Gönderen Konu: İbadetler Güzel Ahlâklı Olmayı Sağlar  (Okunma sayısı 107 defa)

0 Üye ve 2 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimiçi fanidunya NET

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 5771
İbadetler Güzel Ahlâklı Olmayı Sağlar
« : Mart 29, 2024, 06:52:03 ÖÖ »


İbadetler Güzel Ahlâklı Olmayı Sağlar

İman ve ibadet esaslarını yerine getiren insan, ahlâkî görev ve sorumluluklarını kolaylıkla gerçekleştirebilecek bir karekter yapısı kazanır. Bu sebeple insanın ahlâkî eğitiminde, Allah’a karşı görevler manzumesinden olan iman ve ibadet esasları son derece büyük bir rol oynarlar. İman, ibadet ve ahlâk arasında yakın bir ilişki vardır.

İbadetler, hem kalbimizdeki imanı güçlendirir hem de iyi ahlâklı olmamızı sağlar. Çünkü beş vakit namaz bize daima Allah’ı hatırlatır, her türlü çirkin davranıştan vaz geçirir. Oruç, belirli bir süre basit bir aç kalma olayı değildir. Oruç, köklü bir irade terbiyesi, insanı kötü alışkanlıklardan temizleyen, çirkin davranışlardan uzaklaştıran ve iyi huylar kazandıran bir ahlâk eğitimidir.

Oruç, şefkat ve merhamet duygularını geliştirir, elimizi, gözümüzü haramdan, dilimizi yalandan, yani kötü davranışlardan korur. Zekât cimrilikten kurtarır, başkalarına karşı iyilik ve yardımseverlik duygularını geliştirir, topluma faydalı bir insan haline getirir. Hac dünyanın her yerinden gelen Müslümanların, bir ve beraber olmalarının sembolüdür.

Bir toplumda, iman, ibadet ve güzel ahlaka, yani İslâmî hükümlere, değerlere önem verilmezse o toplumda helâl-haram kavramları önem arz etmez. Böylece yapılan işlerde hak, hukuk, adâlet gözetilmez, herkes kendi menfaatini düşünür ve rahatlıkla başkasının hakkını yer.

Bu itibarla İslâm’da yolsuzluğa, torpile, rüşvete, hırsızlığa, haksızlığa, ahlâksızlığa, adâletsizliğe yer yoktur. Kim olursa olsun hakka, adâlete ve güzel ahlâka uygun davranmak zorundadır. İslâm’ın olduğu yerde, hak, hukuk ve adalet vardır. İslâm’ın olmadığı yerde ise adaletsizlık, haksızlık, hırsızlık, ahlâksızlık ve zulüm vardır. Böyle bir toplumda da huzur ve güven olmaz.

İnsan, bütün yaptıklarından sorumludur. Bu yüzden insanın bu dünyada ve âhirette mutlu olabilmesi için kötülüklerden kaçınması ve iyi davranışlara yönelmesi gerekir. Yüce Allah şöyle buyurur: “Kim zerre kadar iyilik yaparsa onun karşılığını görür. Kim de zerre kadar kötülük (haksızlık) yaparsa onun karşılığını görür.”

(Zilzâl, 99/7, 8) Dolayısıyla güzel ahlâk sahibi olmak, iyi şeyleri yapmayı ve kötü olan şeylerden de uzak durmayı gerektirir.

İslâm’ın temel esasları veya Kur’an’ın ana muhtevası diyebileceğimiz iman, ibadet, ahlâk ve muamelat hükümleridir. İbadet, yalnızca Allah Teâlâ’ya kulluk bilinciyle ve Yüce Allah’ın rızasına uygun davranmaktır. Ahlâk ise iman ve ibadet ile elde ettiğimiz mânevî değerleri bir hayat tarzı hâline getirmektir.

İbadetten beklenen ahlâkı güzelleştirmesidir. Bu sonuç dünya ve ahiret hayatı için mutluluğa götürücüdür.

Beklentilerin aksine güzel ahlâka dönüşemeyen ibadet bireysel ve toplumsal hayatta faydadan ziyade maddî ve manevî zarara sebep olur. Güzel ahlâk Allah Teâlâ’nın emridir. Bu emir Peygamberimizin şahsında da bizlere aktarmıştır. İslâm dini kıyamete kadar hükmü geçerli tek din olmasından dolayı tüm zamanları ve tüm insanları muhatap alan esaslar ortaya koyar.

İslâm dininin iman ve ibadet esaslarıyla ahlâk ilkelerini kesin çizgilerle birbirinden ayırmak mümkün değildir.

Müslüman kişi dininin emirlerini benliğine öylesine yerleştirecek ki, bütün davranışları en güzel ahlâk prensipleri halinde ortaya çıkacaktır.

Aslında iman ve ibadet esaslarının tamamı, Müslümanı bu olgunluğa eriştirmek için emredilmiştir. Bu seviyeye gelen insanın kalbinde bütün mahlûkat için iyi ve güzel duygular yer alacak, şahsiyetine yakışmayan her türlü kötülükten uzaklaşacaktır.

İslâm dininde iman, ibadet ve ahlâk bir bütünlük arz etmektedir. Bu nedenle namaz, oruç, zekât ve hac gibi İslâm’ın temeli olan ibadetleri şartlarına uygun olarak eda edildiğinde kişinin güzel ahlâklı olmasını ve kötü huylardan uzaklaşmasını sağlar.

Yüce Allah şöyle buyurur: “İman edip faydalı işler yapanlara (İman, ibadet ve güzel ahlak sahibi olanlara), altından ırmaklar akan cennetler vardır. İşte büyük kurtuluş ve mutluluk budur.” (Burûc, 85/11)

İnsanların dünya ve ahirette mutlu ve huzurlu olması için İslâm’ın emirlerine, yasaklarına ve ahlâkî kurallarına uyması gerekir. Ne mutlu İslâmî anlayış ve yaşayış üzere olmaya gayret edenlere!

Süleyman Gülek.

İNTERNET RADYOMUZ. 24 SAAT YAYINDADIR.

RADYO  FANİDUNYA FM
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

 

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41