Gönderen Konu: ÖFKE DUYGUSU VE İSLAM  (Okunma sayısı 267 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

fanidunya

  • Ziyaretçi
ÖFKE DUYGUSU VE İSLAM
« : Ocak 13, 2019, 10:04:34 ÖS »
ÖFKE DUYGUSU VE İSLAM

Öfke¸ engellenme¸ incinme¸ tehdit vb. karşısında ortaya çıkan kızgınlık veya saldırganlık tepkisidir.1

Öfke¸ engellenme¸ incinme¸ tehdit vb. karşısında ortaya çıkan kızgınlık veya saldırganlık tepkisidir.1 Öfke¸ insanlarda küçük yaşlardan itibaren görülür. Çocuklar¸ engellendikleri zaman öfkelenirler. Ergenlik döneminde¸ fazla eleştirilmek¸ öfkeye yol açar. Yetişkinlikte ise¸ birçok nedenle insanlar öfkelenebilmektedir.

Yüce dinimiz de¸ insandaki bu duyguyu yok saymamanın yanında¸ onun nasıl eğitileceği konusunda müminlere ışık tutar. Nitekim Kur’anı Kerim¸ öfke duygusunu tanımlarken¸ her şeyden önce onu önemli ve gerekli görür. İnsanın yaratılıştan bu duyguya sahip olduğunu ve bu duygunun tümden yok edilmesinin imkânsız ve faydasız olduğunu açıklar. Nitekim Yüce Allah¸ Kur’an’da müminleri tanımlarken “öfkelerini kontrol ederler” şeklinde ifade kullanır. Buradaki ifadeye dikkat edersek¸ “onlarda öfke olmaz” yahut “hiç öfkelenmezler” denmemektedir. Hatta Kur’an’ı Kerim’in başka bazı yerlerinde öfke duygusu¸ yeri geldiğinde kullanmaya teşvik bile edilmiştir: “Muhammed Allah’ın elçisidir. Onun yanında bulunanlar¸ kâfirlere karşı katı (şiddetli)¸ birbirlerine karşı merhametlidir.” (Fetih¸48/29)

“Ey inananlar! Yakınınızda bulunan kâfirlerle savaşın¸ (onlar¸ sizde bir katılık bulsunlar. Bilin ki Allah korunanlarla beraberdir.” (Tevbe¸9/123)

Bütün bu ayetler¸ öfke duygusunun gerektiğinde kullanılması bağlamındadır. Bununla birlikte dinimizde genel olarak¸ öfkelenmemek¸ mülayim ve sakin olmak önerilir. Nitekim Kur’an-ı Kerim’i şahsında en iyi yaşayan müminlerin örneği Hz. Muhammed (s.a.v)’in en önemli özelliklerinden biri¸ bu mülayim¸ nazik ve sevecen yönüdür. Hatta bunu sadece yaşamakla kalmamış¸ müminlere tavsiyeleri de bu çerçevede olmuştur. Bizzat hayattayken ashabını¸ öfke duygularına hâkim olmaya teşvik etmiştir. Nitekim bir gün¸ ashabına¸ “pehlivan kimdir¸ siz bilir misiniz?” diye sormuş¸ ashabının: “Kimsenin yenemediği kişi” cevabına karşılık Allah Rasulü şöyle demiştir: “Hayır¸ pehlivan kızgınlık anında kendine hâkim olandır.” (Müslim¸ Ebu Davud¸ Şeybani¸ 111/246 )

Öfkeyi yenme konusunda Hz. Muhammed (s.a.v)¸ sürekli örnek davranışlarda bulunmuştur. Kötülük gördüğü pek çok yerde bile öfkelenip kızmak bir yana¸ af¸ güler yüz ve iyilikle karşılık vermiştir.

Onun bu özelliğine en çok şahit olanlardan biri olan Enes (r.a)’ın anlattığına göre¸ bir gün Rasulullah (s.a.v) ile birlikte yürürlerken¸ arkalarından bir bedevi yaklaşmıştır. O sırada Rasulullah (s.a.v)’ın sırtında Necran kumaşından yapılmış sert kenarlı bir hırka vardır. Bedevi yani çöl arabı¸ Rasulullah (s.a.v)’ın hırkasını hızla çekmiştir. Enes (r.a.) o anı¸ “Rasulullah’ın omzuna baktım çekişin şiddetinden boynunda iz kalmıştı.”

İfadeleriyle anlatmıştır. Bedevi: “Ya Muhammed! Yanındakilere Allah’ın malından bana vermelerini emret!” demiş ve buna karşılık Allah Rasulu (s.a.v)¸ kızmak bir yana¸ adamın yüzüne bakıp gülmüş¸ sonra yanındakilere ona bir şeyler vermelerini söylemiştir. (Buhari¸1/537)

Allah Rasulü (s.a.v) da bir insandır ve onda da öfke duygusu vardır. Ama o¸ görüldüğü gibi olur olmaz yerde öfkelenmemektedir. Çünkü olur olmaz yerde ve ani öfkelenme durumlarında¸ insan sağlıklı düşünme yetisini kaybeder. Bu durumda da daha sonra pişman olabileceği davranışlar yapabilir. Bu yüzden insanı olgunlaştırmayı ve güzel davranışlara yönlendirmeyi hedefleyen dinimiz¸ insanın öfke duygusunu sükûnetle atlatabilmesine ve onun akla egemen olmasını engellemeye çalışır. Çünkü atalarımızın dediği gibi “öfke baldan tatlıdır”.

İnsanlar¸ kızdıkları anlarda¸ öfke duyguları öylesine baskıcı olur ki¸ bu duygusallıkla o anda en doğru düşündüklerine inanırlar. Ama pişman olduğumuz pek çok olay¸ hep öfke anlarında ortaya çıkar.

Üstelik öfke¸ insanı söz ve davranışla şiddete yöneltebilir. Şiddet ise¸ İslâm’ın hedeflediği birey ve toplum yapısında¸ asla yeri olmayan bir davranış biçimidir.

İslâm dininin ortaya koyduğu bütün bu yaklaşımların yanında¸ ülkemizde yapılan kimi araştırmalar¸ öfkeyi yenme konusundaki kontrolün yeterince gerçekleşmediğini göstermektedir.2

 Bu durumda¸ her ne kadar mümin olduğumuzu ifade etsek de¸ kendimizi yeterince değerli ve güvenli hissetmediğimiz anlaşılmaktadır. Bu nedenle de bazılarımız¸ çevremizden gelecek eleştirilere katlanamamaktayız. Bu da sık sık öfke nöbeti doğurabilmektedir.

Sonuç olarak¸ İslâm dini müminlerde öfke duygusunu kontrol etmeyi emretmiştir. Rasulullah (s.a.v)¸ yukarıda açıklandığı gibi¸ bunu sadece tavsiye etmekle kalmamış¸ öfkeye nasıl hâkim olunacağını bizzat davranışlarıyla da göstermiştir.

Çünkü öfkeyi yenmeyi becerebilen insan güçlü bir iradeye sahip kimse demektir. Bu iradeyi gösterebilen kimse ise¸ arzu ve isteklerinin kölesi değil¸ nefsini yenerek ona hâkim olmayı başarabilmiş gerçek müminden başkası değildir.

Nitekim gerçek anlamda mümin¸ gönül insanıdır.

En önemli işi ise¸ insanlara öflenmek değil¸ gönüller kazanmaktır. O halde¸ öfkelerimizle hareket edip¸ gönüller kıracağımıza; Hz. Muhammed (s.a.v)’in örnekliğinde olduğu gibi yumuşaklıkla hareket edip gönüller kazanalım. Bazen kin ve nefrete yol açan öfkelerimizi terk ederek¸ güler yüz ve yumuşak tavırlarımızı artıralım. Sevelim¸ sevilelim kardeş olalım.

------------------------------------------------

Dipnot

1- Hüseyin Peker¸ Din ve Ahlak Eğitimi¸ Psikolojik ve Metodik Esaslar  2. Baskı¸ Samsun¸ 1998¸ s. 201.

2- Bkz. M. Doğan Karacoşkun¸ İnanç-Davranış İlişkisi¸ Samsun¸ 2000¸ s. 196

 


* BENZER KONULAR

Hasan Ergüçlü - Hira Dağı Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 10:16:42 ÖÖ]


Hasan Ergüçlü - Düştüm Çöllere Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 10:11:43 ÖÖ]


Öfkeyle Kalkan Zararla Oturur Gönderen: gurbetciyim
[Bugün, 08:50:20 ÖÖ]


Öfkeyi Kontrol Altına Almak İçin Gönderen: gurbetciyim
[Bugün, 08:46:24 ÖÖ]


Hayâlı Çocuk Yetiştirmek İçin Gönderen: gurbetciyim
[Bugün, 08:43:35 ÖÖ]


Cennet Annenin Ayakları Altındadır Gönderen: gurbetciyim
[Bugün, 08:33:08 ÖÖ]


Gönülden Boyun Eğelim Gönderen: gurbetciyim
[Bugün, 08:29:30 ÖÖ]


Ailemize Sahip Çıkalım Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:08:36 ÖÖ]


Müslüman Kadının Namazı Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:58:31 ÖÖ]


Altı Öğrencinin Başlattığı Osmanlı’yı Çökerten Süreç Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:51:56 ÖÖ]


Umut ve Şükür Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:31:19 ÖÖ]


Bu dünyânın Fâni ve Basit Hayâtı Seni Azdırmasın Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:24:25 ÖÖ]


Ehl-i Sünnet İnancı Nedir Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:16:44 ÖÖ]


Gözlük Gönderen: KOYLU
[Dün, 08:23:43 ÖÖ]


Ölüm ve Gerçeğe Uyanmak Gönderen: KOYLU
[Dün, 08:20:15 ÖÖ]


Bakış Açısı Gönderen: KOYLU
[Dün, 08:15:28 ÖÖ]


Çalışmak ve Yapıcılık Gönderen: KOYLU
[Dün, 08:10:59 ÖÖ]


Güzel Ahlak Rüzgârı Gönderen: KOYLU
[Dün, 08:07:50 ÖÖ]


Reklamlar Diziler ve Ailemiz Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:36:23 ÖÖ]


Hayat İbadete İbadet Neşeye Dönüşür Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:29:53 ÖÖ]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42