Gönderen Konu: Şu Dua Konusu (Okunma sayısı 1308 defa)

fanidunya NET · « : Mayıs 05, 2025, 08:27:17 ÖÖ »

Şu Dua Konusu

İdris Günaydın

Dua konusu da Kader konusu gibi yanlış bilinmektedir. Dua yapılınca kabul edilecektir sanılır. Bu yanlıştır. Duanın ne şekilde yapılacağını bilmek gerekir.

Mesela öyle anlamsız dua yapılmaktadır ki; yapanı şüpheye düşürür. Acaba dua kabul olmuyor mu diye. Veya Allah duayı kabul etmiyor mu diye.

Bu konuda önce temel kitabımızdan iki ayet aktarmak yeterlidir. Rabbimiz buyurur ki:

“Üd’ûni istecip leküm. Mümin/60: bana dua edin ki duanızı kabul edeyim/ beni çağırın ki geleyim.”

Bir başka ayette: “ve İza seeleke ıbadi anni fe inni garip. Ücibü da’aveteddai iza deani felyestecibu Li vel yü’aminu bi leallehüm yerşüdun: kullarım sana beni sorarlar. De ki ben onlara çok yakınım. Ne zaman dua etseler dualarına icabet ederim... Bakara/186”

Peygamberimiz de buyurur ki: “Dua müminin silahıdır.”

Buradan anlaşılıyor ki kul dua ederse Allah imdadına yetişir.

Ancak. Dua etmenin şartı var.

Kul gereken tedbirleri alacak ve hayırlı sonuç almak için dua edecek. Eğer kul kendisi dersine çalışmaz ve kendi duasını yapmaz ise, dünyanın tüm insanları dua etse o kişiye sınav kazandıramaz.

Burada dua iki türlüdür:

1- Kulun elinden bir şey gelmediği sadece Allah’ın yapabileceği konular. Tüm insanlık bir araya toplansa yağmur yağdıramaz. Yağmur yağdırmak ancak Allah’ın kudretindedir. Kul burada topluca Allah’tan yağmur duasıyla ister Allah yağmuru yağdırır.

2- Ama Allah, tüm dünya insanlığı dua etse İsrail’i mağlup etmez. Çünkü Müslüman ülkeler topluca gerekli tedbirleri almamıştır. Nitekim yapılan dualar yerini bulmuyor. Lakin Hamas’ın galibiyeti için yapılan dualar yerini buluyor. Hamas kuvvetce zayıf olmasına rağmen hâlâa ayakta. Çünkü burada bir gayret var. Gayrete dua ile bir destek var.

3- Bir kul dersine çalışmaz veya doktora gidip ilaçlarını kullanmaz ise ona “Allah şifa versin” demenin anlamı yoktur. Önce doktora gitmesi gerekir veya öğrenci ise dersine çalışması gerekir.

Dua müminin silahıdır. Yani kendi duanı kendin yapacaksın. Yapanın silahıdır. Başkasının silahına güvenip kavgaya girilmez.

4- Bir insana başkasının yaptığı dua kabul olur mu? Bu sorunun cevabı şöyledir: Kul tüm tedbirleri alır, duasını yapar, dostları da ona dua ederse bir ihtimal kabul olur.

Bu şuna benzer: Bir ormanda gidiyoruz. Önümüze saldırgan bir ayı çıktı. Silah kendimizin ise ayıyı vururuz. Silah grupta başkasının ise ona güveniriz vurur diye. Vurabilr mi vuramaz mı Allah bilir.

Veya bir yürüyüşe çıktık. Çıkarken yiyeceğimizi aldık. Acıkınca yeriz. Arkadaşımızın da yiyeceği varsa paylaşırız.

Eğer yiyeceğimiz yok fakat arkadaşımızın varsa biz acıktığımızda arkadaş bir parça verir diye umarız. Verir veya vermez.

Eğer yolculuğa çıkarken yiyeceğimizi almışsak fakat yiyecek çantamız bir uçuruma yuvarlanmış veya başına olumsuz bir hal gelmişse; ağlıyorsak; gruptan yiyeceği olanlar üzülmememizi, kendi yiyeceklerinden yardım edeceklerini söylerler ise o yiyeceğin faydasını görürüz.

Bir de şöyle düşünelim: bir yakınımız veya birine “Allahım onu ev sahibi yap” diye dua ettik. Allah çakılmış bir konutu meleklerine havada uçurarak onun arsasına kondurmaz. Onun elini genişletir, ekonomik fırsatlarını çoğaltır. Gerisi onun bir ev sahibi olmak için çabasına ve duasına kalmış. Fırsatları kaçırır, eline geçeni savurursa, «Vermeyince mabut, ne yapsın Mahmut”a dönüşür iş.

Kul bollaşan imkanlarını fırsata çevirir ev sahibi olursa dua eden yakınları ev ziyaretine elleriyle hediye getirir. İşte o da duada samimi olduklarını gösterir.

Öyle kimseler vardır ki; bolluk içinde yüzerler fakat bir ev sahibi olamamışlardır. Çünkü herkes onlara «nasıl olsa imkanları var. İsteseler olurlar” düşüncesiyle dua etmemiştir.

Lakin çulu olmayan hizmetçisi fırsatları değerlendirip ev sahibi olmuştur. Tabii dua da edilmiştir kendisi için. Kendisi de defalarca etmiştir.

Kulun duası : “Ve en leyse lil insani illa ma sea: insan için çalıştığının karşılığı vardır Necm/39” ayetine bağlıdır. Onun için “kader gayrete aşıktır” denilmiştir.

ÖLEN BİRİNE RAHMET DİLENİR Mİ?

Ölen Müslüman ise Allah’tan ona rahmet dilemek bir temennidir. İllaki yerini bulacak diye bir kural yoktur. Çünkü dünyadaki tasarrufu bitmiştir.

Çünkü Kur’an’da Allahımız Peygamberimize hitaben “Sen ölülere duyuramazsın... Rum/ 52” buyurur.

Artık kişi ameliyle baş başa kalır. Rahmeti hak etmeyene dua kar etmez.

Kişi imansız ise “ toprağı bol olsun, ışıklar içinde uyusun” demek o kişiye hakarettir. Toprağı bol olsa toprak mı yiyecek? Işıklar içinde uyuyacak zaten. Cehennemde çok alev var. O da ışık sayılmaz mı?

Peki ne demeli?

Ölene değil ailesine sabır ve iman dilemeli. Yoksa ölen ölmüş.

Dua ancak kendi tedbirimiz ve kendi sığınmamız ile kabul olur. Yerinde dua edersek, kabul olur. Başkasının duası sadece silahı olan başkasının silahına güvenmek gibidir.

İNTERNET RADYOMUZ 24 SAAT YAYINDADIR.
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

FANİ DUNYA FORUM HABERLER

Gönderen Konu: Şu Dua Konusu (Okunma sayısı 1308 defa)

fanidunya NET

Şu Dua Konusu

BENZER KONULAR