www.FaniDunya.Net |HUZURUN, DOSTLUGUN, KARDEŞLİGİN EN GENİŞ PAYLAŞIMIN TARAFSIZ, KALİTELİ, DEVAMLI HİZMETİN ADRESİ

FANİDUNYA NET GENEL => FETVALAR, , HUTBELER, VAAZLAR => Cuma Hutbeleri - Vaazları => Konuyu başlatan: fanidunya NET - Mayıs 02, 2025, 09:12:11 ÖÖ

Başlık: Gençlerimiz, Geleceğimiz
Gönderen: fanidunya NET - Mayıs 02, 2025, 09:12:11 ÖÖ
(http://www.fanidunya.net/resimler/besmele.png)



اِذْ اَوَى الْفِتْيَةُ اِلَى الْكَهْفِ فَقَالُوا رَبَّنَٓا اٰتِنَا

 مِنْ لَدُنْكَ رَحْمَةً وَهَيِّئْ لَنَا مِنْ اَمْرِنَا رَشَداً.

وَقَالَ رَسُولُ اللّٰهِ صَلَّي اللّٰهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ:

الرَّجُلُ عَلَى دِينِ خَلِيلِهِ فَلْيَنْظُرْ أَحَدُكُمْ مَنْ يُخَالِلُ.

Gençlerimiz, Geleceğimiz

 İnsan ömrünün en verimli çağı, gençlik çağıdır. Bireyin çocukluktan çıkıp yetişkinliğe doğru adım attığı, sorumluluk alma bilincinin yavaş yavaş geliştiği zorlu bir süreçtir gençlik. Rahmanî duyguların olduğu kadar, nefsanî arzuların da yoğun olarak yaşandığı bir zaman dilimidir gençlik. Hiç kimseye özel muamelenin yapılmayacağı hesap gününde, huzuru Rabbine kullukta bulan gençlerin, Yüce Allah’ın özel koruması altına gireceği[1]

Bir fırsat çağıdır gençlik. Kimileri için kıymet bilinmeden geçip giden yılların; sigara, alkol, uyuşturucu ve kumar gibi -belki de bir ömür boyu sürecek olan- kötü alışkanlıkların maalesef başlangıcıdır gençlik. Rabbim, bizleri ve tüm genç kardeşlerimizi her türlü kötü alışkanlıklardan muhafaza eylesin!

Kıymetli Genç Kardeşlerim!

Bugün, özellikle sizlere seslenmek istiyorum: Gençlik, bir daha geri gelmeyen güzel bir fırsattır; gençliğinizin kıymetini bilin! Kendinizi ilimle, irfanla, güzel ahlakla donatın! Yeteneklerinizi keşfedin ve bu yeteneklerinize göre kendinizi geliştirin! Hayatınızın bu en kıymetli zamanlarını Yüce Allah'a kullukla, hayırlı işlerle, kendinize ve çevrenize faydalı olacak çalışmalarla güzelleştirin! “Kişi, arkadaşının dini üzeredir” buyurmuş Peygamberimiz aleyhissatu vesselam. Sizlere bir peygamber tavsiyesi hatırlatayım: “Kiminle arkadaş olduğunuza dikkat edin!”[2]

Sevgili Gençler!

Helal ve haram konusunda hassas olun; yediğinize, içtiğinize dikkat edin! Kazandığınıza, harcadığınıza dikkat edin! Hayata dair bir anlam ve amacınız olsun! İlkeleriniz olsun, sınırlarınız olsun! Geleceğe dair net hedef ve planlarınız olsun! Günlük veya haftalık programlarınız arasında, mutlaka ama mutlaka sizlere emanet edilen bu camilerimiz de bulunsun!

Arkadaşlarınızla sadece eğlenmek ve hoşça vakit geçirmek için buluşmayın! Zaman zaman kendinizi manevi açıdan olgunlaşmak için de bir araya gelin! Camilerde düzenlenen gençlik faaliyetlerine katılım sağlayın! Yüce Allah’ın, kendisine inanıp güvenen gençlere desteğini esirgemeyeceğini[3] hiçbir zaman aklınızdan çıkarmayın!

Geleceğimizin Teminatı Sevgili Gençler!

Sosyal medyanın sanal fenomenlerini kendinize rol model almayın! Birilerini takip etmek, onlar gibi olmak istiyorsanız, Peygamberlerin izini takip edin! Kendinize o örnek insanları rol model alın! Nuh (as) gibi çalışkan olun; Allah’ın talimatlarını harfiyen yerine getirin! Eyyüb (as) gibi sabırlı olun; zorluklar karşısında mücadeleden vazgeçmeyin! İbrahim (as)  gibi tevhid ehli olun; Allah’tan başkasına asla kulluk etmeyin! İsmail (as) gibi teslim olun! Musa (as) gibi cesur olun! Süleyman (as) gibi adil olun! Yaptığınız hatadan Âdem (as) gibi vazgeçip, Yunus (as) gibi Rabbinize yönelin! Yusuf (as) gibi iffetinizi daima muhafaza edin! Yakup (as) gibi umudunuzu hiçbir zaman yitirmeyin! İsa  (as)  gibi şefkatli, Muhammed (as) gibi güvenilir olun!

Hutbemi, inançlarını yaşamak üzere bir mağaraya sığınmak zorunda kalan bir grup gencin duasıyla tamamlamak istiyorum: “Rabbimiz! Bize katından rahmet gönder ve bize içinde bulunduğumuz durumdan bir çıkış yolu göster!”[4]

Amin.

[1] Buhârî, Ezân, 36.

[2] Tirmizi, Zühd, 45.

[3] Kehf, 18/13.

-------------------------------------------------------



وَاَنْ لَيْسَ لِلْاِنْسَانِ اِلَّا مَا سَعٰىۙ.

وَقَالَ رَسُولُ اللّٰهِ صَلَّي اللّٰهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ:

مَا أَكَلَ أَحَدٌ طَعَامًا قَطُّ خَيْرًا مِنْ أَنْ يَأْكُلَ مِنْ عَمَلِ يَدِهِ(…)

Emek Kutsaldır

Dünya hayatının vazgeçilmez bir gereği olan çalışma, sosyal ve ekonomik düzenin temelini oluşturur. Yüce Rabbimiz bu gerçeği şu sözlerle ifade buyurur:

“İnsan için yalnızca kendi çalıştığının karşılığı vardır.”[1]

Kardeşlerim!

İnsan için kendi çalıştığının karşılığı varsa, bu çalışmanın bir ahlakı yok mudur? Elbette vardır. Yüce dinimiz İslam, bir ahlak dinidir. Her şeyin bir ahlakı olduğu gibi çalışma hayatının da bir ahlakı vardır.

Memur olmanın ahlakı olduğu gibi amir olmanın da bir ahlakı vardır. İşçi olmanın ahlakı olduğu gibi işveren olmanın da bir ahlakı vardır. Esnaf olmanın ahlakı olduğu gibi müşteri olmanın da bir ahlakı vardır.

İşimize, gücümüze ara vererek Allah’ın davetine koştuğumuz bu mübarek Cuma vaktinde, gelin hep birlikte İslam’ın iş hayatıyla ilgili bazı prensiplerini yeninden hatırlayalım.

Kardeşlerim! Aziz Müminler!

Öncelikle, yediğimiz en hayırlı lokmanın kendi emeğimizle kazandığımız olduğunun[2] bilincinde olalım.

Allah’ın bize verdiğinden ahiret yurdunu kazanmaya çalışırken dünyadan da nasibimizi unutmayalım.[3]

Hem dünyamız için çalışalım hem ahiretimiz için çabalayalım.

Besmele, her hayrın anahtarıdır; işimize besmeleyle başlayalım. Gerçek zenginliğin mal çokluğunda değil, gönül tokluğunda olduğunu[4] bilelim.

“Kiminin parası, kiminin duası” diyelim. Çok kazanmaya değil, helalinden kazanmaya niyet edelim.

İş hayatında daima disiplinli olalım. Ne iş yaparsak yapalım, işimizi en sağlam biz yapalım, en düzgün biz yapalım, en kaliteli biz yapalım. Yapabileceğimiz işin sorumluluğunu alalım. Anlamadığımız işleri, o işten anlayana bırakalım. Hiçbir zaman doğruluktan ayrılmayalım, sözümüze yalan bulaştırmayalım, işimize hile karıştırmayalım. Müşterilerimizi aldatmayalım, ölçü ve tartıda hile yapmayalım. İmanın yarısı temizliktir.[5] Temiz olalım, işimizi tertemiz yapalım.

Alın terini kutsal bilelim. Emeği, mücadeleyi kutsal bilelim. İşverensek, bünyemizde çalışan işçilerimize değerli olduklarını hissettirelim. Çalışanlarımızın hakkını gözetelim, emeklerinin karşılığını zamanında ve eksiksiz ödeyelim. Çalışanlarımıza karşı güler yüzlü olalım, adil olalım, cömert olalım. Şayet işçiysek, ekmeğini yediğimiz işverenimizin kıymetini bilelim.

Kendi haklarımızı koruduğumuz gibi işverenlerimizin de haklarını koruyalım. İşimizi dört dörtlük yaparak aldığımız maaşın hakkını vermeye çalışalım. 

Hutbemi, bir Peygamber duasıyla bitirmek istiyorum: “Bize rızıklarının helalini nasip et Allah’ım! Haramlarından koru bizi Allah’ım! Bizi, senden başkasına muhtaç etme Allah’ım!”[6] (Âmin)

-------------------------------------------------------
 
[1] Necm; 53/39.

[2] Buhârî, Büyû’, 15.

[3] Kasas: 28/77.

[4] Buhârî, Rikâk, 15.

[5] Müslim, Tahâret, 1.

[6] Tirmizi, Deavât, 110.

-----------------------------------------------------------



اِهْدِنَا الصِّرَاطَ الْمُسْتَق۪يمَۙ.

وَقَالَ رَسُولُ اللّٰهِ صَلَّي اللّٰهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ:

اللَّهُمَّ اهْدِنِى فِيمَنْ هَدَيْتَ، وَعَافِنِى فِيمَنْ عَافَيْتَ،

 وَتَوَلَّنِى فِيمَنْ تَوَلَّيْتَ، وَبَارِكْ لِى فِيمَا أَعْطَيْتَ

İslam’ın Aydınlık Yolu: Hidayet

Kardeşlerim! Aziz Müminler!

İslam’ın önemli kavramlarından biri de hidayettir. Hidayet, Yüce Allah'ın insana doğru yolu göstermesi ve bu yolda ona rehberlik etmesi demektir.

Rabbimize hamdolsun ki, adına “dünya” dediğimiz bu yolculukta hiçbirimiz yalnız değiliz, başıboş değiliz, sahipsiz değiliz. Bize, bizden daha yakın olan yaratıcımız var.[1]

Bize bir anlam ve amaç yükleyen Rabbimiz var.[2]

“El-Hâdî” olan, doğru yolu gösteren Allah’ımız var.[3]

Hidayet, Yüce Allah’ın belirlediği yolu kulun özgür iradesiyle seçmesidir. Hidayet Allah’tan, bu yolda ilerlemek kuldandır. Akıl ve irade vermek Allah’tan, akıl ve iradeyi düzgün kullanmak kuldandır. Kitap ve Peygamber göndermek Allah’tan, Kitaba ve Peygambere tabi olmak kuldandır.

Kardeşlerim!

Hidayet, miras yoluyla geçen bir değer değildir; anne babadan evlada otomatik olarak aktarılmaz.

Müslüman bir aileden dünyaya gelmek, kişiye hidayet garantisi sağlamaz.

Hidayet, insana sadece başlangıçta bir kez lazım olan doğru yola girme hali değildir. Hidayet, bir ömür boyu süren doğru yolda kalma halidir. Rabbimizin huzuruna her çıktığımızda ısrarla; “اِهْدِنَا الصِّرَاطَ الْمُسْتَق۪يمَ / Bize doğru yolu göster Allah’ım![4] talebinde bulunmamız da bu sebepledir.

Doğru yolda olmak ve doğru yolda kalabilmek için okumak, araştırmak ve yolun sahibi olan Yüce Allah’a güvenmek gerekir. İnsanlık için bir hidayet kaynağı olan Kur’an’ın[5] ahlakıyla ahlaklanmak gerekir.

Dosdoğru yolu en güzel şekilde tamamlayan peygamberlerin izini takip etmek gerekir.

Hutbemi, Peygamberimizin (s.a.s.) torununa öğrettiği bir dua ile tamamlamak istiyorum: “Allah’ım! Doğru yola ulaştırdıklarınla birlikte bizi de doğru yola ulaştır! Sağlık ve afiyet verdiklerinle birlikte bize de sağlık ve afiyet ver! Koruyup kolladığın kimseler gibi bizi de koruyup kolla![6]

Amin.

----------------------------------------------------

[1] Kaf, 50/16.

[2] Müminun, 23/115.

[3] Ala, 87/3.

[4] Fatiha, 1/6.

[5] Bakara, 2/185.

[6] Tirmizî, Vitr, 10.

İNTERNET RADYOMUZ 24 SAAT YAYINDADIR.
www.fanidunya.net