Gönderen Konu: Kur’an Medeniyetinde Bayram  (Okunma sayısı 54 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimiçi fanidunya NET

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 5802
Kur’an Medeniyetinde Bayram
« : Temmuz 12, 2022, 10:02:41 ÖÖ »
Kur’an Medeniyetinde Bayram

Kur’an medeniyetinde bayramlar ibretlerle doludur, hikmetlerle bezenmiştir, nimetlerle donatılmış ve engin duygularla yoğrulmuş ve zamanımıza kadar gelmiştir.

Bu medeniyette bayramlar, tatlı bir heyecanla başlar. İnfak şuuru ile değer kazanır. Paylaşım erdemi ile yayılır ve kıvam bulur. Bu işin hikmeti, insan daha çocuk iken ilk defa din ile bayramlarda hediyelerle tanışır. Hediye akışı, nesiller arası kültürel akışın kaynağıdır. Büyüklerle küçükler arasında tanışma, sevgi ve saygı köprüleri kurarak süregelmektedir.

Hele bayramlarda hediyeleşme, toplum geleceğine renk katar. Sıla-i rahim bağlarını yeniler ve güç kazandırır. Dahası geçmiş ile gelecek arasında medeniyet bütünlüğünü güncelleyerek sarsılmayan sağlam temellerini hatırlatır. İlk peygamber ile bağlantı kurar ve insanın derin bir geçmişi olduğu şuuru uyanır. Bunlar ise insana güven ve huzur kaynağı olur.

Ey Resûlüm, onlara, Âdem’in iki oğlunun haberini iyice oku. Onlar iki kurban takdim ettiler. Birisinden kurban kabul edildi, diğerininki kabul edilmedi. Kurbanı kabul olunmayan diğerine “seni elbette öldüreceğim” dedi, diğeri de, “Allah ancak muttaki olanlardan kabul eder” dedi. (Maide:5/27) Böylece Kur’an medeniyetinde bayramlar, insanların gönül dünyalarını olgunlaştırır. Beşeri münasebetlerini ve dostluk ilişkilerini artırır ve infak ile de yardımlaşma bilinci gelişir. Bu sayede gönüller sıcacık bağlarla yakınlaşırlar. İşte ilk insan ile başlayan kurban örfü, nesillerden nesillere intikal ederek, insanlık ruhunu canlı tutar.

Bugün bizi de aynı duygular ile canlandırıp heyecanlandırmaktadır. Hele Hazreti İbrahim aleyhisselam ile zirve yapan kurban ibadeti ve bayramı hâlâ, milyarlarca Müslümanı derinden etkileyerek duygu yoğunluğu yaşatmaktadır. Onun kurban imtihanı, hazin destandır.

Çocuk İsmail, babası İbrahim’in yanında koşma çağına erişince, babası ona “Yavrum, ben uykuda görüyorum ki seni kurban ediyorum; düşün, bak, ne dersin?” Çocuk: “Babacığım, sana emredileni yap, inşallah beni sabredenlerden bulacaksın” der. Vaktâkî bu şekilde ikisi de Allah’ın emrine râm oldular, İbrahim onu alnı üzere yatırdı. Biz de ona seslendik: “Ey İbrahîm! Rüyana sadâkat gösterdin.

Şüphesiz biz Muhsin olanları (imtihanı pürüzsüz kazanabilen net müminleri) böyle mükâfatlandırırız” (Saffat:37/102-105) Hele bir düşünün!

Büyük ve yüksek makamlar, zor ve çetin imtihanlardan geçerek kazanılır. Şimdi bu kazanımları Rabbimiz geçen ayetlerden sonra şöyle anlatır; Gerçekten bu, apaçık ve çetin bir imtihandır. Ona büyük bir kurbanlık fidye verdik.

Sonra gelenler arasında ona onurlu isim bıraktık. İbrahim’e selâm olsun. İşte Muhsin olanları böylece mükâfatlandırırız. Çünkü o bizim mü’min kullarımızdandı. (Saffat: 37/106-111) İşte bu olay itaatin has sırrını anlatır.

İlk insan ile başlayan kurban Hazreti İbrahim aleyhisselam ile zirve yapmıştır. Son peygamber Hazreti Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem devrinde kurban meselesi kesin netleştirilmiş ve kıvamına ermiştir; Her ümmet için, Allah’ın kendilerine rızık olarak verdiği dört ayaklı hayvanlar üzerine Allah’ın adını zikretsinler diye, biz bir ibadet ve kurban yeri yaptık. İşte sizin İlâhınız tek bir İlâh’tır. O halde yalnız bütün varlığınızla O’na teslim olun. Ey Resûlüm, gönülden itaatkâr ve mütevazı olanları cennetle müjdele. (Hac:22/34)

Bütün bunlara yoğunlaşınca yaşadığımız hayatın karmaşasına şahit oluyoruz. Batı uygarlığında kurban yoktur. Onlar kurban gibi bir ibadeti kabul etmedikleri için boğa güreşleri ve karnavallarla hayvanlara çılgınca işkence ederler. Bir de kalkarlar “kurban kesme olayını barbarlık ve katliam” olarak lanse ederler. Buna rağmen matadorun, masum hayvanın ön bacaklarının üst bağlantı noktalarını şişlerle delik deşik ederek yaraladığını, sonunda boğanın beynine şiş batırarak gaddarca öldürdüğü vahşetini akıllarına getirmezler. Bu tarzda hayvanı etkisiz hale getirip işini bitirmesi için avcı kurt da aynı işlemi yapar. Vahşi olan kim?

Kurban medenîdir. Kurban ibadetinde çok hikmet, ibret, nimet ve ders vardır. Vahşet yoktur.

Merhamet esastır. İbadet oluşu, imandan kaynaklanır. Kurban kesme aleyhinde beyanda bulunanlar, ya cahil, ya şartlanmış inkârcı, ya çıkarcı ajan, ya da yerli borazandırlar.

Biz kurbanımızı keselim, müminlerle paylaşalım, bayramımızı güzelce tebrikleşelim.

Medenî Bayramınız mübarek, münasebetiniz kardeşçe olsun! Esselamu aleykum.

İlhanoral.   


RADYO DİNEME LİNKİMİZ.

Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

 

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41