www.FaniDunya.Net |HUZURUN, DOSTLUGUN, KARDEŞLİGİN EN GENİŞ PAYLAŞIMIN TARAFSIZ, KALİTELİ, DEVAMLI HİZMETİN ADRESİ

FANİDUNYA NET TARİH, KÜLTÜR, SANAT, EDEBİYAT => SERBEST KÜRSÜ => Serbest Kürsü => Konuyu başlatan: fanidunya - Nisan 24, 2021, 07:53:24 ÖÖ

Başlık: Kişiliğin Zıddı Kişiliksizliktir
Gönderen: fanidunya - Nisan 24, 2021, 07:53:24 ÖÖ
Kişiliğin Zıddı Kişiliksizliktir

Kişiliği olan yani şahsiyet sahibi insanlar, toplumda saygın kimselerdir. Çünkü bu insanların nerede sevineceğini, nerede üzüleceğini, ne zaman öfkeleneceğini, ne zaman bağıracağını, kısaca ne zaman nasıl davranacağını kendisi kadar çevresindekiler de bilir.

Kişilik sahibi kimseler çevresindekileri şaşırtmaz. Tepki göstereceği bir konuda sessiz kalmaz. Beğeneceği bir konuyu gerçekten beğenir ve bunu belli eder.

Kişilik sahibi insanın zıddı kişiliksizliktir. Böyle kimselerin ne zaman nerede ne yapacağını kimse bilemez. Dolayısıyla bu insanlara kimse güvenmez. İtibar etmez, değer vermez…

Yol haritalarından biri de karakterdir. Karakter bir insanın adı gibidir. Onun bedenine yansımış kartvizitidir. Toplum normlarına göre ideal insan aynı zamanda karakter sahibi insandır.

Karakter sahibi insan, toplumda örnek gösterilen, itibar edilen, yetki verilen, güvenilen insandır. Toplumda başarılı olan insanlar da elbette karakter sahibi insanlardır.

Dolayısıyla çocukluktan itibaren insana verilen tüm eğitimlerin amacı insanın kişiliğinin ve karakterinin gelişmesi olgunlaşması için olmalıdır. Evde ailenin verdiği eğitim, kültür, ahlak ve inanç bilgisi; okulda verilmek istenen eğitim, görsel ve edebiyat dünyasında verilmek istenen eğitimlerin esas amacı da bu olmalıdır.

Biz de bu vesileyle herkese geçmişten günümüze, yaşanmış, yaşanabilen veya darbımesel olarak menkıbe olarak kuşaktan kuşağa aktarılmış hatıra, hikâye ve menkıbeleri bulup okumalarını böyle kitapları edinmelerini; böyle bilgilerden beslenmelerini öneriyoruz.

İnsanın bir özelliği de, kendi başından geçmese bile, yaşanmış olanlardan ibret alabilmesi değil midir?

Yüzyıllar boyunca binlerce örneği bulunan nice vezire, krala, beye, paşaya; günümüzde iş dünyasının duayenlerine, siyasetçisine, akademisyenlerine vb. anlatılmış ve anlatılması mümkün olan “öğüt”, “ibret”, “motivasyon” ihtiva eden bu tür çalışmaların insanlığın ortaklaşa kabul ettiği ideal insan oluşturmada bir nebze de olsa fayda sağlayabileceğine inanıyoruz.

Recep Kırcaali.