Gönderen Konu: Dilediğini Aziz Edersin Dilediğini Zelil  (Okunma sayısı 100 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimiçi fanidunya NET

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 5783
Dilediğini Aziz Edersin Dilediğini Zelil
« : Şubat 10, 2022, 10:53:55 ÖÖ »
Dilediğini Aziz Edersin  Dilediğini Zelil

Topraktan yarattığı Âdem’i (a.s.) eşrefi mahlûkat kılan,

İbrahim’i (a.s.) Nemrut’a, Musa’yı (a.s.) Firavun’a rağmen doğurtup, onların şerrinden koruyan ve onlara muzaffer kılan,

İsa’yı (a.s.) babasız var edip, henüz beşikte iken –onun diliyle- Allah’ın nebisi olduğunu insanlara duyuran,

Muhammed’i (s.a.s.) yetim olarak dünyaya getirtip ve sonrasında hem yetim hem de öksüz olarak O’nu büyütüp ‘âlemlere rahmet’ kılan ve Resullerin son halkasını onunla tamamlayıp şerefini artıran Allah’ın şanı ne yücedir!

“Ağızlarıyla Allah’ın nurunu söndürmek isterler. İnkârcılar ne kadar istemeseler de, Allah nurunu/dinini tamamlayacaktır.” (61-Saff 14)

Her dönemde olduğu gibi bilerek veya bilmeyerek hakikate karşı duranlar bugün de mevcuttur.

Her asırda Allah’ın değer verdiği esaslara saldıranların marazları benzerlik arz eder.

Dün Âdem/Havva’ya karşı duran Şeytan’ın/İblis’in hastalığı; egosu, kibri ve kıskançlığıydı. Ve dahası Allah’ın hükmünü küçümsemesi, beğenmemesiydi.

“İblis, “Ben ondan daha hayırlıyım. Beni ateşten yarattın, onu ise çamurdan yarattın” dedi.” (38- Sâd 76)

Bütün peygamberler için bir benzeri söylenen ayetteki şu söz de aynı manayı ihtiva etmektedir.

“Kendilerine hidâyet rehberi geldiği zaman insanları îmân etmekten alıkoyan şey, ancak şöyle demeleri olmuştur: “Allah bir insanı mı peygamber (olarak) gönderdi?” (17-İsrâ 94)

Dün İsa (a.s.) ve annesi Meryem’e iftirayla saldırmak isteyenlerin hezeyanları ile bugün bühtanda bulunanların gerekçeleri aynı.

Aslında “benzerlik arz ediyor” dediğimiz bu hakikatlere düşman, hastalıklı zihniyetin diğer bir marazı da şirkten, ahlaksızlıktan ari olanları aralarında barındırmama arzusudur. Kavminin türlü pisliklerine mani olmaya çalışan, kendini ve ehlini onlardan korumaya çalışan Lut peygamber (a.s.) için kavmi aynen şunu diyordu:

“… Lût’un ailesini memleketinizden çıkarın. Çünkü onlar temiz kalmak isteyen insanlarmış(!)” (27-Neml 56)

Allah’ın gönderdiği ve iffetleri hakkında açık beyanda bulunduğu peygamberleri ve yakınları hakkında ileri-geri yakışıksız söylemlerde bulunanların kibir, ego tatmini ve o ulvi değerlere ulaşamama kıskançlıklarının ötesinde bir de iffetsizlik yaraları var. Ki, böyle iftira atma yolunu tercih etme cüretinde bulunabiliyorlar!

Değilse ne?

Bir kere söyledikleri Allah’ın ayetlerde var olan beyanlarının tam zıddı ve tekzibi manasına geldiğinden böyleleri aslında iman dairesinden otomatikman çıkmış oluyorlar.

İman diye bir dertleri yoksa orası başka.

Lakin bu imansızlıkları, ahlaksızlıkları bütün insanlığın ortak değeri olan kutsallarımıza küfretme hakkını asla vermez onlara!

Kaldı ki türlü iftira yolunu seçenler, (karşılarında güçlü bir birliktelik şuuru sergileyecek Müslümanlar bulmasalar dahi) Ebrehe için “Ben develerimin sahibiyim, bu evin (Kâbe’nin) de bir Rabbi vardır. O, evini korur!..” diyenAbdülmuttalib’in dediği gibi o değerlerin de bir sahibi var, onları korumaya O’nun gücü yetmektedir.

Dün Hz. Âdem ve Havva için çirkin söylemlerde bulunduğu halde bir pişmanlık duymayan sanatçılar ve arkalarında destek görenler de.  Hz. Meryem için iffetsizce saldırıda bulunan akademisyen de. Ve bunlara bir yenisiyle katılan  –efendimiz için anne babası üzerinden yakışıksız beyanatta bulunan- bir öğretim üyesinin de yaptıkları sadece kendilerine zarar verebilir!

Zira atalarımızın, “Güneş balçıkla sıvanmaz” atasözünde olduğu gibi hakikatlere, gerçeklere ve bu değerlere inananlara çirkin sözleriyle kimse bir leke bulaştıramaz!

Sadece merak ettiğimiz, atılan bir damla sudan yaratıldığını unutan bir insan (!) Allah’ın yaratıp değer verdiğini/seçtiğini kitabında beyan ettiği halde O’nu küçümsemeye, O’na leke çalmaya kalkışma hadsizliği neyin göstergesi olabilir?

Şunu da belirtmekte fayda umuyorum.

Şuurlu ve bilinçli olan hiçbir inanan, Allah’ın değer biçtiklerini O’nun bildirdiğinin ötesinde değer katarak göstermez.

Şöyle ki, peygamberler de bizim gibi birer insandır. Ama farklı meziyetleriyle bizim için önder ve örnek olarak seçilmişlerdir. “De ki: “Ben de ancak sizin gibi bir insanım. Fakat bana ilâhınızın yalnızca bir tek ilâh olduğu vahyediliyor…” (41-Fussiet 6)

“(İsa) Ben şüphesiz Allah’ın bir kuluyum. Bana kitap verdi ve beni peygamber yaptı, nerede olursam olayım beni mübarek kıldı. Yaşadığım müddetçe namaz kılmamı, zekat vermemi ve anneme iyi davranmamı emretti. Beni bedbaht bir zorba kılmadı. Doğduğum günde, öleceğim günde, dirileceğim günde bana selam olsun” dedi. (19-Meryem 30-33)

Peygamberimiz ashabına sürekli şu uyarıda bulunurdu: “Hristiyanların İsa İbni Meryem’i övdükleri gibi beni övmeyin. Ben sadece bir kulum. Siz: Allah’ın kulu ve Resulü deyin.” (Buhari-Müslim)

Hülasa şan, şeref; bilgiyle, güçle, belli bir ırktan gelmekle değil Allah’ın uygun görüp ihsan etmesiyle olur.

Yaşantımızın her alanında da bu geçerlidir. Kim ne yaparsa yapsın, hiç kimse Allah’ın uygun ve razı olmadığı bir yere ulaşamaz.

“De ki:

“Ey mülkün sahibi olan Allah’ım! Sen mülkü dilediğine verirsin. Dilediğinden de mülkü çeker alırsın. Dilediğini aziz edersin, dilediğini zelil edersin. Hayır senin elindedir. Şüphesiz sen her şeye hakkıyla gücü yetensin.” (3-Âl-i İmrân 26)

 


* BENZER KONULAR

Zaralı Alışkanlıklardan Korunmak Gönderen: anadolu
[Bugün, 07:19:12 ÖÖ]


Hz. Peygamber ve Birlikte Yaşama Ahlakı Gönderen: anadolu
[Bugün, 07:13:25 ÖÖ]


İslam Ahlakı Gönderen: anadolu
[Bugün, 07:08:04 ÖÖ]


Mutaki Olmak Gönderen: anadolu
[Bugün, 07:03:31 ÖÖ]


İbadetin Özü Dua Gönderen: anadolu
[Bugün, 06:57:45 ÖÖ]


Haya – Ahlak – İmandır Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:34:05 ÖÖ]


İkiyüzlülük- Münafıklık – Manevi Bir Hastalıktır Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:28:39 ÖÖ]


İslamda Birlik ve Beraberliğin Önemi Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:21:39 ÖÖ]


İnsanlara İyi Muâmele Etmek Aklın Yarısıdır Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:12:43 ÖÖ]


Akıllı Kime Denir Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:04:51 ÖÖ]


2014 - Ahmet Yağmur - Medine'ye Hasret Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:03:52 ÖS]


Asıl Derdimiz Dertsiz İnsanlar Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:27:42 ÖÖ]


Hayatını Düzene Koymak İsteyen Müslüman Gençlere Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:17:49 ÖÖ]


Bizi Aldatan Bizden Değildir Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:53:08 ÖÖ]


BenimKkim Olduğumu Biliyor musun Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:42:56 ÖÖ]


Çocuklarımıza Sahip Çıkmalıyız Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:35:33 ÖÖ]


Zulmün Zararları Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:22:59 ÖÖ]


Kutsal Yolculuğun Heyecanı Başlarken Gönderen: gurbetciyim
[Nisan 27, 2024, 11:22:37 ÖÖ]


Hac Gönderen: gurbetciyim
[Nisan 27, 2024, 11:14:26 ÖÖ]


Yetim ve Kimsesiz Çocuklara Sahip Çıkalım Gönderen: gurbetciyim
[Nisan 27, 2024, 10:49:10 ÖÖ]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41