Gönderen Konu: Cami ve Hayat  (Okunma sayısı 404 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

fanidunya

  • Ziyaretçi
Cami ve Hayat
« : Haziran 15, 2021, 06:24:07 ÖÖ »
Cami ve Hayat

İslam toplumunda cami hayatın merkezindedir. Hayat hep cami merkezli şekillenmiştir. Topluma camiler hayat vermiştir. Şehirler cami etrafında kurulup büyümüşlerdir. İslam medeniyetinin temelinde de cami vardır. Biz bunu Rasûlullah(as)’dan öğrendik. Zira o hicret(M.622) esnasında daha Medine’ye bile varmadan Kuba’da ilk mescidi inşâ etmiştir ki bu mescidin  Kur’an’da  takva üzere kurulduğu belirtilir.(Tevbe 9/108)Hatta bir önceki ayette de Mescid-i Dırar’dan bahsedilir ki Allah’a ibadet için değil fitne-fesad merkezi olarak kurulan, cami süsü verilmiş yapıları ifade etmektedir. Allah Rasûlü(sav) Medine’ye varınca da ashabı ile birlikte   Mescid-i Nebevî’yi inşa etmiştir. İşte bu mescid ile Yesrib artık Medine olmaya başlamıştır. Bundan anlıyoruz ki İslam bize, cami merkezli şehir modeli sunuyor.

 Esasen Allah Rasûlü(sav) Medine’ye hicretlerinde üç mühim icraat yaptı. Mescid, Suffe(yatılı okul) ve Medine Çarşısı. Bu şu demek: İslam medeniyeti bu üç unsur üzerine yükselecektir. Yani din, eğitim ve iktisat. Tarih boyunca bu üç unsuru bira arada yükselten İslâm toplumları hep yükselmişlerdir.

Beden için kalp ne işlev görüyorsa İslâm toplumu için cami de aynı işlevi görmektedir. Kalp bedene kan pompalar, canlılık pompalar. Cami de İslâm toplumuna hayat pompalar. Tabi caminin çok fonksiyonluluğunu göz ardı etmemek lazım. Zira cami sadece namaz kılınan mekân değildir. Efendimiz’in mescidinde meşru olan her şey yapılırdı. Mesela cami eğitim kurumuydu(Suffe örneği). Cami adliye idi. Cami kültür sanat merkeziydi. Cami misafirhane idi. Cami hastaneydi. Cami millet meclisiydi. Hatta bayramlarda bizdeki kılıç-kalkan oyunları benzeri çeşitli oyunlar dahi sergilenirdi.

Bugün namaz mahalline indirgenen camilerimiz yeniden eski fonksiyonuna kavuşmalı. Sosyal hayatta cami ön panda olmalı. Mesela arkadaşımızla randevulaşırken şöyle demeliyiz: Yarın öğle namazında filan camide buluşalım. Veya akşam namazına falan camide ol. Burada hem “namaz” hem de “cami” hayatımızın bir parçası olmuş oluyor. Günde 5 defa namaza ve camiye davet edilmemizin bir anlamı olmalı elbet. Camiye gelinmeyecekse namazlar kılınmayacaksa    günde beş defa minarelerden yapılan bu anonsun belediye anonsu kadar bir ehemmiyeti olmaz.

Bakınız en canlı örneği 15 Temmuz gecesinde yaşadık. Belki de 15 Temmuz gecesinde hainlerin başarısızlığının en mühim amili minarelerden yükselen selâlardır. Millete acayip moral oldu bu selâlar. İstiklal savaşı yıllarında hocalarımızın kürsülerden halkı cihada daveti de buna örnek. İstiklal şairimiz merhum Akif’in Balıkesir Zağnospaşa camii ile Kastamonu Nasrullah Camii'nde 1920’de yaptığı vaazlar halkımızı istiklal mücadelemizde motive etmiştir. Âdetâ diriltmiştir. Akif daha önce 1913’lerde de Fatih ve Beyazıt Camilerinin kürsülerinden halkı küffara karşı cihada davet etmiştir. Maraş’ta Fransız’a karşı ayaklanma yine “camiden” başladı. TBMM 23 Nisan 1920 Cuma günü Hacı Bayram Camiinde kılınan Cuma namazının ardından dualarla açıldı. Yani  genç devletimizin kuruluşunda da CAMİ var, KUR’AN var,  dualar var.

Camiler kimliğimizdir. Şehirlerin tapularıdır. Cami bulunduğu şehre vurulmuş İslam mührüdür. Bu bakımdan camiyi dört duvar, kubbe ve minare olarak görmemek lazım. Cami gerek mimarisiyle gerekse içini dolduran cemaat ile anlam kazanan bir bütündür. Bu bakımdan şehirlere ihtiyaca göre camiler inşâ edilmeli. Ancak bu güzelim mabedleri  cemaatsiz bırakmamak lazım. Esasen camilere cemaat ömür verir. Tevbe 9/18’deki “ya’muru/imar ederler” ifadesi “ömür verirler” şeklinde de anlaşılabilir. Ömür verme yani “yaşatma” ise hem inşa hem de cemaat olmayı içine alır.

Recep Şahan.

 


* BENZER KONULAR

Dünya Klasikleri - Serdar Yıldırım Gönderen: Serdar Yıldırım
[Haziran 07, 2024, 06:49:41 ÖS]


Karagöz İle Hacivat: Parayı Kim Buldu? Gönderen: Serdar Yıldırım
[Haziran 07, 2024, 06:42:55 ÖS]


İbrahim Sadri - Memleket Havalar 320 + Wav - ŞİİR ALBÜM Gönderen: fanidunya NET
[Haziran 02, 2024, 11:16:38 ÖS]


Sedat Uçan - Albümdışı & Single Eserleri Gönderen: fanidunya NET
[Haziran 02, 2024, 04:02:08 ÖS]


Cengiz Çelikel Albümleri 320 kbps Gönderen: fanidunya NET
[Haziran 02, 2024, 03:44:42 ÖS]


Merhamet İhtiyacı Gönderen: türkiyem
[Haziran 02, 2024, 07:37:25 ÖÖ]


Korku ve Ümit Arasında Gönderen: türkiyem
[Haziran 02, 2024, 07:33:19 ÖÖ]


Konuşmak Susmak ve Kardeşlik Gönderen: türkiyem
[Haziran 02, 2024, 07:29:32 ÖÖ]


Fitne Ateşinden Kaçmak Gönderen: türkiyem
[Haziran 02, 2024, 07:24:49 ÖÖ]


İyiliğe Çağrı Gönderen: türkiyem
[Haziran 02, 2024, 07:20:01 ÖÖ]


Zulümden Uzak Gönderen: fanidunya NET
[Haziran 02, 2024, 07:02:45 ÖÖ]


Dosdoğru Yolun Dört Zırhı Gönderen: fanidunya NET
[Haziran 02, 2024, 06:55:39 ÖÖ]


Cennetin Anahtarı Gönderen: fanidunya NET
[Haziran 02, 2024, 06:51:53 ÖÖ]


Haccın Verdiği Şuuru Taşıyalım Gönderen: fanidunya NET
[Haziran 02, 2024, 06:43:19 ÖÖ]


Vücutta Kapanmayan Yaralar Gönderen: fanidunya NET
[Haziran 02, 2024, 06:35:23 ÖÖ]


Modern İnsanın Zaman Kafesi Gönderen: anadolu
[Haziran 01, 2024, 03:27:14 ÖS]


Evlilikle İlgili Gerçekçi Olmayan Beklentiler ve Doğru Bilinen Yanlışlar Gönderen: anadolu
[Haziran 01, 2024, 03:22:58 ÖS]


Çocuklara İbadet Billinci Kazandırmanın Önemi Gönderen: anadolu
[Haziran 01, 2024, 03:13:58 ÖS]


Evlilikte Proplerimizi Nasıl Çözeriz Gönderen: anadolu
[Haziran 01, 2024, 03:06:14 ÖS]


Otizim ve Beslenme Gönderen: anadolu
[Haziran 01, 2024, 02:58:09 ÖS]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41