Gönderen Konu: EZAN KULESİ MİNARE  (Okunma sayısı 437 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

fanidunya

  • Ziyaretçi
EZAN KULESİ MİNARE
« : Mart 11, 2018, 07:33:13 ÖS »
EZAN KULESİ MİNARE

Neşe hanım hasta olduğu için okul o gün tatildi. kenan, Ağbeyinin de evde olmasından yaralanarak Cuma namazına gitmek istedi. el ele yürüyen ağbey - kardeş camiye yaklaşmışlardı.

Kenan:

Ağbey, ben şu caminin üstündeki uzun ince kule gibi şeyleri soracaktım. Aslında babam geçen sene öğretmişti, anma unuttum galiba.

Levent bir yandan gülüyor bir yandan cevaplıyordu:

Kule gibi sivri şeyler ha! ilahi kenan, her şeyi biliyorsun, bir minareyi mi öğrenemedin?

Hah, evet evet minareydi.

Evet minare Kenan Bey. Minare, ezan kulesidir. Eskiden müezzinler oraya çıkıp ezan okurlardı.Minareye çıkarlardı çünkü yüksekten okununca seslerini her yere duyururlardı. Ama şimdi gerek kalmadı çünkü hoparlörle okunuyor bütün camilerde.


EZAN KULESİNİN BALKONU ŞEREFE

Cuma çıkışında ağbeyi tekrar kenan'ın elinden tuttu. Kenan'a bir soru sordu:

Pekala benim güzel kardeşim Kenan! Minareyi artık biliyorsun veya unutmuştun, ben tekrar hatırlattım sana. Peki, şerefeyi biliyormusun?

Onu bilmiyorum, şerefe ne demek?

Parmağıyla minareyi gösterdi kenan'a:

Bak, şu minarenin etrafına sarılmış yuvarlak çıkıntıları görüyormusun?

Evet ağabey, görüyorum, balkon gibi...

Şerefe minarenin üzerinde çepeçevre çıkıntı olarak yapılan ezan okuma yeridir. Kimi minareelrde iki, kimi minareelrde üç tane vardır şerefe.

 Bu güzel sohbetin ardından ağbeyi, Kenan'ı eve bıraktı. Kendi de okuluna gitti.


 

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42