Gönderen Konu: Hurma Çalan Hırsız.  (Okunma sayısı 443 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı türkiyem

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 1964
Hurma Çalan Hırsız.
« : Mayıs 22, 2018, 08:36:06 ÖÖ »
Hurma Çalan Hırsız.

Rasulullah (sav) Efendimiz; beytül malın başına ashabından birini nöbetçi olarak bırakmıştı. Bir gece nöbet sırasında bu sahabe hurma çalan bir hırsız görür. Hemen müdahale ederek hırsızı yakalar ve;

“Seni Allah'ın Rasulü’ne götüreceğim” der. Hırsız bunu duyunca yalvarmaya başlar;

“Çoluk çoçuğum aç onlar için çalmak istedim. Ne olur beni bırak. İhtiyacım olmasa, çok zor durumda kalmasam hiç böyle bir şey yapar mıydım!” deyince sahabe dayanamaz bırakır.

Ertesi gün Rasulullah (sav) Efendimiz, hadise kendisine nakledilmediği halde o sahabeye dönerek sorar;

“Hurmaları çalan hırsızı neden bıraktın?”

Sahabe de hırsızın söylediklerini anlatır.

Rasulullah (sav) Efendimiz cevap verir;

“Sana yalan söylemiş, bu akşam tekrar gelecek…”

Akşam olmuştur. Rasulullah (sav) Efendimiz hırsızın tekrar geleceğini söylediği için sahabe dikkatle hırsızı beklemektedir. Bir süre sonra hırsız hurmaları çalmak için gelir. Tam hurmaları çalarken, sahabe hırsızı tekrar yakalar ve;

“Seni, Rasulullah (sav) Efendimize götüreceğim.” der.

Hırsız başlar yalvarıp yakarmaya. Ama sahabe dinlemez bile…

Hırsız ağlamaya başlar, nice dil döker;

“Allah aşkına beni bırak, bir daha yapmayacağım, Allah aşkına ne olur bırak”, deyince sahabe yine dayanamaz ve hırsızı tekrar bırakır.

Gün ağarır, sabah olur. Rasulullah (sav) Efendimiz gelir ve daha o bir şey demeden;

“Neden bıraktın?” diye sorar.

Sahabe de hadiseyi aynen anlatır.

Rasulullah (sav) Efendimiz; “Sana yine yalan söylemiş.”' diye cevap verir.

Üçüncü akşam olur. Sahabe hurmaların başında dikkatle beklemektedir. Hırsız tekrar gelir ve sahabe yine onu yakalar...

Bu kez hırsızın yalvarıp yakarmaları fayda etmemektedir. Her ne söylerse söylesin sahabe onu dinlememektedir. Hırsız bakar ki kurtulabilmesi mümkün değil, sonunda dayanamaz ve şunları söyler;

“Seninle bir anlaşma yapalım. Sen beni azat et, bende sana gerçekten işine yarayacak bir şey öğreteceğim ve bu öğreteceğim şey, seni tüm kötülüklerden koruyacak der.”

Sahabe bu teklifi kabul eder ve onu bırakır.

Hırsız şunları söyler;

“Her gece yatmadan önce Ayet-el Kürsi'yi oku. Bu dua okunan eve kötülük gelmez ve şeytan o eve yaklaşamaz der.” ve gider.

 Ertesi gün Rasulullah (sav) Efendimiz yaşananları sorar. Sahabe de aynen anlatır.

Bunun üzerine Rasulullah (sav) Efendimiz şunları söyler:

“O hırsız çok yalancı biridir ama sana ilk defa doğruyu söylemiş. Sen üç gecedir yakaladığın hırsızın kim olduğunu biliyor musun? O kişi şeytanın kendisidir…”

 Bir gece vakti inmiş olan Ayet-el Kürsi’yi, Efendimiz (sav), Zeyd'i (ra) çağırarak yazdırmıştır. Ayet-el Kûrsi indiğinde, dünyadaki bütün putlar ve krallar yere düşmüş ve başlarındaki taçları yuvarlanmıştır.

Şeytanlar birbirleriyle çarpışarak kaçıp, iblisin yanına toplanmışlar ve ona bu karışıklığı haber vermişlerdir.

Peygamber Efendimizin (sav) Ayet-el Kûrsi'de bulunan; "Yâ Hayyu - Yâ Kayyum’u", "Hayy ve Kayyum olan Allah'ım Senin rahmetinle yardım istiyorum" buyurarak (üzüntü ve keder anında) ettiği duadır.

Yatmadan önce Ayet-el Kürsi’yi okuyana Allah-ü Teâlâ tarafından bir koruma verilir ve ona sabaha kadar hiçbir şeytan yaklaşamaz. Bir gün Rasulullah (sav), kendisine; “Ya Rasulullah (sav)! Kur'an-ı Kerimin hangi suresi (derece bakımından) daha büyüktür?” diye soran sahabeye (ra), "İhlâs Suresi" buyurdu. O sahabe; "Kur'an-ı Kerim’de hangi ayet (fazilet bakımından) daha üstündür." diye sorunca, Peygamber Efendimiz (sav) "Ayet-el Kûrsi'dir" buyurdu. (Darimi)

Görüldüğü gibi Ayet-el Kürsi’nin fazilet ve kıymeti çok büyüktür. Hem hadisi şeriflerde bahsedilen hem de kıssamızda Efendimiz (sav)’in tasdik edilen bu faziletli ayeti kerimeye, evliyaullah büyük ehemmiyet vermiş ve insanlara tavsiye etmişlerdir. Cennet Mekân Üstadımız da bizlere Ayet-el Kürsi’yi tavsiye etmiş ve şöyle buyurmuştur:

“Dışarı çıkarken muhakkak Ayet-el Kürsi okuyun. Yedi defa okuyun birincisini sağınıza üfleyin, ikincisini karşınıza, üçüncüsünü, solunuza, dördüncüsünü, gerinize, beşincisini, yukarınıza, altıncısını aşağıya, yedincisini okuyun içinize çekin. Allah’ın izni ile hıfz olunursunuz.”

Bizler de bunlardan kendimize hisse çıkararak Ayet-el Kürsi’yi çok okumaya gayret göste

 


* BENZER KONULAR

Zaralı Alışkanlıklardan Korunmak Gönderen: anadolu
[Bugün, 07:19:12 ÖÖ]


Hz. Peygamber ve Birlikte Yaşama Ahlakı Gönderen: anadolu
[Bugün, 07:13:25 ÖÖ]


İslam Ahlakı Gönderen: anadolu
[Bugün, 07:08:04 ÖÖ]


Mutaki Olmak Gönderen: anadolu
[Bugün, 07:03:31 ÖÖ]


İbadetin Özü Dua Gönderen: anadolu
[Bugün, 06:57:45 ÖÖ]


Haya – Ahlak – İmandır Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:34:05 ÖÖ]


İkiyüzlülük- Münafıklık – Manevi Bir Hastalıktır Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:28:39 ÖÖ]


İslamda Birlik ve Beraberliğin Önemi Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:21:39 ÖÖ]


İnsanlara İyi Muâmele Etmek Aklın Yarısıdır Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:12:43 ÖÖ]


Akıllı Kime Denir Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:04:51 ÖÖ]


2014 - Ahmet Yağmur - Medine'ye Hasret Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:03:52 ÖS]


Asıl Derdimiz Dertsiz İnsanlar Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:27:42 ÖÖ]


Hayatını Düzene Koymak İsteyen Müslüman Gençlere Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:17:49 ÖÖ]


Bizi Aldatan Bizden Değildir Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:53:08 ÖÖ]


BenimKkim Olduğumu Biliyor musun Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:42:56 ÖÖ]


Çocuklarımıza Sahip Çıkmalıyız Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:35:33 ÖÖ]


Zulmün Zararları Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:22:59 ÖÖ]


Kutsal Yolculuğun Heyecanı Başlarken Gönderen: gurbetciyim
[Nisan 27, 2024, 11:22:37 ÖÖ]


Hac Gönderen: gurbetciyim
[Nisan 27, 2024, 11:14:26 ÖÖ]


Yetim ve Kimsesiz Çocuklara Sahip Çıkalım Gönderen: gurbetciyim
[Nisan 27, 2024, 10:49:10 ÖÖ]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41