Gönderen Konu: Kur'an-ı Kerimden Bazı Mesajlar 2. Cüz (Okunma sayısı 1863 defa)

fanidunya NET · « : Temmuz 30, 2025, 07:42:54 ÖÖ »

Kur'an-ı Kerimden Bazı Mesajlar 2. Cüz

2. CـZDEN BAZI MESAJLAR

BAKARA SغRESİ

152- "Artık siz beni anın ki ben de sizi anayım. Bana ؛ükredin, bana nankِrlük etmeyin!"

İnsanın normal hayatını ya؛arken kalple zikir halinde olması yani Allah’ın ho؛nutluğunu gِzetmesi, amelleriyle zikir halinde olması en ِnemli zikirdir.

İnsan, her türlü eylemini Allah’ın rızâsına uygun dü؛üp dü؛meyeceği ِlçüsüne gِre yapar, bu ؛ekilde Allah'ı anarsa Allah da insanı anar.

Allah'ın bir kulunu anması o kul için büyük bir ؛ereftir.

153- "Ey iman edenler! Sabır ve namazla yardım dileyin. ھüphesiz Allah sabredenlerin yanındadır."

Sadece musibet ve acılara katlanma durumunda değil; ibadetleri yerine getirme, haramlardan kaçınma, ِfkeyi kontrol etme gibi durumlarda sabretmek bu ayetteki buyruğun kapsamına girer.

Yüce Allah, kullarından sıkıntılı dِnemlerde namaz kılarak kendisinden yardım dilemelerini istemi؛; sabredenlerin yanında olduğu müjdesini vermi؛tir.

Namaz ki؛inin bedeni, dili ve kalbiyle kısaca bütün varlığıyla Allah’a yِnelmesi halidir. Sabırla benliğini güçlendiren, namazla da Allah'a dayanan insan O'nun rızasına uygun davranmı؛ olur.

155- "Andolsun ki sizi biraz korku ve açlıkla; mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltmekle sınayacağız. Sabredenleri müjdele!"

Zorlu süreçlerde Allah’a dayanıp isyana dü؛meyenler hem dinî hem de dünyevî bakımdan hep kazanmı؛lardır; bu Allah’ın yasasıdır.

Mü'min hayatı boyunca sabır imtihanına tabi tutulacağını unutmamalı, her durumda Allah'a hamd etmelidir.

156-"Onlar, ba؛larına bir musibet geldiğinde, "İnnâ lillâh ve innâ ileyhi râciûn" “Doğrusu biz Allah’a aidiz ve ku؛kusuz O’na dِneceğiz” derler."

Mü'min sadece vefat haberi aldığında değil, kar؛ıla؛tığı her zorlukta, her sıkıntıda "İnnâ lillâh ve innâ ileyhi râciûn" “Doğrusu biz Allah’a aidiz ve ku؛kusuz O’na dِneceğiz” demeyi alı؛kanlık haline getirerek Efendimiz (s.a.s)'in bu konudaki sünnetini hayata geçirmelidir. Zira bu cümleyi zikredip zorluk anında isyana dü؛meyenler sonraki âyette belirtildiği üzere büyük bir müjdeye mazhar olacaktır.

157- "İ؛te Rablerinin lütufları ve rahmeti bunlar içindir ve i؛te doğru yola ula؛mı؛ olanlar da bunlardır."

Bu âyet, kar؛ıla؛tıkları sıkıntılara sabreden; Allah’a olan güven ve teslimiyetlerini, iyimserliklerini koruyan yüksek karakterli müminler için daha yücesi dü؛ünülemeyecek güzellikte bir iltifattır.

✅اünkü bu ayette müminlere ِvgülerde bulunup onların hidayette olduklarını bildiren bizzat Allah’tır.

Bir mümin için bundan daha büyük bir lütuf ve ؛eref dü؛ünülemez.

174- "Allah’ın indirdiği kitabın bir bِlümünü gizleyenler ve onu az bir ؛ey kar؛ılığında satanlar yok mu, onlar karınlarına ate؛ten ba؛ka bir ؛ey doldurmuyorlar. Allah kıyamet gününde onlarla konu؛mayacak, onları arındırmayacak! Onlar için elem verici bir azap vardır."

Kutsal değerleri kullanarak çıkar sağlayanların bu sayede yiyip içtikleri ؛eyler gerçekte cehennem ate؛idir. Allah onları kendisine muhatap almaya değer bulmayacak, onları arındırmayacak ve acı bir azaba çarptırarak cezalandıracaktır.

✅اünkü onlar, Allah’ın âyetlerini çıkarlarına araç edinmek suretiyle dünyevî bakımdan dalâleti hidayete tercih etmi؛ bulunmaktadırlar.

Bu günah kar؛ılığında elde edilen menfaat maddî olarak ne kadar fazla olursa olsun, i؛lenen suçun ağırlığına nispetle son derece ِnemsiz kalacağından, âyette bu menfaat için “az bir kar؛ılık” tabiri kullanılmı؛tır.

175- "Onlar, doğru yol kar؛ılığında sapkınlığı, mağfiret kar؛ılığında azabı satın almı؛ kimselerdir. Ate؛e ne kadar da dayanıklılarmı؛!"

Allah’ın âyetlerini gerçek anlamlarından saptıranlara âyetin sonunda ؛ِyle denmi؛tir:

" فَمَٓا اَصْبَرَهُمْ عَلَى النَّارِ "

"Onlar ate؛e ne kadar dayanıklılarmı؛!"

“Onlar cehennem ate؛ine bu kadar mı dayanıklıdırlar ki bِylesine ağır günahları i؛lemeye cesaret edebilmi؛lerdir!” anlamında bir ifade kullanılarak son derece etkili bir uyarıda bulunulmaktadır.

183- "Ey iman edenler! Sizden ِncekilerin üzerine yazıldığı gibi sakınasınız diye sizin üzerinize de sayılı günlerde oruç yazıldı."

Bu âyetle hicretin 2. yılında Ramazan orucu farz kılınmı؛tır.

Oruç ibadeti İslâm’dan ِnce de bilinen, farklı da olsa uygulanan bir ibadet idi.

“Sakınmanız için, sakınasınız diye” ifadesi oruç ibadetinin hikmetine ı؛ık tutmaktadır. Oruç, günaha girmeme konusunda inananların iradesini güçlendirerek onları günahlardan uzakla؛tırır.

238- "Namazları ve orta namazı aksatmadan kılın, hu؛û içinde Allah’ın huzurunda durun."

Müminlerden en değerli varlıklarını korudukları gibi namazlarını korumaları istenmektedir. Namazın muhafazası namazın düzenli olarak kılınması anlamına geldiği gibi dille beraber zihnin de namazda olması manasını da içerir.

Hu؛û, namaz kılan müminin huzurunda bulunduğu Rabbinin büyüklüğüne yara؛ır bir saygı ile O'na yِneli؛i ؛eklinde gerçekle؛ir.

✅Hu؛ûsuz namaz, ruhsuz ceset gibidir. Bu nedenle âyette “huzur ve hu؛û içinde” kaydı getirilmi؛tir.

239- "Bir ؛eyden korkarsanız yaya veya binek üzerinde kılabilirsiniz. Korkunuz geçince Allah’ı, daha ِnce bilmediğinizi size ِğrettiği gibi anın"

Korkulu ve tehlikeli hallerde bile namaz kılmanın emredilmesi, namazın, müminin hayatıyla iç içe, vazgeçilemez, ihmal edilemez olması gerektiğini gِsterir.

245- "Kim Allah’a güzel (kar؛ılık beklemeden) bir borç verirse Allah da bunu kat kat fazlasıyla ِder. Daraltan da geni؛leten de Allah’tır ve O’na dِndürüleceksiniz."

Karz-ı hasen (güzel borç), Allah rızâsından ba؛ka bir menfaat beklenmeden verilen borçtur.

✅Yüce Allah, güzel borç vereni kendisine borç veren gibi kabul ederek yardımsever mümine ؛ereflerin en büyüğünü bah؛etmi؛tir.

250-...رَبَّنَٓا اَفْرِ غْ عَلَيْنَا صَبْراً وَثَبِّتْ اَقْدَامَنَا وَانْصُرْنَا عَلَى الْقَوْمِ الْكَافِرٖينَؕ

“.. Rabbimiz! Bizi sabırla donat, bize sebat ver ve inkârcı topluluğa kar؛ı bize yardım et!

Allah yolunda sava؛an Tâlût ve askerlerinin bu duası, müminler için direnme ve sebat gِsterme konusunda bir güç kaynağıdır. İnananlar bu duayı ِğrenmeli ve fırsat buldukça okumalıdır.

GـNـN DUA AYETİ

...رَبَّنَا لَا تُؤَاخِذْنَٓا اِنْ نَسٖينَٓا اَوْ اَخْطَأْنَاۚ رَبَّنَا وَلَا تَحْمِلْ عَلَيْنَٓا اِصْراً كَمَا حَمَلْتَهُ عَلَى الَّذٖينَ مِنْ قَبْلِنَاۚ رَبَّنَا وَلَا تُحَمِّلْنَا مَا لَا طَاقَةَ لَنَا بِهٖۚ وَاعْفُ عَنَّاࣞ وَاغْفِرْ لَنَاࣞ وَارْحَمْنَاࣞ اَنْتَ مَوْلٰينَا فَانْصُرْنَا عَلَى الْقَوْمِ الْكَافِرٖينَ

286- “Rabbimiz! Unutur veya yanılırsak bizi cezalandırma! Bizden ِncekilere yüklediğin gibi bize de ağır yük yükleme! ـstesinden gelemeyeceğimiz ؛eyleri boynumuza borç kılma! Bizi bağı؛la, ayıplarımızı ِrt ve bize rahmetinle muamele buyur! Sen bizim sahibimiz ve yardımcımızsın; artık inkârcı topluluğa kar؛ı bize yardım et!”

( Bu metin DİB Kur'an Yolu Tefsiri'nden istifade edilerek hazırlanmı؛tır.)

Sevda Demirbağ Bayrak..

İNTERNET RADYOMUZ FANİDUNYA FM 24 SAAT YAYINDADIR.

Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

FANİ DÜNYA FM

FANİ DUNYA FORUM HABERLER

Gönderen Konu: Kur'an-ı Kerimden Bazı Mesajlar 2. Cüz (Okunma sayısı 1863 defa)

fanidunya NET

Kur'an-ı Kerimden Bazı Mesajlar 2. Cüz

BENZER KONULAR