Gönderen Konu: ALLAH VAADEDER KUL NE YAPAR?  (Okunma sayısı 428 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

fanidunya

  • Ziyaretçi
ALLAH VAADEDER KUL NE YAPAR?
« : Şubat 25, 2018, 12:39:30 ÖS »
ALLAH VAADEDER KUL NE YAPAR?

İslam eğitime, kalp eğitimi ile başlar. Kalp eğitimi yapılmayan toplum âdil düzen kuramaz, hayatını inançları çerçevesinde yaşayamaz. Kalpleri düzelmez, safları ALLAH VAADEDER KUL NE YAPAR?. “Kalpleri toplu vurmaz”. Kalpleri toplu vurmayan toplum, parçalanmaya, kamplaşmaya ve zıtlaşmaya mahkûmdur, tehlikelere açıktır. Böyle bir toplumun manevi değerleri çöker. Bunlar genelde süfli meselelere ilgi duyarlar, malayaniye, eğlenceye ve şerre dalarlar.

Hele bunlar güya idealist iseler alabildiğince toplum bilincinden birey bilincine kapılır ve çıkarcılıkta sınır tanımaz olurlar. Günümüzde din hizmeti veren hocalar, akademisyenler, hatipler, programcılar ve daha nice kesimler, Kur’an’ı ve sünneti ağızlarından düşürmezler. Evet, başlangıçta bu ideal olanıdır ve doğru girişimdir. Ancak devamında arızalar, savunma ve hedefe ulaşma programını bozuyor. Başlangıçtaki hedeften kayma ve sapmalar acı ve olumsuz neticelere sebep oluyor. Bu acı ve olumsuz neticeler kaçınılmaz oluyor.

Mesela, Kur’an öğreticileri, hafız yetiştirenler ve Kur’an’ı öğretmeye çalışanlar genellikle, telkin ettikleri meselelerde önceliği, ya kendi kanaatlerine bağlamaya özenirler ya da bağlı oldukları siyasî veya sosyal grubun tabularına uyarlarlar. Fakat Kur’an’ı aksesuar olarak kullanmayı da ihmal etmezler. Hele nevzuhur toplantıcılar akla ziyan icraatlar sergilerler. Hizmet verdiklerini zannederler fakat mülevves bir zihniyet sergilediklerinin farkına bile varamazlar. Uyarıya ve irşada açık olmadıkları halde, “yola devam derler.”

Meselenin hakikati söz konusu olunca, arızı boyalar eriyip akmaya başlar. Yukarıdaki nevzuhur toplantıcılara benzerçalışmalarla paralel gelişmelerle suyu daha da bulandırırlar. İslam’ı anlatmak için kitap yazanları, Kur’an meali yapanları, tefsir yazanları, kaynak hadis ve fıkıh kitaplarını tercüme edenleri ve her konuda bilgelik taslayanları çok ciddi konuların uygulaması gündeme gelince, yan çizerler ve delilsiz yorumlara yönelirler. Hele bunlara FETÖ örneği merkezileşme hayalperestleri de eklenince, kocaman bir yumağın ipliğinin karışması gibi iş çığırından çıkar, karmakarışık olur. İslam birliğinin önünde engel teşkil eden bu kesimler yalnızca, Âli İmran suresinin yirmi üç ve yüz dördüncü ayetlerine baksalar yeter.

“Baksana Kitaptan kendilerine bir pay verilmiş olanlar, aralarında hüküm versin diye Allah’ın Kitabına çağırılıyorlar da sonra onlardan bir topluluk yüz çevirerek dönüp gidiyor.” (Âli İmran: 3/23)

Bu kaçakları, müminlerin nazarı itibara almaları, bunlar gibi olmamaları ve en doğrusunu yapmaları konusunda da yüz dördüncü ayetinde Rabbimiz uyarı sinyali veriyor.

“Sizden öyle bir cemaat lider kadro olsun ki, onlar herkesi hayra çağırsınlar, iyiliği emir etsinler, kötülükten men etsinler. İşte onlar dünya ve âhiret mutluluğuna erenlerdir.” (Âli İmran: (3/104)

Burada gerçekleşip kurulması emredilen lider kadro, İslam toplumlarının en düzeyli ve en oturaklı ilim ehlinden olmalıdır. Bunların hiçbiri mezhep mutaassıbı, tarikat bağımlısı, kavmiyet şarlatanı ve bölgecilik budalası olmayanlardan seçilmelidirler.

Bunlar, Allah Teâlâ’nın ipine hep beraber sarılmakta tavizsiz olmalıdırlar. Mümin kardeşliğini temel değer olarak kabul etmelidirler. Asla Kur’an ve sünnet delilleri karşısında yorumlarla vaziyeti kurtarma çaresizliğine tevessül etmemelidirler.

Bütün bunlara rağmen özellikle tanınmış hocalarımızın nelerle uğraştıklarını görelim. Bazı çevreler tarafından ilgi ile takıp edilip dinlenen hoca efendi; “Altı yaşındaki kız evlenebilir. Battaniye, yorgan nefsi uyarır, baharat şehveti artırır.” Gibi fetvalarla meşgul oluyor. Bir diğeri, kendisini eleştiren bir hoca efendiye; sırtında cübbesi var, içinde adam yok, gibi ağır ve münasebetsiz ifadelerle hakaret etmekle prim yapacağının hayaline kapılıyor! Daha neler neler! Birileri, kendinden başkalarının hizmetini hazmedemiyor, değer vermiyor!

Pekiyi, bunlara Allah Teâlâ ne diyor? Ey Resûlum, kullarıma de ki, sözün en güzel olanını söylesinler. Gerçekten şeytan aralarını ifsat etmeye çalışır. Şüphesiz şeytan, insan için pek açık bir düşmandır. (Zümer: 39/1) İşte, bu sebepten dolayı, halkımız hocalardan soğumuştur. İşte, büyük dava, Allah Teâlâ’nın dedikleri ve işte, hoca kullarının yaptıkları!

Ey Rabbimiz! Bize yeniden iman ve isâr şuuru ihsan eyle. Gelmekte olan gençliğimize tevhid şuuru ile bütünleşmeyi nasip eyle. Esselamu aleykum.

İlhan Oral.

 

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42