Gönderen Konu: KERAHAT VAKTİ  (Okunma sayısı 357 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

fanidunya

  • Ziyaretçi
KERAHAT VAKTİ
« : Haziran 23, 2018, 07:32:56 ÖÖ »
KERAHAT VAKTİ

Muhsin Bey misafirlerini babasının evine götürdü. Hacı Ferhat Dede'nin evindeydi tüm aile fertleri. Bayramın ikinci günü de ailenin büyüğünün evi doluydu. hakkı Bey, Muhsin Bey'e:

Bacanak, ben ikindiyi kılmadım, kılıpm geleyim hemen.

Çabuk ol da kerahat vaktine kalmasın.

Kenan ve Gül konuşulanları duymuştu. Gül, Kenan'a dönerek:

Kerahat ne demek Kenan diye sordu.

Kenan ''Bilmiyorum'' anlamında dudak büktü. Muhsin Bey Gül ile Kenan'a bakıyordu o sırada. Onları hemen yanına çağırdı:

Bakın çocuklar, kerahat vakitleri, güneşin doğuş ve batış vakitleridir. Sabah namazı vaktinden sonra 45 dakika ve akşam namazından önceki 45 dakikada ibadet etmek çok hoş karşılanmaz. Ancak ikindi naamzının farzını, bu vakitte kılabiliriz. Yine de ikindi naamzını son 45 dakikaya, yani kerahat vaktine bırakmamalıyız.

 

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41