* FANİ DUNYA FORUM HABERLER

Gönderen Konu: Hevâmızı Kurban Edelim  (Okunma sayısı 27 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı fanidunya NET

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 8885
Hevâmızı Kurban Edelim
« : Bugün, 09:12:59 ÖÖ »


Hevâmızı Kurban Edelim

*Muhterem okuyucular, kurbanlarımızı ‘Kurbiyet-i İlâhi’ye’ (Allah’a yakın olma) için kesiyoruz. Bunun asıl nedeni ALLAH ‘ın cc. emri olmasındandır. Yoksa, her mahlûkun rızkını veren ‘REZZAK-I KERÎM’in hiçbir şeye (ete ve kana) ihtiyacı aslâ yoktur.

“Onların (kurbanların) ne etleri, nede kanları ALLAH’a ulaşır. Ancak O’na yalnızca takvânız (Allah’ın yasakladığı şeylerden uzak durmanız ve ihlâsla yaptığınız ibadetleriniz) ulaşır…” (Hacc-37).

* Allah-ü Teâlâ’ya kurbiyyete (yakın olma) ancak ‘HEVÂMIZI’ (nefsin, Allah’ın rızasına uymayan, hak-hukuk tanımayan, bitmek-tükenmek bilmeyen arzu ve ihtirasları) terk edip, RESÛLULLAH’ın (sav) gösterdiği tarzda ALLAH-Ü TEÂLÂ’ya ihlâsla kulluk etmekle ulaşılabilir.

* İnsanı, azdırıp, yoldan çıkmasına sebep olan şey; ALLAH’ı cc. ve O’nun, daha önce peşin olarak verdiği ; hayatımız, ekosistem vs., halihazırda vermekte olduğu; hayatımızı devam ettirmeye ve türlü, türlü hislerimizi-zevklerimizi tatmine yarayan nimetler; soluduğumuz ‘HAVA’, içtiğimiz ‘SU’, yediğimiz leziz ‘YİYECEKLER’, ‘SEVDİKLERİMİZ’ vs. Gelecekte (Âhirette) vaadettiği ‘NİMETLER’; Ebedî Saâdet, Cennet vs. NİMETLERİNİ unutup, ‘HEVÂSINA TÂBİ OLMASIDIR’.

* İnsanın, insanlıktan çıkmasının, canavar hayvanlara râhmet okutacak bir vahşete düşmesinin asıl sebebi; ‘HEVÂSINI İLÂH’ edinip, ona tapmasıdır. Aksi takdirde ‘Dünya’da işlenen bunca mezalim, zulüm, adâletsizlik, gaddarlık vs.’nin olmaması gerekirdi. Madem bu denî işler bütün zamanlarda (Tarihin şahitliğiyle geçmişte, hâlen ve gelecekte de - Allah-ü âlem olacaktır.) olmuş, oluyor ve olacaktır. Bu, bir vâkıa, bir gerçek olarak ortada. O zaman bu hakikat , ‘HEVÂ’ ya tâbi olup, ona kulluk yapmak (tapınmak) değil de YA! NEDİR?           

* Şayet, İnsan gerçekten ALLAH’a cc. tapınıp, O’na kulluk etseydi, ‘BU DENÎ VAHŞETLERİ’ YAPAMAZDI. Çünkü Allah cc, insana bu vahşetlerden uzak durmasını emretmiştir.

* “Muhakkak ki, Allah, âdaleti, iyiliği ve akrabaya yardımı emrediyor. Azgınlıkları, fenalıkları ve haddi aşmayı (hak-hukuk tanımayıp, insanlara zulüm yapmayı) da yasaklıyor. Düşünüp tutasınız diye, size böylece öğüt veriyor’’ (Nahl-90).

TAPMA-TAPINMA (İlâh edinme)

Tapma; Tercih yapma durumunda, tapınılan şeyin dışındaki bütün tercihlerden vazgeçerek, sadece ‘ tapındığına’ tâbi olmak demektir. Tâbi olmak ise, ilâh edindiğine, kayıtsız-şartsız itaat etmekle olur.

* ‘HEVÂMIZI’ terk ederek, ALLAH’ı cc. gerçek tapınılmaya lâyık, yegâne ‘Mabûd-u bi-l-hâk (hâk olan ma’bud) olarak tanıyalım. Ancak bu şekilde ‘EŞREF-İ MAHLÛK’ (Yaratılmışların en şereflisi) olabiliriz.

* İsrail oğulları, Mısırda yaşarken, Kıptîlerin sığıra-apis öküzüne tapmalarından mülhem olarak, Hz. Musa Tûr’da iken, ALLAH’ı cc. bırakıp, ‘SAMİRÎ’nin ‘BUZAĞISINA’ tapınmaya başladılar. Sonra, pişman olup, tevbe etmek istediler. Bunun üzerine ALLAH-Ü TEÂLÂ, onlara, tevbelerinin kabulü için, önce tapındıkları sığırı (buzağıyı) kurban etmeleri gerektiğini emretti. Çünkü VÂHİD-İ EHAD, İMAN’DA; İNKÂRI, ŞİRKİ, DEİZMİ REDDEDİYOR. Bu yüzden Ben-î İsrail’in bu kıssasında geçen ‘BAKAR’ Kur’an-ı Kerîm’in en uzun-286 âyetlik suresine (‘BAKARA’) isim olmuştur. Benî İsrâil tevbe ederek bir ‘BAKAR’ı ( sığırı) kurban etmiştir. Hz İbrahim as., çok sevdiği oğlu, Hz. İsmail’i kurban etme niyeti gerçekleşme durumunda olunca, ancak ALLAH’a gerçek bir kul olma dâvasını ispatladı. Kurbiyet-i İâhi’yeye, ancak; ALLAH cc. ve RESÛLULLAH’ı , bütün sevdiklerimizden daha fazla sevmekle vâsıl olunabilir.

‘Bir kalpte birden fazla ilâh bulundurmakla ALLAH’A VASIL OLUNAMAZ’.

‘Yıllardır kendimi, güyâ tanırdım;

Sanık ben, yargıç ben, hep aklanırdım.

Şeytanı, en büyük düşman sanırdım;

Ondan da beteri… Nefsimmiş meğer’

‘Hem nefsine kul olmuş, nefsini etmiş ilâh,

Hem ister utanmadan, bir de Allah’tan felâh’ (C. Numanoğlu).

* Değerli Dostlar; Geliniz bu KURBAN BAYRAMINDA, mânasını idrâk ederek, bir defa daha düşünelim… Nefsimizle yaka-paça olup, kendimizle yüzleşelim. Kinden, garazdan, kul hakkına tecavüzden, yalandan, iftira atmaktan, bütün kötü huylardan uzaklaşalım. Birbirimizi sevelim, sevilelim, beraber olalım, birlik olalım. ‘HEÂVA’mızı HAKK’a kurban edip, arınıp, ALLAH’a cc. gerçek, ihlâslı bir kul olup, O’nun kurbiyyetini kazanmaya çalışalım.

* ‘KURBİYET-İ İLÂHİ’,  ALLAH’IN RIZÂSINI CELBEDER.

* ALLAH-Ü TEÂLÂ’YI RÂZI EDEN SAÂDET-İ DAREYNİ ( Dünya ve Ahiret saâdeti) KAZANMIŞTIR.

* Gerçek saâdete erenler, Dünya’nın yalancı ve geçici saâdetine aldanarak azıp-sapıtıp ‘SIRAT-I MÜSTAKÎM’ DEN (İSLÂM- DOĞRUYOL) AYRILMAZLAR.

* Değerli Dostlar, RESÛLULLAH’ın, tapınılan PUTLARI kırarak KÂBEYİ temizleyip, sadece ALLAH’a tapınılması gerektiğini gösterdiği gibi, Bizler de ‘HEVÂ’ PUTUNU kırarak, GÖNÜL KÂBEMİZİ temizleyip, ZİKRULLAH’ a hasredelim. ALLAH’IN RIZÂSI İÇİN HEVÂMIZI HAKK YOLUNA KURBAN EDELİM. 

Kurban Bayramınızı tebrik eder, hayırlara vesile olmasını Yüce Rabb’imden niyaz ederim.

Prof. Dr. Yusuf Özertürk.

İNTERNET RADYOMUZ FANİDUNYA FM 24 SAAT YAYINDAdır.
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap