsini eritip yok eden kimselerdir. Nefs terbiyesi bazı insanlarda fıtrattan olur. Yani bu kimseler yaratılış itibari ile temiz olup nefsleri küçük, kalpleri büyüktür. Bunlar ilme müptela ve muhabbete aşıktırlar. Bazılarında ise tam tersidir. İlmi ve ameli arttıkça nefsi şişer. Gururdan yanına yaklaşılmaz. Böyle ilim insana fayda yerine zarar vermiş olur. Bütün bunlar mürid için de geçerlidir. Mürşide giden bir kimse nefsini köreltemiyorsa, o gidişin kendisine faydası olmamış demektir.”

Mehmet Ildırar.


 


* BENZER KONULAR

Gülniyaz Musiki Topluluğu İlahiler 320 kbps - NETTE İLK Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 01:36:39 ÖS]


Fırat Türkmen - Muhammed Ahmet Feciroğlu - Geceden Gündüze 320 kbps NETTE İLK Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 01:17:35 ÖS]


Nisa Kumru Şiirleri 320 kbps - NETTE İLK Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 01:05:33 ÖS]


Umut Mürare Estrümental albümleri Yeni - 320 kbps - NETTE İLK FANİDUYA NETTE Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 12:51:10 ÖS]


Ferda Boz Güneri - Kısa Sohbetler 320 kbps - NETTE İLK FANİDUNYA NETTE Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 11:53:33 ÖÖ]


İnsan Peygamber Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 11:33:01 ÖÖ]


Büyük Günahlar ve Hatalar Gönderen: KOYLU
[Bugün, 11:22:58 ÖÖ]


Ömrümüzün Kısa Bir Muhasebesi Gönderen: KOYLU
[Bugün, 11:17:07 ÖÖ]


Yalan Söylememek İftira Etmemek Gönderen: KOYLU
[Bugün, 11:11:07 ÖÖ]


Hak, Hukuk Ve Adalet Gönderen: KOYLU
[Bugün, 10:59:50 ÖÖ]


Üzülme Gönderen: KOYLU
[Bugün, 10:51:57 ÖÖ]


Çok Biliyoruz Ama Neyi Gönderen: KOYLU
[Bugün, 10:47:48 ÖÖ]


İslam'ı ve hayatı Anlamak Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:29:41 ÖÖ]


İnsanlığın Gidişatından Her Müslüman Sorumludur! 2 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:15:14 ÖÖ]


Cahiliye Toplumu ve İslam 12 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:58:21 ÖÖ]


Aile İçindeki Birlik ve Beraberlik Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:45:18 ÖÖ]


Müslüman Gençler Sevginizi Nikâhla İspatlayın Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:34:42 ÖÖ]


Yatarken Dikkat Edilecek Bazı Hususlar Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:26:36 ÖÖ]


Çocuğumun Adı Namaz Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:31:50 ÖÖ]


Evliliğe Adım Adım Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:23:03 ÖÖ]