Gönderen Konu: HZ. PEYGAMBER’İN ÇOCUKLARA VERDİĞİ DEĞER: OYUN İLE ETKİLİ İLETİŞİM (Okunma sayısı 116 defa)

fanidunya NET · « : Aralık 20, 2022, 08:05:38 ÖÖ »

HZ. PEYGAMBER’İN ÇOCUKLARA VERDİĞİ DEĞER: OYUN İLE ETKİLİ İLETİŞİM

İbn Abbâs anlatıyor: “Resulüllah (s.a.s.) bir gün torunu Hüseyin’i omzunda taşırken bir adam: ‘Yavrum! Bindiğin binek ne güzelmiş!’ dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (s.a.s.)

‘O da ne güzel bir binici!’ buyurdu.”
(Tirmizî, Menâkıb, 30)

Çocukların akıl, beden, ruh sağlığı ve gelişimiyle birlikte beceri ve kabiliyetlerinin açığa çıkarılması için birbirinden farklı oyunlar önemli katkılar sunar. Oyunlar, çocukların kendilerini fark etmelerine, diğer çocuklarla etkileşimlerini artırmalarına ve yetişkinlerle aralarındaki her türlü insani bağı canlı tutmalarına vesile olur. Arkeolojik çalışmalar ve yazılı kayıtlar tarihin birbirinden farklı dönemlerinde oyunların; çocukların vazgeçilmezleri arasında yer aldığını, bazı oyun türlerinin belirli bölgelerde kalmayıp başka bölgelere çeşitli vesilelerle intikal ettiğini, yöneticilerin çocukları da dâhil olmak üzere çocukların değişmeyen faaliyetlerinden biri olduğunu ortaya koyar (Nebi Bozkurt, Hadiste Folklor-Eğlence, 128). İslam medeniyetinde de aynı durum devam eder. Öyle ki asr-ı saadette de çocukların çeşitli oyunlarına zaman zaman Hz. Peygamber’in (s.a.s.) bizzat iştirak ettiği aktarılır. Çocukların o dönemde oynadığı başlıca eğlenceli oyunlar arasında yapma bebeklerle oynama, tahterevalli, hayvanlarla dostluk kurarak vakit geçirme, su ile oynama yer alır (Buhârî, İlim 18; Müslim, Nikâh, 69; Ebû Dâvud, Edeb, 61; İbn Mâce, Edeb, 24). Hz. Aişe’nin (r.anhâ), oyuncak bebeklerine “kızlarım” diye hitabı ve yine kendisinin Medine’ye hicret sonrasında oynadığı oyunu tarif etmek üzere "urcûha" ve "mercûha" kelimelerini kullanarak tahterevalli oynaması onun oyun seven bir kız çocuğu olduğunu göstermesi açısından önem arz eder (Ebû Dâvud, Edeb, 61; Ahmed b. Hanbel, el-Müsned, 42/501). Hadislerde Hz. Peygamber’in bazı çocuklarla şakalaştığı, onlarla oyunlar oynadığı, onları mutlu ettiği, tebessüm ettiği ve ettirdiği nakledilir. Hz. Peygamber’in (s.a.s.) şakalaştığı, onlarla ilgilenip merhametle muamele ettiği çocuklar arasında Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin, Numan b. Beşîr, Mahmûd b. Rebî‘, Ümmü Hâlid, Enes b. Malik ve kardeşi Ebû Umeyr gibi çocuk sahabiler bulunmaktadır (Musa Erkaya, Bir Eğitimci Olarak Hz. Peygamber’in Mizah Anlayışı, 153; Esra Baş, Hz. Peygamber ve Mizah, 127-131). İbn Abbâs’ın anlattığına göre bir gün bir adam Peygamber Efendimizi omuzlarında Hz. Hüseyin’i taşırken görür. Hz. Hüseyin’e, "Yavrum bindiğin binek ne güzelmiş!" der. Bunun üzerine Hz. Peygamber (s.a.s.) “O da ne güzel bir binici!” buyurur (Tirmizî, Menâkıb, 30). Bu hadis-i şerif Peygamber Efendimizin torun sevgisi ve çocuklarla oyun üzerinden kurduğu iletişime güzel bir örnektir.

Hz. Peygamber’in küçük bir çocukla su ile oynaması (Buhari, İlim, 18) o çocuğu mutlu ederek ömründe iz bırakan bir sahneyi ortaya koyar. Hz. Peygamber’in (s.a.s.) çocuklara karşı çok şefkat ve merhamet sahibi olduğu bilinen bir hakikattir. Bir hadiste Resûlüllah (s.a.s.), torunu Hz. Hasan’ı (r.a.) öperken yanında on çocuk sahibi Akra’ b. Habîs et-Temîmî’nin oturduğu ve çocuklarının hiçbirini bir kez dahi öpmediğini beyan ettiği aktarılır. Onun bu itirafı üzerine sevgi ve şefkat sahibi Peygamberimiz (s.a.s.), Akra’ya bakıp “Merhamet etmeyene merhamet edilmez.” buyurmuştur (Buhârî, Edeb 18; Müslim Fedâil, 65). Resûlüllah (s.a.s.), çocuklara şefkat sahibi olduğu gibi annelerin evladına karşı yufka yüreklerine de şefkat sahibidir. Resûlüllah (s.a.s.) şöyle buyurmaktadır: “Bazen başladığımda namazı uzun tutmak isterim. Namazdayken bir çocuğun ağladığını işittiğimde annesinin ona merhameti ve düşkünlüğünü dikkate alarak namazı kısa tutarım.” (Müslim, Salât, 192) Hz. Peygamber’in (s.a.s.) çocuklara hassasiyeti ve onlarla ilgilenmesi, merhameti ile ilişkilidir. Kimi zaman çocukların birbiriyle veya yetişkinlerle yaptıkları şakalaşmaların dozu farklı olabilir, birtakım savrulmalara yol açabilir veya nezaket sınırlarını aşan bir hâl alabilir. Hz. Peygamber’in (s.a.s.) örnekliğinde merhamet merkezli bir iletişim ile bu savrulmaların önüne geçilmesi mümkün olmaktadır. Nitekim Resûlüllah (s.a.s.), “Küçüklerimize merhamet etmeyen, büyüklerimize saygı göstermeyen bizden değildir.” buyurmaktadır (Tirmizi, Birr ve Sıla, 15). Kendisine merhamet etmeyen, sıcaklık göstermeyip soğuk davranan ebeveynini gözlemleyen çocuğun, ebeveyni yaşlanınca aynı tavırları onlara sergilemesi kuvvetle muhtemel bir hâl alacaktır. Bu gerçeklik şu hadisi hatıra getirmektedir: “Rıfktan (zarafetten) mahrum olan, hayırdan da mahrumdur.” (Müslim, Birr, 74). Rivayetlerden hareketle hayırlı davranışlarda bulunamayan bireylerin özü itibarıyla hayır sahibi olmadığı, aksine çocuklarla nazik ve güzel davranışlar çerçevesinde oyun ile etkili bir bağ kurmanın birçok hayra kapı aralayabileceği anlaşılmaktadır.

RADYO FANİDUNYA FM.
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

FANİ DUNYA RADYO FORUM

FANİDUNYA FM MOBİL (Yenilendi)

FANİDUNYA FM

Gönderen Konu: HZ. PEYGAMBER’İN ÇOCUKLARA VERDİĞİ DEĞER: OYUN İLE ETKİLİ İLETİŞİM (Okunma sayısı 116 defa)

fanidunya NET

HZ. PEYGAMBER’İN ÇOCUKLARA VERDİĞİ DEĞER: OYUN İLE ETKİLİ İLETİŞİM

BENZER KONULAR