Gönderen Konu: Tevekkül- Allah'a güvenmek - Niçin Önemli?  (Okunma sayısı 1195 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

fanidunya

  • Ziyaretçi
Tevekkül- Allah'a güvenmek - Niçin Önemli?
« : Eylül 20, 2014, 07:57:03 ÖS »
Tevekkül- Allah'a  güvenmek - Niçin Önemli?


Sözlükte tevekkül; “Sebeplere tevessül ettikten sonra neticesini Allah’a bırakmak, Allah’tan gelene razı olmak, kendine ait vazifeyi yaptıktan sonra neticelerini Allah’dan istemek, kadere razı olmak ve Hakk’a güvenmek” manalarına geliyor.
Kur’ân-ı Kerîm’de mü’minleri tevekkül zırhını kuşanmaya teşvik eden pek çok âyet-i kerîme var. Bunlardan birinde, Tevbe sûresinde şöyle buyruluyor: “De ki; “Allah’ın bizim için yazdığından başkası bize erişmez. O bizim Mevlâmızdır.” Şu halde mü’minler, yalnız Allah’a güvenip tevekkül etsinler.” (9/51.)
Tebük seferi sırasında gelişen bazı hâdiseler vesîlesiyle nâzil olan bu âyet-i kerimeyi Hamdi Yazır merhûm şöyle izah ediyor: “Allah’ın lehimize yazdığından başka hiçbir şey bize isâbet etmez. Acı-tatlı başımıza her ne gelirse hepsi Allah’ın yazdığıdır ve başkalarının değil, ancak O’nun takdiri iledir. Ve o da neticede mutlaka lehimizedir; dünya ve ahrette hayrımız içindir. Çünkü O, bizim Mevlâmızdır; sahibimiz ve yardımcımızdır. İşlerimizin hayırla neticelenmesi konusunda kendisine itimat ile tevekkül ettiğimiz vekilimizdir. Dolayısıyla üzerimizde bütün tasarruf ve velâyet hakkı O’nundur. Bizimle ilgili ne dilerse onu yapar ve ne yaparsa hakkımızda hayırlı olanı yapar. O bize hayat ve memâtımızda kendimizden daha evlâdır.
Şu halde mü’minler, yalnız Allah’a güvenerek O’na itimat etsinler. Bütün güç ve kudreti O’ndan bilerek her hususta Allah’a güvensinler. O’nun takdir ettiğine isteyerek ve teslimiyetle razı olup, gereğince kulluk vazifelerine devam etsinler. Çünkü Allah’a ne kadar tevekkül ve itimat edilirse, O daha fazlasına layıktır ve O’ndan başka gerçek manada dayanıp güvenecek bir merci yoktur. İnkâr edenler bu hakikati bilmedikleri için, nefislerinin kendilerine dayanıp itimat edecek güç ve kudret bahşettiğini zannederler. Bu sebeple “işimizi elimize aldık” diye mağrurlanırlar. Her biri kendi işinin âmiri edâsına bürünür de, zımnen uluhiyetten bir hisse almak isterler. Bu şekilde ömürleri nifak ve şikak içinde geçip gider. Halbuki, hakka istinad etmeyen fânî nefsin, kendi başına itimat edilecek hiçbir yanı yoktur ve tek başına nefse güvenmek, batıl bir seraptan ibarettir. Bu itibarla kendine güvenip mağrurlanan inkârcılar sonunda, hâdiseler önünde mağlup olarak nefislerine olan güvenlerini kaybederler. Fakat hiçbir şeye değil, sadece Allah’a güvenerek tevekkül eden mü’minler, ölümden bile korkmayarak iman-ı kamil ile Rablerinin huzuruna varırlar.”
Şunu unutmamalı;
Tevekkül, yapılacak işi Allah’a havale etmek değil, gerekli şartları yerine getirdikten sonra O’nun takdiri ile meydana gelecek sonuca razı olmaktır. Bazılarının gafletle zannettikleri gibi tevekkül, alınması gereken tedbirleri ihmal ederek vazifeyi terk etmek değildir. Tevekkül; kişinin, Allah Teâlâ’nın dünya ve ahiretini ilgilendiren bütün işlerinde kendi hayrına olanları celp edeceğine ve zararına olanları def edeceğine samimiyetle inanması ve bütün işlerine vekil olduğuna güvenmesidir. İman, O’ndan başka hiçbir kudretin vermeye ve engel olmaya muktedir olmadığına inanmaktır. Bu itibarla tevekkül, Allah Teala’nın takdir ettiği sebepleri elde etmek için çalışmaya aykırı bir durum değildir. Nitekim ayet-i kerimede: “Kim Allah’tan korkarsa, Allah ona bir çıkış yolu ihsan eder. Ve ona beklemediği yerden rızık verir. Kim Allah’a tevekkül ederse O, ona kafidir.” (Talak, 65, 3.) buyrulmaktadır.
Cenâb-ı Hak “Allah, kendisine dayanıp güvenenleri sever.” (Âl-i İmrân, 3/159.) kavl-i celili ile tevekkül ehlini, muhabbet-i Mevla ile müjdeliyor ve bu konuda mü’minlerini “Kim Allah’a tevekkül ederse, O ona yeter.” (Talak, 65, 3.) fermânı ile temin ediyor. İbn-i Abbas (r. anhüma)’dan rivâyet edildiğine göre Peygamberimiz (s.a.v); “İnsanların en güçlüsü olmayı arzulayan, Allah’a tevekkül etsin.” (İbn-i Ebu’-Dünya, Tevekkül, 9.) buyuruyor ve dualarında, “Allah’ım! Beni sana tevekkül eden senin de kendilerine kafi geldiğin kullarından eyle!” (İbn-i Ebu’-Dünya, Tevekkül, 4.) diye niyâz ediyor.
“Tevekkül niçin önemlidir?” sorusunu şöyle cevaplayabiliriz; tevekkül imanın mütemmim cüzlerindendir. Onun tam olarak manasını bilmemek ve tevekkülü imanın bir gereği olarak özümsememek mü’min için büyük bir eksiklik olur. Herhangi bir işin meydana gelmesi için gerekli şartları yerine getirmeden tevekkülü telaffuz etmek ne kadar yanlış ve hatalı ise, kul olarak üzerine düşen tedbiri aldıktan sonra Allah’ın takdiri ile meydana gelen neticeye razı olmama anlamına gelecek zorlamalara girişmek de aynı şekilde tevekküle aykırıdır.
İbrahim Hakkı Hazretleri Mârifetnâme adlı kıymetli eserinde, tam tevekküle genişçe yer verir. Âyet-i kerîmeler, hadis-i şerifler ve kibâr-ı evliyânın sözleriyle nefsin tezkiyesi ve kalbin tasfiyesi için tam tevekkülün gerekliliğini izah eder. Der ki; “Tevekkül, ne ihtirasla kazanç peşinde koşmaktır ne de çalışmayı terk etmektir. Bilakis Cenâb-ı Hak ile huzura erip, kalbi O’na bağlamaktır. Tevekkül, kul ile Mevlâsı arasında bir yüce sırdır; onu ağyâra bildirmek mürüvvete sığmaz.”
Kalbî itmînân ve iç âlemin tahkimi için, öncelikle tevekkül limanına sığınmak ve her işe oradan alacağımız huzurla başlamak durumundayız.
Kur’ân’dan Önemli Bir Uyarı
Âyet-i kerîmede şöyle buyruluyor; “(Onların) Allah’tan başka yalvardıklarına sebbetmeyin ki, onlar da bilmeyerek sınırı aşıp da Allah’a dil uzatmasınlar.” (En’âm, 6/108.)
Rûhu’l-Beyân’da deniyor ki; “Allah sizi de taptıklarınızı da kahretsin” diyerek onların hürmet ettikleri şeylere hakaret etmeyin. Ki onlar da Allah Teala’nın nasıl anılması gerektiğini bilmedikleri için ileri gidip, sözlerinizin aynısını size iade ederek Allah’a dil uzatmış olmasınlar.”
Merhûm Hamdi Yazır ise şöyle diyor; “Sebb ü şetm ederek konuşmak, umumiyetle ahlâkî bir vaziyet değildir. Bu itibarla batılı ve küfrü istihkâr ederek tezyif etmek gibi meşru ve müstahsen bir sebeple olsa bile, küfre ve belki de küfrün ziyadeleşmesine sebep olacak bunun gibi davranışlardan sakınmak lazımdır.” Çünkü böyle yapmak küfürdür. Ve hemen bütün fıkıh kitaplarında herhangi bir kayıt getirilmeksizin “Dine sebbetmek elfâz-ı küfürden” addedilmiştir.
İhtiram ettiği değerlere bu tarz bir yaklaşım, muhatabın hissiyâtına dokunur ve aksi tesir yapar; sizden ve belki de İslâm’ın güzel ikliminden uzaklaşmasına sebep olur. Daha da kötüsü meseleye hissî yaklaşarak, aklın ve iz’ânın devreden çıkmasına sebep olur.
Dünya ve mâ fîhâ adına tutkunluk derecesindeki bağlılıkların çeşitlilik arz ettiği ve aidiyetlere dair çizgilerin gözleri kör edercesine kalınlaştığı günümüzde, bu âyetin şumûlünü dikkatle değerlendirmeli.

Sebahaddin Tüzün

 


* BENZER KONULAR

Kulluk’tan Düşme Nedeni Heva Gönderen: türkiyem
[Bugün, 09:24:39 ÖÖ]


Yaratan Rabb'inin Adıyla Oku Gönderen: türkiyem
[Bugün, 09:18:20 ÖÖ]


Hasta Kalp Gönderen: türkiyem
[Bugün, 09:05:04 ÖÖ]


O’nun Rızası İçin Gönderen: türkiyem
[Bugün, 08:51:01 ÖÖ]


Akıl Eğitimi Gönderen: türkiyem
[Bugün, 08:44:10 ÖÖ]


Modern Hayatın Kölesi Olmaktan Kurtulalım Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:03:13 ÖÖ]


Kul Hakkına Riayet Etmek Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:54:32 ÖÖ]


Resulü Efendimiz (S.A.V.) Evin Camiye Yakın Olması Çok Faziletlidir Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:42:08 ÖÖ]


Dua Doğru Ama Ağız Yanlış Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:22:52 ÖÖ]


Allahü Teala Dilediğini Temize Çıkarır Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:11:17 ÖÖ]


Bu Ümmete Allah'ın Büyük İhsanı Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:04:34 ÖÖ]


Bünyamin Topçuoğlu - Büyük Cevşen Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:20:42 ÖS]


Çocuk Terbiyesi Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 10:56:30 ÖÖ]


HZ. Muhammedin Davranış Modelleri Gönderen: anadolu
[Dün, 10:48:36 ÖÖ]


Bidat ve Hurafelerden Sakınmak Gönderen: anadolu
[Dün, 10:40:42 ÖÖ]


Temizlik İmandandır Gönderen: anadolu
[Dün, 10:34:38 ÖÖ]


İslamda Kulluk Sadece Allah’a’dır Gönderen: anadolu
[Dün, 10:27:12 ÖÖ]


Peygambere İtaat Allah’a İtaattır Gönderen: anadolu
[Dün, 10:22:28 ÖÖ]


Ürkmüş Yaban Eşekleri Gibi Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:05:51 ÖÖ]


Eşinizi Seviyorsanız Onu Sabah Namazına Kaldırın Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:53:52 ÖÖ]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42