Gönderen Konu: Üç Kişinin Duası Kabul Olur  (Okunma sayısı 175 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı KOYLU

  • *****
  • İleti: 2146
Üç Kişinin Duası Kabul Olur
« : Nisan 29, 2021, 07:11:32 ÖS »
Üç Kişinin Duası Kabul Olur

Nefsin en büyük cinayeti nedir? Allah’ı nerede aramalıyız? Allah kimlerin duasını geri çevirmez?

Hazret-i Mevlana Mesnevi’de der ki:

“Bu gönül evinin içinde kimin bulunduğunu biliyorsanız, bu gönül sahibinin kapısı önünde ettiğiniz terbiyesizlik nedendir?”

“Ahmaklar, insan yapısı mescide saygı gösterirler de, gönül sahiplerine bîgâne kalarak onların gönüllerini kırarlar.” (c.2, 3108-3109)

NEFSİN EN BÜYÜK CİNAYETİ
Gönül, Cenâb-ı Hakk’ın nazargâhıdır. Nefsin en büyük cinâyeti bir gönül kırmaktır. Bundan dolayı Mevlânâ hazretleri başka bir beytinde:

“Kâ’be bünyâd-ı Halîl-i Âzer est

Dil, nazargâh-ı Celîl-i Ekber est” buyurmaktadır.

Yani Kâ’be, Âzer’in oğlu Halil İbrâhîm’in inşâ ettiği bir yapıdır. Gönülse o yücelerin yücesi olan Cenâb-ı Hakk’ın nazargâhıdır. Binâenaleyh nazargâh-ı ilâhî olan gönlü yıkmak, Kâ’be’yi yıkmaktan daha büyük bir cürüm olarak görülmüştür.

Yunus Emre hazretleri de:

Ak sakallı pîr hoca

Bilemez hâli nice

Emek yimesün hacca

Bir gönül yıkar ise

buyurarak, aynı gerçeğe işaret etmişlerdir.

İnsan, eşref-i mahlûkât, yani yaratılmışların en mükemmelidir. Onun kalbi ise nazargâh-ı ilâhîdir. Hadîs-i kudsî olarak nakledilen bir rivâyette, “Ben yere göğe sığmam. Bir mümin kulumun kalbine sığarım.” (Aclûnî, Keşfu’l-Hafâ, II, 195) buyrulmaktadır. Bütün bunlar, insanın muhterem mevkiini ifâde etmekte ve onun hatırını veya kalbini kırmanın, ne derece ağır bir cürüm olduğunu ifade etmektedir.

Kalbi kırık insanların, Cenâb-ı Hak nezdindeki itibar ve mevkileri yüksektir. Rızâ-yı ilâhîye kavuşmak isteyenler, böyle mahzûn gönülleri sevindirmelidirler. Nitekim Hazret-i Mûsâ (aleyhisselâm) bir gün:

“−Yâ Rab! Seni nerede arayayım?” diye niyazda bulunmuştu. Allâh Teâlâ da:

“−Beni kalbi kırıkların yanında ara!..” (Ebû Nuaym, Hilye, II, 364) buyurdu.

Ebû Hureyre’den nakledilen bir hadis-i kudsîde de Peygamber Efendimiz şöyle buyurmaktadır:

“Kıyâmet günü aziz ve celil olan Allâh şöyle buyuracaktır:

“−Ey âdemoğlu! Ben hasta oldum, Beni ziyâret etmedin!” Kul diyecek:

“−Ey Rabbim, Sen Rabbü’l-âlemîn iken, ben Seni nasıl ziyâret ederim?” Cenâb-ı Hak buyuracak:

“−Bilmedin mi, falan kulum hastalandı, fakat sen onu ziyâret etmedin. Bilmiyor musun, eğer onu ziyâret etseydin, yanında Beni bulacaktın!..” Allâh Teâlâ buyuracak:

“−Ey âdemoğlu!.. Ben senden yiyecek istedim, ama sen Beni doyurmadın!” Kul diyecek:

“−Ey Rabbim, ben Seni nasıl doyururum?! Sen ki, âlemlerin Rabbisin!” Cenâb-ı Hak buyuracak:

“−Benim falan kulum, senden yiyecek istedi. Sen onu doyurmadın. Bilmez misin ki, eğer sen ona yiyecek verseydin, onu, ben yanımda bulacaktım.” Rabbimiz buyuracak:

“−Ey âdemoğlu! Ben senden su istedim, Bana su vermedin!” Kul:

“−Ey Rabbim, ben Sana nasıl su içirebilirim? Sen ki, âlemlerin Rabbisin!” diyecek. Bunun üzerine Allâh Teâlâ:

“−Falan kulum senden su istedi. Sen ona su vermedin. Bilmiyor musun, eğer ona su vermiş olsaydın, bunu Benim yanımda bulacaktın!” buyurur. (Müslim, Birr 43)

ÜÇ KİŞİNİN DUASI GERİ ÇEVRİLMEZ

Zulme mâruz kalmış, gönlü incinmiş her kulun duâsı, imân veya küfür ehli olduğuna bakılmaksızın, Cenâb-ı Hakk’a arzolunur ve en kısa zamanda kabul olunur. Zîrâ mazlûmun duâsı ile Cenâb-ı Hak arasında perde yoktur. Peygamber Efendimiz, ashâb-ı kirâma böyle makbul olan mazlûmların duâsından sakınmalarını şöyle öğütlemişlerdir:

“Mazlûmun duâsından sakınınız. Zîrâ onun duasıyla Allâh Teâla arasında perde yoktur.” (Müslim, Îmân, 29)

“Üç kişi vardır ki, Allâh onların duâlarını reddetmez:

1-İftar edinceye kadar oruçlunun duâsı,

2-Mazlûmun duâsı,

3-Adâletli devlet reîsinin duâsı.” (Tirmîzî, Deavât, 48; İbn Mâce, Duâ, 2)

Cenâb-ı Hakk’ın, kullarının istihkar edilmesine râzı olmadığını, şu hadîs-i şerîf ne güzel ifade eder:

Rasulullâh -sallallâhu aleyhi ve sellem- buyurdular ki:

“–Bir adam: «Vallâhi, Allâh falancayı mağfiret etmeyecek!» diye kesip attı.

Allâh Teâlâ Hazretleri de:

«Falancayı mağfiret etmeyeceğim husûsunda, yemin eden de kim? Ben ona mağfiret ettim, senin amelini de iptal ettim!..» buyurdu.” (Müslim, Birr, 137)



 


* BENZER KONULAR

Murat Bozkurt - Single Eserleri Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 10:31:17 ÖS]


Grup Cemre - Yunus Emre İlahiler Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 10:22:45 ÖS]


Tavaf Namazı Nasıl Kılınır Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 05:35:36 ÖS]


Kâbe'yi Görünce Okunacak Dua Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 05:27:09 ÖS]


Hac İle İlgili Hadis-i Şerifler Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 04:19:45 ÖS]


Hasan Ergüçlü - Hira Dağı Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 10:16:42 ÖÖ]


Hasan Ergüçlü - Düştüm Çöllere Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 10:11:43 ÖÖ]


Öfkeyle Kalkan Zararla Oturur Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 08:50:20 ÖÖ]


Öfkeyi Kontrol Altına Almak İçin Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 08:46:24 ÖÖ]


Hayâlı Çocuk Yetiştirmek İçin Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 08:43:35 ÖÖ]


Cennet Annenin Ayakları Altındadır Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 08:33:08 ÖÖ]


Gönülden Boyun Eğelim Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 08:29:30 ÖÖ]


Ailemize Sahip Çıkalım Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:08:36 ÖÖ]


Müslüman Kadının Namazı Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:58:31 ÖÖ]


Altı Öğrencinin Başlattığı Osmanlı’yı Çökerten Süreç Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:51:56 ÖÖ]


Umut ve Şükür Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:31:19 ÖÖ]


Bu dünyânın Fâni ve Basit Hayâtı Seni Azdırmasın Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:24:25 ÖÖ]


Ehl-i Sünnet İnancı Nedir Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:16:44 ÖÖ]


Gözlük Gönderen: KOYLU
[Mayıs 18, 2024, 08:23:43 ÖÖ]


Ölüm ve Gerçeğe Uyanmak Gönderen: KOYLU
[Mayıs 18, 2024, 08:20:15 ÖÖ]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42