EZAN VE KAMET
Ezan ve kamet, farz namazların sünnetlerindendir.
Arapça bir kelime olan ezan; bildirmek, ilân etmek demektir. Farz namazlara çağrı için ezan okumanın dayanağı, Kur’an ve sünnettir. Bu konuda Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyrulmaktadır:
“Siz namaza çağırdığınız zaman onu alaya alıp eğlence yerine koyuyorlar.” (Maide, 5/58) “Ey iman edenler! Cuma günü namaz için çağrı yapıldığı zaman hemen Allah’ın zikrine koşun…” (Cuma, 62/9)
Rasulüllah (s.a.s.) da: “Namaz vakti geldiğinde içinizden biri ezan okusun.” buyurmuştur.
Namaz, Mekke döneminde farz kılınmakla birlikte, ezan hicretten sonra uygulamaya konulmuştur. Medine’ye hicretten sonra Mescid-i Nebevi’nin inşası tamamlanıp düzenli olarak cemaatle namaz kılınmaya başlanınca, Hz. Peygamber vakitlerin girdiğini duyurmak için ne yapılabileceğini arkadaşlarıyla görüşmüş, o esnada Hz. Peygamber’e vahiyle ve içlerinde Hz. Ömer ve Abdullah b. Zeyd’in de bulunduğu bazı sahabilere rüyalarında bugünkü ezanın şekli öğretilmiştir.
Allahu ekber ( 4 defa) : Allah en büyüktür.
Eşhedü enla İlahe illallah ( 2 defa) : Şehadet ederim ki Allah’tan başka ilah yoktur.
Eşhedü enne Muhammeden Resulullah ( 2 defa) :
Şehadet ederim ki Hz.Muhammed , Allah’ın elçisidir.
Hayye ales salah ( 2 defa) : Hadi namaza
Hayye alel felah (2 defa) : Haydi kurtuluşa
Allahu ekber ( 2 defa) : Allah en büyüktür.
Lailahe illallah ( 1 defa): Allah’tan başka ilah yoktur.
Sabah ezanında Hayye alalefelah’tan sonra “Essalatu hayrün münennevm ( namaz uykudan hayırlıdır)” sözü de eklenir.
KAMET: Farz namazlardan hemen önce okunan çağrı sözüdür. Sözleri ezanla aynıdır. Ama ezana göre daha hızlı okunur. Ayrıca kamette hayye alelfelah’tan sonra “Namaz başladı” anlamına gelen “Kad kametissalah” sözü eklenir.