www.FaniDunya.Net |HUZURUN, DOSTLUGUN, KARDEŞLİGİN EN GENİŞ PAYLAŞIMIN TARAFSIZ, KALİTELİ, DEVAMLI HİZMETİN ADRESİ

FANİDUNYA NET iSLAMİ YAŞAM HAYAT TOLUM VE AİLE => İSLAMİ YAŞAM HAYAT TOLUM VE AİLE => İnsan ve Hayat => Konuyu başlatan: fanidunya NET - Şubat 07, 2023, 08:55:10 ÖÖ

Başlık: Nimetin Farkına Varmak
Gönderen: fanidunya NET - Şubat 07, 2023, 08:55:10 ÖÖ
Nimetin Farkına Varmak

Farkına varamadığımız şey, bizim için yok demektir.

İnsan, kendini, değerini ve yüceliğini bilemediği sürece, değerine değer katacak veya değersiz kılacak şeyleri bilmesine imkan yoktur. Altının değerini bilmeyen, bakır yerine kullanıp atacaktır. Beş duyumuzla davranış ve sorumluluklarımızı sınırlamak, kendimizi ölümlü, geçici şeylerle sınırlamaktır. Dürüstlük, sevgi, edep, hayâ gibi manevi değerlere ve insani yüceliğe veda etmektir. İnsanı, değerler sistemine ve insani yüceliğe yabancılaştırır. Bu durum mahlûkatın dahi en iptidai şartlar altında, normal hayat şartlarını kaybetmiş ilkellik halidir.

Kendi yüceliğinin farkına varamayan insan, neticede kendisini beş duygusuyla sınırlamış ve bu duygular dışına çıkamaz duruma gelmiş bir zindana düşürür.

İnsan kendi ufkunu sınırlandır ve karartırsa, o karanlıktan kim çıkaracak? Giderek aklı ve vicdanı da son derece dar çemberli duyguların ihtiyaçlarını karşılamaya mecbur kalır. Manevi değer inkarcılarının, kendileri için biçtiği dünya bu beş duyunun dünyasıdır.

Görme, işitme, dokunma, tatma ve koklama. Bu beş duygunun çizdiği çemberlerin bütün alanı ölüm karanlığında biter. Bu ufka, uykudaki bir rüya bile sığmaz. Çok dardır.

Oysa fani bünyesinde yerini göremediği ruhunun, aklının, vicdanının, irfanının, idrakinin, hayasının, edebinin, öyle ölümsüz bir yüceliği var ki, o yüceliğin iman aydınlığı, o mezar karanlığını dahi bu dünyadan daha aydınlık kılar. Bu manevi değerler yüceliğinin varlığı, insanlık tarihinde de binlerce olayda kendini açıkça göstermektedir. Ölümlü vücuduyla ölümsüz bir hayata, şöhrete kavuşmak için anıt mezarları dahi bugün baykuşlara yuva dahi olamayan Firavunlardan, Roma’nın ölümlü güç saltanatından gönüllere ferahlık veren tek bir şey kalmadı.

Nimete nankörlük yapmamak, o kadar önemlidir ki, bu iman ve ahlak nimetinin diğer yüzü olan nankörlük de, o kadar büyük bir felakettir.

“İnsanlara faydalı olan, insanların hayırlısıdır”. Nimete nankör olan kimse için, “buldukça bunayan” denir. Doyumsuzluğun nedeni, herkesten fazla imkânlar sahibi olma hırsıdır. Herkese kendinden aşağı bir yer biçen bu hırs ve haset, kalbe düşen bir tür cehennem ateşidir. Çünkü haset yangını, ortada ve görünürde değil, kalpte oluşan bir yangındır.

Kalbin darlıktan kurtulup, genişlemesi ve ferahlaması, herkes için iyilik diyen bir bahara erişmesi gerekir ki, bu hırs ve haset yangını sönsün.

Onun da tek imkanı, ilk insan Hz. Adem’den beri evrensel boyutta, fert ve toplum hayatı olarak yaşanmış olan ve yaşanmaya devam eden ilahi dinin iman ve ahlakıdır.

RADYO  FANİDUNYA FM
www.fanidunya.net