* FANİ DUNYA FORUM HABERLER

Gönderen Konu: İhlas ve Niyet  (Okunma sayısı 627 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı gurbetciyim

  • Global Moderator
  • *****
  • İleti: 2458
İhlas ve Niyet
« : Mayıs 17, 2025, 06:26:50 ÖS »


İhlas ve Niyet

Allah Teâlâ buyurdu ki:

ﮋ ﭷ  ﭸ           ﭹ  ﭺ   ﭻ  ﭼ  ﭽ  ﭾ  ﭿ  ﮀ  ﮁ  ﮂ  ﮃ  ﮄ   ﮅ  ﮆ  ﮇ  ﮈ   ﮉ  ﮊ  ﮋ  ﮌ       ﮍﮎ  ﮏ   ﮐ  ﮑ  ﮒ       ﮓ  ﮔ  ﮕ  ﮖ        ﮗ  ﮊ [سورة هود  16:15- ]

"Her kim, (yapmı؛ olduğu ameline kar؛ılık olarak) dünya hayatını ve süsünü isterse, yapmı؛ oldukları amellerinin kar؛ılığını orada tam olarak veririz ve onlar orada hiçbir haksızlığa da uğratılmazlar (dünyevî mükâfatlarından hiçbir ؛ey eksiltilmez).İ؛te onlar, âhirette ate؛ten ba؛ka bir ؛eyi olmayan kimselerdir. (Dünyada) yapmı؛ oldukları amelleri (kendilerine hiçbir fayda vermeyip) bo؛a gitmi؛tir. Yaptıkları (ameller, Allah rızâsına uygun olmadığı için) zâten batıldı."

عَنْ عُمَرَ بْنِ الْـخَطاَّبِ   Iقَالَ : سَمِعْتُ رَسُولَ اللهِ H يَقُولُ : (( إِنَّماَ اْلأَعْمـاَلُ بِالنِّيَّاتِ،  وَإِنَّمـاَ لِكُلِّ امْرِئٍ ماَ نَوَى، فَمَنْ كاَنَتْ هِجْرَتُهُ إِلىَ اللهِ وَرَسوُلِهِ فَهِجْرَتُهُ إلى اللهِ وَرَسوُلِهِ، وَمَنْ كاَنَتْ هِجْرَتُهُ لِدُنْياَ يُصيِبُهاَ أَوِ امْرَأَةٍ يَنْكِحُهاَ فَهِجْرَتُهُ إِلىَ ماَ هاَجَرَ إِلَيْهِ. )) [ رواه البخاري ومسلم وأبو داود والترمذي ]

Ömer b. Hattâb’dan -Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre, o şöyle demiştir:

"Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-’i şöyle derken işittim:

- Ameller, ancak niyetlere göre geçerlilik kazanır. Herkes ancak niyet ettiğinin karşılığını alır. Kimin hicreti, (niyet ve kasıt olarak) Allah ve Rasûlü için ise, onun hicreti (sevap ve ecir olarak) Allah ve Rasûlü içindir. Kimin de hicreti dünyadan bir menfaat elde etmek ya da bir kadınla evlenmek için ise, onun da hicreti, hicret ettiği (gâye) içindir."

عَنْ أَبيِ هُرَيْرَةَ I قَالَ: سَمِعْتُ رَسُولَ اللهِ H  يَقُولُ:    (( إِنَّ أَوَّلَ النَّاسِ يُقْضَى يَوْمَ الْقِياَمَةِ عَلَيْهِ رَجُلٌ اسْتُشْهِدَ فَأُتِيَ بِهِ، فَعَرَّفَهُ نِعَمَهُ فَعَرَفَهاَ، قاَلَ: فَمـاَ عَمِلْتَ فِيهاَ؟ قاَلَ: قاَتَلْتُ فِيكَ حَتىَّ اسْتُشْهِدْتُ، قاَلَ:كَذَبْتَ، وَلَكِنَّكَ قاَتَلْتَ لِأَنْ يُقاَلَ:جَرِيٌّ، فَقَدْ قِيلَ، ثُمَّ أُمِرَ بِهِ فَسُحِبَ عَلىَ وَجْهِهِ حَتَّى أُلْقِيَ فيِ النَّارِ، وَرَجُلٌ تَعَلَّمَ الْعِلْمَ وَعَلَّمَهُ، وَقَرَأَ الْقُرْآنَ، فَأُتِيَ بِهِ، فَعَرَّفَهُ نِعَمَهُ فَعَرَفَهاَ، قاَلَ: فَمـاَ فَعَلْتَ فيِهاَ؟ قاَلَ: تَعَلَّمْتُ الْعِلْمَ وَعَلَّمْتُهُ وَقَرَأْتُ فيِكَ الْقُرْآنَ، قاَلَ:كَذَبْتَ، وَلَكِنَّكَ تَعَلَّمْتَ الْعِلْمَ لِيُقاَلَ:عاَلِمٌ وَقَرَأْتَ الْقُرْآنَ لِيُقاَلَ: هُوَ قاَرِئٌ، فَقَدْ قِيلَ، ثُمَّ أُمِرَ بِهِ فَسُحِبَ عَلىَ وَجْهِهِ حَتَّى أُلْقِيَ فيِ النَّارِ، وَرُجُلٌ وَسَّعَ اللهُ عَلَيْهِ وَأَعْطاَهُ مِنْ أَصْناَفِ الْـمـاَلِ كُلِّهِ فَأُتِيَ بِهِ، فَعَرَّفَهُ نِعَمَهُ فَعَرَفَهاَ، قاَلَ:فَمـاَ عَمِلْتَ فيِهاَ؟ قاَلَ: ماَ تَرَكْتُ مِنْ سَبِيلٍ تُـحِبُّ أَنْ يُنْفَقَ فيِهاَ إِلاَّ أَنْفَقْتُ فيِهاَ لَكَ، قاَلَ:كَذَبْتَ، وَلَكِنَّكَ فَعَلْتَ لِيُقاَلَ:هُوَ جَواَدٌ، فَقَدْ قِيلَ، ثُمَّ أُمِرَ بِهِ فَسُحِبَ عَلىَ وَجْهِهِ حَتَّى أُلْقِيَ فيِ النَّارِ.)) [ رواه مسلم ]

Ebu Hureyre’den -Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre, o şöyle demiştir:

"Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-’i şöyle derken işittim:

-Şüphesiz ki kıyâmet günü hakkında hüküm verilecek ilk insan, Allah yolunda şehit olandır. O, Allah’ın huzuruna getirilir. Allah Teâlâ ona bahşettiği nimetleri tek tek hatırlatır, o da bu nimetleri itiraf eder.

Allah Teâlâ ona:

-O nimetleri nerelerde kullandın? diye sorar.

O:

- Şehit oluncaya kadar senin yolunda savaştım, diye cevap verir.

Allah Teâlâ ona:

- Yalan söyledin. Fakat sen, insanlar sana cesur desinler diye savaştın, nitekim öyle de dediler, buyurur.

Sonra (meleklere) emredilir ve yüzüstü sürüklenerek cehenneme atılır.

Ardından ilim öğrenen ve öğrendiğini insanlara öğreten, Kur’an okuyan kimse Allah’ın huzuruna getirilir. Allah Teâlâ ona bahşettiği nimetleri tek tek hatırlatır, o da bu nimetleri itiraf eder.

Allah Teâlâ ona:

- O nimetleri nerelerde kullandın?  diye sorar.

O:

- İlim öğrendim ve o ilmi insanlara öğrettim, senin rızân için Kur’an okudum’ der.

Allah Teâlâ ona:

- Yalan söyledin. Fakat sen, insanlar sana âlim desinler diye ilim öğrendin ve insanlar sana (ne güzel) Kur’an okuyor desinler, diye Kur’an okudun, nitekim öyle de dediler, buyurur.

Sonra (meleklere) emredilir ve yüzüstü sürüklenerek cehenneme atılır.

Ardından Allah Teâlâ’nın kendisine her türlü nimetler bahşedip mal ve servet verdiği kimse Allah’ın huzuruna getirilir. Allah Teâlâ ona bahşettiği nimetleri tek tek hatırlatır, o da bu nimetleri itiraf eder.

Allah Teâlâ ona:

- O nimetleri nerelerde kullandın? diye sorar.

O:

- Senin hoşuna gidip râzı olduğun hiçbir yol bırakmadım ve hepsine infakta bulundum (harcadım), der.

Allah Teâlâ ona:

- Yalan söyledin. Fakat sen, insanlar sana cömert desinler diye infakta bulundun, nitekim öyle de dediler, buyurur.

Sonra (meleklere) emredilir ve yüzüstü sürüklenerek cehenneme atılır."

KONUNUN KISA AÇIKLAMASI:

Niyet, amelin esasıdır. Bunun içindir ki insanın amelinin kabul veya red edilmesi, onu işleyenin niyetine göre değer kazanır. Bu sebeple her kim, bir ameli ihlaslı olarak Allah için işler, onunla âhiret yurdunu elde etmek isterse ve bu ameli Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-’in sünnetine uygun olursa, ameli ondan kabul olunur.Her kim de Allah'tan başkası adına o ameli işlemeye niyet eder veya amelini ihlaslı olarak yapmayıp o ameline, Allah ile birlikte başkasını ortak koşarsa, ameli red olunur ve o amel (kıyâmet günü) sahibinin başına belâ olur.

KONUDAN ÇIKARILAN SONUÇLAR:

1. Şüphesiz ki bir amelin Allah Teâlâ tarafından kabul olunmasının şartlarından birisi ihlastır. İhlasın anlamı ise; kişinin amelinde sadece Allah Teâlâ’nın rızâsını gözetmesidir.

2. İhlasın önemi büyüktür. Zirâ ihlassız amel, (kıyâmet günü) sahibinin başına belâ olur.

3. Bir amelin görünüşte iyi ve güzel görünmesi, onun kabul olunması için yeterli değildir.

4. Her amelde niyeti düzeltmek ve bunun için çaba harcamak gerekir.

Terceme : Muhammed Şahin

Tetkik : Ali Rıza Şahin

İNTERNET RADYOMUZ 24 SAAT YAYINDADIR.
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

 


* BENZER KONULAR

Ana Babaya İhsan ve Hz. İbrâhim’in a.s. Örnekliği Gönderen: gurbetciyim
[Bugün, 04:28:05 ÖS]


Ana Baba ve Evlat İlişkisi Gönderen: gurbetciyim
[Bugün, 04:15:26 ÖS]


Cennete Kavuşmanın Yolu Tevhid Gönderen: gurbetciyim
[Bugün, 04:04:34 ÖS]


İşte Takvâ Buradadır Gönderen: gurbetciyim
[Bugün, 03:59:00 ÖS]


Güçlü Olmaya Mecbursun Gönderen: gurbetciyim
[Bugün, 03:55:17 ÖS]


Kendi Yaptıklarınız Yüzünden Gönderen: gurbetciyim
[Bugün, 03:33:55 ÖS]


Kötülüğe Göz Yummayalım Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:53:27 ÖÖ]


Önce İhlas Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:37:08 ÖÖ]


Gençler Ateizm - Deizm Sarmalında Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:27:53 ÖÖ]


Takvaya Davet Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:15:47 ÖÖ]


Dava için yaşamak Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:05:28 ÖÖ]


Tevhid ve Yeryüzünün İmarı Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:58:08 ÖÖ]


Emr'i Maruf Yapılmazsa Fitne Her Tarafı Kaplar Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:37:02 ÖÖ]


Müslüman Yüreği Gönderen: KOYLU
[Dün, 02:22:07 ÖS]


Başkalarına Benzememek Gönderen: KOYLU
[Dün, 02:16:56 ÖS]


Öfke Kontrolü İçin Ne Yapmalı Gönderen: KOYLU
[Dün, 02:09:56 ÖS]


Hayırlı Ümmet Olmanın Şartları Gönderen: KOYLU
[Dün, 02:06:03 ÖS]


Dünya ve Âhiret Bahtiyarlığı Gönderen: KOYLU
[Dün, 01:53:58 ÖS]


Duanın Gücünü Kuşanmak Gönderen: KOYLU
[Dün, 01:47:13 ÖS]


İstiğfara Sarılalım Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 12:01:35 ÖS]