Gönderen Konu: Yeni Neslin Gönül Kapısı  (Okunma sayısı 88 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı gurbetciyim

  • Global Moderator
  • *****
  • İleti: 2149
Yeni Neslin Gönül Kapısı
« : Ekim 22, 2021, 01:32:16 ÖS »
Yeni Neslin Gönül Kapısı

Çocuklar yetişkinlerin en zorlandıkları yanıdır. İnsan yetiştikçe, büyüdükçe, işe güce belendikçe çocukluğundan uzaklaşır ve haliyle uzaklaştığı şeyi unutmak insana mahsustur. Gözden uzak olan gönülden de uzak olurmuş derler ya, onun gibi bir şey bu. Zaman ilerledikçe, çocukluğumuzdan, çocuklardan uzaklaştıkça, çocuklarla nasıl bir iletişim yürüteceğimizi de bilemez hale geliyoruz. Yaşadığımız dönemin hızı, aciliyeti, yoğunluğu, şaşkınlığı, bitmeyen gündemleri bu iletişimi daha da zorlaştırmaktan başka işe yaramıyor.

Biz çocuklarımızla emir komuta bağı kurmaya çalışıyoruz hâlbuki onlar bizden gönül bağı kurmamızı bekliyor. Göz bebeklerimize bakmaları, kucaklanıp, öpülmeyi, sevilmeyi istemeleri, bizimle oynamak, birlikte vakit geçirmek istemeleri hep bu yüzden. Bu yüzden sürekli soru soruyorlar. Çünkü sürekli iletişim halinde kalmak istiyorlar. Verilen ödevlerden nefret ediyorlar çünkü o ödevler çocuklarımızın bizler ile geçirecekleri vakitlerini çalıyor. Emir komuta iletişimi elbette çok pratik olabilir ama sürdürülebilir değildir. Öğretmen, anne ya da baba emredecek çocuklar da hemen yapacak. Kimse kusura bakmasın ama yok böyle bir dünya. Hele hele günümüzün zehir gibi beyinlere sahip gençlerini düşünürseniz hiç mümkün değil. Artık gençler eskisinden çok daha fazla etkileşim bekliyor, çok daha fazla araştırıyor, çok daha fazla soru sormak istiyor, sormak ve cevap almak istiyorlar. Çocukların etini kemiğini pay ederek eğitim öğretim süreçlerini yürütmemiz artık mümkün değil.

Çocuklarımızla gönül bağı kurmak aslında çok da zor değil. Bir insanın kalbini kazanmak gibi düşünün. Bir insana zaman ayırmak gibi düşünün. Mesela işinize günlük ayırdığınız zamanın çok daha azını çocuğunuza ayırdığınızda bu işi başarmış olabilirsiniz. İşinizden vakit ayıramıyorsanız biraz az uyuyarak bu işi başarabilirsiniz. O da olmadı tatillerinizden, arkadaşlarınızla geçirdiğiniz zamanlardan ya da sahip olduğunuz alışkanlıklarınızdan biraz fedakârlık yaparak bu işi başarabilirsiniz. Düşünsenize, bu dünyada en çok sevdiğiniz, gece gündüz geleceğini planladığınız evladınızın gönlünü kazanacaksınız. Bundan daha önemli bir iş olabilir mi! Sonra ne mi olacak? İşler yoluna girmiş olacak. Artık emretmeden, güzel sözle evladınız sizi dinleyecek, istediklerinizi yapmaya çalışacak. Hem o hem siz hem eşiniz hem de öğretmeniniz huzur bulacak.

İnanın, duygusal bağ kurmak, duygusal bağ kuramamaktan çok daha kolaydır. Duygusal bağ kurmak için çok fazla farklı yöntem ve teknik bilmenize gerek yok. Sadece evlatlarınıza nitelikli zaman ayırın yeter. Onlar zaten sizi yönlendirecek, yapmanız gerekenleri sizlere bir bir gösterecektir. Aslında biz onlara nitelikli zaman ayırdığımızda, kendi çözemediğimiz sorunları onların çözmesini sağlamış olacağız. Gönülden gönle kurulacak köprülerin yeni mimarları evlatlarımız olacaktır. Bundan hiç şüpheniz olmasın. Yeni nesil gençliğin eski dönemlere göre çok daha realist olduğundan bahsedebiliriz ama bir o kadar da duygusal olduklarını, inandıkları ve güvendikleri takdirde sizin için yapmayacakları iş olmadığını da bilmemiz lazım.

Çocuklarımızın saklı, gizli ve sırlarla dolu dünyasına yolculuk yapmadan, onları keşfetmeden, onları gerçekten tanımadan birlikte bir şeyleri başarmamız mümkün değil. Bunun için onların dünyasına açılan gönül kapısını aralamamız lazım. Bu kapının nasıl aralanacağına dair sır ise onlara ayıracağımız zamanla alakalıdır. Bu gönül kapısı hiçbir zorlama ile açılamaz. Para vererek, çilingir tutarak, zor kullanarak bu kapıyı açamaz aksine daha da açılamaz hale getirmiş olursunuz. Gönül kapısı, ancak ve ancak gönül insanı olarak açılır.

 


* BENZER KONULAR

Cuma Günü ve Cuma Namazının Faziletti Gönderen: webtasarim
[Dün, 11:03:55 ÖS]


Zulme Rıza Zulümdür Gönderen: webtasarim
[Dün, 10:57:11 ÖS]


Elem ve Zoorlklara Karşı Sabır Gönderen: webtasarim
[Dün, 10:47:42 ÖS]


İyilikleeri Yok Eden Haset Gönderen: webtasarim
[Dün, 10:39:51 ÖS]


Gençlik Gönderen: webtasarim
[Dün, 10:33:40 ÖS]


Mehmet Kemiksiz - Dert Söyletir 320 kbps + Flac Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 10:10:00 ÖS]


Gülbe Şeker - Ellerim Küçük Daha 2 - 320 kbps + Flac Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 10:02:48 ÖS]


Mutsuzluk Kilo Aldırıyor Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:26:02 ÖÖ]


İslâm Ahlâkı-Ahlâkı Güzelleştirmenin Yolu Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:16:18 ÖÖ]


Çocuklarda Çalma Davranışı Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:10:15 ÖÖ]


Ayrılığın Acısı ve Tatlısı Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:03:45 ÖÖ]


Son Peygamber Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:38:32 ÖÖ]


Abdullah Akbulak - Kutlu Doğum 320 Kbps + Wav Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:30:08 ÖÖ]


Sana sığınırız Ya Rabbi! Gönderen: melek
[Mayıs 05, 2024, 06:33:30 ÖS]


Kabirdeki Kişi Tekrar Dünyaya Gelse Sizce Ne İle Uğraşır Ne Yapardı Gönderen: melek
[Mayıs 05, 2024, 06:19:41 ÖS]


Fitne Adam Öldürmekten Daha Kötüdür Gönderen: melek
[Mayıs 05, 2024, 06:14:32 ÖS]


En Kötü Körlük İdrak Körlüğüdür Gönderen: melek
[Mayıs 05, 2024, 06:10:00 ÖS]


Kıyametten Sonra Mezarından İlk Diriltilecek Olanlar Gönderen: melek
[Mayıs 05, 2024, 06:05:30 ÖS]


Abdullah Akbulak - Dertli Yol 320 kbps + Wav Gönderen: fanidunya NET
[Mayıs 05, 2024, 05:45:18 ÖS]


Cemaat Anlayışımızı Mümin Sorumluluklarımızı Gözden Geçirelim Gönderen: fanidunya NET
[Mayıs 05, 2024, 08:44:31 ÖÖ]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42