Gönderen Konu: İslam Gariplerin Dinidir  (Okunma sayısı 519 defa)

0 Üye ve 7 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimiçi fanidunya NET

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 5771
İslam Gariplerin Dinidir
« : Mart 27, 2024, 07:29:34 ÖÖ »


İslam Gariplerin Dinidir

Doğruluğunuz, dürüstlüğünüz, İslam’a uygun yaşamınız nedeniyle dışlanıyorsanız, size müjdeler olsun.

“Eline geçen haram imkânları kendi çıkarı için kullanmadı enayi” diyorlarsa sevinin.

İnsanların can attığı şu makamı teklif ettiklerinde, “Orada o haram işlerin idaresini ben yapamam” dediğiniz için dışlanmışsanız, ne mutlu size.

Sevgili Peygamberimiz diyor ki:

“İslâm garip başladı, tekrar yine garip olarak dönecektir” di­yor. Ne anlıyoruz bundan?

Benim ilk duyduğumda anladığım veya bunu an­latan hocanın anlattığı şu idi: İslâm ilk başladığında fakirler, boynu bükükler, parası olmayanlar bu dine sarılmışlardı; onlarla yücelmişti, şimdi yine günümüzde de aynı.

Camiye gelenler fakir, boynu bükük adamlar. Garip geldi, garip gidiyor.

Hadis böyle anlaşılıyor, fakat yanlış.

Hadisin de­vamında:

 “Gariplere müjdeler olsun” deniyor.

– Ya Rasülallah garipler kim?

“Bir kısım insanların bozduğunu düzeltenlerdir” (Müslim, Sahih, K. İman, bab 65 beyenü enne’l-İslame bedee, Ahmed, Müsned, Abdürrahman bin Senne hadisi)

 İslâm’a sarıldığı için ailesinden, eşlerinden, dost­larından uzak tutulmuş insanlardır.

Peygamberimi­z’in hayatına bakıyoruz. İlk Müslümanlar arasında zengin­ler de var, köleler de var, kadınlar da var.

Her tipten insanlar var. Yani gariplerden kasıt yalnız Bilali Habeşi, Ammar bin Yasir değil.

Hz. Ebubekir, Ömer, Osman, Ali, Hamza, Abdurrahman bin Avf da gariptir. (Allah hepsinden razı olsun)

 Abdurrahman İbnül Avf Müslüman olunca annesi çıkmış meydana, “Dininden dönmedikçe, bu meydanda kalacağım ve yemek de yeme­yeceğim.” demiş.

Bizim tarihimizdeki ilk açlık grevini kâfir bir kadın yapmış.

Anne, burada en sevdiği oğ­lunu terk ediyor, yalnız bırakıyor ve oğlu garip kalıyor.

Türkçede kullandığımız “garip” de doğrudur. Vatanından uzak yere gidene de “gurbete gitti” denir.

Gurbette, herkes gariptir.

Bizde sevdiklerinden ayrılan insana garip denmez mi? Bunlar da iman ettiğinden dolayı sevdikleri tarafından terk edilmiş ve garip kalmışlar.

Kendi yurtlarında garipler.

Herkes yakınından tepki görmüştür, işte bunlar gariptir.

20. asırda da bir genç, İslâm’ı hakkıyla yaşamaya başla­yınca annesinden, babasından tepki görür, yalnız kalır ve garip olur.

“İslâm, tekrar garip olarak dönecektir”in ma­nası budur. İşte Allah, bizi de gariplerden kılsın.

Peygam­ber Efendimiz, o garipler eliyle İslâm devletini kurmuştur.

Rabbimizden, Peygamberimize:

“En yakın akrabalarını uyar.” (Şuara Süresi, ayet 26/214) ayet-i kerimesi nazil olmuş.

Peygamberimiz bu defa Hz. Ali’ye durumu bildirmiştir; akrabalarını topluyor ve onlara bir yemek veriyor.

Siz, bu sünneti yerine getirdiniz mi?

Farz olan akrabalık bağlarını kuvvetlendirmek için en iyi yol, onları bir yemekte buluşturmaktır.

Yemeğe Ebu Leheb’i çağırmamışlar, sabote eder diye. Peygamberimiz, durumu ilk defa arz edecek.

Ebu Leheb, “Bütün sülaleyi çağırdılar, beni niye çağırmadılar?” diye kendisi gitmiş.

Allah’ın elçisi, “Allah’ın var olduğunu, bir olduğunu, ondan başkasına ibadet yapılmaması gerek­tiğini, kendisinin Allah’ın elçisi olduğunu” söyleyince, Ebu Leheb kalkıyor, “Bunun için mi çağırdın? Allah kahretsin” diyor. Bunun üzerine Tebbet/Mesed suresi nazil oluyor.

Şair de öyle diyor:

“Ta ezelden akrabaydık

Şimdi akrep olduk biz bize

Sırrımız meydana çıktı

Bakmaz olduk yüz yüze

Kimse bilmez akrabanın akrabadan çektiğin

Akrep etmez akrabanın akrabaya ettiğin.”

Sonra Efendimiz, bir dağın tepesine çıkıyor, küçük bir te­pecik, Kureyşlileri ve diğer kavimleri davet ediyor ve ilk defa açıktan davet, tebliğ yapıyor.

Peygamber Efendimiz’e Ebu Leheb’in yaptığını, Ebu Cehil yapmamıştır.

Peygamberimiz’in başına gelenler, hiçbirimizin başına gelmiyor.

Düşünün, İslâm’ı anlatmak için bir yere girdiniz, arkanızdan da bir akrabanız giriyor, siz bir şeyler anlatıyorsunuz, o yalanlıyor, “İnanmayın” diyor. Peygamberimiz’e işte bu yapılıyor.

Peygamberimiz tebliğini yapıyor, amcası peşinde, “İnanmayın, yeğenimdir, delidir, hastadır, cinler hasta yaptı” diyor, “Sihir yapanlar tedavi için uğraşıyorlar, inanmayın” diyor.

Aynı durumda biz olsak ne yaparız?

Peygamberimiz, anlatmış, adam etmek istemiş, o da peşin­den gelmemiş, sonunda cehenneme yuvarlanmış.

Cenaze­sini bile varisleri kaldırmamış. Çiçek hastalığı olmuş, ki­ralık iki köle, çukura atıvermiş. Malı, çocuğu ona fayda vermemiştir.

Ekonomik ba­kımdan çok güçlü olan Mekke, bir yetimin karşısında mağlup oldu.

Bugün de Amerika, Akdeniz’i savaş gemileriyle doldursa, 

Rusya, savaş uçaklarıyla yeryüzünü karartsa, 

Çin, kimyasal silahlarla havamızı zehirlese,

Biz, Sevgili Peygamberimiz’in ümmeti olarak, yeri, göğü, havayı, rüzgârı, denizi, yıldızı yaratan Rabbimizin kulu olarak, o putperestlerin hiçbirine boyun eğmeyeceğiz.

Yürü diyen, Rabbimizdir. Onun için endişe yok.

Biz Allah’a (c.c.) güveniyoruz.

Tedbirimizi alacağız, üze­rimize öldürme kastıyla gelen din düşmanlarının da cehennemde yanmaması için biz de onları yüreklerine yerleşmesi için İslam’ı tebliğe devam edeceğiz.

Kudurmuş kuduz köpek gibi saldırmaya devam ederse, Bedir, Hayber hareketi, kıyamete kadar örneğimizdir.

Mahmut Toptaş.
 
RADYO  FANİDUNYA FM
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

 


* BENZER KONULAR

Kutsal Yolculuğun Heyecanı Başlarken Gönderen: gurbetciyim
[Bugün, 11:22:37 ÖÖ]


Hac Gönderen: gurbetciyim
[Bugün, 11:14:26 ÖÖ]


Yetim ve Kimsesiz Çocuklara Sahip Çıkalım Gönderen: gurbetciyim
[Bugün, 10:49:10 ÖÖ]


Yalşayan Hurafeler Karşışında Müslümanların Tavırları Gönderen: gurbetciyim
[Bugün, 10:40:06 ÖÖ]


Yalanın Zararları Gönderen: gurbetciyim
[Bugün, 10:02:40 ÖÖ]


Ahiretin kapısı ölümü Hatırlamak ve Ona Hazırlanmak Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:49:11 ÖÖ]


Hicr Süresi Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:32:26 ÖÖ]


Güven Duygusunu Nasıl Elde Ederiz Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:22:28 ÖÖ]


Korku ve Ümit Ahiret İnancından Doğar Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:09:23 ÖÖ]


Süleyman Aleyhisselam Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:00:28 ÖÖ]


Zikir İbâdeti Kalbin Cilâsıdır Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 09:45:16 ÖS]


Müslüman’ın Müslüman’a Muamelesi Gönderen: KOYLU
[Dün, 08:47:12 ÖS]


Ölüm Hadisesi ve Mümin’in Tutumu Gönderen: KOYLU
[Dün, 08:42:28 ÖS]


Kaza ve Kadere İmanın Keyfiyeti Üzerine Notlar Gönderen: KOYLU
[Dün, 08:36:50 ÖS]


İnsan Hakları, Kadın-Erkek Eşitliği ve Adalet Gönderen: KOYLU
[Dün, 08:31:26 ÖS]


PCLOUD ÜCRETSİZ ÖMÜR BOYU DİLEDİĞİNİZ KADAR DEPOLAMA ALANINA SAHİP OLMAK Gönderen: andrewmemut
[Dün, 05:30:06 ÖS]


İnsan ve Dua Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:59:29 ÖÖ]


İman Etmeyenler Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:33:17 ÖÖ]


Sorumluluk Bilinci Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:57:24 ÖÖ]


Resulü Müctebâ Efendimiz (S.A.V.): “10 Haslet Vardır Ki Helak Olma Sebebidir Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:43:20 ÖÖ]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41