* FANİ DUNYA FORUM HABERLER

Gönderen Konu: Başkalarına Benzememek  (Okunma sayısı 33 defa)

0 Üye ve 2 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı KOYLU

  • *****
  • İleti: 2448
Başkalarına Benzememek
« : Bugün, 02:16:56 ÖS »


Başkalarına Benzememek

عَنِ ابْنِ عُمَرَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : مَنْ تَشَبَّهَ بِقَوْمٍ فَهُوَ مِنْهُمْ

Abdullah İbni ضmer radıyallahu anhümâ'dan rivâyet edildiğine gِre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem ‏ِyle buyurmu‏tur:

"Herhangi bir millete benzeyen, onlardand‎r." [1]

Sevgili Peygamberimiz ise bir hadîs-i ‏erîflerinde "Bizden ba‏kas‎na benzeyen bizden deًildir" buyurmaktad‎r.
Hem ‏er'î, hem aklî

Her toplumun, kendine has günlük hayat‎ ya‏ama biçimi, âdet ve gelenekleri, millî ِzellikleri vard‎r. Ayn‎ Peygambere inanan ve üm­met ad‎n‎ alan geni‏ insan topluluklar‎n‎n da ayn‎ iman‎ payla‏mak­tan doًan kendilerine ِzgü bir tak‎m anlay‎‏ ve uygulama ‏ekilleri elbette olacakt‎r. Hatta ayn‎ cinsten ibadetlerle mükellefiyet gibi üm­metler aras‎nda ortak baz‎ noktalar bile bulunacakt‎r, bulunmaktad‎r.

Yükümlülüklerin cinsi ayn‎ da olsa ayr‎ da olsa, her ümmetin uy­gu­lama biçimi, ya‏ama tarz‎, deًer ِlçüleri, ahlak kriterleri mutlaka deًi­‏iklik arz edecektir. En son ümmetin, kendinden ِncekilerden üstün ve ِrnek nitelikte olmas‎, hem ‏er'î hem de aklî bir gerektir. Muhammed ümmeti i‏te bu konumdad‎r.

Müslümanca ya‏ama sorumluluًu

فslâm ümmeti, bu imtiyaz ve toplumlararas‎ tesir-teessür (etki/tepki) ol­gusu kar‏‎s‎nda kendine ait yeri korumak gِrevindedir. Müslümanlar ba‏lan­g‎çta, ِnce mü‏rik hayat düzenine ve geleneklerine kar‏‎, daha sonra da Medine'de ehl-i kitab'‎n etkilerine kar‏‎ büyük bir gayret ve uyan‎kl‎kla, Allah ve Rasûlü tarafından öğretilen uygulama biçimle­rini yaşama savaşı vermişler ve bunda başarılı olmuşlardır. Artık bundan böyle her şeyin en güzeli, insan fıtratına en uygun şekli, Allah katında en makbul biçimi yaşanacak, uydurmalar ve şirk kültürünün kalıntıları, Müslümanların bilinçli yaşayışlarıyla ortadan teker teker kalkacaktı. İşte o günlerden bu yana, başka ümmetlere benzememek bütün Müslümanların dikkatle izledikleri bir genel yaşama prensibi olmuştur.
İslâm ümmeti kendine benzer

Hadisimizin çizdiği genel çerçeve ve belirlediği umumi prensip, kâ­fir ve müşriklere benzememenin ötesinde ehl-i kitaba da benze­memeyi, İslâm ümmetinin apayrı bir hüviyetinin olduğunu açıkça ilan etmektedir. Günümüz gerçekleri karşısında böyle bir prensibin, milletlerin milli kimlikleri ve ümmetlerin dini kişilikleri açısından ne kadar önemli ol­duğu pek açık bir şekilde ortaya çıkmış bulunmakta­dır.

Yüce kitabımız daha ilk surede Yahudileri, "gazaba uğramışlar"; Hristiyanları da "sapıklar"[2] diye tanıtmaktadır. Bu sebeple onlara ben­zemeye kalkmak, bu hükümlerde de onlara ortak olmaya rıza gös­termek anlamını taşır. Hâlbuki İslam, Yahudi ve Hristiyanların bile bile değiştir­dikleri, bazı ilâve ve çıkarmalarla aslî hüviyetinden uzaklaştırdıkları ilâhî çağrının en mükemmel şekilde yeniden sis­temleştirilmesidir. Müslü­manlar da bu yeni ve mükemmel şekli ya­şamak ve bütün insanlığa örnek olmak durumundadırlar.
Benzeme yönüne göre

Hadisimiz, Müslümanların bu nazik ve çok ciddi durumlarını belir­lemekte ve diğer ümmetlere benzememe konusunda genel bir kaide ola­rak, başkalarına benzeyenlerin, benzeme yönlerine göre, benzedik­leri millet hükmünü alacaklarını bildirmektedir.

Kabul etmek gerekir ki, en büyük tehlike inançta başkalarına ben­zemektir. Ancak şeklî benzeme de tehlikelidir. Çünkü benzeme, taklit edilenlerin bütün değerleriyle benimsenmesine ve onlara tam bir uydu olmaya kadar uzanır. Nitekim bu husus bir başka hadîs-i şerîfte, "Siz, sizden öncekilere karış karış, adım adım uyacaksınız. O kadar ki, şayet onlar bir keler deliğine girecek olsalar, siz de onların peşinden oraya gireceksiniz..." [3] diye tespit edilmiş bulunmaktadır. Tabiidir ki böylesi bir durum, benze­yenlerin sonu demektir.

“Ey inananlar, eğer kâfirlere itaat ederseniz, sizi ökçeleriniz üzerinde geri­sin geri küfre çevirirler.”[4]

“Ey inananlar, eğer kendilerine kitap verilenlerden (herhangi) bir gruba uyacak olursanız, sizi imandan sonra küfre döndürürler." [5]

Açıkça görüldüğü gibi bu ayetler, başkalarını taklidin sonunda köklü ve itikadi değişim yani bozulma ve sapıklığın bulunduğunu haber vermektedir. O halde en mükemmel dine sahip olan Müslümanların, kendi özellikleri içinde kalmaları, hem en ciddi kim­lik görevleri ve hem de en vazgeçilmez haklarıdır.

Kabul etmek gerekir ki, en büyük tehlike inançta başkalarına ben­zemektir. Ancak şeklî benzeme de tehlikelidir. Çünkü benzeme, taklit edilenlerin bütün değerleriyle benimsenmesine ve onlara tam bir uydu olmaya kadar uzanır.

Başkalarına benzememek İslâm'da pek büyük önem arz etmekte ve çok geniş bir yer tutmaktadır. Hz. Peygamber, çoğu kere ehl-i ki­taba, mecûsîlere veya kâfirlere benzememeyi, nehiy gerekçesi olarak göster­miştir. Bu arada bazı hadislerde de Şeytan'ın aynı şekilde nehy (yasak) gerekçesi yapıldığını hatırlarsak, başkalarına benzemeye kal­kışmanın ne ölçüde sakıncalı bir davranış olduğu kendiliğinden or­taya çıkar. Bu ko­nuda yüce kitabımızın şu ikazı ne kadar anlamlıdır:

"Mü'minler, daha önce kendilerine kitap verilenler gibi olmasınlar; on­lar üzerinden uzun zaman geçti de kalbleri katılaştı. Çoğu yoldan çıkmış kimse­lerdi..." [6]

Bir başka ayette de açıkça "Sizden kim onlara yönelir, onları dost edi­nirse, onlardandır"[7] hükmü yer almış bulunmaktadır. Sevgili Pey­gamberi­miz ise bir hadîs-i şerîflerinde "Bizden başkasına benzeyen biz­den değildir" buyurmaktadır.[8]

Buraya kadar zikrettiğimiz ayet ve hadisler, İslâm ümmetinin gün­lük yaşayışında başkalarına benzemekten azamî ölçüde sakınma­sını, kaçınmasını gerekli kılmaktadır. Burada hemen işaret edelim ki, belli bir milletin ya da ümmetin alâmet-i fârıkası (şiârı) olmayan ya da bu özelli­ğini kaybetmiş olan şekil ve konularda başkalarına benzemek hüküm ve sonuç açısından daha hafif ve daha az tehlikelidir. Ancak bu noktada da asıl hedef, bize ait özelliklerin ve güzelliklerin yaygın­laştırılması olmalı­dır.

Öte yandan başkalarına benzeme konusundaki yasak, bilim ve teknikle ilgili konuları kapsamamaktadır. Bu konularda en ileri ve güncel gelişmeleri takip etmek, daha ileri atılımlar gerçekleştirmek ümmetin bir başka ve önemli görevidir.

Unutulmamalıdır ki, ümmet-i Muhammed'in kendi özellikleri içinde varlığının, gücünün ve üstünlüklerinin hâkimiyeti, günlük ha­yatın, İs­lâm'a yabancı unsur ve propagandaların olumsuz etkisinden uzak tu­tulmasıyla sağlanabilecektir.

En mükemmel dine ve en doğru yola sahip olmanın haklı güveni ve derin sorumluluğu içinde inançlarımızın hayata yansıması demek olan İslâmî âdet ve geleneklerin ümmet-i Muhammed tarafından ko­runması, "tutuculuk veya çağdışılık" suçlamalarına rağmen, bu ümmetin mutlu gele­ceğinin başlıca teminatıdır. Çağdaşlığı, her konuda ilkesiz­lik olarak anla­yan ve uygulayanlar, bu soylu düşünce ve tavrı anla­makta elbette güçlük çekeceklerdir.

Yarınlara kendisi olarak ulaşmak ümmet-i Muhammed için büyük görev ve bahtiyarlıktır.
 
---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
 
Dipnotlar:

1. Ebû Davud, Libas 4; Ahmed b. Hanbel, Müsned, II, 50

2. Bk. el-Fatiha  (1), 7

3. Buhârî, İ’tisâm 9

4. Al–i İmrân (3), 149

5. Al-i İmrân (3), 100

6. el-Hadid (57 ), 16

7. el-Maide (5), 51

8. Tirmizi, İsti'zan 7

Prof. Dr. İsmail Lütfi Çakan

İNTERNET RADYOMUZ 24 SAAT YAYINDADIR
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

 


* BENZER KONULAR

Müslüman Yüreği Gönderen: KOYLU
[Bugün, 02:22:07 ÖS]


Başkalarına Benzememek Gönderen: KOYLU
[Bugün, 02:16:56 ÖS]


Öfke Kontrolü İçin Ne Yapmalı Gönderen: KOYLU
[Bugün, 02:09:56 ÖS]


Hayırlı Ümmet Olmanın Şartları Gönderen: KOYLU
[Bugün, 02:06:03 ÖS]


Dünya ve Âhiret Bahtiyarlığı Gönderen: KOYLU
[Bugün, 01:53:58 ÖS]


Duanın Gücünü Kuşanmak Gönderen: KOYLU
[Bugün, 01:47:13 ÖS]


İstiğfara Sarılalım Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 12:01:35 ÖS]


Kul Daima Rabbine Muhtaçtır Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:32:32 ÖÖ]


Çağın Meydan Okumalarına Karşı tek Reçetemiz: Hayâ Ahlakı Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:23:06 ÖÖ]


Sırat Köprüsünde Ayağımızı Kaydırma Allah’ım Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:13:19 ÖÖ]


Övünme Şükret Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:06:36 ÖÖ]


2025 - Mayıs - Single Eserler 3 320 + flac - NETTE İLK Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 12:23:15 ÖS]


Herkes Kazanamadığından ve Geçinemediğinden Şikâyet Edecek Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 12:16:24 ÖS]


İslam Ümmeti Dünyanın Kalbidir Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 12:06:44 ÖS]


Sünnet Muhasebesi Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 11:56:36 ÖÖ]


İçimizdeki Kalabalık Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 11:44:57 ÖÖ]


Allah İçin Sevmek Nasıl Olur Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 11:36:42 ÖÖ]


Bu Dünyada Kalıcı Değiliz Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 11:22:45 ÖÖ]


Dostluk ve Düşmanlık Gönderen: melek
[Mayıs 21, 2025, 11:46:35 ÖÖ]


Ona Dönsün Yüzün Gönderen: melek
[Mayıs 21, 2025, 11:40:38 ÖÖ]