Gönderen Konu: Koruyucu Aile Olmanın Hükmü Nedir  (Okunma sayısı 403 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı fanidunya NET

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 5952
Koruyucu Aile Olmanın Hükmü Nedir
« : Nisan 01, 2023, 08:08:06 ÖÖ »


Koruyucu Aile Olmanın Hükmü Nedir

İslam’ın ilk yıllarında eski geleneğin devamı olarak bir süre muhafaza edilen evlatlık kurumu, Medine döneminde nazil olan “Allah, evlatlıklarınızı öz çocuklarınız (gibi) kılmamıştır.” (el-Ahzâb 33/4) mealindeki ayetle kaldırılmış, ardından gelen ayette de evlatlıkların evlat edinenlere değil asıl babalarına nispet edilmesi emredilmiştir. Buna göre dinimizde kimsesiz çocukların bakım ve gözetilmesi tavsiye edilmiş olmakla birlikte ‘hukuki sonuçlar doğuran bir evlatlık müessesesi’ kabul edilmiş değildir. Bunun tabii bir sonucu olarak evlatlığın nesebi, evlat edinene bağlanmaz, aralarında mahremiyet meydana gelmez ve mirasçılık ilişkisi doğmaz. Bununla birlikte evlatlık kurumu zaman zaman ‘koruyucu aile’ tarzında varlığını sürdürmüştür. İslam’ın evlatlık müessesesini kaldırması, yetim, öksüz ve kimsesiz çocuklarla ilgilenilmeyeceği anlamına gelmez. Çünkü İslam’a göre himayeye muhtaç çocuklara bakmak, onları beslemek, büyütmek büyük sevaptır ve bir insanlık ödevidir. Hz. Peygamber (s.a.s.), işaret ve orta parmağını göstererek “Ben ve yetimi himaye eden kimse cennette şöylece beraber bulunacağız.” (Buhari, Edeb, 24; Müslim, Zühd, 42; Ebu Davud, Edeb, 130; Tirmizi, Birr, 14) buyurmuştur. Bu itibarla, sevgiye, şefkate ve korumaya muhtaç kimsesiz çocuklar, kendilerine yardım eli uzatılarak, ailelerin yanında veya çocuk yuvalarında himaye edilmeli; eğitilip, sanat ve meslek sahibi yapılarak topluma kazandırılmalıdır. Fakat bunu yapmak için hiçbir kimsenin, çocuğun kendi soy kütüğü ile ilişkisini kesmeye, öz ana babasını unutturmaya hakkı olmadığı gibi kanuni mirasçıları arasına katma, aile içi tesettür ve mahremiyet bakımından öz evlat gibi davranması da doğru değildir. Bunun yerine İslam’ın tavsiyesi; koruma altına almak, bakmak, büyütmek, ihtiyaçlarını karşılamak, hukuk ve helal-haram kuralları bakımından ona öz çocuk gibi değil, bir din kardeşi gibi muamele etmektir.

Koruyucu aile kapsamında himayeye alınan çocuklar için devletin ödediği paranın alınmasında dinen bir sakınca var mıdır?

Koruyucu aile programı uygulaması kapsamında himayeye alınan çocuklar için devletin ödeyeceği paranın çocuğa harcanması veya onun adına saklanması halinde koruyucu aile tarafından alınmasında dinî açıdan bir sakınca yoktur. Bununla birlikte, himaye eden ailenin fakir olması durumunda çocuk için verilen paradan makul şekilde istifade etmesi de caizdir.

Nitekim Kur’an-ı Kerim’de, “Yetimleri deneyin. Evlenme çağına erdiklerinde, eğer reşid olduklarını görürseniz, mallarını kendilerine verin.

Büyüyecekler (ve mallarını geri alacaklar) diye israf ederek ve aceleye getirerek mallarını yemeyin. (Velilerden) kim zengin ise (yetim malından yemeğe) tenezzül etmesin. Kim de fakir ise, aklın ve dinin gereklerine uygun bir biçimde (hizmetinin karşılığı kadar) yesin. Mallarını kendilerine geri verdiğiniz zaman da yanlarında şahit bulundurun. Hesap görücü olarak Allah yeter.” (Nisa, 4/6) buyurulmuştur.

Dinimizde çocuğun anne-baba ile olan nesep bağının koparılması onun duygu dünyasını yıkmak ve onu ruhen öldürmek sayılabileceğinden dolayı doğru bulunmamıştır (Ahzâb, 33/4-5; İbn Mâce, Hudûd, 36).

Bu yüzden çocuk, Allah’ın emaneti olarak görülmeli, bu emanete hakkıyla riayet için çaba ve gayret gösterilmeli, parasızlık sebebiyle evlat verip, çocuk gerçek anne-baba şefkatinden mahrum bırakılmamalıdır.

RADYO  FANİDUNYA FM
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

 


* BENZER KONULAR

İkiyüzlülük Manevi Bir Hastalıktır Gönderen: melek
[Bugün, 08:25:28 ÖÖ]


İslamda Birlik ve Beraberliğin Önemi Gönderen: melek
[Bugün, 08:21:01 ÖÖ]


İnsan ve İnsanlık Gönderen: melek
[Bugün, 08:16:28 ÖÖ]


Kur’an vwe Sünnette Tevhid Gönderen: melek
[Bugün, 08:09:27 ÖÖ]


İnsan Olmak Gönderen: melek
[Bugün, 08:04:07 ÖÖ]


Akan Her Şey Bir Gün Duracak Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:39:05 ÖÖ]


Müslüman Bürokratlar İçin Altın Prensipler Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:30:08 ÖÖ]


Külü İncitme Gönül Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:23:37 ÖÖ]


Gazze Mesajları Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:16:16 ÖÖ]


Dünyada En Nasipli Kimse Güzel Ahlaklı Kimsedir Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:06:41 ÖÖ]


Uzun Yaşamanın Sırları Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:37:02 ÖS]


Ömer Gökalp - Hz.Hüseyin Bant Tiyatrosu Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:23:39 ÖS]


40 Adımda Hac ibadeti Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 09:21:57 ÖÖ]


Teyamün Ne Demektir Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 09:09:57 ÖÖ]


Büyük Mahrumiyet Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:49:43 ÖÖ]


Tüketmek Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:46:28 ÖÖ]


Mükemmele Ulaşmak İçin Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:38:24 ÖÖ]


Kızmak ve Aşırı Öfke İnsanı Hasta Yapar Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:33:06 ÖÖ]


İmân İki Parçadır Yarısı Sabır Yarısı Şükürdür Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:26:09 ÖÖ]


Bilal Ağca - Ahmet Yesevi - Bant Tiyatrosu Gönderen: fanidunya NET
[Mayıs 21, 2024, 07:31:17 ÖS]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41