Gönderen Konu: Hamle Sırası Bizde  (Okunma sayısı 39 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimiçi fanidunya NET

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 5873
Hamle Sırası Bizde
« : Mayıs 09, 2024, 07:47:01 ÖÖ »


Hamle Sırası Bizde

Âlemlere rahmet Hazreti Muhammed sallallahü aleyhi ve sellem, Mekke’de Rabbimin indirdiği ilk ayetlerde okumaya ve kaleme dikkat çekerken insanların ıslahının eğitimden geçtiğine dikkatimizi çeker.

Yol emniyetinin olmadığı, terörün kol gezdiği, güçsüzlerin güçlüler tarafından ezildiği, kardeşin kardeşi vurduğu, kabile savaşlarının yaygın hastalık olduğu, Doğu Roma İmparatorluğu ile Pers imparatorları arasında 615’te yapılan savaşta yüz binin üzerinde insanın öldüğü bir ortamın ıslahı için önce kula kul olmaktan kurtulup “La ilahe illallah, Muhammed rasülüllah/Allah’tan başka yaratan, yaşatan, yöneten ve donatan yoktur, Muhammed de O’nun Rasülüdür” diyerek özgürleşmek ve ardından Kitap ve Kalem’den haber vermiş.

Sevgili Peygamberimiz, Mekke’de Akabe denilen yerde Medinelilerin kendisine iman etmelerinin ardından ilk iş olarak Mus’ab bin Umeyr’i Medine’ye İslam’ı öğretmek için gönderir.

Bir köyü, şehri, ülkeyi veya tün insanlığı ihya ve imar etmek isterseniz, eğitimden başlayacaksınız.

Ekonomiden, silah sanayiinden…. Değil, eğitimden başlanacak.

İslami eğitim almamış, materyalist, seküler, çıkarcı bir adam, en kaliteli okulları bitirmiş olsa ve kritik bir görevin başına getirseniz, parayı görünce, çıkarlarını öne alınca bulunduğu makamın gücünü kendini yetiştirenlere karşı kullanabilir.

Bugünlerde ihanetten yargılananların hemen hepsi, üniversite bitirmiş birkaç dil bilen insanlar.

Savaş uçağının pilotunun, Hazine başkanının, istihbaratın başkanının, bakanların, bakmayanların herkesin çok iyi bir Müslüman olarak yetiştirilmesi gerekir.

Hain yandaştan, insaflı kâfir daha güvenlidir.

Tai’ten dönüşünden Mekkelilerin kendisine zarar vereceği haberini alınca insaflı kâfir Mutim b. Adiy’in himayesini istemiş ve o da kabul etmiş.

Uhud harbine Müslümanların safında katılan Yahudi Muhayrık için Sevgili Peygamberimiz, “Yahudilerin en hayırlısı Muhayrik” (Hassaf, Ahkam’ül-ev­kaf s: 2) demiş, o da Efendimiz’e yardımda bulunmuş.

Onun için kâfir olduğu halde Müslümanların haklılığını kabul eden insanları vardır.

Meselâ Ebu Talib, Peygamberimiz’e son nefesine kadar yardım etmiştir. Yani Müslüman olmayanlarla anlaşma yapılabilir.

Meselâ Pey­gamberimiz, münafıkların reisiyle Uhud’da savaşa çıkma­dan önce istişare etmiştir.

İstişare etmek bizi düşürmez, istişare ederiz ve kendi gönlümüzün meylettiği yapılır.

Müminlerin ve kâfirlerin söyledikleri düşünülür ve bir ka­rara varılır.

Rabbime de dua edilir, en hayırlısını versin diye.

Sonra Peygamber Efendimiz, o sene Medine’ye hicret için izin vermiş.

Sahabe teker teker veya gruplar halinde Medine’ye göç ediyor ama hicretten önce Medinelilerden söz alınıyor; 1. Akabe bey’atı, 2. Akabe bey’atı yapılıyor.

Peygamberimiz Mekke’de insanlara İslâm’ı anlatırken Me­dine’de de harpler eksik değil.

Buas harpleri diye meşhur olan iki kabilenin Evs ve Hazreç’in yıllardan beri süren harpleri var.

Çevredeki kabilelerde de harpler devam edi­yor. Yahudi kabilesi bunlar. Yahudiler Evs ve Hazreç kabilelerinden kurtul­mak için Evs ve Hazreç arasına da bir ikilik sokuvermiştir.

Bunlar birbirleriyle uğraşırken Yahudiler biraz rahata er­mişler.

Fakat Yahudiler yakında bizden bir peygamber gelecek, biz onun etrafında birleşeceğiz, dünyayı fethede­ceğiz. O zaman size gösteririz derlermiş.

Yani Medineli Yahudilerin bir peygamber geleceğine ait bilgileri varmış.

Medineli putperestler de onlardan duyarlarmış bu bilgileri. Bunun üzerine Medine’den bir heyet Mekke’ye gönderili­yor, gidin Kureyşlilerle anlaşın biz bir yerlerle harb eder­sek onlar bize yardım etsin, onlar savaşırsa biz onlara yar­dım edelim diye.

O heyet Mekke’ye geldiğinde Peygam­berimiz onlarla görüşür ve durumu arz eder. Heyettekiler, “Yahudilerin bahsettiği peygamber bu olabilir” demişler. Öyle ise Yahudilerden evvel davranıp biz Müslüman ola­lım derler ve orada Müslüman olurlar.

Kureyşlilerle anlaşmadan geriye giderler. İkinci sene altı kişi olarak ge­lirler ve Akabe denilen yerde Peygamberimiz’le buluşurlar. Bu altı kişi de Müslüman olur, iman eder; geriye dönerler.

Sonraki sene 70’i aşkın kişiyle gelirler; Efendimiz’e söz verirler; zina etmeyeceklerine ve Peygamberimiz’i canları, evlatları, malları gibi koruyacaklarına dair söz verirler.

Bunun üzerine Peygamberimiz ashabın Medine’ye gitmesine izin verir. Medineliler Müslüman olduktan sonra Musab b. Umeyr oraya öğretmen olarak gönderilir.

Abdullah bin Ümmü Mektum da gönderilir. İlk cumayı orada kıldıranlar bun­lardan biridir. Ashab, Medine’ye grup grup gittiler.

Hz. Ömer'in gitmesi gayet cesuranedir.

Hicret olayı hiçbir zaman kaçmak değildir. İslâm’ı daha iyi yaşamak ve diğer insanlara en iyi şekilde anlat­mak için gerekli zamanı ve zemini aramak için çıkıyorlar Mekke’den.

Hani, denizlerdeki, göllerdeki ve bataklıklardaki sular havada temizlenmek ve çiçekler, başlar, bahçeler, daneler üzerine yapmak için hicret ediyorlar; yükseliyorlar ya, işte hicret edenler de başka yerlerdeki insanlara tebliğ etmek ve sonra Mekke’ye dönmek için hicret ediyorlar.

Su bir yerde duracak olursa kokar, duran insanlar da bıkar.

İşle­yen demir ışıldar. Uzun atlama yapanlar, daha uzun atla­mak için geriye doğru çekiliyorlar.

Mekke’de işte bütün dünyanın üzerine atlama çizgisinden, buradan daha ileriye atlamak için geriye gidiliyor.

Medine’ye gidiliyor ve o hızla müthiş bir sıçrama yapılıyor.

Ta İstanbul’u alıyorlar; Endülüs’e kadar gidiyorlar ve Viyana’ya varı­yorlar.

Hamle sırası bizde.

Mahmut Toptaş.

İNTERNET RADYOMUZ. 24 SAAT YAYINDADIR.

RADYO  FANİDUNYA FM
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

TÜM OKUYCULARIMIZI PAYLAŞIMA DAVET EDİYORUZ, DAVETLİSİNİZ.

 


* BENZER KONULAR

Ölçülerimizi Sâbitelerimizi Bilelim Yaşayalım Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:18:21 ÖÖ]


Polen Alerjisi Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:09:30 ÖÖ]


İyiliğe ve Cömertliğe İlk Önce Evlerimizden Başlayalım Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:01:00 ÖÖ]


Osmanlı’nın Çöküşü ve Kutsal oprakların Bizden Kopmasında Nüfus Azlığının Etkisi Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:53:21 ÖÖ]


Annelerimiz Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:44:25 ÖÖ]


Allahü Teâlânın Gazabı Günahlar İçinde Saklıdır Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:38:04 ÖÖ]


İhlâs Hiçbir Amelini Beğenmemektir Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:30:52 ÖÖ]


Ebubekir İpek - Benim Sevdam Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 10:00:30 ÖS]


Ahlakî Eğitimde Annenin Önemi Gönderen: melek
[Dün, 07:33:28 ÖÖ]


Kurşun Döktürmek Neden Caiz Değildir Gönderen: melek
[Dün, 07:28:41 ÖÖ]


Merhamete Dön Gönderen: melek
[Dün, 07:23:29 ÖÖ]


Kaçarak Evlenmek Mutluluk Getirir mi Gönderen: melek
[Dün, 07:18:11 ÖÖ]


Allah'ın Mağfiretine Koşun Gönderen: melek
[Dün, 07:11:07 ÖÖ]


Kul Borcu Yüzünden Allah'a Kulluğu Unutmak Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:05:22 ÖÖ]


Mümin Ülfet Eder Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:01:45 ÖÖ]


Çocukların Kıyafet Adabı Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:22:55 ÖÖ]


Allah, Kalplerin Özünü Bilir Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:17:24 ÖÖ]


Göz Alerjisi Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:04:42 ÖÖ]


Sünnetullah Ontoloji Kurallar Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 05:57:29 ÖÖ]


Zekeriyya Aleyhisselam Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 05:43:56 ÖÖ]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42