Gönderen Konu: Kötülüğün Dinamiği  (Okunma sayısı 294 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı fanidunya NET

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 6018
Kötülüğün Dinamiği
« : Kasım 22, 2021, 07:49:11 ÖÖ »
Kötülüğün Dinamiği

Kutsal kitabımız Kur’an’a göre kötülüğün iki kaynağı var; birincisi insan doğasının bir parçası olan ve sınırsız talepleri ile öne çıkan nefistir. Haylaz bir çocuk gibidir nefis, aklıselim bir iradenin rehberliğine ihtiyacı vardır, eğer terbiye edilmezse sahibini şerre, kötülüğe zorlar. Nefis taleplerinde sınır tanımayan bir güç, bir itkidir ve zayıf yanlarınızı kollayarak sizi etki altına almaya çalışır. Annelerinizin “sakın yapma” dediğinde sizi kuralları yıkmaya ve sınırları delmeye zorlayan o gizil güçtür nefis. Hısım akrabalarınız, sevgi ile bağlandığınız kişiler kendi hayat serüvenlerinin peşine takılır ve uzaklaşırlar sizden ancak nefis hayatınızın son noktasına kadar terk etmez ve onunla yaşamayı öğrenirsiniz.

Benliğinizin ayrılmaz bir parçası gibidir nefis, her daim uyanıktır, küçük dalgınlıklarınızı dahi fırsat bilip sizi geri dönülmez hatalara sürükleyebilir ve başınızı arkanıza çevirdiğinizde gözünüze ilk ilişen şey pişmanlıklarınız olur.

Yaramaz bir çocuğa benzer, nasihat edersiniz, sükûnete davet edersiniz, nerede durması gerektiği noktasında komutlar verirsiniz fakat çabanız her zaman sonuç vermez ve nefsinizin peşinde koşturmaya devam edersiniz. En büyük düşmanın içinizde barındığının farkındasınızdır ve aldığınız her nefesin, attığınız her adımın muhasebesini yapmak ve emin adımlarla ilerlemek istersiniz. Sahip olduğunuz “insan” unvanı bunu gerekli kılar.

Nefisten bahsederken aranızda aşılmaz mesafeler olan bir düşmandan bahseder gibi hareket edersiniz oysa nefis aldığınız nefes kadar yakınınızdadır fakat rehavete kapılmaz ve iradenizi güçlü tutup, nefsinizin hayatınızı etki altına almasına izin vermezsiniz. Nefsiniz ilkel yanınızı temsil eder ve kötülükler hanesinde yer alan her şeyi size sevimli göstermeye çalışır ancak Allah’ın bahşettiği akıl ve iradeyi aktive eder ve kapılmazsınız nefsinizin tuzağına.

Hz. Peygamber, kişinin nefsini kontrol altında tutup terbiye etmesini büyük cihat olarak değerlendirmiş ve bu mücadelenin sanıldığı kadar kolay olmayacağını vurgulamıştır.

Düşünün sırtınızda ağır bir yük ve önünüzde meşakkatli bir yol var ve yürürken sağınızdan solunuzdan sesler yükseliyor, sırtınıza dört yandan darbeler iniyor ve büyük zorluklarla kat ettiğiniz bu yolda doğal olarak yükünüz daha da ağırlaşıyor. Ama olsun hiç olmazsa yürüdüğünüz yolun hak olduğunun farkındasınız ve neyi niçin reddettiğinizi biliyorsunuz, zaten sizi dirençli kılan tek şey de bu.

İnsanı zaafları üzerinden vuran ve kötülüğe sürükleyen ikinci etken ise ilk peygamber ve atamız Adem’den beri kötülüğü yaymak için çaba gösteren şeytandır. Şeytan varlığını kötülüğe adamış habis bir varlıktır ve insanlardan seçtiği yandaşlarından güç olarak yoluna devam eder. Türlü türlü tuzakları vardır şeytanın, kimi zaman yakınlarınız, kimi zaman işiniz, dostlarınız ve maddi kazanımlarınızın üzerinden yaklaşır ve nefsinizle birleşerek telkinlerini sürdürür. Yeryüzünde yaşanan şiddet, nefret, katliam ve bütün hak ihlalleri şeytan ve şeytanlaşanların eseridir. Toprağa düşen her canın, ihlal edilen her hakkın, yüreklerimize akan her damla yaşın sebebidir şeytan. Gerçi rüzgârın önünde savrulan bir yaprak kadar zayıftır şer ve şerri üreten güçler…

Onlar ancak iyiler sorumluluklarını yerine getirmediklerinde güç elde eder ve geceye boyanmış bir aleve dönüşürler.

İyiler göğüslerinde mevcut olan özü kaybedip suçlu bir çocuk gibi kıyıya çekilince şeytan ve yandaşları kendilerini muktedir görmeye başlar ve ellerindeki bütün kozları kullanırlar ki, bugün dünyada yaşanan fecaat tam da bunu gösteriyor. Fakat inanıyoruz ki bu kervan böyle gitmeyecek ve bir şafak vakti “davam haktır” diyen sesler bir araya gelip ellerini kavuşturacak ve göğüslerinde yaktıkları kandillerle gecenin üzerine yürüyecekler. İşte o vakit dupduru bir sabah doğacak ve şeytan yandaşları ile birlikte kendi karanlığında boğulacak. Buna yürekten inanıyoruz.

Fatma Tuncer.

 


* BENZER KONULAR

Dünya Klasikleri - Serdar Yıldırım Gönderen: Serdar Yıldırım
[Haziran 07, 2024, 06:49:41 ÖS]


Karagöz İle Hacivat: Parayı Kim Buldu? Gönderen: Serdar Yıldırım
[Haziran 07, 2024, 06:42:55 ÖS]


İbrahim Sadri - Memleket Havalar 320 + Wav - ŞİİR ALBÜM Gönderen: fanidunya NET
[Haziran 02, 2024, 11:16:38 ÖS]


Sedat Uçan - Albümdışı & Single Eserleri Gönderen: fanidunya NET
[Haziran 02, 2024, 04:02:08 ÖS]


Cengiz Çelikel Albümleri 320 kbps Gönderen: fanidunya NET
[Haziran 02, 2024, 03:44:42 ÖS]


Merhamet İhtiyacı Gönderen: türkiyem
[Haziran 02, 2024, 07:37:25 ÖÖ]


Korku ve Ümit Arasında Gönderen: türkiyem
[Haziran 02, 2024, 07:33:19 ÖÖ]


Konuşmak Susmak ve Kardeşlik Gönderen: türkiyem
[Haziran 02, 2024, 07:29:32 ÖÖ]


Fitne Ateşinden Kaçmak Gönderen: türkiyem
[Haziran 02, 2024, 07:24:49 ÖÖ]


İyiliğe Çağrı Gönderen: türkiyem
[Haziran 02, 2024, 07:20:01 ÖÖ]


Zulümden Uzak Gönderen: fanidunya NET
[Haziran 02, 2024, 07:02:45 ÖÖ]


Dosdoğru Yolun Dört Zırhı Gönderen: fanidunya NET
[Haziran 02, 2024, 06:55:39 ÖÖ]


Cennetin Anahtarı Gönderen: fanidunya NET
[Haziran 02, 2024, 06:51:53 ÖÖ]


Haccın Verdiği Şuuru Taşıyalım Gönderen: fanidunya NET
[Haziran 02, 2024, 06:43:19 ÖÖ]


Vücutta Kapanmayan Yaralar Gönderen: fanidunya NET
[Haziran 02, 2024, 06:35:23 ÖÖ]


Modern İnsanın Zaman Kafesi Gönderen: anadolu
[Haziran 01, 2024, 03:27:14 ÖS]


Evlilikle İlgili Gerçekçi Olmayan Beklentiler ve Doğru Bilinen Yanlışlar Gönderen: anadolu
[Haziran 01, 2024, 03:22:58 ÖS]


Çocuklara İbadet Billinci Kazandırmanın Önemi Gönderen: anadolu
[Haziran 01, 2024, 03:13:58 ÖS]


Evlilikte Proplerimizi Nasıl Çözeriz Gönderen: anadolu
[Haziran 01, 2024, 03:06:14 ÖS]


Otizim ve Beslenme Gönderen: anadolu
[Haziran 01, 2024, 02:58:09 ÖS]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41