Gönderen Konu: Bir Adanmışlık Örneği Rasulullah  (Okunma sayısı 376 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimiçi fanidunya NET

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 5771
Bir Adanmışlık Örneği Rasulullah
« : Şubat 18, 2024, 09:03:53 ÖÖ »


Bir Adanmışlık Örneği  Rasulullah

Allah Rasulü’nün elçilik görevini ve bu elçilik süreci içerisinde çekmiş olduğu çileler, problemler ve karşılaştığı olaylara karşı göstermiş olduğu sabır ve sebatını anlayabilmemiz için risâlet görevinin ne anlama geldiğini tam anlamıyla kavrayabilmemiz gerekiyor.

Risâlet görevi, ibâdet ve kulluk esası ile birlikte bir isyan ve inkılap hareketidir. Zalimlere, kâfirlere ve Allah düşmanı olan Tâğut’lara karşı açılmış olan bir savaştır. Allah’ı hayattan uzak tutma esası üzerine kurulmuş cahiliyye sistem ve düzenlerinin ortadan kaldırılması için başlatılmış köklü bir çalışma eylemidir. İmansız, kitapsız ve medeniyetsiz bir hayat anlayışının kökü kazınıp, onun yerine, medenyetin ve ahlakın zirvesinin yaşanılabildiği bir hayat tarzının temellerini atma girişimidir. Her türlü şirk ve küfür anlayışının yeryüzünden kaldırılıcağına ve yalnızca Allah’ın kelimesinin yeryüzünde hâkim olacağına dair atılmış kalıcı bir imzadır. Hak ile bâtılın birbirinden ayrıldığının ve Hakk’a tâbi olanların felâha, bâtıla uyanların ise hüsrana uğrayacağının tüm dünyaya duyurulmuş resmi ilanıdır.

İşte tüm Rasuller bu şanlı görevi yerine getirmiş ve kimi, bu uğurda canını, kimi ailesini, kimi ise hayatının tümünü feda etmiştir. En son olarak da, bu şerefli vazife Arabistanın Hicaz bölgesinde bulunan Muhammed(a.s.)’a yüklenmiştir. Hakkı haykırma, put ve putperest zihniyetleri yıkma ve Allah’ın yüce kelimesini/İslam’ı yeryüzüne hâkim kılma görevi bu sefer ondaydı. Ata’sı İbrahim’im yolunu izlemek ve onun bıraktığı mirası yüklenmek onun için en büyük şeref idi. Peygamberimiz (s.a.s) bu yüce dava için akrabalarını, tanıdıklarını, kısaca bütün kavmini karşısına alma konusunda tereddüt dahi etmemiş, bu yolda taşlanmayı, kınanmayı ve dışlanmayı göze almıştı. Altından ırmaklar akan ve esenlik yurdu olan cennet için bu dünyanın çekici oyunlarından; konfordan, rehavetten, nefsi istek ve arzulardan yüz çevirmişti. Kavminin yoğun ızdırap ve işkencelerine karşı direnişin öncüsü olarak, dimdik, asla boyun eğmeden ve taviz vermeden bu şanlı görevi yerine getiriyordu. Etrafını aydınlattığı için kendisi eriyip tükenen mum timsali, çevresini ve tüm dünyayı Allah’ın nuru ile aydınlatma uğruna kendi eriyip tükeniyordu. Çektiği her türlü zorluk ve sıkıntıya rağmen, tebessüm, güler yüzlülük, hoşgörü ve sevgi onun hayat prensibi idi. Mü’minlere karşı alçak gönüllü, küffar gürûhuna karşı izzet ve kararlılık ilkesi ile hareket ediyordu. Ashabına izzeti, onuru ve güzel ahlâkı emrederken, bu izzet ve yüce ahlakın en büyük öncüsü yine kendisi idi. O, ailesi içine çok iyi bir baba, eşlerine karşı çok vefalı ve merhametli bir koca, savaş alanında mükemmel bir komutan, ashabı içerisinde ise çok iyi bir dost, sırdaş ve arkadaş idi. Tüm dünyaya ise büyük bir örnek ve önderdi. Ama herşeyden önce o, Âlemlerin Rabbi Allah’ın şerefli elçisiydi.

Allah Rasulu’nün örnekliğini, tabaklardaki artıkları süpürmekten, sağ elle yemek yemekten veya yemeğe başlarken ‘Bismilllah’, sonra da ise ‘El hamdû lillah’ deme gibi hususlardan ibaret görmek Peygamberi ve onun sünnetini yanlış anlamaktır. Sol elle yemek yemeyi kerih görüp sağ elle zâlimleri destekleyenler, Rasul’ün risâletini ve mücadelesini tam olarak kavrayamamış kimselerdir. Tek amacı yeryüzüne İslam’ı hakim kılmak olan Allah Rasulü’nün yapmış olduğu koskoca cihad ve mücadele dosyasını incelemeyip kapağındaki ritüel birtakım eylemlere takılan kimseler, menfaâtine gölge düşmesinden endişe eden korkak bir zihniyete sahip olanlardır. Rasul’e ittibâ etmek ve onun sünnetine uymak ancak, onun gösterdiği yolda yürüyüp, onun bırakmış olduğu yüce mirası yani Kur’an’ı rehber edinmekle mümkündür. Sırât-ı Mustakim’de ezilip büzülmeden, şeytanın kışkırtmalarına kulak asmadan, asla taviz vermeden, onurlu ve şerefli bir duruş sergileyerek imanından gayrı vazgeçemeyeceği hiç birşeyi olmadığını hayatıyla ispatlayanlara ne mutlu!

İNTERNET RADYOMUZ. 24 SAAT YAYINDADIR.

RADYO  FANİDUNYA FM
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

 


* BENZER KONULAR

Ahiretin kapısı ölümü Hatırlamak ve Ona Hazırlanmak Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:49:11 ÖÖ]


Hicr Süresi Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:32:26 ÖÖ]


Güven Duygusunu Nasıl Elde Ederiz Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:22:28 ÖÖ]


Korku ve Ümit Ahiret İnancından Doğar Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:09:23 ÖÖ]


Süleyman Aleyhisselam Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:00:28 ÖÖ]


Zikir İbâdeti Kalbin Cilâsıdır Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 09:45:16 ÖS]


Müslüman’ın Müslüman’a Muamelesi Gönderen: KOYLU
[Dün, 08:47:12 ÖS]


Ölüm Hadisesi ve Mümin’in Tutumu Gönderen: KOYLU
[Dün, 08:42:28 ÖS]


Kaza ve Kadere İmanın Keyfiyeti Üzerine Notlar Gönderen: KOYLU
[Dün, 08:36:50 ÖS]


İnsan Hakları, Kadın-Erkek Eşitliği ve Adalet Gönderen: KOYLU
[Dün, 08:31:26 ÖS]


PCLOUD ÜCRETSİZ ÖMÜR BOYU DİLEDİĞİNİZ KADAR DEPOLAMA ALANINA SAHİP OLMAK Gönderen: andrewmemut
[Dün, 05:30:06 ÖS]


İnsan ve Dua Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:59:29 ÖÖ]


İman Etmeyenler Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:33:17 ÖÖ]


Sorumluluk Bilinci Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:57:24 ÖÖ]


Resulü Müctebâ Efendimiz (S.A.V.): “10 Haslet Vardır Ki Helak Olma Sebebidir Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:43:20 ÖÖ]


İyi Anne Baba Mısınız Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:34:11 ÖÖ]


Hasan Bitmez - Osmanlı Mehter Marşları 3 320 kbps + Flac Gönderen: fanidunya NET
[Nisan 25, 2024, 11:34:58 ÖS]


Konuşma Ve Dinleme Adabı Gönderen: webtasarim
[Nisan 25, 2024, 11:26:55 ÖS]


Yüzünü Ahirete Ceviren Gönderen: webtasarim
[Nisan 25, 2024, 11:20:44 ÖS]


İçinde Namaz Geçen Ayetler Gönderen: webtasarim
[Nisan 25, 2024, 11:15:19 ÖS]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41