Gönderen Konu: Kaybolanı Arama  (Okunma sayısı 127 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı fanidunya NET

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 5898
Kaybolanı Arama
« : Ağustos 21, 2023, 08:32:49 ÖÖ »


Kaybolanı Arama
 
Yeryüzünün ve gökyüzünün en değerli varlığı insandır.

Rabbimizin emriyle, meleklerin secde ettiği Ademoğlundan herhangi biri, dünyanın en değerli varlığıdır.

Irkı, rengi, bölgesi, dili ne olursa olsun, hiç fark etmez, o en değerlidir.

İnsanlar, böyle bir değere sahipken, kendisini yaratan ve yaşatanı bırakıp kendisi gibi yaratılan birine “Allah’ın oğlu” diyerek veya  kendisi gibi birilerinin akıllarının mahsulü kuralları Allah’ın kriterlerine tercih ederek kâfir damgasını kendi gönlü ve diliyle kendisi vurursa o, değerini kaybeder.

Rabbimiz buyurur:

“Allah'ı nasıl inkâr edersiniz? Siz ölü idiniz O diriltti. Sonra sizi O öldürecek, sonra sizi (ahirette) yine O diriltecek, sonra da O’na döndürüleceksiniz.

O Allah ki, yeryüzünde olanların tamamını sizin için yaratandır…” (Bakara süresi ayet 2/29)

Bu dünyaya ilk indirilen Hazreti Adem ile Havva’nın, cennete oranla hapishane hükmündeki bu dünyada ilk söyledikleri:

“Her ikisi: ‘Rabbimiz, biz nefislerimize zulmettik, eğer sen, bizi afvetmez ve bize acımazsan, biz hüsrana düşenlerden oluruz’ dediler.” (A’raf süresi ayet 7/23)

Ayetten anladığımıza göre ikisi de din ve dili biliyorlardı.

İslam inancına göre Hazreti Adem, ilk peygamberdi.

Onlar da bir arayışın içindeler.

Biz de kendi kaybımızı kendi içimizde arayacağız.

İçimizde taşıdığımız ve bize hep kötülükleri emreden nefsimiz, küçücük bir dünyalık için babamıza, anamıza, kardeşlerimize bizi tahrik eden nefsimiz, şeytanımızla bir olup bizi bizden kaybetmeye çalışıyor.

Önce kendimizi arayacağız.

Buna eski dilimizde, “Nefis muhasebesi veya nefis murakabesi” denirdi.

Bulaşıcı hastalığa yakalanan doktor, hastasını muayene edemediği gibi kendisi kaybolmuş biri, başkasına yol gösteremez.

Önce kendimizi bulalım.

Evimizde anahtarı kaybettiğimizde önce nereleri arayacağımızı biliriz.

Evin içinde gezdiğimiz, oturduğumuz yerler arandığı gibi, kendini kaybeden bizler de, önce en yakınlarımızla temasa geçelim. Sonra gittiğimiz cami, mektep, medrese, eski hocalar, eski dostlar, salih insanlar…

Bunların yanına varmak, onlarla oturmak bile kendimizi bulmaya yarımcı olur.

Kendimiz için sabit bir yer tespit edersek, diğer kaybolmuş dostlarımıza, “Filan camide buluşalım” diye adres verebiliriz.

Kaybolmuş insanlarımız da ikiye ayrılırlar:

Bir, günah bataklığına dalmış boğulmak üzere olan Müslümanlar,

İki, kâfirlik necasetinde debelenenler.

Her ikisine de can simidi atmak gerekir.

Günahlar, gönül aynasını kapkara hale getirir, gönül küflenir, gönlü kilitlenirse, kâfirlik de sevimli hale geliverir.

Rabbimiz buyurur:

“Onların (kâfirlerin) dünya hayatındaki çalışmaları boşa gitmiştir. Onlar ise güzel yaptıklarını zannediyorlar.” (Kehf süresi ayet 18/104)

“…Kim Allah'ı, meleklerini, kitaplarını, resullerini, ahiret gününü inkâr ederse çok uzak bir sapıklığa düşmüştür.” (Nisa süresi ayet 4/136)

Dünyada ve ahirette temiz ve güzel bir hayat için bizi yaratanın çizdiği “Sırat-ı Müstekıym/Dosdoğru Yol”dan sapanlara “Sapık” dendiği gibi “Kaybolan” da denir.

Sevgili Peygamberimizin arkadaşlarından Cabir bin Abdullah anlatıyor:

“Peygamber sallalahü aleyhi ve sellemin yanında idik. Yere bir çizgi çekti, o çizginin sağına iki çizgi çekti, soluna da iki çizgi çekti, orta çizginin üzerine parmağını koydu ve şu ayeti okudu: ‘Muhakkak bu benim dosdoğru yolumdur, ona uyunuz. Başka yollara uymayınız; sizi Allah'ın yolundan ayırır. Sakınasınız diye Allah bunları size tavsiye etti.” (En’am süresi ayet 6/153)

Biz, kendimizi ararken de, dünyada yolunu kaybetmişleri ararken de kendi yolumuza davet etmiyoruz.

Hepimiz, bu dünyada aynı şaşkınlarız.

Hepimize can veren, kan veren, göz veren, gönül veren, kalp veren, kalıp veren Rabbimizin yoluna, başta kendimizden sonra en yakınlarımızdan başlayarak, gücümüz oranında son insana kadar yol göstermeye çalışacağız.

Bu ayetin tefsirini, “Şifa Tefsiri”nden bir okuyuverin.

Mahmut Toptaş.

RADYO  FANİDUNYA FM
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

 


* BENZER KONULAR

Mustafa Sevim - Albümdışı ve Single Eserleri Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 03:16:07 ÖS]


Mehmet Çelebi - Single Eserleri Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 03:11:12 ÖS]


Çocuk ve Dayak Gönderen: türkiyem
[Dün, 10:54:26 ÖÖ]


Çocuklarımız ve Dua Gönderen: türkiyem
[Dün, 10:49:17 ÖÖ]


İnsanlara Güzel Ahlakın Gereğine Göre Davran Gönderen: türkiyem
[Dün, 10:45:23 ÖÖ]


Duymak ve Dinlemek Gönderen: türkiyem
[Dün, 10:40:29 ÖÖ]


Her An Gidecek Gibi Yaşamak Gerek Gönderen: türkiyem
[Dün, 10:38:12 ÖÖ]


İş ve Çalışma Ahlakı Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:36:53 ÖÖ]


Eş seçiminde Anne Babaya Hürmetin Önemi Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:03:55 ÖÖ]


Azim Tedbir ve Tevekkül Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:53:03 ÖÖ]


Zikir Sözlerin En Şereflisi Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:44:50 ÖÖ]


Tebessüm Bedavadır Alanı Mutlu Eder Vereni Üzmez Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:22:09 ÖÖ]


İtiraz Ahlakı Gönderen: webtasarim
[Mayıs 15, 2024, 08:45:22 ÖS]


Zamana Yol Gösteren Kitap Kur'an’ı Kerim Gönderen: webtasarim
[Mayıs 15, 2024, 08:36:38 ÖS]


Rahman’ın Has Kulları Gönderen: webtasarim
[Mayıs 15, 2024, 08:32:35 ÖS]


Cehennem Niçin Vardır Gönderen: webtasarim
[Mayıs 15, 2024, 08:29:07 ÖS]


Okumak Anlamak Yaşamak Gönderen: webtasarim
[Mayıs 15, 2024, 08:24:42 ÖS]


Hüseyin Saray - Single Eserleri Gönderen: fanidunya NET
[Mayıs 15, 2024, 07:19:10 ÖS]


Oruç İnsanlığı Geliştirmelidir Gönderen: fanidunya NET
[Mayıs 15, 2024, 07:40:52 ÖÖ]


Sözleri İyi Okumak Gerekir Gönderen: fanidunya NET
[Mayıs 15, 2024, 07:35:25 ÖÖ]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42