Müslüman Her Zaman, Her Durumda Allah’ı Anmalı
Bizim önderimiz ve örnek almamız gereken Hz. Peygamber Muhammed Mustafa Efendimiz, dünya ve ahirette hayatımızı kolaylaştıracak maddi ve manevi tavsiyeler veriyor. Bu tavsiyeleri de kimi zaman Kur’an-ı Kerim üzerinden, kimi zaman hadis-i şerfiler üzerinden, kimi zaman da sünnet üzerinden vermiştir. Bir mümin her zaman, her durumda ve her şartta Allah’la birlikte olur ve O’nu unutmaz. Mümin kişi her zaman Allah’ın lütfuyla, rahmetiyle, keremiyle, ihsanıyla O’nun bir kulu olduğunu hatırlar. Her işine Allah’ı anarak ve hatırlıyarak başlar. Bu durum Kur’an-ı Kerim’de de birçok defa zikredilmiştir. Sadece bir işe başlarken değil, her zamanda ve her durumda Allah’ı anmalıyız, hatırlamalıyız. Bir Müslüman’ın ağzından, ‘maşallah, elhamdülillah, inşallah, bismillahirrahmanirrahim, subhanallah’ gibi sözlerin eksik olmaması lazım. Tabii bu Allah’ı hatırlama biçimlerini de nerede, ne zaman kullanacağımız da çok önemlidir.
BESMELE İMANIN ÖZÜDÜR
‘Bismillahirrahmanirrahim’, demek, ‘Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla’ demektir. Ancak, ‘bismillahirrahmanirrahim’, aynı zamanda, ‘Beni insan yaratıp iman ve İslam’la şereflendirmesiyle, güç kuvvet vermesi, bana nasip etmesi, imkân tanıması ile bu işe başlıyorum’ demektir. Allah nasip etmese nasıl yiyebiliriz, içebiliriz, çalışabiliriz, konuşabiliriz? ‘Ben Allah’ın aciz bir kuluyum, O’nun lütfu ile bu işe başlıyorum’ demek bir mümin bilincidir. Her Müslüman bu bilince sahip olmalıdır.
Bu yönüyle besmele imanın özüdür. Tabii yine hatırlatmakta fayda var, kötü işlerin, günah işlerin, mübah olmayan işlerin, çirkin işlerin başında besmele çekilmez. ‘Bismillahirrahmanirrahim’ deyip bir günah işlersen ‘Allah’a rağmen bu işi yapıyorum’ manası çıkar, bu da insanın felaketine sebep olur.
‘BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM’ DİYE BAŞLAYIP ‘ELHAMDÜLİLLAH’ DİYEREK BİTİRMELİYİZ
Besmele çekerek başladığımız bir işi, Allah’ı hatırlayarak başladığımız bir işi yine Allah’ı anarak bitirmemiz lazım. O zaman Allah katında mübah olan bir işi ‘bismillahirrahmanirrahim’ diye başlattıysak, ‘elhamdülillah’ diyerek de bitirmemiz lazım. Çünkü başladığımız her işi bitirme fırsatımız olamayabilir. Mesela en basitinden yemek yerken soluk boruna kaçacak bir parça senin o yemeğini bitirememene sebep olur. O zaman sana bir işi bitirmeyi nasip eden Allah’ı her işin sonunda ‘elhamdülillah’diyerek anman gerek. ‘Elhamdülillah’ bir şükürdür. Sana o işi bitirmeyi nasip eden Allah’a şükretmen vaciptir.Gelecekte yapacağımız bir işi planlarken de ‘inşallah’ dememiz gerekir. Kur’an-ı Kerim’deki Keyf Sûresi’nde bu böyle emredilmiştir. Bir Müslüman gelecek zamanda bir iş yapacağını söylerken, ‘Yarın mutlaka falanca işi yapacağım’ dememelidir. Çünkü Yüce Rabbimiz istemezse sen o işi yapazsın.
Bir işi yapmak istiyorsan ve bunu söylüyorsan ‘inşallah’ yani ‘Allah dilerse, Allah nasip ederse, Allah imkân verirse’ demen gerekir. İstikbale dair bir iş yapacaksanız bu şuurla hareket etmeniz gerekir.
‘MAŞALLAH’ DEMEYİ BİR ÂDET EDİNMELİYİZ
Her şeyi yaratan Allah’ın güzel bir eserine rastladınız, gördünüz diyelim. O zaman da hemen Allah’ı hatırlamanız gerekir. Mesela çok güzel bir çocuk gördünüz diyelim, hemen ‘maşallah’ diyeceksiniz. ‘Mevlam ne güzel yaratmış maşallah’ diyerek güzel bir şeyi gördüğünüzde tepki verirseniz nazara engel olmuş olursunuz. Nazar, haktır ve İslam dininde de yeri vardır. Bir atasözümüz, ‘Nazar insanı mezara, deveyi kazana sokar’ diyor. Evi yıkar nazar, arabayı devirir nazar, insanı hasta eder nazar. Onun için güzel bir şey gördüğümüzde hemen ‘maşallah’ demeyi bir âdet edinmeliyiz. Nasıl bilerek bir insana veya bir şeye zarar vermek istemezsek, bilmeden de nazar etmemeyi de istemeliyiz. Bir başka Allah’ı hatırlayacağımız, anacağımız konu da ölümdür.
Kur’an-ı Kerim’de de söylendiği gibi, ‘Her canlı bir gün ölümü tadacaktır.’ Bırakın zengin insanları, güçlü insanları, zalim insanları her yaratılan elbet bir gün ölecektir. Öyle ki, âlemlerin rahmetine yaratıldığı Resulü Müctebâ Efendimiz dahi rahmet-i Rahman’a kavuşmuştur. O zaman hak olan ölüm durumuyla karşılaştığımızda ilk önce ‘İnna Lillahi ve İnna İleyhi Raciun’ dememiz gerekir. O zaman musibetlerin en ağırı ölümle karşılaşan bir Müslüman, yine önce Allah’ı anmak zorundadır.
‘İnna Lillahi ve İnna İleyhi Raciun’ demek, ‘Biz Allah’tan geldik, Allah’a gidiyoruz’ demektir. Yani “Başıma bu dert geldi, zaten ben dünyanın sabit çivisi değildim. Rabbim beni buraya göndermişti, ben de vefat eden kişi gibi Allah’a gidiyorum’ demektir. Bir Müslüman bu şuuru, bu bilinci hiçbir zaman aklından çıkarmamalıdır.
Prof. Dr. Cevat Akşit.
FANİ DUNYA RADYO FORUM
