Gönderen Konu: ALLAH’IN RAHMETİNDEN ÜMİT KESMEYİN  (Okunma sayısı 144 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimiçi fanidunya NET

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 5922
ALLAH’IN RAHMETİNDEN ÜMİT KESMEYİN
« : Şubat 01, 2022, 05:23:37 ÖS »
ALLAH’IN RAHMETİNDEN ÜMİT KESMEYİN

“يَابَنِيَّ اذْهَبُوا فَتَحَسَّسُوا مِنْ يُوسُفَ وَأَخِيهِ وَلَا تَيْئَسُوا مِنْ رَوْحِ اللَّهِ إِنَّهُ لَا يَيْئَسُ مِنْ رَوْحِ اللَّهِ إِلَّا الْقَوْمُ الْكَافِرُونَ”

"Ey oğullarım! Gidin Yûsuf’u ve kardeşini araştırın. Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin. Çünkü kâfirler topluluğundan başkası Allah’ın rahmetinden ümidini kesmez."

(Yûsuf, 12/87)

Yûsuf suresinin 87. ayetinde: “Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin. Çünkü kâfirler topluluğundan başkası Allah’ın rahmetinden ümidini kesmez." buyrulmuştur. Söz konusu ayette geçen ümit kavramının manası kulun, Allah’ın rahmetine güvenmesi, Rabbinin lütfunu kendine yakın hissetmesidir. Bu ifadenin zıddı olan ümitsizlik ise kulun Allah’ın rahmetinden ve yardımından ümidini kesmesidir. Bu ifade, yeis olarak da kullanılmaktadır. Ümit; yüce Allah’ın ilim, hikmet, kerem ve kudretine olan imana dayanırken ümitsizlik, bu sıfatların inkârına dayanmaktadır. Bu bakımdan Allah’ın rahmetinden ümitsizliğe düşmek, kâfirlere ait bir özellik olarak ifade edilmiştir. Başka bir ayette ise yeis, dalalette olanlar, yani doğru yoldan sapanlar için kullanılmıştır. “Doğru yoldan sapanlardan başka kim Rabbinin rahmetinden ümidini yitirir ki?” (Hicr, 15/56) ayetinin işaret ettiği üzere ümitsizliğe düşmek doğru yoldan sapanların bir özelliğidir.

Başka bir ayette Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: “İnsanlara bir rahmet tattırdığımız zaman ona sevinirler. Eğer kendi işledikleri şeyler sebebiyle başlarına bir kötülük gelirse bir de bakarsın ki ümitsizliğe düşerler.” (Rûm, 30/36) Bu ayette işaret edildiği üzere, insana bir kötülük isabet ettiğinde ümitsizliğe düşmekte, karamsarlık ve keder içinde bocalamaktadır. Müminin kendi nefsine, evladına veya malına bir musibet isabet ettiğinde bu durumu sabır ve metanetle karşılamalı, bütün olup bitenlerin Rabbimizin bilgisi ve gücü dâhilinde olduğuna iman etmelidir.

Mümin dünya ve ahiretin varlık sebebini bilir ve bu doğrultuda hayatını sürdürür. Bakara suresinde bu gerçek şu şekilde ifade edilmektedir: “Onlar; başlarına bir musibet gelince, ‘Biz şüphesiz (her şeyimizle) Allah’a aidiz ve şüphesiz O’na döneceğiz.’ derler.” (Bakara, 2/156)

Müminlerin umutsuzluğa düşmeden Rablerinden gelen her şeyden bir hayır umduklarına en güzel örnek, zikrettiğimiz ayette kıssası anlatılan Hz. Yakub ve oğlu Yusuf’tur. Babaları Hz. Yakub’un, kardeşleri Yusuf’u daha çok sevdiği düşüncesine kapılan kardeşler kıskanmış ve Yusuf’a tuzak kurup onu kuyuya atmışlardı. Hz. Yakub (a.s.) yıllarca oğlu Hz. Yusuf’tan (a.s.) ayrı kalarak evlat hasretiyle yanmıştı. Yine de hiçbir zaman ümidini yitirmemişti. Yıllar sonra diğer oğlu Bünyamin’in yokluğuyla da imtihan olmuş, buna rağmen Yüce Allah’tan umudunu kesmemiş ve evlatlarına da ümitlerini yitirmemelerini tavsiye etmişti. Hz. Yakub’un kardeşlerini aramaları için Mısır’a gitmelerini evlatlarından istemesi, onun, ümidini kesmediğinin en güzel delilidir. Nitekim Allah’ın (c.c.) lütfuyla o gün gelince Hz. Yakub, her iki evladına da kavuşmuştu. Ayrıca o, geride kalan evlatlarının da bir gün doğruyu bulacaklarından ümidini kesmemişti.

“Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin.” ayetinde dikkat çeken bir diğer husus, rahmet ve ümit kavramlarının bir arada zikredilmesidir. Rahmet; insanın kendisinde huzur bulduğu, genişlik, hayat bahşedici anlamına gelmektedir. Rahmet, Rabbimizin kendi üzerine yazdığı bir şeydir. En’âm suresi 54. ayetinde de belirtildiği üzere: “Selam olsun size! Rabbiniz kendi üzerine rahmeti (merhameti) yazdı.” buyurulmaktadır. Ebû Hüreyre’den nakledilen bir rivayette de bu duruma işaret edilmektedir. “Allah, rahmeti yüz parçaya ayırdı, doksan dokuz parçasını yanında tuttu, bir parçasını ise yeryüzüne indirdi. İşte bu bir parça (rahmet) sayesinde bütün mahluklar birbirlerine merhametli davranırlar. Hatta kısrak, (yavrusunu emzirirken) basıp da ona zarar verme korkusuyla ayağını (bu rahmetin eseriyle) kaldırır.” (Buhari, Edeb,19) Yüce Allah’ın rahmetinin sadece yüzde biriyle yeryüzündeki bütün varlıklar birbirlerine merhamet ederler, sevgi ve şefkat beslerler. Bu durum O’nun rahmetinin sınırsız olduğunu düşünerek sürekli ümit içinde yaşamamız için en güzel sebeptir.

Hangi karanlık geceden sonra sabah doğmadı? Hangi çetin kıştan sonra bahar gelmedi? Nice zor zamanlar geçirdi insanlık lakin inşirahı gönüllerimize yine Rabbimiz verdi. Öyleyse neden Yüce Rabbimizden ümidimizi keselim ki? Üstelik: “Allah kulunun zannı üzeredir.” (Buhari, Tevḥîd, 15) hadis-i şerifiyle müjdelenmişken…

Müslüman, Allah’ın lütfunu kendisine yakın hissederek her an bir iyiliğin olacağı umudunu yaşarsa hayattan tat alır. Kâfirlere ait bir özellik olarak zikredilen yeis, günaha düşme hâlinde dahi mümine uğramamalı. Mümin hatasını kabul etmeli, bir daha yapmamak üzere kendisine ve Rabbine söz vererek nasuh bir tövbe ile tövbe etmelidir. Nitekim bir ayette Yüce Rabbimiz: “De ki: Ey kendilerinin aleyhine aşırı giden kullarım! Allah’ın rahmetinden ümidinizi kesmeyin. Şüphesiz Allah bütün günahları affeder. Çünkü O, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir."

buyurmaktadır (Zümer, 39/53). Ki kul, her hata yahut günahta, “Ben artık bittim!” demesin ve Rabbinin yüceliğini anlasın.

Doç. Dr. Nesrişah Saylan.

 


* BENZER KONULAR

Murat Bozkurt - Single Eserleri Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 10:31:17 ÖS]


Grup Cemre - Yunus Emre İlahiler Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 10:22:45 ÖS]


Tavaf Namazı Nasıl Kılınır Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 05:35:36 ÖS]


Kâbe'yi Görünce Okunacak Dua Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 05:27:09 ÖS]


Hac İle İlgili Hadis-i Şerifler Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 04:19:45 ÖS]


Hasan Ergüçlü - Hira Dağı Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 10:16:42 ÖÖ]


Hasan Ergüçlü - Düştüm Çöllere Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 10:11:43 ÖÖ]


Öfkeyle Kalkan Zararla Oturur Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 08:50:20 ÖÖ]


Öfkeyi Kontrol Altına Almak İçin Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 08:46:24 ÖÖ]


Hayâlı Çocuk Yetiştirmek İçin Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 08:43:35 ÖÖ]


Cennet Annenin Ayakları Altındadır Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 08:33:08 ÖÖ]


Gönülden Boyun Eğelim Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 08:29:30 ÖÖ]


Ailemize Sahip Çıkalım Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:08:36 ÖÖ]


Müslüman Kadının Namazı Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:58:31 ÖÖ]


Altı Öğrencinin Başlattığı Osmanlı’yı Çökerten Süreç Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:51:56 ÖÖ]


Umut ve Şükür Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:31:19 ÖÖ]


Bu dünyânın Fâni ve Basit Hayâtı Seni Azdırmasın Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:24:25 ÖÖ]


Ehl-i Sünnet İnancı Nedir Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:16:44 ÖÖ]


Gözlük Gönderen: KOYLU
[Mayıs 18, 2024, 08:23:43 ÖÖ]


Ölüm ve Gerçeğe Uyanmak Gönderen: KOYLU
[Mayıs 18, 2024, 08:20:15 ÖÖ]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42