Gönderen Konu: Kölelerin Efendiliğine Hayır 1 -2  (Okunma sayısı 123 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimiçi fanidunya NET

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 5829
Kölelerin Efendiliğine Hayır 1 -2
« : Kasım 11, 2021, 05:52:35 ÖÖ »
Kölelerin Efendiliğine Hayır  1

İlahi mesajlar, peygamberler, ezanlar bizi şeytanlara, tağutlara ibadetten/itaatten çekinmeye, ancak ve sadece Allah Teala’ya ibadete/itaate çağırıyorlar. Tağutlar, şeytanlar ise, tam tersine bizi Allah’a kulluktan/itaatten uzaklaştırıp, kendilerine kulluğa/ibadete/itaate çağırıyorlar. Biz de hayatımız boyunca aklımız/irademizle yolların kavşağında seçimimizi/tercihlerimizi doğru veya yanlışlarımızı özgürce yapabilme durumundayız. Tercihlerimiz doğru olduğunda Rahman’a, aksi takdirde yanlış yaptığımızdaysa şeytana, nefse kulluk ediyoruz... “Lâ Mabude illallah” diyenlerdeniz, elhamdülillah. Mümin ve Müslümanlardanız...

Allah-u Teala cinlerin de insanların da sadece/ancak kendisine kulluk/itaat etmesini, kendisinden başkalarına/yaratıklara (şeytan, tağut, nefis, dünya...) kulluktan/şirkten de kaçınılmasını emrediyor (Zariyat/56, Fatiha/4, Bakara/21, Nisa/36, Nahl/36, En’am/102, Fussilet/14, Yusuf/53, Yasin/60-61, Enbiya/25, İsra/23, Lokman/13).

Ve şirkin en büyük zulüm, affedilmez günah olduğunu, amelleri de boşa çıkardığını beyan buyuruyor (Lokman/13, Nisa/48,116...). “Şirk koşmaksızın kulluk yapanlara” da cennet vaat ediyor (S.A.V.).

-Allah Teala’ya kulluk; O’na ezelde verdiğimiz söz (Araf/172) istikametinde yeryüzünde O’nun rızasına uygun bir hayatı O’nun son elçisinin (S.A.V.) örnek ve önderliğinde sürdürmek sorumluluğudur. Bütün emir ve yasakları kapsar. Bizi Rabbimize bağlayan Allah Teala’ya kulluk; O’na (C.C.) verdiğimiz söz gereği olarak manevi, hukuki ve siyasi bağdır. Bir vatandaşın devletine bağlılığı, sadakati gibi... Bu, hayatın her alanında, her zaman ve her yerde O’nun emir ve yasaklarına riayeti gerektirir.

-”İnsanlar üzerinde Allah Teala’nın Mabudiyet, Rububiyet hakkı vardır. Kulların da Allah Teala üzerinde hakkı vardır. Şirk koşmaksızın O’na (C.C.) kulluğun karşılığı cennettir.” Haramlardan kaçınarak ve farzları eda ederek kulluk yapıyoruz.

-İbadet şuurlu itaat, boyun eğmek demektir; kimlik/aidiyettir.

-İbadet/kulluk kavramı da mazlum kavramlarımızdan. Onun da anlamı/ruhu, özü ve kapsamıyla oynamış, anlamını daraltmışız.

Birkaç farza indirgemişiz. Gerçekte o, hem bütün haramları terk etmeyi ve farzları da edayı ifade eder. İnanç, ahlâk, zikir, ameller, hukuk, ilim, düşünce hepsini, dinin tamamını kapsar. Allah’a kulluk izzet ve adalettir. Yaratıklara kulluk da zillet ve zulümdür. Bu nedenle şirk en büyük zulümdür (Lokman/13).

Batılılaşma, laikleşme, dünyevileşme vb. nedenlerle “Din başka, devlet/siyaset başka”, “Dini hayat, dünyevi hayat”, “Dünya işi başka, ahiret işi başka”, “Din, vicdan işidir”, “Din bizi geri bıraktı” vb. şaşırtıcı, aldatıcı söylemlerle “din” anlayışımız da, ibadet anlayışımız da daraltıldı. Din ile birlikte ibadet de hayat da bölündü; ümmet de... Aileler de... İslâm, camilerde bile tutsak hale geldi...

Kulluk; ibadet/itaat demektir. Kime, neye itaat ediyorsak o bizim mabudumuz oluyor. İtaat de yasaklardan kaçınmak, emirleri yerine getirmektir. Abid, kul/köle demek.

Allah-u Teala’ya ibadet/kulluk O’nun emir ve yasaklarına riayetle, Resulüne (S.A.V.) uymakla mümkün oluyor. O’nun (C.C.) emir ve yasaklarına aykırılıkta ise, O’ndan (C.C.) başkalarına, kimselere, şeylere kulluk ediliyor.

Bu ise, en büyük zulüm, şirk sayılıyor (Lokman/13). “Düşmanınız olan şeytana tapmayın/itaat etmeyin” buyuruyor (Yasin/60). Bizim düşmanımız olan şeytanın “sırat-ı müstakim” üzerine oturup da bizi saptırmaya çabalayacağını bildirerek bizi uyarıyor (Araf/16-17, 27, Yasin/60).

Bahaddin Elçi.

Çevrimiçi fanidunya NET

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 5829
Ynt: Kölelerin Efendiliğine Hayır 2
« Yanıtla #1 : Kasım 18, 2021, 07:56:36 ÖS »
Kölelerin efendiliğine hayır  2

“İhlâslı”, “mütevekkil” kulların dışındakileri azdırıp, saptıracağını söylüyor; bunun için mehil ve izin de alıyor.

-Gerçekte yaratılan her şey kuldur. Allah Teala’ya itaatte/secdededir. Cinler ve insanlar dışındaki varlıklar iradesiz boyun eğdirilmiştir. Cin ve insan ise, hem isyan hem de itaat kabiliyetinde yaratılmışlardır, imtihan için... Ve isteyerek boyun eğmemiz itaat etmemiz isteniyor.

Şeytan biz insanlardan mabudiyette pay alacağını da söylüyor. İnsanların, fıtratullahı ifsadını emredeceğini, bu emrinin de yerine getirileceğini, kendisine tapılacağını söylüyor (Nisa/118-119).

-Resulullah (S.A.V.): “Helak olsun dirhemin, dinarın kulu!” (Buhari, Kitabür-Rekaik 7, 175).

Şayet Allah’ın abdi değilsek, başka şeylerin, kimselerin abdi olmuş oluyoruz. Kimse mabutsuz değil.

“Allah’tan başka putlara tapanlar gerçekte şeytana tapmış oluyorlar” (Nisa/117, Yasin/60).

“Şeytan, Allah’a teslim olmayan/olamayan insanları kendisi gibi Allah’a isyan ettirir” (Bakara/34). Haramları hoş gösterir/süsler (Araf/16-17). Kendisine itaate (tapmaya) çağırır. Uyanlardan kimi şeytanlaşır ve tağutlaşır, kimi kâfir ve münafık, kimi de günahkâr olur. Çünkü insan, Allah’ın emirlerini arkaya attığında ya şeytana ya da nefsinin hevasına tapmış olur (Furkan/43, Casiye/23).

Şeytan, Allah’ın (C.C.) uyarısının (En’am/116) aksine olarak “çoğunluğa uymalı” diye, sapmış insanların yolunu doğru gösterir (Feyzül Kur’an).

Şeytan, düşmanımız olarak bizi hep yanlış, batıl yollara, ideolojilere, dinlere, ilkelere, ölçülere, fikirlere çağırır, yöneltmek için gayret eder. İslam olmasın da hangi yol olursa olsun... Tümüne yönelten, çağıran, rehberlik eden de zaten şeytandır. Rahman neleri emrediyorsa o tam aksi şeyleri emreder, emirlerden /farzlardan da uzak tutmaya çalışır. İlahlık çabasındadır.

Rahman tesettürü/örtünmeyi emreder, hayâsızlığı, iffetsizliği yasaklar (Nur, Ahzab, Nahl/90, Araf/26). Şeytan ise hayâsızlığı, çıplaklığı, teşhiri emrediyor (Araf/27).

“Harsı ve nesli ifsad ederler” (Bakara/205). “Islah ediyoruz deyip, ifsad ederler” (Bakara/11). Fesada koşanlar. “Marufu men, münkeri emredenler.” “Karada ve denizlerde ifsada sebep olanlar.” Bunlar hep şeytana kulluğun/itaatin sonuçlarındandır.

-Görülüyor ki şeytan insan düşmanı olarak birçoğumuza mabutluk edebiliyor... Şeytana kulluk yapanlar da başkalarına efendilik yapabiliyorlar. Mabut-âbid ilişkisine efendi-köle ilişkisi olarak baktığımızda şu gerçeklik gizlenemez oluyor:

Dünyaya egemen olan küresel zalim/fesat/Siyonist-Evangelist düzen, şeytani bir düzendir.   Şeytanın emirleriyle kurulup, yönetilmektedir. Bunu, yenilemek istiyorlar. Bir grup kendisini seçkin/efendi gören şeytanın kulları olarak bizim de efendimiz olabilmektedirler.

Öyle ki; bitkilerin, hayvanların ve insanların genleriyle oynayabilmekte, fıtratı ifsad etmektedir.

-İşte bu durum, kulların efendiliği değil midir? Dünyamız bunun için karanlıktadır. Şeytan, Allah Teala’nın kevni ve teşri tüm yasalarına başkaldırıyı temsil ediyor. Siyonist ve şeytan ittifakı tüm değerleri ifsad ediyor.

Bill Gates, “Ben, Tanrı’nın işini yapıyorum” diyecek kadar azgınlaştı. Masa başından dünyayı yönetmek istiyorlar.

-Şeytan, hem Allah Teala’nın fıtrat dini/hak din İslam’la savaşıyor, İslami hükümleri yasaklayabiliyor, onu tahrife çalışıyor hem de tabiatı, bitkiyi, hayvanı, insanı, iklimi tüm değerleri, fıtratı bozmaya çalışıyorken, köleler saydığı insanlık da narkozda, uykuda, oynaşta...

Elbette bu Siyonist-Evangelist/şeytani küresel zulüm düzeni bir gün sonlanacak, insanlığa kurulan tüm düzenler/tuzaklar bozulacak (Al-i İmran/54, Enfal/30). İlahi vaat gerçekleşecek (Araf/167).

“Kudüs de Filistin de tevhidin nuruyla yeniden aydınlanacak.” Yeni bir dünya kurulacak, inşallah.

Küresel düzene boyun eğmeyenlere, direnen mücahitlere selam olsun!

Bahaddin Elçi.

 

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42