Gönderen Konu: Her gününüz Kur’an olsun  (Okunma sayısı 486 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

fanidunya

  • Ziyaretçi
Her gününüz Kur’an olsun
« : Ocak 09, 2018, 07:00:27 ÖÖ »
Her gününüz Kur’an olsun

Hani takvimimizde "Yaşlılar haftası"  "Şehitler günü" gibi hafta ve günler vardır. Hiç değilse bir gün veya bir hafta onları hatırlamak isteriz.

Aslında biz, her an anneler gününü, babalar gününü, yaşlılar gününü ve yaratılan her şeyin gününü 365 gün, gücümüz oranında yaşatmaya çalışanlarız.

Adımımızı Besmeleyle atarken, helal lokma kazanmak için çalışırken, haramlardan kaçarken her an İslam dini günlerini kutlamış oluruz.

Namazımızda okuduğumuz Kur'an ayetleriyle, getirdiğimiz salavatlarla Kur'an ve Sünneti her an yaşatma ve Kur'anla yaşama işlemini yerine getirmiş oluruz.

Dünya genelinde yükselen değerin İslâmi değerler olduğunu, yedi iklim dört cihanda yayılan dinin de İslâm dini olduğunu Müslümanlardan çok bu günün İslâm düşmanları, yarının Müslümanları söylüyorlar.

Bunun da baş sebebi, bu dinin belirli bir ırka, belirli bir bölgeye ait din olmaması, diğer muharref dinler gibi yalnız papazların ve hahamların tekelinde olmamasıdır.

Misyonerlik faaliyetini belirli bir gurup yapar. Ama İslâm dinin de her Müslüman dininin tebliğcisidir.

İslâm dinini de Hıristiyanlık gibi ruhbanlar dini haline getirmek için çok çalışma yapıldı ama başarılı olmadı.

Bunda bizim gayretlerimizden ziyade dinimizin özelliği ve güzelliği, ruhbanlar dini olmasını engelledi.


Papazların denetiminde iş yapan misyonerler Afrika'nın içlerindeki köylere kadar giderek, İnterneti kullanarak Hıristiyanlık propagandası yapıyor ama hiçbir başarı göstermeleri mümkün değil.

Para için hizmet gören adamın etkisi parası kadar olur.

Ama her Müslüman, İslâm'ı yaşama ve tanıtma görevlisi olduğundan dünyanın her tarafında organizesiz bir şekilde hizmetine devam eder.

Gencecik bir delikanlı İnternet sitesi kurar ve oradan kendi bildiği kadarıyla, bildiği dille hizmet vermeye çalışır.

Onun içindir ki, şu anda İnterneti tebliğ aracı olarak en iyi Müslümanlar kullanmaktadırlar.

İlkokul öğretmenliğinden emekli birine sordum, "Ne yapıyorsun?" dedim. "Şehrin sanayi bölgesini geziyorum sıradan fabrika ve atölyelerin sahiplerine eğer arzu ederlerse işçilerine yarım saatlik düzenli olarak "İlmihal" bilgileri verebileceğimi, karşılığında ücret almayacağımı söylüyorum. On tane iş yeriyle anlaşıyorum, bir sene devam ediyorum. İkinci sene onları bırakıp yeniden on tane işyerinin işçilerine ilmihal bilgileri veriyorum" dedi.

Buyurun, öğretmen emeklimiz bu görevi yerine getiriyor.

Büyük illerimizden birinde imamlarımız, şehrin caddelerini kendi aralarında bölüşmüşler, sabah saat dokuzdan itibaren herkes kendi sokak veya caddesine dalıyor, sıradan her dükkana uğrayarak Kur'an öğretme işini devam ettiriyor.

Öğle namazına yakın görevinin başına dönüyor ve öğleden ikindiye kadar da camiye gelen çocuklara Kur'an öğretiyorlar.

Bunun bütün il, ilçe ve köylere kadar yaygınlaşması gerekir.

Daha önce size bir terzinin yaptığını anlatmıştım.

"Ben esnaf adamım. Dükkanımdan ayrılamam" diyenlere bir terzinin yaptıklarını söyleyeyim.

Terzi, iş yaptığı caddedeki esnafa haber verir ve isteyen benim dükkana gelir ve benden Kur'an okumasını öğrenebilir.

Sabah saat sekizden akşam yediye kadar çocuklarınızla beraber gelebilirsiniz. Ben hem işimi yaparım hem öğretirim der ve başlayıverirler.

Terzinin öğrencilerinin kalabalık olduğunu gören adliyeden emekli bir memur, hemen o terzinin yardımına koşar ve her yaz bu hizmeti beraber yürütürler.

Esnaf olanlar, kendiniz Kur'an okumasını biliyorsanız hemen yanınızda çalışan işçinize öğretiniz.

Eğer siz bilmiyorsanız, yanınızda çalışan işçinizden öğreniniz.

İkiniz de bilmiyorsanız en yakın caminin imamından veya kapı komşunuz esnaftan öğreniniz.

Bütün yılları Kur'an yılı ilan edelim ve bugünden itibaren başlayıverelim.

Hayırlı hizmetlerinizden haberdar ederseniz memnun olurum.

Mahmut Toptaş

 


* BENZER KONULAR

2014 - Ahmet Yağmur - Medine'ye Hasret Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:03:52 ÖS]


Asıl Derdimiz Dertsiz İnsanlar Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:27:42 ÖÖ]


Hayatını Düzene Koymak İsteyen Müslüman Gençlere Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:17:49 ÖÖ]


Bizi Aldatan Bizden Değildir Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:53:08 ÖÖ]


BenimKkim Olduğumu Biliyor musun Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:42:56 ÖÖ]


Çocuklarımıza Sahip Çıkmalıyız Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:35:33 ÖÖ]


Zulmün Zararları Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:22:59 ÖÖ]


Kutsal Yolculuğun Heyecanı Başlarken Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 11:22:37 ÖÖ]


Hac Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 11:14:26 ÖÖ]


Yetim ve Kimsesiz Çocuklara Sahip Çıkalım Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 10:49:10 ÖÖ]


Yalşayan Hurafeler Karşışında Müslümanların Tavırları Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 10:40:06 ÖÖ]


Yalanın Zararları Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 10:02:40 ÖÖ]


Ahiretin kapısı ölümü Hatırlamak ve Ona Hazırlanmak Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:49:11 ÖÖ]


Hicr Süresi Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:32:26 ÖÖ]


Güven Duygusunu Nasıl Elde Ederiz Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:22:28 ÖÖ]


Korku ve Ümit Ahiret İnancından Doğar Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:09:23 ÖÖ]


Süleyman Aleyhisselam Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:00:28 ÖÖ]


Zikir İbâdeti Kalbin Cilâsıdır Gönderen: fanidunya NET
[Nisan 26, 2024, 09:45:16 ÖS]


Müslüman’ın Müslüman’a Muamelesi Gönderen: KOYLU
[Nisan 26, 2024, 08:47:12 ÖS]


Ölüm Hadisesi ve Mümin’in Tutumu Gönderen: KOYLU
[Nisan 26, 2024, 08:42:28 ÖS]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41