Gönderen Konu: Tevhid’in Fazileti ve Şirkten Sakındırma  (Okunma sayısı 66 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

fanidunya

  • Ziyaretçi
Tevhid’in Fazileti ve Şirkten Sakındırma
« : Ağustos 07, 2021, 08:11:49 ÖÖ »
TEVHİD
 
Tevhid’in Fazileti ve Şirkten Sakındırma
 
1) Enes bin Malik’ten (r.a.) rivayetle, Nebî (s.a.s.) şöyle bu­yurdu:

“Yüce Allah cehennemliklerin en az azap görenine:

“Şa­yet yeryüzünde olan her şey senin olmuş ol­saydı, onları bu azap­tan kurtulmak için feda eder miydin?” diye sorar. O da:

“Evet.” der. Bu cevap üzerine Allahu Teâlâ:

“Âdemin sul­bünden birisi ola­rak sen­den bu dediğinden daha azını iste­dim ki, o da bana hiçbir şeyi ortak koşmaman idi; ama sen bun­dan yüz çevirip ortak koştun.” diye buyurur.”[1]

v Buhârî’de geçen bir rivayet de şöyledir:

“Allah (c.c.) kıyamet günü cehennemliklerin en az azap gö­re­nine:

“Şayet yeryüzünde olan her şey senin olmuş ol­saydı, on­ları bu azaptan kurtulmak için feda eder miydin?” diye sorar. O da:

“Evet.” der. Bunun üzerine Allahu Teâlâ:

“Âdem’in sulbünden birisi ola­rak senden bu dediğinden daha azını istedim ki, o da bana hiçbir şeyi ortak koşmaman idi; ama sen bundan yüz çevirdin ve bana ortak koştun.” bu­yurur.

v Yine Buhârî’de (6538) gelen bir rivayet de şöyledir:

“Kıyamet günü bir kâfir getirilip, kendisine:

“Yeryüzü dolusu altına sahip olsan, ateşten kurtulmak için onları feda eder miydin?” diye sorulur. O da:

“Evet.” der. Bunun üze­rine:

 “Şüphesiz senden bu dediğinden daha kolayı (azı) is­tendi.” buyurulur.

v Müslim’de (2805) geçen bir lafız ise şöyledir:

“Yüce Allah cehennemliklerin en az azap görenine:

“Eğer dünya ve içindekiler senin olmuş olsaydı, onları bu azaptan kurtulmak için feda eder miydin?” diye sorar. O da:

“Evet.” der. Bunun üzerine Allah (c.c.):

“Âdem’in sulbün­den birisi olarak senden bu dediğinden daha azını istedim. Şüp­hesiz ki, o da bana hiçbir şeyi ortak koşmaman idi. (Ravi der ki: “Zannediyorum bu­rada “bunu kabul edersen seni ateşe koymam.” dedi.) Ama sen bu isteğime karşı geldin ve bana ortak koştun.” diye buyurur.

v Yine Müslim’de (52/2805) gelen bir rivayet şöyledir:

“Kı­yamet gününde bir kâfire:

“Yeryüzü dolusu altına sa­hip olsan, ateşten kurtulmak için bunları feda eder miydin?” diye soru­lur. O da

“Evet.” der. Bunun üzerine:

“Bundan sonra daha azı (senden) istendi.” buyurulur.

2) Ebû Zer (r.a.)’dan rivayetle, o dedi ki: Resûlullah (s.a.s.) şöyle buyurdu:

“Allahu Teâlâ buyurdu ki: “Her kim bir iyilik işlerse, ona bunun on katı kadarı veya daha faz­lası olarak artırmam var­dır. Kim de kötülük işlerse, onun karşılığı mislidir veya ba­ğışla­mamdır. Kim yeryüzü dolusu günah işleyip de bana hiç­bir şeyi ortak koşmadan gelirse, onu getirdiklerinin misli ka­dar mağfiret ile karşılarım. Her kim bana bir karış yakla­şırsa, ona bir zira’ (arşın) yaklaşırım. Kim bana bir zira’ yaklaşırsa, ona bir kulaç yaklaşırım ve kim de bana yürüyerek gelirse, ona koşarak giderim.”[2]

--------------------------------------------------------------------------------
 
[1] Müttefekun aleyh (Buhârî ve Müslim). Lafız Buhârî’ye aittir (3334).

[2] Müslim (2687), Ahmed bin Hanbel (8/21544) Hadisteki lafzı kendisine aittir. İleride gelecek.


İrfan b. Selim.

Çeviren: Abdullah Tunçer.

 

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41